![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#91 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..ADAPAZARI DOLAYLARINDA KIŞKIRTMALAR Efendiler, daha Amasya'da iken karşılaştığımız durum, yalnız, Şeyh Recep olayı ile kalmadı ![]() Adapazarı dolaylaylarında da buna benzer bir olay görüldü ![]() Adapazarı ilçesinin Akyazı taraflarında türeyen Talustan Bey, İstanbul'dan para ve direktifle gelerek, süvari olacaklara 30, piyade yazılacaklara 15 lira vaadeden Bekir Bey ve Sapanca'nın Avşar köyünden Beslân adında bir tahsildar birleşiyorlar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Tahir Bey'in makina başında, İzmit Mutasarrıfı'na verdiği bilgide, adı geçenlerin İstanbul'da önemli kimselerle ilişkide olduğunu ve hattâ Padişah'ın da bu hareketlerinden haberli bulunduğunu söyledikleri kaydediliyordu ![]() ![]() ![]() ![]() İzmit'teki Tümen Komutanı, Adapazarı üzerine bir müfreze gönderecekti ![]() ![]() 23 Ekim tarihinde, İzmit'teki Tümen Komutanı'na, Bekir'in İtilâf ve Hürriyet'çilerle yabancı düşmanlar tarafından gönderildiği ve bozguncu hareketlerinin önlenmesi gerektiği bildirildi ![]() Adapazarı kaymakamı Tahir Bey'e de, 23 Ekimde doğrudan doğruya, Bekir ve arkadaşları için uygulanacak sert ve sür'atli tedbirlerde asla gevşek davranılmamasını, zararlarının önlenmesini ve sonucun bildirilmesini emrettim ![]() Efendiler, 23 Ekim tarihli bir şifre ile, Bekir ve yardakçılarının, yaptıkları işler ve kimlikleri hakkında elde ettiğimiz bilgileri, Harbiye Nâzırı Cemal Paşa'ya bildirdik ve Saltanat Hükümeti'nce bu gibi bozguncu eylem ve hareketlere karşı, zamanında etkin tedbirler alındığı ve konu millî teşkilâta dokunduğu takdirde, en şiddetli tedbirlere başvurmak zorunda kalacağımızı arz ederiz dedik ![]() İzmit'ten giden ve olay yerinde takviye edilen millî ve askerî bir müfreze, pek çok sayıda toplanmış ve toplanmakta olan fesatçıları dağıtmış, tahsildar Beslân ve kardeşi Hasan Çavuş'u ele geçirmiş, asıl özel direktif ve para ile bir hafta önce İstanbul'dan gelmiş olan Bekir, kaçmış ![]() ![]() ![]() Bekir'in, olay yerinde alınan tedbirler sonunda teşebbüsünün boşa çıktığını ve kaçtığını, ancak, İstanbul'a dönerek, orada yeniden mel'unca teşebbüslerde bulunmasının kuvvetle muhtemel olduğunu, hakkında özel kovuşturma yapılmasını Amasya'dan 26 Ekim 1919 tarihinde Harbiye Nâzırı Cemal Paşa'ya yazdım ![]() 27 Ekim 1919 tarihinde Bolu Mutasarrıfı Haydar Bey'den gelen telgrafta: Bekir'in emrinde iki subay, kırk silâhlı adam olduğu halde Abaza köylerinde halkı, bugünkü hükûmet adına, Millî Mücadele aleyhine kıştırtarak birçok para sarfettiği ve Nezaret'e yazdığı yazılarının kabul edilmediği bildiriliyordu ![]() Efendiler, bu gibi konularda, hükûmeti uyarma ve görevini yapmaya davetten ibaret olan müracaatlarımız, elbette, hükûmetin işine karışma gibi sayılmaz, inancındayım ![]() İstanbul'da hükûmetin gözü önünde tertiplenen, içteki ve dıştaki düşmanların Padişah'ın bilgi ve rızası ile olduğuna şüphe etmediğimiz teşebbüslerinin, fiilen başarıya ulaşacağı dakikaya kadar beklemek ve elbette hükûmet tedbir alır, engel olur diyerek safça bir boyun eğmeye kapılmak yerinde olamazdı ![]() Efendiler, Amasya'da görüşmelere başladığımız 20 Ekim günü, alınan bilgilerin özeti şuydu: İstanbul'da, Hürriyet ve İtilâf Partisi, Askeri Nigehban Cemiyeti ve Muhipler Cemiyeti bir blok kurdular ![]() ![]() ![]() ![]() İdam edilmiş bulunan Kâzım'ın kardeşi Hikmet adında biri, İstanbul'dan aldığı direktifle Adapazarı çevresinde başına birtakım silâhlı adamlar toplamaya başladı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Düşmanlar tarafından Kuva-yı Milliye aleyhine kurulan çetelerin çatışmaya geçmeleri, karşı blokun açıktan açığa hareketi, İstanbul polis müdürünün aleyhte faaliyeti, Ali Rıza Paşa Kabinesi'nde bizim aleyhimizde nâzırların bulunması, bazı teşkilât merkezlerimizi, özellikle İstanbul merkezimizi ümitsizliğe düşürmeye başlamıştı ![]() Hükûmetin, bir maksat ve karar sahibi olduğunu gösterecek hiçbir harekette bulunamaması ve yalnız Dahiliye Nâzırı Şerif Paşa'nın olumsuz ve aralıksız faaliyetini doğru bulan davranışı, gerçekten düşünülecek ve endişe edilecek bir durumu sergiliyordu ![]() Efendiler, daha Amasya'da iken karşılaştığımız durum, yalnız, Şeyh Recep olayı ile kalmadı ![]() Adapazarı dolaylaylarında da buna benzer bir olay görüldü ![]() Adapazarı ilçesinin Akyazı taraflarında türeyen Talustan Bey, İstanbul'dan para ve direktifle gelerek, süvari olacaklara 30, piyade yazılacaklara 15 lira vaadeden Bekir Bey ve Sapanca'nın Avşar köyünden Beslân adında bir tahsildar birleşiyorlar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Tahir Bey'in makina başında, İzmit Mutasarrıfı'na verdiği bilgide, adı geçenlerin İstanbul'da önemli kimselerle ilişkide olduğunu ve hattâ Padişah'ın da bu hareketlerinden haberli bulunduğunu söyledikleri kaydediliyordu ![]() ![]() ![]() ![]() İzmit'teki Tümen Komutanı, Adapazarı üzerine bir müfreze gönderecekti ![]() ![]() 23 Ekim tarihinde, İzmit'teki Tümen Komutanı'na, Bekir'in İtilâf ve Hürriyet'çilerle yabancı düşmanlar tarafından gönderildiği ve bozguncu hareketlerinin önlenmesi gerektiği bildirildi ![]() Adapazarı kaymakamı Tahir Bey'e de, 23 Ekimde doğrudan doğruya, Bekir ve arkadaşları için uygulanacak sert ve sür'atli tedbirlerde asla gevşek davranılmamasını, zararlarının önlenmesini ve sonucun bildirilmesini emrettim ![]() Efendiler, 23 Ekim tarihli bir şifre ile, Bekir ve yardakçılarının, yaptıkları işler ve kimlikleri hakkında elde ettiğimiz bilgileri, Harbiye Nâzırı Cemal Paşa'ya bildirdik ve