Cevap : Dünyadaki En Garip Mezarlar (Resimli) |
04-08-2009 | #61 |
Gözyaşı
|
Cevap : Dünyadaki En Garip Mezarlar (Resimli)
__________________
|
Cevap : Dünyadaki En Garip Mezarlar (Resimli) |
04-10-2009 | #62 |
Gözyaşı
|
Cevap : Dünyadaki En Garip Mezarlar (Resimli) |
Cevap : Dünyadaki En Garip Mezarlar (Resimli) |
04-20-2009 | #63 |
Gözyaşı
|
Cevap : Dünyadaki En Garip Mezarlar (Resimli) |
Cevap : Dünyadaki En Garip Mezarlar (Resimli) |
05-05-2009 | #64 |
Gözyaşı
|
Cevap : Dünyadaki En Garip Mezarlar (Resimli)10) Recoleta Mezarlığı (Buenos Aires, Arjantin) Recoleta Mezarlığı, Buenos Aires’in en çok ziyaret edilen turistik yerlerinin başında geliyor Mezarlık büyüleyici ve gizemli görüntüsüyle Arjantin tarihinden izler taşır Bu mezarlıkta yatan ünlü isimlerin başında şüphesiz Arjantinliler’in efsanevi First Lady’si Eva Peron geliyor Bunun dışında da pek çok Arjantinli ünlü politikacı, şair ve önemli kişilik burada yatmaktadır Mezarlığın mimari planı ağaçlı yolları, birbirine açılan geçitleri ve kişilere ya da ailelere tahsis edilmiş ev şeklindeki bölümleriyle adeta küçük bir şehri andırmaktadır Mezar taşlarının arasında uzun yıllardan beri korunmuş Gotik dönemden Mısır Medeniyetleri'ne kadar uzanan çeşitli sayıda ve değişik stilde tarihi heykelleri görebilirsiniz 9) Saint Louis Mezarlığı (New Orleans, Louisiana) Aslında üç ayrı mezarlıktan oluşan Saint Louise’deki her bir mezarlık görülmeye değer En ilginç olanı ise birincisi Saint Louise’deki tüm mezarlıklar biraz yüksekte yer almaktadır Mezarlığın içinde yer alan taş binalar kısa bir yürüme mesafesinde olan ana bölümleri saklıyor Mezarlığın tek dezavantajı New Orleans’taki yeraltı seviyesindeki sular cenaze törenleri için elverişsiz bir durum teşkil ediyor Birinci Saint Louise daha yüksek bir zeminde yer aldığı için tur rehberi bu mezarlığı ziyaret etmeyi pek önermiyor Kare şeklindeki mezarlığa doğru amaçsızca yürürseniz pek çok kırık mezar taşı ve mezar kalıntılarına rastlayabilirsiniz Korkaklara pek tavsiye edilmez 8) Forest Lawn Memorial Parkları (Hollywood, Los Angeles) Üç parktan oluşan bu mezarlıkların yaratıcaları, bu parklara mezarlık olarak değil de güneşli ve huzurlu son bir dinlenme yeri konseptiyle yaklaşmışlar Sonuçta ortaya ölüler için bir park çıkmış Ayrıca Michelangelo’nun heykellerinin tam koleksiyonunu görmek istiyorsanız da illa ki Avrupa’ya gitmek zorunda değilsiniz Bu mezarlıklar bir zamanlar Michelangelo’nun kullandığı taş ocaklarında yapılmış mermerlerden ve orijinal biçimlerinden oluşan heykel kolleksiyonunun tamamını da içeriyor Grenole ile Hollywood tepeleri arasındaki parkta pek çok ünlü aktrisin ya da aktörün mezarlarına rastlayabilisiniz Bunlardan bazıları ziyarete açık olmasa bile pek çoğu halka açık Walt Disney, L Frank Baum, Errol Flynn, James Stewart, Spencer Tracy, Tex Avery, Scatman Crothers, Bette Davis, Marty Feldman, Buster Keaton, Fritz Lang, Liberace, Telly Savales bu parklarda yatan ünlülerden sadece birkaçı 7) Green Wood Mezarlığı (Brooklyn,New York) Mezarlığın bulunduğu mekan New York şehrinin en çok turist çeken yerlerinden biriBaşlangıçta mezarlığın bulunduğu kırsal alan ünlü sinema yıldızlarını