Yazili Ve Görsel Basinla İlgili Uygulamalar Hakkinda Genelge (Ceza İşleri Genel Müdürlüğü) |
08-02-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Yazili Ve Görsel Basinla İlgili Uygulamalar Hakkinda Genelge (Ceza İşleri Genel Müdürlüğü)YAZILI VE GÖRSEL BASINLA İLGİLİ UYGULAMALAR HAKKINDA GENELGE (CEZA İŞLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ) YAZILI VE GÖRSEL BASINLA İLGİLİ UYGULAMALAR HAKKINDA GENELGE (CEZA İŞLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ) TC ADALET BAKANLIĞI Ceza İşleri Genel Müdürlüğü Sayı : BO30CİGO000005-0100602/45 20/01/2006 Konu : Yazılı ve görsel basınla ilgili uygulamalar [/b]GENELGE No: 99 Türkiye'nin çağdaş medeniyet seviyesine ulaşması, hukuk devletinin tüm kurallarının eksiksiz yerine getirilmesi, çağdaş bir demokrasinin tüm kural ve kurumlarıyla tesis edilmesi ve işlerlik kazanması açısından temel hak ve özgürlüklerin korunması önemli bir yer tutmaktadır Avrupa Birliğine tam üyelik süreciyle de bağlantılı olarak bu alanda pek çok reformlar yapılmış, yasal ve kurumsal düzenlemelere gidilmiştir Bu düzenlemelerin temel amacı bireyin hak ve özgürlüklerini korumaktır Burada esas olan yasaklar değil, özgürlüklerdir Ancak; gerek uluslararası ve gerekse iç hukuk düzenlemeleri ile temel hak ve özgürlüklerin kötüye kullanılmasına ilişkin olarak bir takım sınırlamalar getirilmiştir Bu sınırlamaların neler olduğu da Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, uluslararası sözleşmeler ve kanunlarla belirlenmiştir Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına göre de, temel hak ve özgürlüklerden biri olan düşünceyi açıklama özgürlüğü, demokratik bir toplumun zorunlu temellerinden ve toplumun ilerlemesi ve her bireyin özgüveni için gerekli temel şartlardan birini oluşturmaktadır, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 10'uncu maddesinin ikinci fıkrasının Avrupa İnsan Hakları Mahkemesince yapılan yorumunda bu hürriyet; toplumda beğenilen, kabul gören, zararsız veya kayıtsızlık içeren bilgiler veya fikirler için değil aynı zamanda kırıcı, yok edici veya rahatsız, edici olanlar için de geçerlidir Bu da demokratik bir toplumun olmazsa olmaz unsurlarından olan çok seslilik, tolerans ve hoşgörünün gereğidir Bilindiği üzere; Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın: "Temel hak ve hürriyetlerin kötüye kullanılamaması'" kenar başlıklı 14'üncü maddesinin birinci fıkrasında; "Anayasada yer alan hak ve hürriyetlerden hiçbiri Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmayı ve insan haklarına dayanan demokratik ve laik Cumhuriyeti ortadan kaldırmayı amaçlayan faaliyetler biçiminde kullanılamaz" "Basın hürriyeti'' kenar başlıklı 28'inci maddesinde; ''Basın hürdür, sansür edilemez Basımevi kurmak izin alma ve malî teminat yatırma şartına bağlanamaz Devlet, basın ve haber alma hürriyetlerini sağlayacak tedbirleri alır Basın hürriyetinin siniri anmasında Anayasanın 26 ve 27'nci maddeleri hükümleri uygulanır Devletin iç ve dış güvenliğini, ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü tehdit eden veya suç işlemeye ya da ayaklanma veya İsyana teşvik eder nitelikte olan veya Devlete ait gizli bilgilere İlişkin bulunan her türlü haber veya yazıyı, yazanlar veya bastıranlar veya aynı amaçla, basanlar, başkasına verenler, bu suçlara ait kanun hükümleri uyarınca sorumlu olurlar Tedbir yolu ile dağıtım hâkim kararıyla; gecikmesinde sakınca bulunan hallerde de kanunun açıkça yetkili kıldığı merciin emriyle önlenebilir Dağıtımı önleyen yetkili merci, bu kararını en geç yirmidört