Saltanat Hükümeti'nce bu gibi bozguncu eylem ve hareketlere karşı, zamanında etkin tedbirler alındığı ve konu millî teşkilâta dokunduğu takdirde, en şiddetli tedbirlere başvurmak zorunda kalacağımızı arz ederiz dedik ![]() İzmit'ten giden ve olay yerinde takviye edilen millî ve askerî bir müfreze, pek çok sayıda toplanmış ve toplanmakta olan fesatçıları dağıtmış, tahsildar Beslân ve kardeşi Hasan Çavuş'u ele geçirmiş, asıl özel direktif ve para ile bir hafta önce İstanbul'dan gelmiş olan Bekir, kaçmış ![]() ![]() ![]() Bekir'in, olay yerinde alınan tedbirler sonunda teşebbüsünün boşa çıktığını ve kaçtiğını, ancak, İstanbul'a dönerek, orada yeniden mel'unca teşebbüslerde bulunmasının kuvvetle muhtemel olduğunu, hakkında özel kovuşturma yapılmasını Amasya'dan 26 Ekim 1919 tarihinde Harbiye Nâzırı Cemal Paşa'ya yazdım ![]() 27 Ekim 1919 tarihinde Bolu Mutasarrıfı Haydar Bey'den gelen telgrafta: Bekir'in emrinde iki subay, kırk silâhlı adam olduğu halde Abaza köylerinde halkı, bugünkü hükûmet adına, Millî Mücadele aleyhine kıştırtarak birçok para sarfettiği ve Nezaret'e yazdığı yazılarının kabul edilmediği bildiriliyordu ![]() Efendiler, bu gibi konularda, hükûmeti uyarma ve görevini yapmaya davetten ibaret olan müracaatlarımız, elbette, hükûmetin işine karışma gibi sayılmaz, inancındayım ![]() İstanbul'da hükûmetin gözü önünde tertiplenen, içteki ve dıştaki düşmanların Padişah'ın bilgi ve rızası ile olduğuna şüphe etmediğimiz teşebbüslerinin, fiilen başarıya ulaşacağı dakikaya kadar beklemek ve elbette hükûmet tedbir alır, engel olur diyerek safça bir boyun eğmeye kapılmak yerinde olamazdı ![]() Efendiler, Amasya'da görüşmelere başladığımız 20 Ekim günü, alınan bilgilerin özeti şuydu: İstanbul'da, Hürriyet ve İtilâf Partisi, Askeri Nigehban Cemiyeti ve Muhipler Cemiyeti bir blok kurdular ![]() ![]() ![]() ![]() İdam edilmiş bulunan Kâzım 'ın kardeşi Hikmet adında biri, İstanbul'dan aldığı direktifle Adapazarı çevresinde başına birtakım silâhlı adamlar toplamaya başladı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Düşmanlar tarafından Kuva-yı Milliye aleyhine kurulan çetelerin çatışmaya geçmeleri, karşı blokun açıktan açığa hareketi, İstanbul polis müdürünün aleyhte faaliyeti, Ali Rıza Paşa Kabinesi'nde bizim aleyhimizde nâzırların bulunması, bazı teşkilât merkezlerimizi, özellikle İstanbul merkezimizi ümitsizliğe düşürmeye başlamıştı ![]() Hükûmetin, bir maksat ve karar sahibi olduğunu gösterecek hiçbir harekette bulunamaması ve yalnız Dahiliye Nâzırı Şerif Paşa'nın olumsuz ve aralıksız faaliyetini doğru bulan davranışı, gerçekten düşünülecek ve endişe edilecek bir durumu sergiliyordu ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#92 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..İSTANBUL'DA KUVA-YI MİLLİYE'YE KARŞI KIŞKIRTMALAR Bu konuda, ilk defa, duyarlık gösteren ve harekete geçme önceliği taşıyan Ankara oldu ![]() ![]() Mustafa Kemal Paşa Hazretleri'e Paşa Hazretleri; biz kendi kaderimizi ne böyle milletin kaderinden habersiz hükümete ne de rastgele gönderilecek valilere bırakamayız, Birçok defa zâtıâlîlerine arz ettiğimiz dûşünceler dikkate alınmadığından, İstanbul Hükümeti, Ferit Paşa Kabinesi'nin atayıp da gönderemediği eski Bitlis Valisi Ziya Paşa' yı buraya ve bütün görevlerinde hayatı boyunca hiçbir varlık gösterememiş olan Suphi Bey'i de Konya'ya vali atamak suretiyle ilk adımını atmaya başladı ![]() ![]() ![]() ![]() 15 Ekim 1919 Ankara Vali Vekili Yahya Galip Bir gün sonra da, 23 Ekimde Cemal Paşa'nın, 21 Ekim 1919 tarihli şu telgrafını aldım: Sayı Kadıköy, 21 ![]() ![]() 419 Amasya'da Mustafa Kemal Paşa Hazretleri'ne Ankara'dan Belediye Başkanı ve Müftü Efendi; dışarıdan gelecek valiyi kabul etmeyeceklerini; Ankara'ya, Ankara'dan vali atanması gereğini kendi yetkilerine dayanarak ileri sürüyorlar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Harbiye Nâzırı Cemal Gerçekten de, başta müftü efendi olduğu halde (bugün Diyanet İşleri Başkanı bulunan sayın Rifat Efendi Hazretleri idi), Ankaralılar, bu atamayı protesto etmek üzere, İstanbul'a başvurmuşlardı ![]() ![]() ![]() ![]() Bu noktada, sırası gelmişken bir gerçeği bilginize sunmak uygun olur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Mahmut Bey'e yazdığım şifrede kapalı bir şekilde bu noktalar da belirtilmişti ![]() Cemal Paşa'ya verdiğim cevabı olduğu gibi bilginize sunacağım: Şifre Amasya, 24 ![]() ![]() Özel, İvedi Harbiye Nâzırı Cemal Paşa Hazretleri'ne İlgi: 21 ![]() ![]() Ankara'dan vali hakkında yapılmış olan müracaat ve istirhamın aşağıdaki sebeplerden ileri geldiği anlaşılmıştır: Şöyle ki: İstanbul'dan alınan güvenilir haberlerde İngilizler iIe İngiliz Muhipler Cemiyeti'nin, İtilâf ve Hürriyet ve Nigehbancıların, Hristiyan azınlıklar ile işbirliği yaptıkları, Anadolu'ya birçok bozguncular göndererek millî teşkilâtı sakatlama ve İstanbul Hükümeti'ni dağıtma teşebbüslerinde bulundukları, bu bozguncuların Adapazarı ve Bursa'dan yola çıktıkları bildirildiği gibi, son günlerde Adapazarı'nda da bazı olayların görülmesi endişe yaratmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Dahiliye Nâzırı Paşa Hazretleri'nin, içinde bulunduğumuz durumun önem ve ciddiyetini, düşmanlarımızın durmadan ne kadar iblisçe çalışmakta olduklarını takdir buyurduklan şüphesiz bulunduğuna göre, Nezaret makamına yeni geçmiş olmaları yüzünden, çalıştırılmaya lâyık olan memurları tanımakta mazur oldukları gibi, Âdil Bey' in bile mûsteşarlığını yapmış olan Keşif Bey'in hâlâ, müsteşarlık yapmakta olduğu gözönünde bulundurulunca, özellikle yüksek dereceli memurların