![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#76 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..KAZIM KARABEKİR PAŞA'NIN BENİM HÜKÜMETİN İŞLERİNE KARIŞMAM KONUSU'NDAKİ DÜŞÜNCESİ Efendiler, içinde bulunduğumuz günlere ait olaylara ve konulara dokunmuşken, burada küçük bir noktayı daha açıklamama müsaadenizi rica edeceğim ![]() "Hey'et-i Temsiliye'den yüksek şahsiyetleri ile, Rauf Beyefendi' nin ve bu gibi önemli şahsiyetlerin, milletvekili olduktan sonra da hiçbir şekilde hükûmete karışmayarak Meclis'teki grubun başında daima söz sahibi olarak bulunulmasını, kabinenin şekli ve kuruluş tarzı, üyelerinin değer ve kişiliği ne olursa olsun Meclis-i Millî içinde hep denetleyici bir mevkide kalınmasını başarının önemli şartı ve uygulanması zarurî biz karar sayarım ![]() "Bir dâvânın ve bir grubun en yüksek ve güçlü tanınmış olan şahsiyetleri, kendi yetki çerçevelerini aşıp da hükûmet işine karışınca, Meclis-i Milll daima zayıf kalmış ve akımlar karşısında ya sürüklenmiş yahut da parçalanmıştır ![]() "Vatan ve milIetin bir bütün olarak kurtuluşunun şiddetle söz konusu olduğu bu devrede, arz ettiğim bu hususlar üzerinde kesin bir karara varmanızı derin saygılarımla istirham ederim ![]() Efendiler, gerçekten de Erzurum'da bulunduğum zamanlarda, Kâzım Karabekir Paşa, karşılıklı olarak yaptığımız konuşmalarda da buna benzer görüşler ileri sürmüştür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bundan başka, fırsat düştükçe kabineye girilmeyeceği, yüksek makanı ve memuriyetler kabul edilmeyeceği ve aslında büyük ve millî gayeden başka hiçbir maksadın peşinde olmadığımız ve faaliyetimizin en büyük kısmının şimdiye kadar olduğu gibi, bundan sonra da Kuva-yı Milliye'nin bir denge unsuru olarak kalmasına çalışmaktan ibaret bulunduğu noktalarında millete karşı demeç ve bildirilerimiz vardı ![]() ![]() Efendiler, Kâzım Karabekir Paşa' nın bu görüş ve teklifi telgraflarının sonunda söyledikleri gibi, vatan ve milletin kurtuluşunun söz konusu olduğu bir devirde ve benim de açıkladığım üzere, daha memlekette hiçbir teşkilât ve Meclis yokken ve Meclis toplandığı zaman da Meclis'te böyle bir teşkilâta ve millî kudrete güvenir ülkü sahibi bir grup varlığını ispat edimemişken, her ne şekilde olursa olsun hükûmet kurmaya veya kurulacak hükûmete girmeye heves etmek, elbette doğru olmazdı ![]() ![]() Ancak, Efendiler, Karabekir Paşa'nın dediği gibi kabinenin ne şekilde ve nasıl kurulacağı, üyelerinin değer ve kişiliği ne olursa olsun, Meclis'te şekil bulmuş siyasî bir grubun ön plânda gelen şahsiyetlerinin Meclis içinde sürekli olarak söz sahibi ve denetleyici bir mevkide kalması, en önemli başarı şartı ve uygulanması zaruri bir karar sayılamaz ![]() Gerçekten de millî hakimiyet ilkesine bağlı olarak idare edilen medenî devletlerde, kabul edilmiş olan ve fiilen yürürlükte olan kural, milletin genel eğilimlerini en yüksek düzeyde temsil eden ve bu eğilimlerin bağlı bulunduğu yararları en yüksek kudret ve yetki ile gerçekleştirebilecek siyasî grubun, devlet işlerini üzerine alması ve bunun sorumluluğunu en yüksek liderinin omuzlarına yüklemesi ilkesinden ibarettir ![]() Zaten bu şartları taşımayan bir Hükûmet görev yapamaz ![]() ![]() ![]() İttihat ve Terakkî liderlerinin elinde oyuncak olan sadrazamlardan ve onların hükûmetlerinden millete gelen zararlar sayılamayacak kadar çok değil midir? Mecliste, hâkim olan partinin, hükûmetin kurulmasını, muhalif ve azınlıkta bulunan bir partiye bırakması ise asla söz konusu olamaz ![]() Kural ve yöntemlere göre, milletin çoğunluğunu temsil eden, programı belli olan parti, hükûmeti kurma sorumluluğunu üzerine alır, memIekette kendi gaye ve ilkelerini uygular ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#77 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..KAZIM KARABEKİR PAŞA'NIN KENDİSİ DE HÜKÜMET İŞLERİNE KARIŞMAK İSTİYOR Zaten herkesçe bilinen ve o yolda hareket edilmekte olan bir gerçeği, burada açıklamaktan maksadın, vataseverlik, ahlâk üstünlüğü, olgunluk ve buna benzer birtakım seçkin vasıflar gereği imiş gibi gösterilmek istenen safsatalara karşı, milletin ve gelecek nesillerin dikkatli ve uyanık bulunmalarını sağlamaktır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kâzım Paşa'nın Çankaya'da, toplantı ve görüşme sırasındaki tutumu da, orada hazır bulunanlar tarafından anlamlı görülmüştü ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Görüşmeyi sonuca bağlamadım ![]() ![]() ![]() Yeniden toplandık ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#78 