saat içinde yetkili hâkime bildirir Yetkili hâkim bu karan en geç kırksekiz saat içinde onaylamazsa, dağıtımı önleme kararı hükümsün sayılır Yargılama görevinin amacına uygun olarak yerine getirilmesi için kanunla belirtilecek, sınırlar içinde, hâkim tarafından verilen kararlar saklı kalmak üzere, olaylar hakkında yayım yasağı konamaz Süreli veya süresiz yayınlar, kanunun gösterdiği suçların soruşturma veya kovuşturmasına geçilmiş olması hallerinde hâkim kararıyla; Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünün, millî güvenliğin, kamu düzeninin, genel ahlâkın korunması ve suçların önlenmesi bakımından gecikmesinde sakınca bulunan hallerde de kanunun açıkça yetkili kıldığı merciin emriyle toplatılabilir Toplatma kararı veren yetkili merci, bu kararını en geç yirmidört saat içinde yetkili hâkime bildirir; hâkim bu kararı en geç kırksekiz saat içinde onaylamazsa, toplatma kararı hükümsüz sayılır Süreli veya süresiz yayınların suç soruşturma veya kovuşturması sebebiyle zapt ve müsaderesinde genel hükümler uygulanır Türkiye'de yayımlanan süreli yayınlar, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, Cumhuriyetin temel ilkelerine, millî güvenliğe ve genel ahlâka aykırı yayımlardan mahkûm olma halinde, mahkeme kararıyla geçici olarak kapatılabilir Kapatılan süreli yayının açıkça devamı niteliğini tanıyan her türlü yayın yasaktır; bunlar hâkim kararıyla toplatılır" "Basın araçlarının korunması" kenar başlıklı 30'uncu maddesinde: "Kanuna uygun şekilde basın işletmesi olarak kurulan basımevi ve eklentileri ile basın araçları, suç aleti olduğu gerekçesiyle zapt ve müsadere edilemez veya isletilmekten alıkonulamaz," Hükümlerine yer verilmiştir Ayrıca; Avrupa insan Haklan Sözleşmesi'nin; İfade özgürlüğü" kenar başlıklı 10uncu maddesinde; ''Herkes görüşlerini açıklama ve anlatım özgürlüğüne sahiptir Bu hak, kanaat özgürlüğü ile kamu otoritelerinin müdahalesi ve ülke sınırlan söz konusu olmaksızın haber veya fikir alma ve verme Özgürlüğünü de içerir Bu madde, devletlerin radyo, televizyon ve sinema işletmelerini bir izin rejimine bağlı tutmalarına engel değildir Kullanılması görev ve sorumluluk yükleyen bu özgürlükler, demokratik bir toplumda zorunlu tedbirler niteliğinde olarak, ulusal güvenliğin, toprak bütünlüğünün veya kamu emniyetinin korunması, kanın düzeninin sağlanması ve suç İşlenmesinin önlenmesi, sağlığın veya ahlâkın, başkalarının şöhret ve haklarının korunmadı veya yargı gücünün otorite ve tarafsızlığının sağlanması için yasayla öngörülen bazı biçim koşullarına, sınırlamalara ve yaptırımlara bağlanabilir" 'Hakların kötüye kullanımının yasaklanması" kenar başlıklı 17'nci maddesinde; "Bu sözleşme hükümlerinden hiçbiri, bir devlete, topluluğa veya kişiye Sözleşme'de tanınan hak ve özgürlüklerin yok edilmesine veya burada öngörüldüğünden daha geniş ölçüde sınırlamalara uğratılmasına yönelik bir etkinliğe girişme ya da eylemde bulunma hakkını sağlar biçimde yorumlanamaz" Öte yandan; 5187 sayılı Basın Kanununun; "Basın özgürlüğü" kenar başlıklı 3'üneü maddesinde; "Basın özgürdür Bu özgürlük; bilgi edinme, yayma, eleştirme, yorumlama ve eser yaratma haklarını içerir Basın özgürlüğünün kullanılması ancak demokratik bir toplumun gereklerine uygun olarak; başkalarının şöhret ve haklarının, toplum sağlığının ve ahlakının, milli güvenlik, kamu düzeni, kamu güvenliği ve toprak bütünlüğünün korunması Devlet sırlarının açıklanmasının veya suç islenmesinin önlenmesi, yargı gücünün otorite ve tarafsızlığının sağlanması amacıyla sınırlanabilir" "Dava süreleri" kenar