atanmasında ne dereceye kadar uzak görüşlü davranılmasının gerekeceği kendiliğinden anlaşılır ![]() ![]() Mustafa Kemal Efendiler, Ali Fuat Paşa, 28 Ekim 1919 tarihli bir şifresiyle, İstanbul'daki teşkilâtımızın, adıma gönderdikleri bir telgrafı bildirdi ![]() ![]() Çerkez Bekir'in yarattığı, o bilinen olay, Adapazarı ve çevresinde Kuva-yı Milliye'ye karşı isyan başlangıcı sayılmış ![]() ![]() Bu telgraf ta, yukarıda adı geçen Hikmet hakkında da bilgi veriliyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Efendiler, Hikmet ile ve düşmanlarımızın Hristiyanlar aleyhindeki tertipleri ile ilgili olan bilgiler, daha sonra dokunacağımız bazı durumların kolaylıkla anlaşılmasına yarayacağı için, bunların gereksiz sayılmamasını rica ederim ![]() Efendiler, bu bilgiler üzerine Cemal Paşa'ya yazdığım telgrafa yüce meclisinizin de dikkatini çekmek isterim: Şifre Sivas, 31 ![]() ![]() Harbiye Nazırı Cemal Paşa Hazretleri'ne Adapazarı dolaylarında, hükûmet ve millî teşkilât aleyhinde geçen olay yüksek şahıslarınca bilinmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hey'et-i Temsiliye adına Mustafa Kemal |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#93 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..ALİ RIZA PAŞA KABİNESİ'Nİ İKTİDARDA TUTMA KARARI Efendiler, Ali Rıza Paşa Kabinesi'nin sizlerce de bilinen kuruluş tarzına rağmen, yerinde kalmasının ve elden geldiği kadar desteklenmesinin neden gerekli görüldüğünü birazcık belirtmiştim ![]() Amasya'dan Sivas'a döndükten sonra, Hey'et-i Temsiliye ve orada bulunan öteki arkadaşlarla yaptığımız toplantıda, Amasya Mülâkatı ve diğer konular üzerinde arkadaşlara uzun uzadıya bilgi verdim ![]() Başta Sadrazam Ali Rıza Paşa olmak üzere hepsinin âciz, Padişah gözünde bir mevki tutmak isteyen kimseler oldukları, bir kısmının Millî Mücadele'nin yanında bir kısmının da karşısında bulundukları, bununla birlikte, Zâtışâhane, ilk fırsatta bunları düşürerek yerine istibdadı sürdürecek bir hey'et getirmek isteyeceğinden, Millî Meclis kurulup da yasama görevine başlayıncaya kadar, Hey'et-i Temsiliye'nin bu kabineyi desteklemesinin vatan ve millet için hayırlı bir iş olduğu kabul edildi ![]() Gerçekten de bu kararımızı uyguladık ![]() İstanbul'daki teşkilâtımız, güvenilir kaynaklara dayandığını bildirdiği bazı bilgileri, 31 Ekim 1919 tarihinde bize gönderdi ![]() İki günden beri Kiraz Hamdi Paşa, Mabeyn'e gidiyor, iki üç saat huzurda (Padişah'ın yanında) kalıyor ve şu karar alınıyor: Mareşal Zeki Paşa başkanlığında bir kabine kurulacak, Hamdi Paşa Harbiye Nâzırı, Prens Sabahattin Bey Hariciye nâzırı olacak; Tevfik Hamdi Bey Dahiliye, Eşref, Mahir Sait ve daha başkaları öteki nezaretleri alacaklardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Efendiler, Salih Paşa'nın İstanbul'a dönmesi üzerine, 2l Ekim tarihli protokolda belirtilmiş bulunan ve önemli olduğuna yaptığım sunuşlar sırasında işaret ettiğim nokta üzerinde, yani Meclis-i Meb'usan'ın toplanacağı yer hakkında, hükûmetle aramızda tartışma başladı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#94 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..BARIŞ ANLAŞMASINA KADAR İSTANBUL'DA AYAK BASMAMAMIZ VE MİLLETVEKİLİ OLMAMAMIZ TAVSİYESİ İstanbul teşkilâtımızdan, 13 Ekim I919 tarihinde açıklanma istenmek üzere çekilen telgrafımıza verdikleri 20 Ekim 19l9 tarihli cevapta, "milletvekillerinin İstanbul'da toplanmasında bir sakınca ve tehlike bulunmadığı, İtilâf Devletleri'nin herhangi bir davranışının medeniyet dünyasına karşı kötü etki yapacağinın imkân dahilinde görüldüğü" sözlerine yalnız "yasama gücü, şimdiki yetkisinin genişletilmesine teşebbüs ederse, Zâtışâhâne'nin Meclis'i kapatmaya kalkışması ve muhaliflerin tehlikeli durum almaları, İtilâf Devletleri'nin de bundan yararlanarak zâtı devletleri gibi yüksek şahsiyetlere saldırma cesaretini göstermeleri muhtemeldir" sözleri ekleniyordu ![]() ![]() İstanbul'daki teşkilât merkezimizden Kara Vasıf Bey'in gizli, Şevket Bey'in açık imzasıyla aldığımız 30 Ekim 1919 tarihli şifrede, teşkilâtımızda bulunanların görüşleri, daha birçok kimsenin görüşleri iIe destekleniyordu ![]() ![]() Bundan sonra bütün düşüncelerin birleştiği noktalar özetleniyordu: 1- Meclis-i Meb'usan'ın İstanbul'da toplanması zarurîdir ![]() ![]() ![]() ![]() Birinci maddenin (b) fıkrasında: 1Zaten hükûmet, yapılacak anlaşmada nisbî temsili, azınlıkların hakları bakımından kabule mecburdur ![]() ![]() Birinci maddenin (c) fıkrasında da: "Hükûmet gerçekte iyi niyetlidir ![]() ![]() İkinci maddede de: "Elden geldiği kadar sosyalist, birkaç temiz Hürriyet ve İtilâfçı v ![]() ![]() ![]() 3' üncü maddeyi: " Hükûmeti güç durumlara düşürmemek ![]() 4'üncü maddeyi de: "Bize zararı dokunacakları, her şekilde inandırarak elde etmek istiyorum ![]() ![]() ![]() 1 ve 4 Ekim 1919 tarihlerinde, İstanbul'daki teşkilâtımıza uzun düşünce ve yorumların yer aldığı cevaplar verdik ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yalnız, Kara Vasıf Bey'e çekilen telgrafta: "Ahmet İzzet Paşa Hazretleri, aslında Millî Mücadele'nin İstanbul'da katliama yol açabileceği zannında idi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bizde yavaş yavaş yer etmeye başlayan görüş ve kanaat, ne yazık ki yabancılar değil, aksine belki onlardan çok, şimdiki hükûmet üyeleri ile diğer şahıslardan bazılarının bizi tehlikeli saymakta olmalarıdır" dedik ![]() Bundan sonra yer alan fıkralardan birinde: "Nisbî temsili kabul etme zarureti karşısında Meclis'in dağıtılmasını şimdiden düşünen bir çevrede, Meclis-i Meb'usan'ın toplanmaması gereği tabiî