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..PADİŞAH KÖLELİĞİYLE ELDE EDİLEN İKTİDAR MAKAMI İKTİDARSIZLIK ÖRNEĞİDİR Efendiler, Ali Rıza Paşa Kabinesi'yle başladığımız temas noktasına gelelim: Arz etmiştim ki, hükûmet, bize bildirisini yayınlanmadan önce vermediği için, biz de millete yapacağımız bildiriyi hükûmetin görüşünü almaya gerek duymadan yayınlamıştık ![]() Bunun üzerine, hükûmet, Cemal Paşa vasıtasıyla, daha dört maddenin çeşitli yollarla yayınlanmasını gerekli bulmakta olduğunu 9 Ekimde bildirdi ![]() 1- İttihatçılarla bir ilişkinin bulunmadığı , 2 - Osmanlı Devleti'nin Birinci Dünya Savaşı'na karışmasının doğru olmadığı, buna sebep olanlar aleyhinde adları da açıklanarak bazı yayınlar yapılması ve haklarında kanunî kovuşturma açılarak cezalandırılmaları, 3 - Bütün savaş suçlularının kanunî cezadan kurtulamayacakları, 4 - Seçimlerin serbestçe yapılacağı ![]() Cemal Paşa , bu maddeleri saydıktan sonra, bunların açık bir şekilde belirtilerek yayınlanmasının, içeride ve dışarıda birtakım yanlış anlamaların önüne geçeceğini ileri sürerek ve memleketin yüksek çıkarlarının bir gereği olarak, özellikie olumlu karşılanmasını rica ediyordu ![]() Efendiler, Ali Rıza Paşa Kabinesi'nin ne kadar cılız düştüğünü ve gerçeği kavramaktaki görüş kıtlığını anlamak için bu maddeler sanki birer ölçüdür ![]() ![]() ![]() Akıl ve kavrayışlarındaki kısırlık, tabiat ve ahlâklarındaki zayıflık ve soysuzlaşma gereği böyledirler ![]() Çoktandır, köle olduğuna şüphe kalmamış olması gereken Padişah ve Halife'nin köleliği ile elde edilebilecek iktidar makamının, iktidarsızlığa örnek olması tabiî değil miydi? Ferit Paşa'nın yerine gelen Ali Rıza Paşa iIe bir kısmı bundan önceki kabinede de görev almış bulunan yeni çalışma arkadaşları, Ferit Paşa'nın bırakmış olduğu noktadan başlayarak, onun sonuçlandıramadığı düşman emellerini takip ve sonuçlandırmaya çalışmaktan başka zaten ne yapabilecekti? Bu, bizce, açık olarak biliniyordu ![]() ![]() Efendiler, uzlaşmış görünmeyi uygun bulduğumuz bu yeni kabine ile bizim görüşlerimiz arasındaki ayrılığın beliren ilk safhalarını görmek için, bu dört madde ile ilgili görüşlerimizi içine alan cevabımızı, Büyük Millet Meclisi zabıtlarının ilk günlerine ait sayfalarında, lûtfen bir daha gözden geçirirsiniz ![]() Efendiler, bugünlerde İstanbul'daki basın mensupları bir dernek kurmuşlar ![]() ![]() ![]() Bu basın hey'etinin başkanı VeIit Bey'in de kendi gazetesi adına iIgi çekici soruları içine alan bir telgrafı vardı ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#79 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..DAMAT ŞERİF PAŞA MİLLETİ ZEHİRLİYOR Efendiler, yeni kabine içinde yer alan ve Hey'et-i Temsiliye'mizin elçisi durumunda olan Cemal Paşa iIe yapıIan ve yapılmakta olan haberleşmelerimiz, yüce topluluğunuza Dahiliye Nezareti makamını tutan Damat Mehmet Şerif Paşa'dan söz etmemi geciktirdi ![]() Biz, yeni kabine ile uzlaşma yolu ararken, Şerif Paşa, çoktan milleti zehirlemeye başlamış bulunuyordu ![]() Nezarete geçtiğini bildiren 2 Ekim tarihli genelgesinin metni hatırlanırsa, orada şu cümlelere rastlanır: "Vatandaşların tam bir uyum ve birlik içinde bulunmaları, devletin gerçek çıkarlarının bir gereği olduğu halde, bir süredir memlekette bozgunculuk ve bölücülük belirtilerinin görülmesi, güçlüklerin bir kat daha artmasına yol açacağından, pek çok üzüntü vericidir ![]() " ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Efendiler, Damat Ferit Paşa'dan daha akıllı olduğu söylenen Damat Şerif Paşa , pek acemice işe başlamış oluyor ![]() ![]() Oysa, biz, Nâzır Paşa' nın alçakça niyetini hemen anlamış ve daha uyanık bir durum almış bulunuyorduk ![]() ![]() Bir de, Efendiler, Hükûmet'in, Dahiliye Nâzırı Mehmet Şerif imzasıyla yayınlanan duyurusunun birkaç noktasına hep birlikte göz gezdirelim ![]() "Bugünkü kabine tam bir uyum içindedir ![]() ![]() ![]() "Temel konularda görüş birliği içindedir ![]() ![]() Çeşitli siyasî grupların hiçbirine de eğilimi yoktur ![]() ![]() Bu cümlelerden çıkan anlam açıktır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sonra Efendiler, şu cümleyi okuyalım: "Memleket kaderinin milletin vekilleri aracılığı ile belirlenmesi başlıca emelimizdir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hükûmet, bu bildiride barış konusundaki görüşünü de şöyle açıklıyor: "Wilson prensiplerinden hakkıyla yararlanılarak, Osmanlı Devleti'nin bir bütün halinde ve Padişah'ının etrafında toplanmış müstakil bir devlet olarak yaşamasını sağlayıcı hiçbir teşebbüsten