başlıklı 26'ncı maddesinde; "Basılmış eserler yoluyla işlenen veya bu Kanunda öngörülen diğer suçlarla ilgili ceza davalarının günlük süreli yayınlar yönünden iki ay, diğer basılmış eserler yönünden dört ay içinde açılması zorunludur Bu süreler basılmış eserlerin Cumhuriyet Başsavcılığına teslim edildiği tarihlen başlar Basılmış eserlerin Cumhuriyet Başsavcılığına teslim edilmemesi halinde yukarıdaki sürelerin başlama tarihi, suçu oluşturan fiilin Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından öğrenildiği tarihtir Ancak bu süreler, Türk Ceza Kanununun dava zamanaşımına ilişkin maddesinde öngörülen süreleri adamaz Sorumlu müdürün ve sorumlu müdürün bağlı olduğu yetkilinin karşı çıkmasına rağmen yayımlatıldığı iddia edilen eserden dolayı yayımlatan aleyhine akılacak dava yönünden süre, sorumlu müdür ve sorumlu müdürün bağlı olduğu yetkili hakkında verilecek beraat kararının kesinleşmesinden itibaren başlar Sorumlu müdürün yayımlanan eserin sahibini bildirmesi durumunda, eser sahibi aleyhine açılacak davada süre bildirim tarihinden itibaren başlar Kovuşturulması şikayete bağlı suçlarda dava açma süreleri, suç için kanunun öngördüğü dava zamanaşımı süresini aşmamak şartıyla, suçun işlendiğinin öğrenildiği tarihten başlar Kamu davasının açılması izin veya kurar alınmasına bağlı olan suçlarda, izin veya karar için gerekli başvurunun yapılmasıyla dava açma süresi durur Durma süresi iki ayı geçemez" 5681 sayılı Matbaalar Kanununun 4'üncü maddesinin birinci fıkrasında; "Tâbiler, bastıkları eserlerden ikişer nüshasını asmanın sona erdiği günün çalışma saati içinde, bulundukları yerin Cumhuriyet savcısı İle en büyük mülkiye âmirine vermeye mecburdurlar 3984 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınlan Hakkında Kanuncun; "Yayın ilkeleri" kenar başlıklı 4:üncü maddesinin; bendinde; "Türkiye Cumhuriyeti Devletinin varlık ve bağımsızlığına Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, Atatürk ilke ve inkılâplarına aykırı yayın yapılmaması'', bendinde; 'Toplumu şiddete, *****e, etnik ayrımcılığa sevk eden veya halkı sınıf, ırk, dil, din, mezhep ve bölge farkı gözeterek kin ve düşmanlığa tahrik eden veya toplumda nefret duygulan oluşturan sayınlara imkan verilmemesi", (d) bendinde; "İnsanların dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç, din, mezhep ve benzerî nedenlerle hiçbir şekilde kınanmaması ve aşağılanmaması", Ek 2'nci maddesinde; "Bu Kanunda belirtilen istisnalar dışında Üst Kuruldan izin almadan radyo ve televizyon yayını yapan ya da Üst Kurul tarafından geçici ya da sürekli iptal edilmesine rağmen yayın yapan kişiye, kuruluşların ise sahip ve yöneticilerine Fiilleri bir başka suç oluştursa bile, fiilin ağırlığına göre altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ve bir milyar liradan yüz milyar liraya kadar para cezası verilir Ancak, Türkiye Cumhuriyetinin varlık ve bağımsızlığına Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne karşı yıkıcı ve bölücü faaliyetlere sevk edecek şekilde yayın yaptıkları tespit edilerek yayınları durdurulan veya yayın izinleri iptal edilen kişiler, bu kuruluşların sahipleri ve yöneticileri ile bu tür yayınlarda görev alanlar Türk Ceza Kanununun 314 üncü maddesine göre cezalandırılır Ayrıca tüm yayın cihanları Türk Ceza Kanununun 36 ncı maddesine göre müsadere edilir Yayın bantlarını bir yıl süre ile muhafaza etmeyen ve bu süre içinde Üst Kurul veya Cumhuriyet savcılığınca istenmesine rağmen sesli ve görüntülü olarak teslim etmeyen yayın kuruluşlarının sahip ve yöneticileri, altı