da içeren cenaze törenlerini düzenlemek için tasarlanmış Ancak plan tam olarak işlememişMezarlığın yapıldığı 1838’den Brooklyn Köprüsü’nün inşaasına 1883’e kadar geçen sürede ulaşım zor olduğu için düzenli bir ziyaretçi kitlesine ulaşamamış mezarlıkGerek ünlülerin gerekse sıradan insanların oldukça şatafatlı kabirlere sahip olduğunu görebilirsiniz 6) Eski Yahudi Mezarlığı (Prag, Çek Cumhuriyeti) Bu listedeki en eski mezarlık olduğunu kolaylıkla söyleyebiliriz 1439’a kadar uzanan mezar taşları sayesinde bu mezarlığı diğerlerinden net bir şekilde ayrıbiliriz 1787’ye kadar açık kalan Yahudi Mezarlığı bu listede adı geçen pek çok mezarlık daha açılmadan kapanmıştı Mezarlıkta yer alan kalın ipler yürüyüş yolunu mezar taşlarından ayırıyor Mezarlığı ziyaret edenler girişte aldıkları biletlerle ek olarak çevredeki sinagogları da ziyaret edebilirler Bu mezarlık için bilinmesi gereken belki de en ilginç şey soykırım zamanında nerdeyse bütün Yahudi Mezarlıkları tahrip edilmişken Hitler yalnızca bu mezarlığın kalmasını istemiştir 5) Zentralfriedhof (Viyana, Avusturya) 24 kilometrelik uzunluğu ile Avrupa’nın Hamburg’dan sonra en uzun ikinci mezarlığıdır Ayrıca 33 milyon defnedilmiş cenaze sayısıyla da yine Avrupa’nın en kalabalık mezarlığı olma ünvanına sahip Viyana klasik müziğin evi olrak bilindiğinden pek çok müzisyenin cenazesi başka kabristanlardan alınıp Zentralfriedhof Mezarlığı’na nakledilmiştir Ludiwg Van Beethoven, Johannes Brahms, Antonio Salieri, Franz Schubert, Johann Strauss , Falco bu isimlerden birkaçı 4) Merry Mezarlığı (Romanya) Oldukça neşeli bir mezarlık olan Merry Mezarlığı, pek çok ağaç işçisinin mezarından oluşmaktadır Mezarlığı ilginç kılan durum ise mezar taşlarının üzerinde ölenlere ait renkli resimlerin hatta hayatlarıyla ilgili şiirlerin bulunması 3) Protestan Mezarlığı (Roma, İtalya) Bu mezarlık Roma civarında yaşayan ama Katolik olmayanların gömülmesi için yapılmış Bir Protestan mezarlığıdır Bu mezarlığın en göze çarpan özelliği İsa’dan önce yaklaşık 12'nci yüzyılda inşa edilmiş olan Mısır tarzı Cestius Piramidini içinde bulundurmasıdır En bilinen sakinleri arasında Romantik şairlerden John Keats ve Percy Shelley yer alıyor Bu özelliği ile de romantik şiirle ilgilenen insanları dünyanın her yerinden kendine çekmesiyle ün yapmıştır 2) Pere-Lachaise Mezarlığı (Paris, Fransa) Paris’in merkezinin doğu yakasında bulunan bu mezarlık her yıl dünyanın her yerinden binlerce turist çekmesiyle ünlüdür 1804’de açıldığında, pek ilgi görmedi ve kimse buraya gömülmek istemedi İnsanları teşvik etmek için o civarda yaşayan Moliere, Holise ve Abelard gibi ünlülerin de isminin geçtiği kampanyalar düzenlendi Bu mezarlığın en ünlü sakinleri arasında Oscar Wilde, Jim Morrison, Marcel Proust, Edith Piaf, Chopin ve Balzac vardır 1) Highgate Mezarlığı (Londra, İngiltere) Bu mezarlığın belki de en inanılmaz özelliği her yerinin ağaçlarla kaplı olmasıdır Mezar taşları ve heykeller, yabani çiçekler, sarmaşıklar ve dev ağaçların arasında adeta saklanmışlardır Bu durumu düzeltmek için pek çok grup bölgede çalışmışsa da özellikle sadece turla gezilebilen mezarlığın batı yakası hala oldukça vahşi durumdadır Pek çok Viktorya dönemi ünlüsünün yaşadığı bu mezarlığın en önemli sakini ise Karl Marx’dır |