geri durulmayacaktır ![]() Yeni kabine, bu görüşlerinde başarıya ulaşacaklarını belirtmek üzere şu delilleri sürüyor: "Zaten büyük devletlerin adalet duyguları ile gerçekten gittikçe açıklık kazanmakta olan Avrupa ve Amerikan kamuoyunun ölçülü davranma isteği de bu konuda güven verici olmaktadır ![]() Efendiler, bütün bu düşünceler, Ferit Paşa Kabinesi'nin Padişahı ağzından yayınladığı bildiride yazılanların harfi harfine aynı değil midir? Bu türlü bildiriler yayınlamaktan maksat ,milleti aldatmak ve miskinliğe sürüklemek değil midir? Hangi adaletten söz ediliyor? Hangi ölçülü davranma isteğinden dem vuruluyor? Bunların asılları var mıydı? Memleketin hükûmet merkezinden başlayarak yabancılar tarafından her yerde yapılageIenler gerçekten bunun aksini ispat edecek fiilî ve apaçık deliller değil miydi? Gerçekte, Wilson , prensipleriyle birlikte sahneden çekilmiş ve Osmanlı ülkesine ait toprakların Suriye'de, Filistin'de, Irak'ta, İzmir'de Adana'da ve her yerde işgaline seyirci bulunmuyor muydu? Bu kadar kesin yıkılış belirtileri karşısında aklı, kavrayışı, vicdanı olan adamların kendi kendilerini aldatmalarına ihtimal verilir mi? Bu gibi adamlar, aslında kendilerini aldatacak kadar budala olurlarsa, onların memleket kaderini elde tutmalarına, aklı eren ve korkunç gerçeği gören ler katlanabilirler mi? Eğer bu adamlar, gerçeği biliyorlar ve kendilerini aldatmıyorlarsa, milleti kandırarak bir koyun sürüsü halinde düşmanın pençesine teslim etmek için canla başla çalışmalarına ne anlam verilebilir? Bütün bu noktalar gözönünde bulundurularak verilecek hükmü kamuoyuna bırakırım ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#80 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..TEK KUSURUMUZ Efendiler, hükûmetin bildirisinin anlamsızlığına ve taşıdığı düşüncelerin sakatlığına rağmen, biz Hey'et-i Temsiliye adına aynı tarihte, 7 Ekim günü, yeni kabineyi destekleme kararı veriyoruz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Damat Ferit Paşa'dan sonra, diğer bir damat paşanın etrafında, sadrazam diye, nâzır diye toplanmış birtakım kuşbeyinlileri, alçak bir padişahın alçakça düşüncelerini kolaylıkla uyguIayabilsin diye serbest bırakmayacağımızı hissettiriyoruz ![]() Temsilcimiz Cemal Paşa , kabine hakkında bizim olumlu kanaatımızı alabilmek ve güvenimizi kazanabilmek için her çareye başvurmaktan geri durmuyor ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#81 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..AHMET İZZET PAŞANIN ÖĞÜTLERİ Ahmet İzzet Paşa'a Gerçekten de, Ahmet İzzet Paşa'nın şifre içinde kalan imzasıyla, Cemal Paşa'dan 7/8 Ekim 1919 tarihli şöyle bir telgraf almıştık: Harbiye, 7/8 ![]() ![]() Mustafa Kemal Paşa Hazretleri'ne Yeni kabinede, çoğunlukta olan eski ve yakın arkadaşlarımı ziyaret ederek durumun ne merkezde olduğu konusunda bir sohbet görüşmesi yapmış idim ![]() Birkaç aydan beri, memleketin uğradığı istilâ ve yok olma tehlikesinin önüne geçilebilmek için şimdiye kadar, Kuva-yı Milliye nin ve Millî Mücadele nin yaptığı yararlı etkiler herkesçe kabul edilmiştir ![]() Yalnız, bu hizmetin sorumlarını alabilenin,bundan sonra bilgi ve görüş , gerçeği görenlerce sahibi kanunî bir yönetimin kurulmasına bağlı olduğu da kabul edilmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ancak bu sabah bendenizin yanına gelen, duruma vakıf ve güvenilir bir zat, Kütahya ve, Bilecik taraflarında istenmeyen bazı nahoş olayların çıktığını söylemiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Harbiye Paşâ Cemal Bu telgrafa, elden geldiği kadar hiçbir şahsî duygu ve düşüncemizi belli etmemeye çalışarak yumuşak ve hattâ inandırıcı bir karşılık vermek uygun görüldü ![]() Şifre = Sıvas, 7/8 ![]() ![]() I: 7/8 ![]() ![]() Harbiye Nâzırı Cemal Paşa Hazretleri'ne Ahmet İzzet Paşa Hazretleri'ne Yüksek dûşünceleriniz değerine önemle dikkate alındı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kötü icraat ve siyaseti herkesçe bilinen Ferit Paşa Kabinesi'ne milletin uymaması, gaye ve hareketlerine katılmamış olması, dış politikamız üzerinde hiçbir tehlikeli etki uyandırmamış; aksine, Ferit Paşa Kabinesi'nin sebep olduğu bütün kötü etkileri ortadan kaldırarak şükranla karşıladığımız bugünkü elverişli siyasi durumumuzu sağlamıştır ![]() Milletin güvenini kazanmış olan bugünkü kabineyle anlaşmış bulunmanın, içteki durumumuzu dış siyaset üzerinde pek yararlı ve etkili kılacağına şüphe yoktur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Çünkü, bu biçim müracaat yalnız Kastamonu'dan değil, daha