![]() |
Dilbilgisi Ve Türkçe Dilbilgisi Kuralları |
![]() |
![]() |
#16 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Dilbilgisi Ve Türkçe Dilbilgisi KurallarıB ![]() İsim ve fiillerin kök veya gövdelerine gelerek onlardan başka isim ya da fiil türeten eklerdir ![]() Burada kök sözünü de açıklamakta fayda var ![]() Kök Bir sözcüğün anlamı ve yapısı bozulmadan parçalanamayan en küçük parçasıdır ![]() Köklerde yapım eki bulunmaz, ancak çekim eki bulunabilir ![]() “Ağaçlarımız” sözcüğünde “ağaç”, sözcüğün, anlamlı ve parçalanamayan en küçük parçasıdır ![]() ![]() “-(ı)-mız” eki iyelik ekidir; yani isim çekim ekidir ![]() Öyleyse bu sözcük yapım eki almamıştır, kök hâlindedir ![]() Kökler iki türde bulunur: İsim kökleri ve fiil kökleri ![]() “Baktı” sözcüğündeki kök “bak-” fiil kökü; “tuzluk” sözcüğünün kökü olan “tuz” isim köküdür ![]() Sözcüğün köküyle, ek aldıktan sonraki şekli arasında mutlaka bir anlam ilgisi olmalıdır ![]() “Balıkçılık” kelimesinin ek ve köklerine “balık-çı-lık” şeklinde ayrılır ![]() ![]() ![]() Sözcüğün yapım eki aldıktan sonraki durumuna gövde denir ![]() Bir sözcük birden çok yapım eki alabilir ![]() ![]() Çekim Ekiyle Yapım Ekinin Farkları Çekim ekleri eklendiği sözcüğün anlamında bir değişiklik yapmaz; yapım ekleri ise anlamı, köke bağlı olmak şartıyla, değiştirir ![]() “Kitabı aradım ![]() cümlesindeki “kitaözcüğü “sayfalardan oluşan ve okunan nesne” anlamındadır ![]() ![]() “Kitapçı aradım ![]() cümlesinde ise “sayfalardan oluşan ve okunan nesne” olan “kitap” sözcüğü “-cı” yapım ekini alarak bu anlamını yitirmiş, “kitap satılan yer” anlamına gelmiştir ![]() ![]() Çekim ekleri bir sözcüğe yapım ekinden sonra eklenir ![]() ![]() ![]() Ek ve kök hakkındaki bu genel bilgilerden sonra şimdi eklerin önemlileri üzerinde durabiliriz ![]() 1 ![]() İsim kök veya gövdelerine gelerek onlardan yeni isimler türeten eklerdir ![]() ![]() “Kiralık ev vardır ![]() “Sulu yemeleri çok sever ![]() “İşsiz insanlara yardımcı oluyordu ![]() “Büyüyünce futbolcu olacakmış” “Sınıflara üçer kişi alalım ![]() 2 ![]() İsim kök veya gövdelerine gelerek onlardan fiil türeten eklerdir ![]() “Bahçedeki çiçekleri suladı ![]() “Hastamız nihayet düzeldi ![]() “Arabanın çamurluğu eğrildi ![]() “Dudağın kanamış ![]() “Çocuğunu görünce gözleri yaşardı ![]() “Kulağına ne fısıldadı?” “Bugün çok geciktin” “Sonbaharda yapraklar sararır ![]() 3 ![]() Fiil kök veya gövdelerine gelerek onlardan isim türeten eklerdir ![]() ![]() “Otobüs durakları yenileniyor ![]() “Ders çalışmak için istek gerekir ![]() “Asırlardır bir yığın dertle uğraşıyoruz ![]() “Evrenin mayası sevgi değil midir?” “Senin alıngan olduğunu unutmuşum ![]() “Dalgıçlar batan gemiyi arıyor ![]() “Okuyucu eserin kalitesini bilir ![]() “Yazı yazmakta ustalaşmıştı ![]() “Artık elektriklerde kesinti olmayacak ![]() “Bu dağlar arsında