Cevap : Dünyadaki En Garip Mezarlar (Resimli) |
05-05-2009 | #65 |
TiFus
|
Cevap : Dünyadaki En Garip Mezarlar (Resimli)mükemmel |
Cevap : Dünyadaki En Garip Mezarlar (Resimli) |
06-23-2009 | #66 |
Gözyaşı
|
Cevap : Dünyadaki En Garip Mezarlar (Resimli) |
Cevap : Dünyadaki En Garip Mezarlar (Resimli) |
06-26-2009 | #67 |
Gözyaşı
|
Cevap : Dünyadaki En Garip Mezarlar (Resimli) |
Cevap : Dünyadaki En Garip Mezarlar (Resimli) |
06-28-2009 | #68 |
ysnkrks
|
Cevap : Dünyadaki En Garip Mezarlar (Resimli)paylaşım için teşekkürler gözyaşı |
Cevap : Dünyadaki En Garip Mezarlar (Resimli) |
08-02-2009 | #69 |
Gözyaşı
|
Cevap : Dünyadaki En Garip Mezarlar (Resimli)Rica ederim devamı geliyor Eski bir Memlük kenti Kahire Kalesi'ne giden yol üzerinde şehir dışında yer alan eski bir Memluk kendi Her ne kadar adına ölüler kenti dense de bu evlerde 500 bin kişinin yaşadığı tahmin ediliyor Ölülerle aynı evde yaşıyorlar Mısır'da ölüler bizdekinin tersine toprağa gömülmüyor, inşa edilen mezar evlerde defin ediliyor Onların ölülerini toprağa gömmemelerinin nedeni zeminin kum olması Kum zemin sürekli kaydığı için onlar da buna önlem olarak iki katlı mezar evler inşa etmiş Aile kabristanları işte bu mezar evler Her ailenin bir mezar evi var Ölüler bu evlerin alt katına gömülüyor |
Cevap : Dünyadaki En Garip Mezarlar (Resimli) |
08-16-2009 | #70 |
Gözyaşı
|
Cevap : Dünyadaki En Garip Mezarlar (Resimli)Ahlat muzesi Mezarlığın tam yanı… Bir müze için ilginç bir konum değil mi? Mezar taşları, başlarına buyruk biçimde çimenlere ve otlara yayılmış; dünyayla ilgisiz, hallerinden memnun görünüyor Burası ‘korkunç güzelliğiyle’ göz alan Ahlat Müzesi Bu dehşet verici güzellik hissi, müzenin kapısına varıldığında, bir süreliğine dağılıyor Müze binası, doğal malzemeyle üretilmiş, mütevazı ama incelikli tasarlanmış ve yakın çevresine saygılı Müze olmanın bir sonucu olarak dışarıyla bağlantısı zayıf ama yine de insanı içine kolay alan tek katlı ve sevimli bir yapı Medeniyetin Doğduğu Topraklar Ahlat Müzesi, 1970 yılından beri ziyarete açık Bir müze için, hele ki medeniyetin doğduğu bu topraklar için oldukça yeni Müzede sergilenen eserlerin çoğu, 1960’ların ortalarında yörede yapılmış arkeolojik çalışmalarda bulunmuş Bu topraklar için, epey geç bir tarih Müzenin içine adım atılır atılmaz, dehşet verici güzellik yeniden başlıyor Bu ıssız ve sevimli müzenin barındırdığı çeşitlilik şaşkınlık verici Selçuklu ve Osmanlı Dönemlerine ait “yakın dönem” eserlerinin yanı sıra; Roma dönemi ve Antik dönemden ve hatta milattan önce iki binli yıllardan kalma eserler var Yakın çevrenin önemli mimari yapılarından Çifte Hamam ve Ulu Cami civarında yapılmış kazılardan çıkarılan eserler, müzenin önemli bir bölümünü oluşturuyor Selçuklu döneminin seramik buluntuları ise, Anadolu kültürü ile Asya kültürünün önemli bir karşılaşma anı olan Selçuklu medeniyetinin inceliklerini hissettiriyor bize Süslemenin, basit bir makyaj olmanın ötesinde, nesnenin içsel bir parçası, simgelerle dolu bir dünya ve başlı başına bir sanat dalı olduğu dönemlere ait bu