görülmelidir" kanaatını belirttik ![]() Bir fıkrada da: "Hükûmetin istekli olmadığı sözünden bir şey anlayamadığımıza işaret ederek, maksadı bizi güç zamanlarda yalnız bırakmak mıdır?" sorusundan sonra, onların bir düşüncelerine karşılık olarak da "muhaliflerin iktidara geçmesinden korkmak yarar sağlamaz ![]() ![]() Efendiler, bu yazışmalardan ve bu yazışmalarda ileri sürülen düşüncelderden kolaylıkla anlaşılmaktaydı ki, bizim İstanbul'daki teşkilâtımızın ileri gelenleri, hükumet adamlarının, şunun bunun görüşlerine tutsak olmuşlar ve artık onlara sözcülük etmekten öteye bir görev yapmıyorlardı ![]() İşte, diğer bir şifre telgraf ki, 6 Kasım 1919 tarihinde yazılıyor, ancak şifrenin metninde Kara Vasıf Bey'in görüş ve üslûbu hâkim oluyor ve Harbiye Nâzırı Cemal Paşa imzasıyla geliyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kara Vasıf Bey'e 7 Kasım 1919'da hemen Sivas'a gelmesini yazdım ![]() Kara Vasıf Bey'in yine aynı konu ile ilgili olarak gönderdiği, 19 Kasım 1919 tarihli şifresinde uzun düşüncelere dayandırdığı muhakeme ve mantığını şu cümlede özetliyordu: "Kuva-yı Milliye ile aynı görüşte olan Meclis, Padişah'a karşı düşmanlık ilân ederse, Anadolu kimin arkasından gider? ! ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Meclisi Anadolu'da toplamak düşüncesinden vazgeçmek, bir vatan borcudur ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#95 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..KOMUTANLARIN GÜRÜŞLERİNİ AlMAK Efendiler, çok önemli olan bu Meclis'in toplanacağı yer konusunda kendi başına karar verip, bu kararı da millete ve seçilen milletvekillerine uygulatmak, pek tehlikeli olurdu ![]() ![]() Gördüğünüz gibi, bir yandan İstanbul'un ileri gelenleriyle haberleşirken, bir yandan da çeşitli yollarla kamuoyunu yokluyordum ![]() ![]() ![]() Diyarbakır'daki Kolordu Komutanı'na, Edirne'deki Kolordu Komutanı Cafer Tayyar Bey'e, Bursa'da Yusuf İzet Paşa'ya Balıkesir'de Kâzım Paşa'ya, Bursa'da Bekir Sami Bey'e de "kendilerini, aradaki yolun uzaklığı ve özel durumları dolayısıyla davet etmediğimi, alınan kararları bildireceğimi" yazdım ![]() Efendiler, davet edilen komutanlardan Salâhattin Bey zaten Sıvas'ta idi ![]() ![]() ![]() 1- Meclis-i Meb'usan'ın toplanma yeri, 2 - Meclis'in toplanmasından sonra Hey'et-i Temsiliye'nin ve millî teşkilâtın alacağı şekil ve çalışma yöntemi 3 - Paris Barış Konferansı'nın bizim için olumlu veya olumsuz bir karar vermesi halinde tutulacak yol ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#96 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..DÖRT AYKIRI GÖRÜŞ VE ALDIĞIMIZ KARAR Efendiler, bu tarihe kadar cemiyetimizin merkez hey'etlerinden istediğimiz bilgilere gelen cevaplar dört görüş etrafında toplanıyordu: 1 - Birinci görüşe göre, Meclis-i Meb'usan'ın İstanbul dışında toplanması uygun görülüyordu ![]() 2 - Başında Erzurum, Trabzon, Balıkesir ve bütün Karesi, Saruhan hey'etlerinin bulunduğu ikinci görüşe göre İstanbul'da, İstanbul'daki devlet adamları ile ileri gelenlerden hemen hepsinin bu görüşte olduğunu biliyoruz ![]() ![]() 3 - Trakya - Paşaeli'nden gelen üçüncü görüşe göre, İstanbul yakınlarında ![]() ![]() ![]() 4 - Bir kısım merkez hey'etleri de Salih Paşa'nın şahsi görüşüne dayanarak, hükûmetin "olur" demesi halinde, İstanbul dışında toplanmakta bir sakınca görmüyorlardı ![]() Efendiler, İstanbul Hükûmeti ile yardakçılarının kamuoyunu ne kadar bulandırıp karıştırmış olduğunu, milletin ortaya koyduğu bu farklı görüşlerden kolaylıkla anlamak mümkündür ![]() Artık bunun üzerine direnmenin kötü sonuçlar vereceği yargısına varmak da güç değildir ![]() Şimdi, 16 Kasım 1919'dan 29 Kasım 1919 tarihine kadar, günlerce süren görüşme ve tartışmalardan çıkan sonuçları ve alınan kararları olduğu gibi yüksek bilgilerinize sunuyorum: 1- Millî Meclis'in lstanbul'da toplanmasının sakınca ve tehlikelerine rağmen, Saltanat Hükûmeti İstanbul dışında toplanmayı kabul etmediği ve memleketi bir bunalıma sürüklemekten sakınıldığı için, Meclis'in İstanbul'da toplanması zarureti kabul edildi ![]() a) Bütün milletvekillerinin durum hakkında aydınlatılarak teker teker görüşlerinin alınması, b) Millî Meclis İstanbul'da toplanacağına göre, milletvekillerinin İstanbul'a gitmeden önce, Trabzon, Samsun, İnebolu, Eskişehir ve Edirne gibi yerlerda kısım kısım toplanarak, gerek İstanbul'da gerek İstanbul dışında alınması gereken güvenlik tedbirlerini ve programımızın esaslarını savunacak kuvvetli bir grup oluşturma yolları üzerinde görüşmeleri, c) Cemiyetin teşkilatını sür'atle genişletmek ve güçlendirmek için, kolordu komutantanının, bölge komutanları ve askere alma teşkilâtı başkanları vasıtasıyla vakit kaybetmeden fiili yardımda bulunmaları, d) Bütün sivil idare âmirlerinden, her ihtimale karşı, millî teşkilâta bağlı kalacaklarına dair söz alınması ve kendilerinin eldeki imkânlarıyla cemiyetin teşkilâtını kurmaya sür'atle girişmelerinin istenmesi, 2 - Millî Meclis İstanbul'da toplandıktan sonra, milletvekillerinin, tam biz güvenlik ve serbestlik içinde yaşama görevlerini yapmakta olduklarını açıklayacakları güne kadar, Hey'et-i Temsiliye, şimdiye kadar olduğu gibi yine İstanbul dışında kalarak millî görevine devam edecektir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Meclis-i Meb'usan, tam bir güvenlik içinde bulunduğunu açıkladığı zaman, Hey'et-i Temsiliye tüzükteki yetkisine dayanarak, genel kongreyi toplantıya çağırıp on birinci madde uyarınca da cemiyetin ileride alacağı şeklin belirlenmesini, kongrenin kararına bırakacaktır ![]() ![]() 3 - Paris Barış Konferansı, bizim için olumsuz