geçit var mı?” 4 ![]() Fiil kök veya gövdelerine gelerek onlardan yeni fiiller türeten eklerdir ![]() “Masadan düşen vazo kırıldı ![]() “Kurşun sesiyle ortalık karıştı ![]() “İnşaatı iki yılda bitirdi ![]() “Küçük köpek, konuklara saldırdı ![]() “Bakkaldan kendine gazete aldırttı ![]() “Bahçedeki çiçekleri koparmışlar ![]() “Savcı bütün dosyaları inceletti ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Dilbilgisi Ve Türkçe Dilbilgisi Kuralları |
![]() |
![]() |
#17 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Dilbilgisi Ve Türkçe Dilbilgisi KurallarıİSİM TAMLAMALARI Bir ismin aitlik ilgisi bakımından daha belirli hale gelmesi için başka bir isim tarafından tamlanmasıyla meydana gelen söz öbeğine isim tamlaması denir ![]() Belli kuralar dahilinde en az iki sözcük bir araya gelerek isim tamlamasını oluşturur ![]() İsim tamlamaları "tamlayan ve tamlanan" olmak üzere iki unsurdan oluşur ![]() Tamlayan birinci sözcük, tamlanan ise ikinci sözcüktür ![]() ![]() 1 ![]() Tamlayanın ilgi, tamlananın iyelik eki aldığı tamlamalardır ![]() Her iki unsuru da ek olarak oluşturulan bu tür tamlamalarda kuvvetli bir aitlik ilgisi vardır ![]() "Evin kapısı açık kalmış ![]() cümlesindeki "evin kapısı" söz öbei belirtili isim tamlamasıdır ![]() ![]() ![]() Belirtili isim tamlamalarında tamlayan ile tamlanan arasına başka sözcükler girebilir ![]() "Kerem'in mavi gömleği güzelmiş ![]() cümlesinde araya "mavi" sıfatı girmiştir ![]() "-den" hal eki tamlayanda kullanılan ilgi ekinin yerine geçerek belirtili isim tamlaması kurulabilir ![]() "Resimlerin birini de ben alayım ![]() cümlesindeki "resimlerin biri" sözü belirtili isim tamlamasıdır ![]() ![]() ![]() Belirtili isim tamlamalarında bir tamlayan birden fazla tamlanana bağlanabileceği gibi, bir tamlanan birden fazla tamlayana da bağlanabilir ![]() "Evin bahçesi, odaları, mutfağı o kadar geniş ki ![]() ![]() ![]() cümlesinde "evin" tamlayan; "bahçesi, odaları, mutfağı" sözcükleri de tamlanandır ![]() 2 ![]() Tamlayanın ilgi eki almayıp tamlananın iyelik eki aldığı tamlamalardır ![]() Bu tür tamlamalarda bir ismin başka bir isme aitliğinden çok bir nesne ya da kavram ismi oluşturmak esastır ![]() "Çocuğun elbisesini alacağız ![]() cümlesinde "çocuğun elbisesi" tamlaması belirtilidir ![]() ![]() Biz bu tamlamayı; "Çocuk elbisesi alacağız ![]() şeklinde söylersek yani "-nın" ekini kaldırırsak tamlama belirtisiz olur ![]() ![]() Belirtisiz isim tamlamalarında tamlayan tamlananın neden yapıldığını,neye benzediğini bildirebilir ![]() "Lahana turşusu" , "Erik hoşafı" , "Bulgur pilavı" Bu tamlamalarda tamlayan tamlananın neyden yapıldığını bildirir ![]() "Deve kuşu" , "Kılıç balığı" , "Küpe çiçeği" Bu tamlamalarda ise tamlayan tamlananın neye benzediğini bildirir ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Dilbilgisi Ve Türkçe Dilbilgisi Kuralları |