başka yerlerden de yapılmıştı, Beni kabinenin kararsız gibi görünen başlangıçtaki tutumu bir iki gün daha devam etseydi, bu türIü başvurular memleketin her köşesinden yağacaktı ![]() ![]() ![]() Mustafa Kemal |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#82 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..ALİ RIZA PAŞA CUMHURİYET KURULACAĞINI KEŞFEDİYOR Efendiler, Ahmet İzzet Paşa'nın yazdığı nasihatnamenin ve buna verdiğimiz cevabın gözden geçirilmesi bir hatıramı canlandırdı ![]() Ali Rıza Paşa, bir gün Ahmet İzzet Paşa'yı ziyaret eder ![]() ![]() ![]() ![]() Efendiler, bana bu bilgiyi veren, hikâyeyi bizzat İzzet Paşa'nın ağzından işiten ve şimdi içinizde bulunan çok değerli bir arkadaştır ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#83 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..SALİH PAŞA HEYET-İ TEMSİLİYE İLE GÖRÜŞMEK İÇİN GELİYOR Efendiler, Cemal Paşa , 9 Ekim 1919 tarihli bir şifre ile, Hey et-i Temsiliye iIe yakından görüşmek üzere Bahriye Nâzın Salih Paşa'nın yola çıkmasının uygun görülmekte olduğunu bildirdi ![]() ![]() 10 Ekimde verdiğimiz cevapta, görüşme yeri olarak Amasya'yı tespit ettik ![]() ![]() ![]() Salih Paşa'nın İstanbul'dan hangi gün hareket edeceğinin ve Amasya' ya ne zaman gelebileceğinin gün ve saatinin de bildirilmesini rica ettik ![]() Efendiler, memleketin her tarafında millî teşkilâtın genişletilmesi ve köklendirilmesi çalışmalarına devam ediyorduk ![]() ![]() ![]() ![]() 11 Ekim 19l9 tarihinde, bu arz ettiğim hususlarla ilgili olarak yeniden bazı emirler verdik ![]() Millî dâvâya hizmet eden memurların birer sebep uydurularak nakledilmesi ve yerlerinin değiştirilmesi, millî dâvâya karşı olduklan için millet tarafından kovulan memurların da memurluk sıfatlarının korunmaya devam edilmesi yüzünden, bazı yerlerden, yeni kabine ile uyuşmanın ne demek olduğunun anlaşılamadığı yolunda sitem ve şikâyetler gelmeye başladı ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#84 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..ASKERİ NİGEHBAN CEMİYETİ Bir de, Efendiler, bilirsiniz ki, İstanbul'da Askeri Nigehban Cemiyeti diye bir bozguncu grubu türemişti ![]() ![]() İşte bu dernek, İkdam gazetesinin 23 Eylül 1919 tarih ve 8123 sayılı nüshasında bir bildiri yayınlamıştı ![]() ![]() ![]() ![]() Böyle bir derneğin varlığı ve faaliyeti ordu mensuplarının sinirlerini geriyordu ![]() ![]() 12 Ekim 1919 tarihinde, Harbiye Nâzırı Cemal Paşa' dan, kendi başarısı bakımından, bu fesat yuvasının kökünden sökülüp atılmasını ve mensuplarının şiddetle cezalandırılmalarını ve bu yoldaki işlemlerin orduya bildirilmesini rica ettim ![]() "Cemal Paşa'dan 14 Ekimde aldığım "bu kesin olarak kararlaştırılmıştır" şeklindeki kısa ve kesin dilli telgrafı 15 Ekimde bütün orduya özel olarak duyurdum ![]() Fakat, Cemal Paşa'nın bu kesin kararının hiçbir zaman uygulandığını hatırlayamıyorum ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#85 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..İŞGALİ SUÇLAMAYAN BİR SİYASET Efendiler, hatırlayacaksınız, İngilizler Merzifon'u ve bir siyaset arkasından da Samsun'u boşaltmışlardı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu ne demektir, Efendiler? Hükûmet, işgali suç saymayan bir politika mı güdüyordu? Yoksa, "kahrolsun işgal" dedikçe, memleketi daha çok işgale mi yol açılacaktı? İşgal ve saldırı karşısında, milletin sessizlik ve sükûnet içinde kalması, işgalden tepkilenmiş görünmemesi mi akla ve politikaya uygundu? Böyle sakat ve hayvanca bir düşünce, çöküş ve yokoluş uçurumuna kadar tekmelenmiş bir devleti kurtarabilecek siyasete temel olabilir miydi ? İşte bu münasebetle, 12 Ekim 1919 tarihinde, Harbiye Nâzırı Cemal Paşa'ya yazdığım bir telgrafta: "Vatanın bir kısmının boşaltıldığını gören milletin, bu şekilde, hattâ daha da belirgin bir şekilde, duygularını açığa vurmuş olmasını pek uygun ve yerinde gördüğümüzü ve "milletin gerçek duygularına dayanarak hükûmetin bu haksız işgaIleri siyasî bir dille ve resmen reddetmesini, bu güne kadar Ateşkes Anlaşması'na aykırı olarak yapılmış müdahaleleri protesto ederek, yapılanların düzeltilmesini isteyeceğini beklemekteyiz" dedikten sonra, "bu vesileyle, hükûmetin gütmekte olduğu politikada Hey'et-i Temsiliye'ce henüz bilinmeyen noktalar varsa, aydınlatılmasını" rica ettim ![]() Temsilcimiz ve Harbiye Nâzırı Cemal Paşa' nın cevabı pek ilgi çekicidir ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#86 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..SÜNGÜLERİNİ MİLLETİN