bir karar verdiği ve bu karar hükûmet ve Millî Meclis'çe kabul edilip onaylandığı takdirde, elverişli en kestirme yoldan millî iradeye başvurularak, tüzükte açıklanmış olan esasların gerçekleştirilmesine çalışılacaktır ![]() Mustafa Kemal Rüstem Mazhar Müfit Ali Fuat Hüsrev Hüseyin Rauf Kâzım Karabekir Hakkı Behiç Hüseyin Selâhattin İbralıim Süreyya Bekir Sami Ömer Mümtaz Vâsıf 12'nci Kolordu Kurmay Başkanı Şemsettin |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#97 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..MİLLETVEKİLLERİNE VERİLEN DİREKTİF Efendiler, bu kararlar gereğince, milletvekillerin aydınlatmak için verdiğimiz bilgi ve direktifleri olduğu gibi bilginize sunacağım: Seçilen milletvekillerine verilen bilgi ve direktifler şunlardır: Madde 1- İstanbul'un, İtilâf Devletleri'nin ve özellikle ingiliz kara kuvvetlerinin işgali altında ve deniz kuvvetlerince kuşatılmış olduğu, güvenlik kuvvetlerinin de yabancılar elinde ve karmakarışık durumda bulunduğu bilinmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Millet düşmanları, İstanbul'un gözden çıkarıldığı yolunda zararlı bir propagandaya fırsat bulacaktır ![]() ![]() ![]() ![]() Millî Meclis'in kanuna uygun olarak toplanması, Meclis-i Meb'usan ile Ayân Meclisi'nin aynı yerde ve aynı zamanda bulunmasına bağlı olduğundan, hükûmetin İstanbul dışında, uygun göreceği bir yerde toplanmaya razı olması yüzünden, Ayân Meclisi ve Hükümet, İstanbul dışındaki toplantıya katılmayacak ve Zâtışahane'ye usulûne uygun olarak Meclis'i açtırmayacaktır ![]() Bu durum karşısında Millî Meclis'in İstanbul dışında toplanmasına kanun bakımından imkân kalmadığı için, yukarıda arz edilen sıkıntılara rağmen, İstanbul'da toplanması bir zaruret hükmüne girmiş bulunuyor ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti, yukarıda dile getirilen bütün hususları gözden geçirip tartıştıktan sonra, Millî Meclis'in İstanbul'da toplanma zaruretine karşı, durumu bütün milletvekillerine bildirerek, her birinin düşünce ve görüşlerini almayı görev saymıştır ![]() ![]() a) Meclis'in İstanbul'da toplanması zaruretine karşı, İstanbul ve İstanbul dışında olmak üzere bütün yurtta alınması gerekli tedbirler, yapılması gerekli hazırlıklar; b) Meclis-i Meb'usan'da vatanın bütünlüğünü, devlet ve milletin bağımsızlığını kurtarmaktan ibaret olan gayeyi korumak ve savunmak için birleşmiş azimli bır kadro kurma çarelerinin düşünülmesi; Milletvekillerinin yukarıdaki hususları görüşmek için toplanmaları uygun görülen yerler şunlardır: Trabzon, Samsun, İnebolu, Eskişehir, Bursa, Bandırma, Edirne Madde 2 - Birinci maddeyi, olduğu gibi bölgelerinizde bulunan milletvekillerine bildirerek, önce, en kısa zamanda onların şahsî görüşlerini almak ve bunda vakit kaybetmeden bir yandan Hey'et-i Temsiliye'ye bildirmek, bir yandan da bölgelerinizdeki merkez hey'etlerine ulaştırarak bu konuda faaliyet göstermelerini sağlamak ![]() İkinci olarak, bölgelerinizdeki milletvekillerinin birinci maddede gösterilen yerlerde huzur ve güven içinde toplanmalarını sağlayarak, görüşme sonuçlarının Hey et-i Temsiliye'ye bildirilmesi için gereken tedbirlerin alınması istirham olunur ![]() Sizlerin seçim bölgelerinden milletvekili olup da şimdi İstanbul'da bulunanların, kendi seçim bölgelerindeki teşkilâtı tarafından, İstanbul'a yakın toplanma yerlerinden birine davet ettirilmesi gerekir ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#98 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..EKİM 1919'DA ÖNEMLİ İÇ OLAYLAR Efendiler, 1919 yılı Ekimine ait olup da dokunmak istediğim bazı olayları da birkaç kelime ile özetlememe müsaadenizi rica ederim ![]() İşgal altında bulunan İzmir ilindeki müslüman halk, zulüm görüyor ve öldürülüyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Anzavur, Bandırma çevrelerinde haince ve canavarca hareketlere başlamıştı ![]() ![]() ![]() ![]() Yüksek hey'etinizce bilinmektedir ki, başlangıçta Maraş, Urfa ve Ayıntap'ta İngiliz birlikleri vardı ![]() ![]() ![]() ![]() Bozkır'da, yeniden önemli sayılabilecek bir ayaklanma oldu ![]() ![]() Maraş ve Antep'te Kılıç Ali Bey'i, Çukurova bölgesine de Topçu Binbaşısı Kemal ve Yüzbaşı Osman Tufan Bey'leri göndererek ciddî teşkilatlanmaya ve teşebbüslere geçtik ![]() Efendiler, bu arada hatırıma gelen bir noktayı da arzetmiş bulunayım: Sivas Kongresi'nden sonra, Hey'et-i Temsiliye, sorumluluğu kendi üzerine alarak, kongrelerin tüzük ve bildirileri dışında ve Sivas Kongresi Tüzüğüne ek olmak üzere, "Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Kuruluş Tüzüğüne Ektir" başlıklı, "yalnız üyeleri için ve gizlidir" kayıtlı, silâhlı millî teşkilâtlar için gizli bir yönerge düzenlendi ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#99 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..ALİ RIZA PAŞA KABİNESİ GÖRÜŞÜNDE DİRENİYOR Efendiler, 2 Kasımda, Harbiye Nâzırı Cemal Paşa' dan aldığım bir şifreli telgrafta: "Zaten az olmayan dedikodulara biri daha eklendi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cemal Paşa' nın bu telgrafına şu karşılığı verdik: Sivas, 3 ![]() ![]() İvedi Harbiye Nâzırı Cemal Paşa Hazretleri'ne İlgi: 2 ![]() ![]() 1- Hükûmetle millî teşkilât arasında samimî bir uzlaşmaya ve gerçek bir görüş birliğine vardık ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 2 - Bozkır olayı hakkında, Hey'et-i Temsiliye'ce basına bir bildiri verilmemiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hey'et-i Temsiliye adına Mustafa Kemal Hey'et-i Temsiliye'nin temsilcisi ve Millî Mücadele'den yana olduğunu iddia eden Cemal Paşa' nın