![]() |
![]() |
#18 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Dilbilgisi Ve Türkçe Dilbilgisi Kuralları3 ![]() Tamlayanı ve tamlananı ek almamış olan isim tamlamalarıdır ![]() Takısız isim tamlamalarında her iki unsur da ilgi ve iyelik eklerini almaz ![]() Bu tamlamalar iki grupta incelenir ![]() a)Bir şeyin neyden yapıldığını gösterir ![]() "Boynunda altın kolye vardı ![]() cümlesindeki "altın kolye" sözü kolyenin neyden yapıldığını gösterir ![]() "Cam vazo,çelik tencere,deri mont ![]() ![]() ![]() ![]() b)Bir şeyin neye benzediğini bildirir ![]() "Altın saçları rüzgarda dalgalanır ![]() cümlesinde "altın saç" takısız isim tamlamasıdır ![]() ![]() "Gül yanak, zeytin göz,tilki Rıfkı ![]() ![]() ![]() ![]() 4 ![]() Tamlayan,tamlananın veya her ikisinin kendi içinde başka bir isim tamlaması olduğu söz öbekleridir ![]() Zincirleme isim tamlamaları en az üç ismin bir araya gelmesi ile oluşur ![]() "Macera romanlarının okuyucusu çoktur" cümlesinde "macera romanları" belirtisiz isim tamlamasıdır ![]() ![]() ![]() macera romanları -nın okuyucusu tamlayan tamlanan _____tamlanan "Saka kuşunun ötüşü çok hoştu ![]() cümlesinde "saka kuşunun ötüşü" üç isimden oluşan zincirleme isim tamlamasıdır ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Dilbilgisi Ve Türkçe Dilbilgisi Kuralları |
![]() |
![]() |
#19 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Dilbilgisi Ve Türkçe Dilbilgisi KurallarıSIFAT (ÖN AD) İsimleri niteleyen ya da belirten sözcüklere sıfat denir ![]() Sıfatların varlığı isimlere bağlıdır ![]() ![]() ![]() "Güzel kitapları hemen alırım ![]() cümlesinde güzel sözcüğü kitap isminin özelliğini belirten bir sıfattır ![]() ![]() Bu nedenle bir sözcük yalnız başına sıfat olamaz ![]() ![]() Sıfatlar içinde niteleme ve belirtme sıfatları olmak üzere ikiye ayrılır ![]() A ![]() Varlıkların yapısal özelliklerini ortaya koyan sıfatlardır ![]() ![]() "Kimsesiz çocuklara yardım edelim ![]() cümlesindeki "kimsesiz" sözcüğü "çocuklar" ın özelliğini belirtmektedir ![]() ![]() "Siyah gözlükler sana yakışmış ![]() cümlesindeki "siyah" sözcüğü gözlüğün yapısal özelliğini anlatan bir sıfattır ![]() Nasıl gözlük? Siyah gözlük ![]() Görüldüğü gibi isme sorulan "nasıl" sorusuna cevap veriyor ![]() Adlaşmış Sıfat Bazen kişinin tam olarak bilinmediği ya da niteliğinin vurgulanmak istendiği durumlarda isim söylenmeyip sıfat, ismin yerine geçirilebilir ![]() ![]() Adlaşmış sıfatlar niteleme sıfatlarıyla yapılır ![]() "Akıllı insanlar kendine güvenir ![]() cümlesinde niteleme sıfatı olan "akıllı" sözcüğü, "Akıllılar kendine güvenir ![]() cümlesinde "insanlar" isminin düşmesiyle adlaşmış sıfat olmuştur ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Dilbilgisi Ve Türkçe Dilbilgisi Kuralları |
![]() |
![]() |