KALBİNE SAPLAYAN YABANCILARI MİSAFİR SAYAN BİR HARBİYE NAZIRI Efendiler, Rıza Paşa Kabinesi ve o kabinede Harbiye Nâzırı olan zat, aziz vatanımızı işgal eden, süngülerini milletin canevine saplayan düşmanları misafir kabul ediyor ve onlara karşı konukseverce ve yumuşakça harekette bir zaruret görüyor ![]() Harbiye Nâzırı, özellikle millî teşebbüslerinin yanlış yorumlanması yolunda girişilen faaliyetlerin daha güçten düşmediği şu sıralarda, işaret ettiğim ihtiyatlı davranışların yersiz olmadığı kabul buyurulur inancında olduğunu söyleyerek, millî teşebbüslerden zarar görülmüş olduğunu anlatmaya, bu yüzden meydana gelen kötülüğü tamir için tedbirlerinin yersiz olmadığını bize de kabul ettirmek ustalığını göstermeye çalışıyor ![]() Harbiye Nâzırı, telgrafını şu cümle ile bitiriyor: "Olgunluğunu eserleri ile ispatlamış olan yüce milletin güvenini kazanmış bulunan bugünkü hükûmetin, işlerinde serbest kaldıkça, dışarıya karşı sözünü daha çok dinleteceği açık bir gerçek olduğuna göre, saygıdeğer Hey'et-i Temsiliye'den hükûmetin yaptığı işleri daha çok desteklemelerini rica ederim ![]() Efendiler, Cemal Paşa , gerçekten önemli noktalara dokunuyor: Önce, milletin olgunluğunu ispat ettiğini söyleyerek, bizim millet adına öne düşüp yol göstermemize ihtiyaç olmadığını dolaylı bir şekilde hissettirerek, bizi millet nazarında gereksiz birtakım müdahaleciler sayıyor ![]() ![]() Efendiler, yüce milletimizin olgunluğunu ispat eden eserler, Erzurum, Sıvas Kongreleri ile bu kongrelerde aldığı kararlar, bu kararların uygulanmasına çalışmak suretiyle birlik ve dayanışma yaratılmaya başlanması ve Sıvas Kongresi'ni yapanları yok etmeye kalkışan Damat Ferit Paşa Kabinesi'ni düşürmek gibi işler, davranışlar ve uyanıklıktı ![]() Bu kadarla yetinmek, bütün bu hareket ve faaliyetlerde olduğu gibi bundan sonra da millete önderlik etmek gibi vicdanî bir görevden vazgeçerek hükûmeti serbest bırakabilmek, ancak bir şartla mümkün olabilirdi ![]() ![]() ![]() Bir de Efendiler, Cemal Paşa: "Milletin güvenini kazanmış buIunan bugünkü hükûmeti sözüyle pek büyük ve apaçık bir yalana başvuruyordu ![]() ![]() ![]() ![]() Harbiye Nâzırı bu sözü söylediği dakikada, yalnız bir tek kişinin güvenini kazanmış bulunuyordu ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#87 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..MİLLİ TEŞKİLAT GENİŞLİYOR VE GÜÇLENİYOR Efendiler, Ferit Paşa Hükûmeti'nin düşmesi,memlekette kararsızlık içinde bulunan bazı yerlerinde duyguları ve maneviyatları üzerinde olumlu etki yaptı ![]() ![]() Ali Fuat Paşa,batıdaki illerin hemen hepsi ile ilgilendi ![]() ![]() Balıkesir'de bulunan Albay Kâzım Bey (Meclis Başkanı Kâzım Paşa), o bölgenin miIlî teşkilât ve askerî hazırlıklarıyla ilgileniyor ve uğraşıyordu ![]() Bursa'da bulunan Albay Bekir Sami Bey , 8 Ekimde, Ferit Paşa'nın adamı olan valiyi İstanbul'a göndererek, Kongre'nin kararlarını uygulatmaya başlatmış ve bir merkez hey'eti oluşturmuştu ![]() Milli teşkilât ile uğraşıldığı kadar, milletvekili seçimi ile de büyük bir ilgiyle uğraşılıyordu ![]() Memleketteki bütün millî kuruluşların aynı ad altında, Hey'et-i Temsiliye'ye bağlı olması ilkesi izleniyordu ![]() ![]() ![]() Efeler tarafından idare edilen Aydın cephesindeki kuvvetlere bir komutan gönderme konusu düşünülmeye başlandı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Öbür taraftan, Karakol Cemiyeti'nin de İstanbul'dan başka Bursa yöresinde de faaliyette bulunduğu anlaşıldı ![]() Bu dağınıklığın önüne geçmek için gereken tedbirler alındı ![]() ![]() İtilâf ve Hürriyet Cemiyeti de düşmanlarla birlikte Anadolu'da milli dâvâya karşı örgütlenmek üzere yetmiş beş kişi kâdar göndermiş ![]() ![]() ![]() İstanbul'da gizli çalışmaya karar verildi ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#88 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..MECLİS-İ MEBUSAN'IN TOPLANACAĞI YER Efendiler, bir yandan milletvekillerinin seçilmesine çalışırken, bir yandan da Meclis-i Meb'usan'ın nerede toplanabileceği düşüncesi kafamızı kurcalıyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 13 Ekim 1919 tarihinde, Meclis-i Meb'usan'ın açılışından sonra Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti'nin nasıl bir siyasî durum alması gerektiği görüşünde bulunduğunu, Cemal Paşa vasıtasıyla hükûmetten öğrenmeye çalışırken, Meclis-i Meb'usan'ın İstanbul'da toplanmasında ne gibi siyasî bir güvence elde edileceğinin düşünüldüğünü de sorduk ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#89 