eserlerde, yaşamın ruhuna dair ipuçları bulmak mümkün Müzenin açılmasından evvel açık hava müzesi şeklinde düzenlenmiş eski mezarlıktaki mezar taşları da, Selçukluların birbirinden farklı tiplerde ürettikleri etkileyici eserler arasında Doğu’nun ve Batı’nın Melez Ürünleri Roma ve Bizans dönemlerine ait çeşitli seramikler, pipolar ve kandiller ayrı bir bölüm oluşturuyor Bu dönemlerde, gündelik yaşantının ve sanatsal işçiliğin Batı’dan gelen rüzgarlarla yeniden şekillenmiş olması, yöreye ve müzeye özel bir önem katmaktadır Doğu ve Güney Doğu Anadolu bölgesinde, Batı sanatının etkilerinin kuşkusuz belli sınırları olacaktır ve bu sınırlar Doğu’nun ve Batı’nın melez ürünleri ortaya çıkarması için verimli bir ortam sunagelmiştir Müzede Urartuların çift ejderha başlı bilezikleri, kemerleri, elbise iğneleri ve saç tokalarından oluşan koleksiyonları ise, yine ayrı bir bölüm halinde düzenlenmiştir Eski çağların gündelik yaşantısını bu kadar yakından gözlemleyebilmek, binlerce yıl önce yaşamış insanlara aslında ne kadar benzediğimizi düşünmek, müze gezisinin değerli anlarından biri olsa gerek İnsanın kendini uzun tarihin parçası olarak duyumsaması ve önceki kuşaklara duyulan o dostane yakınlık duygusunun içimizi kapsaması için, aslında yalnızca gündelik yaşantıya ait bazı “basit” eşyaların yeterli olması da garip değil midir? Onca tarih kitabının yaratamadığı bir duyguyu, birkaç parça “değersiz” eşya bir anda yaratıverir Paranın ‘Atası’ Sergilenen eserler arasında ilçeye 15 km uzaklıkta bulunan Yuvadamı Nekropol alanından çıkarılan MÖ 2 binyıl ve Erken Demir Çağı’na ait mezar buluntuları (seramikler) de yer alır Bununla birlikte, Orta Tunç Çağı sonlarına ve Demir Çağı’na tarihlenen seramikler ve kapkacaklar da koleksiyonun parçası 2608 adet arkeolojik eserin yanında, 1685 adetlik sikke koleksiyonu da dikkat çekici Sikkeler, tarihsel açıdan özel bir önem taşır Öyle ki tasvirlerden devlet şeklini, sayısız tarihi olayı, ortadan kalkmış şehirlerin isimlerini, kaybolmuş bir heykeli, yıkılmış bir binayı, o zaman var olan ancak bugün yetişmeyen bir bitkiyi sikkelerden öğrenmek mümkündür Nümizmatik uzmanı olmasak bile, sikkelerin renkli dünyasının, günümüzdeki paranın hayal dünyamızda canlandırdığı soğuk imgeden ne kadar uzağa düştüğünü hayret ve hayranlıkla seyretmek ilginç olsa gerek Öldüğünü varsaydığımız, kataloglayıp, depolarda ve cam bölmelerde ziyarete açtığımız “geçmiş”in ise, aslında hâlâ sürdüğünü hissetmek de bir o kadar güzel Ahlat Müzesi’nin misafirlerine açtığı kapılar ise, geçmişin hâlâ diri yollarından geçiyor ve “korkunç güzellik” deyişinin anlatım bozukluğu olmadığı bir yere varıyor |
Cevap : Dünyadaki En Garip Mezarlar (Resimli) |
08-24-2009 | #71 |
<<MeLiSa>>
|
Cevap : Dünyadaki En Garip Mezarlar (Resimli)çok korkunçç
__________________
qöZleriM doLu ve eLLeriM TuTuKlu yüzüme dudaklarıM kiLitli,hoşçakal buquN ve son Veda ZaManı
|
Cevap : Dünyadaki En Garip Mezarlar (Resimli) |
12-19-2009 | #72 |
Gözyaşı
|