#20 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Dilbilgisi Ve Türkçe Dilbilgisi KurallarıB ![]() Varlıkların diğer varlıklarla ilgileri sonucunda aldığı özellikleri belirten sıfatlardır ![]() Belirtme sıfatları varlıkların geçici özelliklerini belirtir ![]() ![]() 1 ![]() Varlıkların bulunduğu yerleri gösteren sıfatlardır ![]() ![]() "Bu kitabı ben aldım ![]() cümlesinde yakındaki kitabı, "Şu kitabı verirmisin" cümlesinde biraz uzaktaki kitabı, "O kitabı getirirmisin" cümlesinde çok uzakta olan ya da,sözü edilen kitabı işaret etme anlamı vardır ![]() Yukarıdaki cümlelerde bulunan "bu,şu,o" sözcükleri işaret sıfatıdır ![]() İşaret sıfatları,isme "hangi" sorusunun sorulmasıyla bulunur ![]() Hangi kitap? Bu kitap ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Dilbilgisi Ve Türkçe Dilbilgisi Kuralları |
![]() |
![]() |
#21 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Dilbilgisi Ve Türkçe Dilbilgisi Kuralları2 ![]() İsimlerin sayısal özelliklerini bildiren sıfatlardır ![]() Sayı sıfatları kendi içinde dörde ayrılır ![]() a ![]() ![]() "Üç arkadaş geziye çıktık ![]() "İzmir'de on gün kalacaktık ![]() "Bu çantayı ancak iki kişi taşıyabilir ![]() b ![]() ![]() Sıra sayı sıfatları isimlere gelen "-ıncı,-inci" ekleri ile yapılır ![]() "Biz beşinci katta oturuyoruz ![]() "Buradaki birinci günüm iyi geçmişti ![]() c ![]() ![]() Bu sıfatlar isimlere getirilen "-ar,-er" eki ile oluşturulur ![]() "Öğrencilere ikişer kitap verildi ![]() "Her koşulda yarımşar saat kaldık ![]() d ![]() ![]() [i]"Bu işte yüzde yirmi kâr var ![]() "Yarım kilo kıyma yeter ![]() 3 ![]() İsimlerin sayı bakımından belirsizliklerini ifade eden sıfatlardır ![]() "Bazı işlerde acele edilmeli ![]() "Birkaç arkadaş dışarıda bekliyor ![]() Hiçbir emek boşa gitmez ![]() "Bütün öğrencileri bahçeye çıkarmışlar ![]() "Her konuda bilgi sahibi olmalıyız ![]() "Bir gün yine karşılaşırız ![]() cümlelerinde altı çizili sözcükler belgisiz sıfatlardır ![]() Bu sözcükler, isimleri sayıca belirtmişler, ama onların ne kadar olduğunu belirtmemişlerdir ![]() 4 ![]() İsimlerin niteliğini,herhangi bir özelliğini soru yolu ile bildiren sıfatlardır ![]() "Nasıl şiirleri beğenirsiniz?" "Kaçar gün kaldın şehirlerde? "Kaç soru çözmeli günde?" "Hangi konuyu işleyeceğiz?" |
![]() |
![]() |
![]() |
Dilbilgisi Ve Türkçe Dilbilgisi Kuralları |
![]() |
![]() |
#22 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Dilbilgisi Ve Türkçe Dilbilgisi KurallarıSIFATLARDA KÜÇÜLTME Sıfat olan sözcüğün anlamında küçültme ya da daralma "-cik,-ce,(-ı)msı,(-ı)mtırak" ekleri ile yapılır ![]() Küçültme sıfatları;bu eklerin getirilmesi ile oluşan sıfatlardır ![]() "Küçük bir evleri vardı ![]() cümlesinde "küçük" sıfattır ve kendinden sonra gelen ismin niteliğini belirtmektedir ![]() "Küçücük evleri vardı ![]() cümlesinde "-cik" eki almış "küçücük" sözcüğü de niteleme sıfatıdır ![]() ![]() Küçük ev => küçücük