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..AMASYA MÜLAKATI Efendiler, hatırınızdadır ki, Bahriye Nâzırı Salih Paşa ile, Amasya'da bir görüşme kararlaştırılmıştı ![]() ![]() ![]() l4 Ekim 1919 tarihli şifremde, kolordu komutanlarının bu üç nokta üzerindeki görüşlerini rica ettim ![]() ![]() Salih Paşa, 15 Ekimde İstanbul'dan hareket etti ![]() ![]() ![]() ![]() Biz de kendisini, Amasya'da büyük bir törenle karşıladık ![]() Salih Paşa ile, Amasya'da, 20 Ekimde başlayan görüşmelerimiz, 22 Ekimde son buldu ![]() ![]() ![]() ![]() Amasya Mülâkatı sonunda alınan kararlar, kolordulara da bildirildi ![]() Efendiler, bu münasebetle, bir noktayı belirtmek isterim ![]() ![]() Bundan dolayı, görüşmelerin sonuçlarını içine alan zabıtların protokol olduğunu kabul ettirmek ve İstanbul Hükûmeti'nin temsilcisi olan Bahriye Nâzırına imza ettirmek önemliydi ![]() 21 Ekim 1919 tarihli protokol metni, denebilir ki, hemen bütünüyle Salih Paşa'nın teklifleri olup, kabulünde sakınca görülmeyen birtakım maddelerden ibarettir ![]() 22 Ekim 1919 tarihli ikinci protokol, uzun süren tartışmalı bir görüşmenin zabıt şeklindeki özetidir ![]() Bu görüşmede, her iki tarafın, Hilâfet ve Saltanat konusundaki karşılıklı güvenceleri ile ilgili geniş açıklamaları içine alan bir girişten sonra, Sivas Kongresi'nin 11 Eylül 1919 tarihli bildirisindeki maddelerin görüşülmesine başlandı: 1 - Bildirinin birinci maddesinde, tasarlanan ve kabul edilen sınırların en düşük düzeyde bir istek olmak üzere elde edilmesinin sağlanması gereği ortaklaşa kabul edildi ![]() Görünüşte, Kürtlere bağımsızlık kazandırmak gayesiyle yapılmakta olan bozguncu propagandaların önüne geçme hususu uygun bulundu ![]() ![]() ![]() Trakya konusuna gelince: Burada da, görünüşte bağımsız bir hükûmet, gerçekte bir sömürge devlet kurulması, böyle olduğu takdirde de Doğu Trakya'dan Midye-Enez çizgisine kadar olan bölgeyi bizden ayırma isteğinin söz konusu olabileceği ihtimali göz önünde bulunduruldu ![]() ![]() ![]() 2 - Bildirinin dördüncü maddesindeki, azınlıklara siyasi hakimiyet ve sosyal dengemizi bozacak nitelikte imtiyazlar verilmesinin kabul edilmeyeceği konusundaki fıkra üzerinde önemle duruldu ![]() ![]() ![]() ![]() 3 - Bildirinin yedinci maddesi gereğince, bağımsızlığımız tam olarak korunmak şartıyla, teknik, sanayi ve ekonomi alanlarındaki ihtiyaçlarımızın nasıl giderilebileceği konusu tartışıldı ![]() ![]() 4 - 11 Eylül 1919 tarihli Sıvas Kongresi kararlarının öteki maddeleri de Meclis-i Meb'usan'ın kabulüne sunulmak şartıyla uygun görüldü ![]() 5 - Bundan sonra, Sivas Kongresi'nin 4 Eylül 1919 tarihli kararlarının teşkilât bölümü ile ilgili 11'inci maddesinde yer alan Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti'nin durumu, bundan sonraki çalışma şekli ve alanı üzerinde duruldu ![]() Bu maddede, millî iradeyi hâkim kılacak olan Meclis-i Millî'nin yasama ve denetleme haklarına güvenlik ve serbestlikle sahip olduktan, bu güvenlik Meclis-i Millî'ce de doğrulandıktan sonra, cemiyetin şeklinin kongre kararı ile belirleneceği açıklanmıştır ![]() ![]() Cemiyetin programını kabul eden milletvekilleri, cemiyetin tüzüğünde gösterilen temsilciler gibi kabul edilerek, bunların yapacakları özel toplantı, kongre yerine geçebilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Meclis-i Millî'nin toplanmasından sonra, çalışma şartları bakımından ne dereceye kadar güvenlik ve gizlilik içinde bulunacağı belli olacağından, tam bir güvenlik görüldüğü takdirde, Cemiyet, Hey'et-i Temsiliye'nin faaliyetine son vererek teşkilâtının çalışma hedefinin, yukarıda bildirdiğim üzere, kongre yerini tutacak olan özel bir toplantıda kararlaştırılacağı belirtildi ![]() Milletvekilleri seçiminde tam bir serbestlik bulunması gerektiği hükümetçe emredilmiş olduğundan, seçimler yapılırken Cemiyet Hey'et'i Temsiliyesi'nce müdahale edilmekte olduğu belirtildi ![]() Milletvekilleri arasında, İttihat ve Terakki üyesi ve orduda lekeli şahıslar bulunduğu takdirde, bunların milletvekili seçilmesine meydan verilmemek için, Hey'et-i Temsiliye'ce yol gösterme maksadıyla ve uygun şekilde bazı telkinler yapılmasının yerinde olacağı hesaba katıldı ![]() ![]() Gizli sayıldığı için imza altına alınmayan dördüncü protokol şuydu: 1 - Bazı komutanların ordudan atılması ve bir kısım subayların Divan-ı Harb'e verilmeleri ile ilgili olarak çıkarılan padişah iradeleri ile diğer emirlerin düzeltilmesi ![]() 2 - Malta'ya sürülmüş olanların, ilgili bulundukları kendi mahkemelerimizde kovuşturma yapılmak üzere İstanbul'a getirtilmeleri