telgrafımıza cevabı şudur: Harbiye, 4/5 ![]() ![]() Sivas'ta 3'üncü Kolordu Komutanlığı'na Mustafa Kemal Paşa Hazretleri' ne: Resmî bildiride yazıldığı gibi, bugünkü hükûmet, böyle bir zamanda, sırf vatan ve memlekete hizmet emeliyle büyük bir sorumluluğu üzerine almış ve bu görevini yerine getirmek için tam bir tarafsızlık ve samimiyetle hareket etmekte bulunmuş olduğundan, aşağıdaki noktaların âcele olarak açıklanmasına gerek duyuldu: Birincisi; milletvekili seçimlerine azınlıklar katılmadığı gibi, bugün çeşitli partiler de çekingen durumdadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ikincisi; tekrarı gereksiz sebeplerden dolayı, Meclis-i Meb'usan'ın hükûmet merkezinin dışında bir yerde toplanması, içte ve dışta çeşitli sakınca ve zararlar doğuracağından, Meclis'in mutlaka İstanbul'da toplanması memleketin hayatî çıkarlarının gereğidir ![]() Üçüncüsü; taşralarda, bazı kimseler tarafından, millî teşkilât adına hükûmet işlerine karışılmakta olduğu biribirini kovalayan bilgi ve haberlerden anlaşıldığından, bu karışmaların bir an önce ve sür'atle önlenmesi zarurîdir ![]() Bugünkü hükümet, bu üç isteğinde ısrar etmektedir ![]() ![]() Harbiye Nâzırı Cemal Cemal Paşa' nın bu telgrafına - Başyaver Salih Bey tarafından açılacaktır kaydıyla - verdiğimiz karşılığı olduğu gibi bilginize sunmak isterim: Sivas, 5 ![]() ![]() Harbiye Nâzırı Cemal paşa Hazretleri'ne İlgi: 4/5 ![]() ![]() 1- Azınlıklar ile, bu vatan ve bu millet için azınlıklardan daha da zararlı olan bazı siyasî partilerin seçimlere katılmayışlarını, onların kasıtlı ortaya attıkları sebeplere dayandırmak elbette doğru olamaz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 2 - Meclis'in nerede toplanacağı konusundaki görüşte, hükûmetin direnmesinin yerinde olup olmadığını zaman ve olaylar ispat edecektir ![]() ![]() 3 - Millî teşkilât adına, hükûmet işlerine nerede ve kimin tarafından karışılmışsa, derhal bildirilmelidir ki, gereken işlemler yapılabilsin ![]() ![]() Hey'et-i Temsiliye adına Mustafa Kemal |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#100 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..DAHİLİYE NAZIRI'NIN MEMLEKET İÇERİSİNE GONDERDİĞİ ÖĞÜTÇÜLER Dahiliye Nâzırı, memlekete birtakım hey'etler göndermeye kalkıştı ![]() ![]() Hey'et-i Temsiliye'mizin temsilcisi olan Cemal Paşa, bize bunu bildirmemişti ![]() ![]() Efendiler, Fuat Paşa' nın, Ankara'da kolordusunun başında bulunmasını gerektiren sebepler ortaya çıkmaya başladı ![]() ![]() ![]() REFET PAŞA SALİHLİ VE AYDIN CEPHELERİ'NE KOMUTAN OLARAK GÖNDERİLİYOR Râzım Paşa, Balıkesir bölgesinde cephe kurmaya ve duruma hâkim olmaya çalışıyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Refet Paşa' nın Nazilli'ye vardığı anlaşıldıktan sonra da Genel Kurmay Başkanlığı'na gelmiş olan Cevat Paşa' dan, geçen savaşta tecrübe görmüş genç kurmaylardan seçilecek dört beş subayın, Nazilli'ye Refet Paşa' nın yanına gönderilmesini rica ettim ![]() ![]() REFET PAŞA DEMİRCİ EFE'NİN EMRİNE GİRİYOR Efendiler, Nazilli'ye giden Refet Paşa, Demirci Mehmet Efe' den komutayı almaya gerek ve bunda bir yarar görmemiş; kimbilir ve belki de komuta kendisine teslim edilmemiş ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Asıl gariplik bundan sonra görüldü ![]() ![]() ![]() 22 Aralık l919 tarihinde verdiğimiz cevapta: "Millî teşkilâta bağlı bulunanların, özellikle Hey'et-i Temsiliye üyesi olarak tanınmış olmaları dolayısıyla, kendisinin yabancılarla hiçbir şekilde ilişki kurmasını istemediğimizi bildirdik ![]() ![]() ![]() Bu telgrafın ne demek olduğunu bir türlü anlamıyordum ![]() ![]() ![]() Refet Paşa, Nazilli'den ayrıldıktan ve Balıkesir'de Kâzım Paşa' ya uğradıktan sonra, Bandırma'ya inmiş; oradan da bir Fransız torpidosuyla İstanbul'a gitmiş; orada bazı arkadaşlarıyla görüşmüş; daha sonra da Bursa'ya dönmüş ![]() ![]() ![]() Efendiler, bu bilmeceyi hâlâ çözemiyorum ![]() ![]() Refet Bey' in yerine bir İngiliz gemisi ile Samsun'a gelen Salâhattin Bey' in gönderildiğini, aynı gemi ile Refet Bey' in İstanbul'a dönmesinin istendiğini ve bunun üzerine gitmeyip istifa ettiğini, İstanbul Hükûmeti'nin benimle birlikte kendisinin de yakalanarak İstanbul'a gönderilmemiz için her tarafa emir verdiğini biliyorsunuz ![]() ![]() ![]() ![]() Efendiler, Refet Paşa' nın bu hafif hareketi, Aydın ve Salihli Cephelerinde, düzenli bir ordunun teşkiline kadar, ciddî bir sevk ve idare kurulamamasına sebep oldu ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#101 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..DAHİLİYE NAZIRI'NIN ŞÜPHE UYANDIRAN DAVRANIŞLARI Efendiler, bu garip hikâyeden sonra, olaylari yeniden bıraktiğimiz noktadan izlemeye başlayalim: Cemal Paşa, bizim 5 Kasim 1919 tarihli şifremizin bir noktasini anlayamamiş ![]() ![]() ![]() Bu kisa şifreye verdiğimiz cevap biraz uzundur ![]() Şifre Sivas, 12 ![]() ![]() Harbiye Nâziri Cemal Paşa Hazretleri'ne İlgi: 8 ![]() ![]() Dahiliye Nâziri Paşa Hazretleri'nin şüphe uyandiran iş ve davranişlarindan akla gelenler aşağida bilginize sunulur: 1 - Ankara gibi bazı illerde, sivil idare âmirlerini telgraf başına çağırarak, Milli Mücadele sırasında Ferit Paşa Kabinesi aleyhinde faaliyete girişenlerin durumlarini, hükümeti neden suçladıklarını, bütün bunlarin kanuna ne dereceye kadar uygun olduğunu tehdit edercesine soruşturma; 2 - Uzun süredir hasta iken tifodan ölen Tokat Mutasarrıfı'nın ölümü sebebinin, esrarlı bir vak'a sayilarak, Sivas ilinden şifre ile sorulması ![]() ![]() ![]() 3 - Adliye Nazırı ile birlikte, Balıkesir cephesinden gelen millî hey'et ile yapilan gizli