ev "Ekmek ayvasının ekşimsi bir tadı vardı ![]() "Üzerine mavimtırak bir ceket giymişti ![]() "Masada kalınca bir kitap duruyordu ![]() Yukarıdaki cümlelerdeki altı çizili sözcükler küçültme sıfatlarıdır ![]() SIFATLARDA PEKİŞTİRME Sıfatlarda pekiştirme, yani anlamın kuvvetlendirilmesi iki şekilde yapılır ![]() * ![]() ![]() ![]() Te-r-temiz => tertemiz "Çocuklar bembeyaz elbiseler giymişlerdi ![]() "Dümdüz yolda ilerliyorduk ![]() "Şöyle yemyeşil çimenlerin üzerine uzansam!" cümlelerinde altı çizili sözcükler pekiştirme sıfatlarıdır ![]() * Sıfat olan sözcüğün tekrar edilmesi ile yapılır ![]() Örneğin "çeşit" sözcüğünü düşünürsek,bu sözcüğün tekrra ederek bir ismi nitelediği durumlar pekiştirme sıfatıdır ![]() "Çeşit çeşit meyveler vardı masada ![]() "Bahçede uzun uzun ağaçlar vardı ![]() "Derin derin ırmaklar aşarak geldik ![]() cümlelerinde altı çizili sözcükler pekiştirme sıfatıdır ![]() SIFATLARDA DERECELENDİRME Sıfatlarda derecelendirme "pek, çok, daha, en ![]() ![]() ![]() ![]() "Kardeşin onlardan daha akıllı biri ![]() cümlesinde "daha" sözcüğü üstünlük, "En güzel kitap buydu ![]() cümlesinde "en" sözcüğü en üstünlük, Çok güzel çiçekleri vardı ![]() cümlesinde "çok sözcüğü aşırılık anlamı katmıştır |
![]() |
![]() |
![]() |
Dilbilgisi Ve Türkçe Dilbilgisi Kuralları |
![]() |
![]() |
#23 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Dilbilgisi Ve Türkçe Dilbilgisi KurallarıZARF (BELİRTEÇ) İsimlerin varlıkları ya da kavramları karşılar ![]() ![]() Varlıkların nasıl belli nitelikleri varsa, fiillerin de belli nitelikleri vardır ![]() ![]() ![]() "Güzel bir kitap okuyorum ![]() cümlesinde "güzel" sözcüğü "kitap" isminin niteliğini bildiriyor, onun nasıl olduğunu açıklıyor ![]() ![]() Aynı sözcük; "Bu kitap daha güzel görünüyordu ![]() cümlesinde "görünmek" fiilinin nasıl olduğunu bildiriyor ![]() ![]() Zarflar kendi içinde beşe ayrılarak incelenir: 1 ![]() Fiilin durumunu yani nasıl yapıldığını bildiren sözcüklerdir ![]() ![]() “Kardeşim, hızlı koşardı ![]() Bu cümlede "hızlı" sözcüğü "koşmak" eyleminin durumunu anlatmaktadır ![]() ![]() "Mobilyalar çok yeni görünüyordu ![]() – Nasıl görünüyor? – Yeni görünüyor ![]() "Derdini iyi anlatırsan çözüm bulursun ![]() "Neden çok sessiz konuşuyorsun?" cümlelerinde altı çizili sözler durum bildiren zarflardır ![]() 2 ![]() Fiilin yapılma zamanını bildiren sözcüklere zaman zarfı denir ![]() Zaman zarfları fiile sorulan "ne zaman" sorusuna cevap verir ![]() "İzmir'den dün geldim ![]() cümlesinde "dün" sözcüğü, "Bu konuyu akşam konuşalım ![]() cümlesinde "akşam" sözcüğü, "O erken kalkar, geç yatardı ![]() cümlesindeki "erken ve geç" sözcükleri fiile sorulan "ne zaman" sorusuna cevap veren zaman zarflarıdır ![]() 3 ![]() Fiilin yöneldiği yeri bildiren sözcüklere yön zarfı denir ![]() Yön zarfları ek almadan kullanılır ve fiile sorulan "nereye" sorusuna cevap verir ![]() Bunlar "aşağı, yukarı, içeri, dışarı, ileri, geri, öte, beri" sözcükleri eylemin yönünü belirttiğinde yön zarfı olur ![]() "İsterseniz aşağı inelim ![]() cümlesinde, fiile "Nereye inelim?" diye sorarsak, "aşağı" cevabı gelir ![]() Bu sözcük ek almadan da kullanıldığına göre yön zarfıdır ![]() Eğer cümle, "İsterseniz aşağıya inelim ![]() şeklinde olsaydı, sözcük isim görevinde kullanılmış olacaktı ![]() ![]() aşağı ==> aşağıya Aşağı inecek misiniz? Öte git de rahatlayalım ![]() Geri gelmeyi düşünüyorlar mı? Beri gel de ne ezdiğine bak ![]() İleri git, sonra tekrar gelirsin ![]() Dışarı çıkarsan üşürsün ![]() İçeri gir de, biraz konuşalım ![]() cümlelerinde altı çizili sözcükler yön zarflarıdır 4 ![]() Fiilleri miktar bakımından sınırlandıran sözcüklerdir ![]() ![]() Miktar zarfları fiile sorulan "ne kadar" sorusuna cevap verir ![]() "İstanbul'da çok gezdiniz mi?" cümlesinde "gezmek" fiiline "ne kadar" sorusunu sorarsak "çok" cevabı gelir ![]() ![]() Bu tür zarflar sıfata sorulan "ne kadar" sorusuna da cevap verebilir ![]() Örneğin; "Çok güzel bir evi vardı ![]() cümlesinde "ev" isimdir ![]() ![]() "Ne kadar güzel?" diye sorarsak "çok" cevabı gelir ![]() ![]() ![]() Bu tür zarflar, başka bir zarfın derecesini de bildirebilir ![]() ![]() "Çok hızlı koşuyor ![]() cümlesinde "koşuyor" fiildir ![]() "Nasıl koşuyor?" diye sorarsak "hızlı" zarfını buluruz ![]() "Ne kadar hızlı?" diye sorduğumuzda ise "çok" cevabı gelir ![]() Zarfın derecesini bildiren bu sözcüğe de zarf diyoruz ![]() “O, bu derse pek çalışmadı ![]() “Pek sağlam bir ayakkabıya benzemiyor ![]() “Pek akıllısın sen de!” "Ne kadar" sorusu elbette sadece zarfı buldurmaz ![]() "Fazla mal göz çıkarmaz ![]() cümlesinde altı çizili sözcük "mal" isminin miktarını bildirdiği için sıfattır ![]() ![]() 5 ![]() Cümlelerde zarfları bulmak için kullandığımız sorular vardı ![]() "Sizi nasıl tanımam?" "Gittiği yerden ne zaman dönecek?" "Ne kadar hızlı yürüyor?" "Neden söz vermesine rağmen gelmiyor?" "Ne konuşup duruyorsun ki?" cümlelerinde altı çizili sözcükler soru zarfıdır |
![]() |
![]() |
![]() |
Dilbilgisi Ve Türkçe Dilbilgisi Kuralları |
![]() |
![]() |
#24 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Dilbilgisi Ve Türkçe Dilbilgisi KurallarıZAMİR (ADIL) İsim olmadıkları halde isim gibi kullanılan,isimlerin yerini tutan kelimelerdir ![]() Zamirler sözcük ve ek durumunda olmak üzere ikiye ayrılır ![]() A ![]() 1- Kişi Zamirleri 2- İşaret Zamirleri 3- Belgisiz Zamirler 4- Soru Zamirleri B ![]() 1- İlgi Zamiri 2- İyelik Zamiri A ![]() Sözcük durumundaki adıllar da kendi aralarında şahıs, gösterme, belgisiz ve soru olmak üzere dörde ayrılır ![]() 1 ![]() Sadece insan isimlerinin yerini tutan zamirlerdir ![]() ![]() ![]() ![]() Bu zamirler; “ben, sen, o, biz, siz, onlar” dır ![]() “Size ben