aydan bir yıla kadar ağır hapis ve bir milyar liradan on milyar liraya kadar ağır para cezası ile cezalandırılır Ayrıca, bir aydan üç aya kadar İlgili kuruluşun yayınının durdurulmasına karar verilir Gönderilen bandın içerik bakımından istenen yayın olmaması veya bantta tahrifat, çıkarma, silme gibi işlemler yapılması halinde ayrıca iki yıldan on yıla kadar ağır hapis ve iki milyar liradan on milyar liraya kadar ağır para cezası verilir Bu maddedeki para cezaları, her yıl Maliye Bakanlığınca ilân edilen yeniden değerleme oranında artırılır'' Hükümleri yer almaktadır Bu İtibarla; 1- Temel hak ve hürriyetlerin en önemlilerinden biri olan İfade ve düşünce özgürlüğü kapsamında yapılan inceleme ve soruşturmalarda, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları da dikkate alınarak, yapılan düşünce açıklamalarının eleştiri sınırları içerisinde kalıp kalmadığının titizlikle değerlendirilmesi 2-Basılmış eserler yoluyla işlenen veya 5187 sayılı Basın Kanunu'nda öngörülen diğer suçlarla ilgili ceza davalarının günlük süreli sayınlar yönünden iki ay, diğer basılmış eserler yönünden dört ay içinde açılmasının zorunlu olduğunun, Kamu davasının açılması izin veya karar alınmasına bağlı olan suçlarda, izin veya karar için gerekli başvurunun yapılmasıyla dava açma süresinin duracağının, durma süresinin iki ayı geçemeyeceğinin, Ancak bu sürelerin geçirilmesinin suç işleyen kişiler açısından bir hak oluşturmayacağının, Hatırdan çıkarılmaması, 3-Avrupa Birliği ile uyum çalışmaları sürecinde İstatistik çalışmalarında, bu konuyla ilgili toplantılarda ve yapılabilecek mevzuat çalışmalarında değerlendirilmek üzere; Basın özgürlüğünü ifade eden; bilgi edinme, yayma, eleştirme, yorumlama ve eser yaratma haklarının dışına çıkılarak, başta Anayasanın ilgili hükümleri olmak üzere, Türk Ceza Kanunumun ikinci kitap dördüncü kısmının; üç, dört, beşinci bölümlerinde 5187 sayılı Basın Kanunu'nda ve 3984 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yakınları Hakkında Kanun'da düzenlenen suçların İşlenmesi durumunda, bu suçlarla ilgili yürütülen soruşturma ve açılan kamu davalarının sonucundan Ek (l)'de gönderilen forma uygun Basın Kanunumun 251inci maddesinde yer alan el koyma, dağıtım ve satış yasağı ile 3984 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanunun 34 ve Ek 2'nci maddelerinde yer alan müsadereye ve diğer mevzuat gereği yayımı durdurma toplatma veya kapatmaya hükmedilmesi hâlinde, Ek (2)'de gönderilen formda yer alan bölümlerin eksiksiz, Doldurularak, ağır ceza merkezi Cumhuriyet başsavcılığı aracılığıyla her ayın ilk haftasında Bakanlığımız Ceza İşleri Genel Müdürlüğünde olacak şekilde gönderilmesi belirtilen hususlara ilişkin bir bilgi bulunmadığı takdirde form gönderilmemesi, 4- Yukarıda belirtilen hususların takibi için, iş bölümü çizelgesinde basın suçlarından sorumlu bir Cumhuriyet savcısının görevlendirilmesi 5- 5187 sayılı Basın Kanununun 10'uncu maddesi ile 5681 sayılı Matbaalar Kanunu'nun 4'üncü maddesi ve Adalet Kütüphaneleri Yönetmeliğimin 5'inci maddesinin (f) ve son fıkraları gereğince Cumhuriyet başsavcılıklarına tevdi edilen basılı eserlerin birer nüshasının Bakanlığımız Ceza İşleri Genel Müdürlüğüne gönderilmesi, Konularında gereken dikkat ve özenin gösterilmesini rica ederim Cemil ÇİÇEK Bakan EKLER : Suçlara ilişkin (1) no'lu form Kararlara ilişkin (2) no'lu form EK-1 "html" formatında düzenlenmiştir Görmek için fihristi kullanınız EK-2 "html" formatında düzenlenmiştir Görmek için fihristi kullanınız Kaynak: mevzuatadaletgovtr |
|