çarelerinin araştırılması ![]() 3 - Ermeni zulmü ile ilgili görülenlerin de mahkemeye verilmesi (Millî Meclis'e bırakılacaktır) ![]() 4 - İzmir'in boşaltılmasının İstanbul Hükûmeti tarafından yeniden protesto edilmesi ve gerekirse gizli tâlimatla halka gösteri toplantıları yaptırılması ![]() 5 - Jandarma Genel Komutanı, Merkez Komutanı, Polis Müdürü ve İçişleri Müsteşarı'nın değiştirilmeleri (Harbiye ve Dahiliye Nezaretlerince) ![]() 6 - İngiliz Muhipler Cemiyeti'nin (kapı kapı dolaşıp) halka kâğıt mühürletmelerine engel olunması ![]() 7 - Yabancı parasıyla satın alınmış derneklerin faaliyetlerine ve bu gibi gazetelerin zararlı yayınlarına son verilmesi (özellikle subay ve memurların bu gibi derneklere girmelerinin kesinlikle yasaklanması) ![]() 8 - Aydın Kuva-yı Milliye'sinin güçlendirilmesi ve beslenmelerinin kolaylıkla sağlanması (bu husus Harbiye Nezareti'nce düzenlenir ![]() ![]() ![]() 9 - Milli Mücadele'ye katılmış memurların genel bir yatışma ve güvenlik sağlanıncaya kadar yerlerinden alınmamaları ve millî dâvâya aykırı hareketlerinden dolayı millet tarafından işten el çektirilmiş memurların yeni görevlere tayinlerinden önce durumun özel olarak görüşülmesi ![]() 10 - Batı Trakya göçmenlerinin taşınmalarının sağlanması ![]() 11- Acimî Sadun Paşa ve adamlarırının uygun şekilde desteklenmesi ![]() İmzasız beşinci protokol da, Barış Konferansı'na gidebilecek kimselerin adlarını içine alıyordu ![]() ![]() Efendiler, bu görüşmelerimizde tespit edilen esaslar arasında, en önemli noktanın Meclis-i Millî'nin toplanma yeri ile ilgili olduğunun yüksek dikkatlerinizi çekmiş olacağını sanırım ![]() Meclis'in, İstanbul'da toplanmasının doğru olmadığı konusundaki eski görüş ve kanaatimizi Salih Paşa'ya kabul ve tasdik ettirdik ![]() ![]() ![]() Salih Paşa, bu konuda başarı sağlayamamıştır ![]() Meclis-i Meb'usan'ın toplanma yeri konusuna tekrar dönmek üzere Amasya Mülâkatı ile ilgili açıklamalarıma son veriyorum ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Nutuk...Tamamı.. |
![]() |
![]() |
#90 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Nutuk...Tamamı..SİVAS'TA BANA KARŞI YAPILAN BİR TEŞEBBÜS: ŞEYH RECEP OLAYI Yalnız, Efendiler, biz Amasya'ya gelmek üzere Sivas'tan ayrılır ayrılmaz, Sivas'ta pek de hoşa gitmeyen bir olay geçmiştir ![]() Amasya'ya vardıktan sonra, İtilâf ve Hürriyet'çilerin yabancılarla birleşerek birtakım haince işlere giriştikleri yolunda bilgiler almıştık ![]() ![]() ![]() ![]() Oysa, Şeyh Recep ve arkadaşlarından Ahmet Kemal ile Celâl adlarında üç kişi, bir gece telgrafhanede, kendilerine bağlı bir telgrafçı vasıtasıyla istedikleri telgrafları çekmişler ![]() ![]() ![]() Gerçekten, Amasya telgrafhanesinden Salih Paşa'ya ait şu telgrafı getirdiler: l6613 K ![]() ![]() ![]() Bahriye Nâzırı Devletli Salih Paşa Hazretleri'ne padişah Hazretleri'nin Yaveri Saadetli Nari Bey Hazretlerine Olaylardan beri memleketimizde olup bitenleri anlamak ve bunların içyüzünü öğrenmek üzere, il merkezine kadar zahmet buyurup gelmenizi memleket ve millet menfaatlari adına diler, yine memleket ve millet adına makine başına teşriflerini bütün bağlılığımızla istirham ederiz ![]() Şeyh Şemsedin-i Sivasi Ulemâ Eşraf torunlarından Recep Kamil, tûccar ve esnaftan Zaralı-zâde Celâl mührû vardır ![]() İlyas-zâde Ahmet Kemal Bana da 19 Ekim 1919 tarihli olan şu telgraf geldi: Amasya'da Mustafa Kemal Paşa'ya, Halkımız, padişah'ın ve hûkümetin görüşlerini Salih Paşa'nın kendisinden yahut da gûvenilir bir ağızdan işitmedikçe, aradaki anlaşmazlığa çözülmüş gözüyle bakamayacaktır ![]() ![]() İlyas-zade Zaralı-zâde Şeyh şemseddin-i Sıvasi Ahmet Kemal Celâl torunlarından Recep Kâmil Efendiler, biz bütün memleket için doğru yolu göstermek ve halkı aydınlatmakla uğraşıyoruz ![]() ![]() Bütün uyarılarımıza rağmen, ben oradan ayrılır ayrılmaz, Sivas'taki şahısların dalgınlığı, her yerde ne kadar çok ilgi gevşekliklerinin ve göz yummaların doğmuş olduğuna güzel bir örnek oluşturuyor ![]() 19 Ekim günü, Sıvas'taki arkadaşlar, Hey'et-i Temsiliye imzasıyla şu telgrafı veriyorlardı: Amasya'da Mustafa Kemal Paşa Hazretleri'ne Şeyh Recep ve arkadaşlarının Zâtıdevletlerine çekilmek üzere telgrafhaneye şimdi verdikleri telgraf sureti, aşağıda aynen arz olunur: Bu konuda Topçu Binbaşısı Kemal Bey, ayrıca soruşturma yapmaktadır ![]() Bu telgrafa, aldığımı arz ettiğim telgrafın suretini de ekliyorlar ![]() Sıvas Telgraf Müdürü de aynı gün şu bilgiyi veriyor: Mustafa Kemal Paşa Hazretleri'ne, Şeyh Şemseddîn-i Sıvasî Torunlarından Recep, İlyas-zâde