yardım ederim ![]() "O, sana mektup göndermiş ![]() Şahıs zamirlerinin yerine kullanılabilen, ama esas olarak şahıs zamirleriyle birlikte kullanılarak cümledeki anlamı pekiştiren “kendi” zamiri vardır ![]() ![]() Dönüşlülük zamirlerinin asıl görevi anlamı pekiştirmektir ![]() “Bu kitabı ben yazdım ![]() “Bu kitabı ben kendim yazdım ![]() İki cümle arasındaki anlam derecesi açıkça görülmektedir ![]() 2 ![]() İsimleri, yerini işaret yoluyla, göstererek tutan zamirlerdir ![]() Gösterme adılları tekil ve çoğul olarak kullanılabilir ![]() ![]() "Bu bana dedemden kaldı ![]() "O dün kapıya bırakılmış ![]() "Şunlar neden masanın üzerinde duruyor?” "Şu senin değil mi?” "Bunlar en sevdiğim kitaplarımdır ![]() İşaret zamirleri varlıkların mesafesini belirtmek için kullanılır ![]() Yakında olan için : bu Biraz uzakta olan için : şu En uzakta olan için : o işaret zamirleri kullanılır ![]() “O ve onlar” zamirleri hem işaret hem de şahıs zamiri olarak kullanılabilir ![]() ![]() "O, tatilde dayısının yanına gidecek ![]() "Onlar, sınıfın en çalışkan öğrencileridir ![]() cümlelerindeki altı çizili zamirler insanların yerine kullanıldığından şahıs zamiri, "O, okula giderken cebinden düşmüş ![]() "Onlar, bayatladığı için çöpe atılacak ![]() cümlelerindeki altı çizili zamirler, insan dışındaki nesneleri karşıladığı için işaret zamiridir ![]() 3 ![]() İsimlerin yerini belli belirsiz, kesin olmayacak şekilde tutan zamirlerdir ![]() ![]() ![]() Başlıca belgisiz zamirler şunlardır: “Bazısı, kimi, çoğu, hepsi, birkaçı, birçoğu, tümü, tamamı, herkes, hiçbiri, biri, falan, şey ![]() ![]() ![]() "Biri bizi gözetliyor ![]() "Herkes bu kitabı okusun ![]() "Öğrencilerin çoğu Türkçeyi sever ![]() "Kimler ödevini yapmamış?” 4 ![]() İsimlerin yerini soru yoluyla tutan zamirlerdir ![]() ![]() ![]() “Annem sana ne dedi?” “Bu çocuk da kim ?" “Bu saate kadar nerede kaldın ![]() “Şimdi nereye gidiyoruz?” “Soruların kaçını çözmüş?” “Bu işi kime danışalım?” “Hanginiz bu soruyu çözecek ![]() Soru zamiri olarak kullanılabilecek diğer sözcükler şunladır: “Nere, nereye, nerede, nereden, kime, kimde, kimden, kimi, kaçı, kaçımız, hanginiz ![]() ![]() ![]() B ![]() 1 ![]() İsimlere getirilerek, onların ait olduğu kişiyi bildiren zamirlerdir ![]() 1 ![]() ![]() 2 ![]() ![]() 3 ![]() ![]() “Okulumuz ana yolun kenarındadır ![]() “Annesi güzellik salonu açmış ![]() Kısacası, isim tamlamalarının tamlananlarında bulunan eklere iyelik zamiri denmektedir ![]() ![]() 2 ![]() Cümlede daha önce geçmiş bir ismin ya da isim tamlamalarında tamlananın yerini tutan ek hâlindeki “-ki” zamiridir ![]() ![]() “Bizim arabamız sizinkinden eski ![]() “Bahçedekiler içeri girsin ![]() “Üzerindeki sana çok yakışmış ![]() cümlesindeki altı çizili sözcüklerdeki “-ki” eki ilgi zamiridir |
![]() |
![]() |
![]() |
Dilbilgisi Ve Türkçe Dilbilgisi Kuralları |
![]() |