görüşme sirasinda, Adliye Nazırı'nın Millî Mücacele liderleri aleyhin- de harekete geçilip geçilemeyeceğini,kendisinin yaninda söz konusu edebilmesi; 4 - Nezaret'e geçildiği zaman, ilk vatanperverce iş olmak üzere, vatan hainliği maddî delilleriyle ortaya çikmışbulunan eski Dahiliye Nâziri Âdil Bey'in düşünce ve hareketlerinde kendisine sır ortaklığı eden Dahiliye Müsteşari Keşfi Bey'in, görevinden atılması gerekirken, halâ yerinde bırakılması ve onun vasıtasıyla sivil memurlar arasında değişiklikler yapılması ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 5 - Özlük İşleri Müdürlüğü gibi en önemli görev bir Ermeni elinde bulunduruluyor ![]() 6 - Basin-Yayin Müdürlüğü'nde ve Ajans'in durumunda bir değişiklik görülmemektedir ![]() 7 - Memleketin geleceğini garantiye alacak tek kuvvetin millî birlik olduğu ve bunu da ancak millî teşkilâtin devam ettirebileceği bilinmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hey'et-i Temsiliye adina Mustafa Kemal |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#102 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..ALİ RIZA PAŞA KABİNESİ MİLLİ TEŞKİLATI DÜŞMAN TEŞKİLATLA, BİZİ DE ALİ KEMAL VE SAİT MOLLA İLE BİR TUTUYOR Efendiler, Harbiye Nâzırı'nın 9 Kasım 1919 tarihli bir telgrafı vardı ![]() ![]() 1- Seçimlerin güvenlikle yapılabilmesi, 2 - Meclis-i Meb'usan'ın İstanbul'da toplanması 3 - Milli Teşkilât adına hükûmet işlerine müdahale edilmemesi için hükûmetin tarafınıza başlangıçtan beri yaptığı tebliğler kesindir ![]() 4 - Birçok telgrafınızda ileri sürülen isteklerin de aynı nitelikte -yani müdahale niteliğinde- olduğu âşikârdır ![]() 5 - Hükûmet, kendi bildirisinde tespit ve ilân ettiği tarafsızlıktan ayrılmayacaktır ![]() ![]() ![]() Saygıdeğer Efendiler, bu maddelerin ifade ettikleri anlamlar, aslında bütün gerçekleri ortaya koymuş bulunuyordu ![]() ![]() ![]() ![]() Cemal Paşa'ya verdiğimiz karşılıkta, bu noktaları açıkladıktan sonra, hükümetin duygu ve eğilimini açık olarak söyletmek maksadıyla şu cümleyi de ekledik: Bildirdiklerinizden anladığımıza göre, İstanbul Hükûmeti, millî teşkilâtın varlığını belki de gereksiz görüyor ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#103 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..DAHİLİYE NAZIRI DAMAT FERİT PAŞA SÜREKLİ OLARAK MİLLİ BİRLİĞİ BOZMAKLA, TEMSİLCİMİZ OLAN HARBİYE NAZIRI CEMAL PAŞA DA HÜKÜMETİN YAPTIKLARINI SAVUNMAKLA MEŞGUL Efendiler, Cemal Paşa'nın özel olarak Sıvas'a gönderildiği 10 Kasım 1919 tarihli ve kendi el yazısıyla olan bir mektubunu da 18 gün sonra -- yani 28 Kasım 1919 tarihinde -- almıştım ![]() ![]() ![]() ![]() Cemal Paşa, "Kuva-yı Milliye ruhu taşımayan memurların kodamanları, işgal ordularına âdeta sırtlarını dayamış durumdadırlar" şeklinde, sanki bilinmeyen bir bilgi verdikten ve bu bilgiyi, "eski kabine üyelerinin çoğu sırtını dayamıdaymamıştır" bilgisi ile tamamladıktan sonra, söz gelişi, Polis Müdürü'nün değiştirilmesinde bu durum bütün açıklığı ile ortaya çıktı" diye bir de örnek veriyor ![]() Cemal Paşa, kabine birçok işler yapmayı düşünmüş ise de köklü bir teşebbüs için dayandığı kuvvetin ciddiyetine hâlâ inanamadı cümlesi ile bizi suçladıktan sonra, kanaatini şöyle dile getiriyordu: "Dahiliye Nazırı bu kuvvete - yani Kuva-yı Milliye'ye - ihtiyaç gösterenlerin başındadır, desem abartılmış olmaz ![]() Cemal Paşa'nın, mektubuna imza koyduktan sonra,yine kendi imzası ile eklediği bir özette şu cümle yer alıyordu: "Muhalifler ve yabancılar Meclis'in açılmasına engel olmaya karar vermişlerdir ![]() ![]() Efendiler, bu mektupta yazılanlarda ve bundan önce gelen yazılarla bundan sonra devam edecek olan düşüncelerde hâkim olan mantık, yorumlama ve görüş sağlamlığı hakkında söz söylemeyeceğim ![]() ![]() ![]() Efendiler, Dahiliye Nâzırı Damat Ferit Paşa, durup düşünmeden sürekli olarak millî birliği bozacak, milleti her gün biribiri ardınca yayılmakta olan saldırılar karşısında sessiz ve hareketsiz tutacak tedbirler almaktan geri kalmıyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Harbiye Nâzırı Cemal Paşa'nın, buna benzer birtakım işlerden sözeden ve kabinenin görüşünü bildiren 24 Kasım 1919 tarihli bir şifresinin ilk cümlesi şuydu: "Devletin iç işleri ve siyasî politikası kesinlikle ortaklık kabul etmez" ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Efendiler, şimdi vereceğim kısa bilgiler ve bu bilgileri doğrulamak üzere göstereceğim belgeler, Ali Rıza Paşa Kabinesi'nin bizi suçlamakta ne kadar haksız ve hükûmet işlerinde, en hafif anlamıyla ne kadarkayıtsız olduğunu yüksek hey'etinizin gözleri önüne serecektir zannederim ![]() Efendiler, İstanbul'daki gizli dernekler ve bu derneklere öncülük eden ve Harbiye Nâzırı Cemal Paşa'nın mektubunda da itiraf edildiği üzere, sırtlarını yabancılara dayamış olan birtakım şahıslar, bol para ve Ali Rıza Paşa Kabinesi'nin gösterdiği alabildiğine hoşgörme ve uyuşukluk sayesinde, memleketi baştan başa ateşe vermek için olanca güç ve gayretleriyle çalışıyorlardı ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#104 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..SAİT MOLLA NASIL ÇALIŞIYORDU? Millî Mücadele sırasında uğradığımız açık ve gizli güçlükler üzerinde köklü bir fikir verebilecek ve gelecek kuşaklara ibret ve ders olacak nitelikteki sözkonusu belgeleri, olduğu gibi bilgilerinize sunmayı uygun buluyorum ![]() ![]() Efendiler, bu mektupların suretlerinin alındığını hisseden Sait Molla'nın, Türkçe İstanbul gazetesinin 8 Kasım 1919 tarihli nüshasında bu mektuplardan söz ederek uzun ve sert bir dille kaleme alınmış bir tekzip yayınlamış