Ahmet Kemal ve Zaralı-zâde Celâl imzalarıyla yazılan telgrafları takdim ederim ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 19 Ekim 19l9 Başmüdür Lütfû İstanbul Merkez Şefi Bey'e: Halkın ağzından arz olunan, memleket ve milletin selâmeti için takdimi istirham edilen telgraflarımızın yerine ulaştırılmasına engel olan din ve devlet hainidir ![]() ![]() ![]() ![]() Mabeyn-i Hûmâyûn Başkitabeti Yüksek Katına Yüksek aracılığınızla Padişah Efendimiz'e biz kullarınca takdim kılınan dilekçenin cevabını, vatan ve millet adına makine başında bekliyoruz ![]() Mabeyn-i Hümayun Aracılığı İle Halife Hazretleri'nin Yüce Katına İlimiz Sivas'ta, Anadolu ve Rumeli Mûdafaa-i Hukuk Cemiyeti adıyla kurulan Kongre Hey'eti'nin başkanı Mustafa Kemal Paşa, etrafa, siz Padişah Efendi'mizin güven belgelerini taşıdığı haberini yayarak, memleketimizde kötülüklerini örtbas etmek isteyen küçük bir grupla birlikte, kendilerini millî iradenin temsilcisi gibi gösteriyorlar ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Efendiler, düşmanlar, Şeyh Recep'e gerçekten önemli bir rol oynatmış bulunuyorlardı ![]() ![]() Bütün milletin birlik ve dayanışmasından ve millî teşkilâtın memleketin her köşesine yayıldığından bahseden, milletin ortak isteğine uyarak, askerî ve millî teşkilâta dayanarak kabineyi düşüren, yeni kabine ile karşı karşıya geçen bir hey'etin başkanı aleyhinde tam yeni kabine temsilcisiyle görüşmelere girişeceği bir sırada ve bu maksatla Sivas'tan ayrıldığının hemen ertesi günü bütün Sivas halkı adına ayaklanma çıktığını gösterir bir telgrafın, telgrafhane tehdit edilerek çektirilebilmesi elbette anlamlı idi ![]() Bizzat içinde bulunduğu Sivas halkı, böyle bir hey'etin aleyhinde olunca, bütün milletin, aynı duygu ve düşüncede olmayacağını ispat etmek gerçekten güçtür ![]() Sivas'tan yükseltilen bu sesin düşmanlar için ne kadar kuvvetli ve önemli olduğu takdir buyurulur ![]() Efendiler, Salih Paşa'ya ait telgrafı, Amasya'ya geldiğinde kendisine verdirdim ![]() ![]() 1-Şeyh Recep, Ahmet Kemal ve Celal imzalarıyla Saray Genel Sekreterliği'ne çekilen telgrafı gördünüz mü? 2 - Telgrafhânede nöbetçi subayı yok mu? 3 - Hepiniz orada olduğunuz halde böyle bir küstahlık nasıl yapılabilir? Kaldı ki, bu çılgınların teşebbüsleri hepinizce biliniyor ![]() ![]() 4 - Yabancılarla birlikte itilâf ve Hürriyet'çilerin birtakım haince hareketlere giriştikleri konusunda dün bir genelgeyle yapılan tebligat alınmadı mı? 5 - Baskı yapılan ve kendilerine gözdağı verilen telgraf memurlarının, hemen gereken kimseleri, Vali Paşa'yı ve diğer ilgilileri haberdar etmemelerinin ve nöbetçi subayının bunda gaflet göstermesinin sebebi nedir? 6 - Başmüdür Bey'in bilgi vermesi üzerine alınmış olan tedbirler nelerdir? Mustafa Kemal Valiliğin, konuyu askeri makamlara bıraktığının anlaşılması üzerine Kolordu Kurmay Başkanı Zeki Bey'e de şunu yazdım: Söz konusu olan olaya karışmış olanların tutuklanıp cezalandırılmaları için valilikçe elde bulunan imkânlar kullanılmış yahut yetersiz görülmüş de mi, iş kolorduya atılıyor? Yoksa, bu küstahça hareketlere karşı da valilikçe tedbir alınmasında kararsızlık mı gösteriliyor? Bu durum anlaşıldıktan sonra, konunun çözümü daha kolay ve esaslı olur ![]() Mustafa Kemal Daha sonra Sivas'ta bulunanlara şu emri verdim: 1- Telgrafhâne tamamen kontrol altına alınacaktır ![]() ![]() ![]() ![]() 2 - Küstahça hareketlere yeltenenleri yola getirme açısından Kurmay Başkanı'nın ileri sürdüğü sebeplere dayanılarak, kaçmalarına fırsat verilmeksizin derhal gereği yapılacak ve sonucu bir iki saate kadar bildirilecektir ![]() ![]() ![]() ![]() 3 - Sivas'ta disiplinin sağlanabilmesi için, uyanıklıkla, bütün ilgililerle kesin ve şiddetli tedbirler ahnması gereğini rica ederim ![]() Mustafa Kemal Özel olarak Osman Tufan ve Recep Zühtü Beyler'e, şu direktifi verdim: Milli Mücadele aleyhinde kûstahlık edenler için yapılacak işlemler ilgililere bildirilmiştir ![]() ![]() ![]() Mustafa Kemal 20 Ekimde Vali Reşit Paşa, konuyu uzun uzadıya anlattıktan sonra, olayın genişlemesi ihtimali varken önüne geçilmiş ve gösterilen sür'atli ve şiddetli müdahaleden dolayı, bundan sonra benzer durumların ortaya çıkmayacağının anlaşılmış olduğunu yazıyordu ![]() Efendiler, İstanbul Hükûmeti'nin Şeyh Recep'i ve arkadaşlarını cezalandırmış olduğuna elbette ihtimal vermediniz ![]() Sivaslı Şeyh Şemseddîn'in torunlarından diye imza atan bu miskin ve âdî şeyhin, bundan sonra da düşmanların elinde âlet olarak girişeceği alçaklıklara tesadüf edeceğiz ![]() |
![]() |
![]() |
|