Cevap : Dünyadaki En Garip Mezarlar (Resimli)Afyonkarahisar’da, vatandaşlarca "Askeri Baba" diye bilinen Gülaboğlu Muhammed Askeri’nin mezarının yerinin değiştirilmek istendiği ancak belediyenin iş makinelerinin bozulduğu öne sürüldü Afyonkarahisar Müze Müdürlüğü uzmanı Ahmet İlaslı, yaptığı açıklamada, mezarın yerinin istendiği zaman değiştirilebileceğini belirterek, "Daha önce başka bir mezarın yerini değiştirdik Mezarın kaldırılması sırasında iş makinelerinin bozulması batıl inanç" dedi Mezarın Afyonkarahisarlıların "Askeri Baba" dediği, şair ve filozof olan Gülaboğlu Muhammed Askeri’ye ait olduğunu söyledi Aslen Kütahyalı olan Gülaboğlu Muhammed Askeri’nin Afyonkarahisar’a 17 yüzyılda müderris olarak geldiğini belirten İlaslı, şöyle konuştu: "Afyonkarahisar’da Delibaşı ayaklanmaları yüzünden medreselerden hoca yetişmemiş ve değerli bilgin kalmamış 17 yüzyılda halk tarafından genel istek üzerine Muhammed Askeri, Afyonkarahisar müderrisliğine çağrılmış Düzenlediği divanı hattatlar tarafından beyaza çekilmiş Divanının bir nüshası Afyonkarahisar’da, biri Konya’da ve üçüncüsü İstanbul Üniversitesi kitaplığındadır 2 bin 830 beyitten oluşan divanın baş tarafında Halveti tarikatının töreleri ve geleneklerinden söz edilen risale de vardır Muhammed Askeri, 17 yüzyılda yaşamış, bugünkü sağlık ocağının bulunduğu yerdeki Hisarardı Medresesi’nde müderrislik yapmış önemli hocalardandır ve şairdir Bu dönemde Afyonkarahisar, kültür hayatı bakımından önemli yere sahip Muhammed Askeri, Afyonkarahisar’da 35 yıl gibi uzun süre hocalık yapmış, öldükten sonra buraya gömüldüğü söyleniyor fakat bazı kaynaklarda Askeri’nin mezarının Kütahya’da olduğu belirtiliyor" Mahalle sakinleri, mezarın yolun ortasında bulunmasıyla ilgili olarak "Zamanında yol genişlesin diye kepçeyi takıyorlar ama onun da dişlerini kırıyor Bir başka belediyeci kepçenin üzerine çıkıyor o da başaramıyor Böylelikle yolun ortasında kalmış" dedi -Mezarın tarihçesi- Mezarın karşısındaki alana 1233 yılında medrese yapılmış İlk dersi Hazreti Mevlana’nın verdiği medresede Mevlana Abdurrahman Efendi, Gülaboğlu Muhammed Askeri, Müderris Hasan Efendi, Hüseyin Fikri Efendi ve Mehmet Feyzi Efendi gibi pek çok alim yetişmiş Tasavvuf şairi Gülaboğlu Muhammed Askeri 1699 yılında vefat etmiş ve naaşı medresenin yanına gömülmüş Osmanlının son zamanlarında resmi okulların ve vakıf işleriyle uğraşan kişilerin azalması nedeniyle medrese bakımsız kalarak harabeye dönmüş 1978 yılında medresenin bulunduğu alanda sağlık ocağı yapılarak vatandaşların hizmetine sunulmuş |
Cevap : Dünyadaki En Garip Mezarlar (Resimli) |
12-19-2009 | #73 |
peri
|
Cevap : Dünyadaki En Garip Mezarlar (Resimli)gerçekten çok garıplıkler var ellerine saglık
__________________
Yüreğin varsa karşılıksız da seversinBeklentisiz Korkun ne olabilir ki? Kaybetmek mi? Hep yalnız değilmiydik zaten Seviyorum demek önce onsuz olmayı kabullenmektir Varlığı armağansa yokluğu ceza deği Varlığının değerini bilmektir |
Cevap : Dünyadaki En Garip Mezarlar (Resimli) |
12-19-2009 | #74 |
the hard matt
|
Cevap : Dünyadaki En Garip Mezarlar (Resimli)ben inanmıyorum kepçenin bozulacağınaa teknik bir arızadır o zamana denk gelmiştirr emegıne saglık
__________________
|
Cevap : Dünyadaki En Garip Mezarlar (Resimli) |
09-08-2011 | #75 |
Gözyaşı
|
Cevap : Dünyadaki En Garip Mezarlar (Resimli) |
|