olmasına rağmen, gerçekler inkâr edilemez ![]() ![]() ![]() -------------------------------------------------------------------------------- Birinci Mektup Aziz dostum, Verilen iki bin lirayı Adapazarı'nda Hikmet Bey'e gönderdim ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kuva-yı Milliye taraftarlarının Fransa'ya büyük bir eğilim gösterdiklerini ve General Franchet d'Esperey'nin Sıvas'a gönderdiği subayların, Mustafa Kemal Paşa ile görüşerek İngiliz Hükûmeti aleyhinde bazı kararlar aldıklarını Ankara'daki "N ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 11 ![]() ![]() Not:Karacabey ve Bozkır'dan henüz bir haber alamadık ![]() -------------------------------------------------------------------------------- İkinci Mektup 12 tarihiyle Ankara'daki "N ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Not: Ali Kemal Bey o zatla görüşmüş ![]() ![]() -------------------------------------------------------------------------------- Üçüncü Mektup Yapılan propagandaları göz doktoru Esat Paşa kolu ve özellikle Çürüksulu Mahmut Paşa, resmî bilgilere dayanarak durmadan tekzip ettiriyor ve halkın heyecanını yatıştırmaya çalışıyorlar ![]() ![]() 19 ![]() ![]() -------------------------------------------------------------------------------- Dördüncü Mektup Aziz Üstâd ![]() Muhipler (İngiliz Muhipler Cemiyeti üyeleri) arasında Franmason örgütü itirazlara sebep oluyor, İttihatçıların tuttuğu yoldan gidilmesinden çekiniliyor ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() l9 ![]() ![]() ![]() -------------------------------------------------------------------------------- Beşinci Mektup Üstâd, Kasideci-zâde Ziya Molla dün Adam Block'a haber göndermiş, eski dostu olduğuna güvenerek benim başında bulunduğum Muhipler Cemiyeti'nin gördüğü himayenin, İngilizlerin karakter yapısı ile bağdaştırılamadığını ve bunun kamuoyunda kötü etkiler yaptığını, bu bakımdan cemiyeti namuslu kimselerin temsil etmesi gerekeceğini dolaylı olarak bildirmiş ve benim aleyhimde pek çirkin şeyler ilâve etmiş ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 21 ![]() ![]() Not: Bir sakınca yoksa Adam Block Hazretleri' ne size olan hizmetimi bildiriniz ![]() -------------------------------------------------------------------------------- Altıncı Mektup Sayın üstâd, Ankara'dan "N ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 23/24 ![]() ![]() s ![]() Not: Ahmet Rıza Bey'in İtalyan mandası ile ilgili demecini mektubun sonuna ekledim ![]() ![]() ![]() -------------------------------------------------------------------------------- Yedinci Mektup Üstâdım, Ali Kemal Bey dün o zatla görüşmüş ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sözün kısası, işler bulandırılacak ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 24 ![]() ![]() s ![]() Not: Birkaç defadır söylemek istediğim halde unutuyorum ![]() ![]() ![]() ![]() -------------------------------------------------------------------------------- Sekizinci Mektup Aziz üstâd, Seçimleri geciktirmek ve geri bıraktırmak için gerek Mustafa Sabri ve gerek Hamdi ve Vasfi Efendi'lerle talimatımız çerçevesinde uzun uzadıya görüştüm ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 26 ![]() ![]() -------------------------------------------------------------------------------- Dokuzuncu Mektup "9 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 27/28 ![]() ![]() -------------------------------------------------------------------------------- Onuncu Mektup Aziz üstad, Sarayda, yeni kabine kurulması ile ilgili hazırlık ve plânların yer aldığı haberi etrafa yayılmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 29/30 ![]() ![]() Not: Benim bir mektubumdan Hikmet' e bahsedilmiş ![]() ![]() ![]() -------------------------------------------------------------------------------- Onbirinci Mektup Aziz üstadım, Kürt Teali Cemiyeti'ndeki yakın dostlarımızla görüştüm ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 4 ![]() ![]() -------------------------------------------------------------------------------- Onikinci Mektup Aziz üstâdım, Ahmet Rıza' nın Tan (Le Temps) muhabirine verdiği demeç her halde dikkatinizi çekmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 5 ![]() ![]() ![]() Not: Kemal yakalanmış, ona bağlı olması dolayısıyla "K ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#105 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..MİSTER FREW'A YAZDIĞIM MEKTUP Efendiler, bu geniş örgütlenmeye engel olmak ve yaratılan tehlikeli durumlara son vermek için elimizden elen her çareye başvurduk ![]() ![]() ![]() Efendiler, bütün bu gizli tertip kaynaklarının, Rahip Frew'un kafasında toplandığı ve oradan din kardeşlerimiz olacak hainlerin kafalarına akıtılarak eylem haline dönüştüğü tahmin edildiğinden, Rahip Frew'un, bir süre için olsun,bu işlerden uzak kalmasını sağlar düşüncesiyle, bizzat kendisine bir mektup yazdım ![]() ![]() Mister Frew'a Sizinle, Mösyö Marten'in aracılığıyla yaptığımız görüşmelerin hâtırasını memnuniyetle saklamaktayım ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Nitekim, daha bugünün olaylarının arasında yer alan Adapazarı ve Karacabey hâdiselerinin başarısızlığa uğramış olması, sözümüzü doğrulamaya yeterlidir, Ancak,buna ne gerek vardı? İngiliz subayı Nowill' in, Diyarbakır bölgesinde ![]() Size bütün ciddiyet ve samimiyetimle arz ederim ki, İngiliz milleti, milletimizin kendisine karşı gösterdiği dostluk ve güvene değer vermiyorsa, bundaki yanılgı pek derindir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Mustafa Kemal |
![]() |
![]() |
|