![]() |
#25 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Dilbilgisi Ve Türkçe Dilbilgisi KurallarıFİİLLER (EYLEMLER) Bir oluşu, bir durumu veya bir kılışı kip ve kişiye bağlayarak anlatan sözcüklere denir ![]() Pratik olarak ismi fiilden ayırmak için –me, -ma olumsuzluk ekini ya da –mak ,-mek mastar ekini kullanırız ![]() ![]() ![]() Geldi--------- gelmedi ,gelmek Oturmuş------ oturmamış, oturmak Söylüyorum---------- söylemiyorum, söylemek Yukarıdaki kelimelere –ma,-me ve –mak,-mek getirebilmekteyiz ![]() ![]() Kitap--------- kitapma , kitapmak Yukarıdaki ‘kitap’ sözcüğüne ise bu ekleri getiremiyoruz ![]() ![]() Fiiller, anlattıkları hareketin niteliğine göre değişik özellikler gösterir ![]() a) Kılış fiilleri b) Durum fiilleri c) Oluş fiilleri ![]() Bunları birbirinden ayırt etmek için pratik olarak şu bilgiyi kullanabiliriz ![]() - Eğer bir fiil geçişli ise (yani ‘neyi’, ‘kimi’ sorularını sorabiliyorsak) kılış fiilidir ![]() Kırmak ,atmak , dikmek, içmek, ezmek,delmek,yolmak,dizmek… ![]() Görüldüğü gibi yukarıdaki fiillere "neyi kırmak?, neyi atmak…" sorularını yöneltebiliyoruz ![]() Öyleyse bu fiiller geçişlidir ve geçişli olduğu için de kılış fiilidir ![]() - Fiil, öznenin kendi iradesi dışında geçirdiği değişimi anlatıyorsa ve bir hareket bildirmiyorsa o fiil oluş fiilidir ![]() Sararmak ,Yaşlanmak,Uzamak, Paslanmak,büyümek,solmak,acıkmak… Görüldüğü gibi yukarıdaki fiiller geçişli olmadığı için kılış fiili olamaz ![]() ![]() - Fiil, öznenin kendi iradesinde yani kendi isteği ile gerçekleşiyorsa ve fiil bir hareket ifade ediyorsa o fiil durum fiilidir ![]() Yürümek, oturmak, gitmek, çıkmak,ağlamak… Görüldüğü gibi yukarıdaki fiiller , bir hareket bildirmektedir ve bu hareket kişinin kendi isteğiyle gerçekleşmektedir bu yüzden yukarıdaki fiiller durum fiilleridir ![]() Not: Durum fiilleri de oluş fiilleri de geçişsiz fiillerdir FİİL ÇATISI Fiilin cümlede nesne ve özne ile olan ilgisine fiilin çatısı denir ![]() ![]() 1) Nesne Alıp Almamalarına Göre Fiillerde Çatı Nesne, yüklemin bildirdiği eylemden etkilenen varlıktır ![]() ![]() a) Geçişli fiiller: Nesne alan fiillere geçişli fiil denir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() b) Geçişsiz fiiller: Nesne almayan fiillere geçişsiz fiil denir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Geçişsiz fiiller ek yardımıyla geçişli hale getirilebilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Geçişli fiillerin geçişlilik dereceleri ek yardımıyla artırılabilir: Bu tür fiiller ettirgen adını alır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Dilimizde bazı anlamlarıyla çeşitli, bazı anlamlarıyla geçişsiz olan fiiller de vardır: Bugün de geçti: Geçmek, geçişsizdir ![]() Irmağı yüzerek geçti: Geçmek, geçişlidir ![]() Bu yıl ekinler iyi sürdü: Sürmek (büyümek), geçişsizdir ![]() Bu yıl tarlasını iyi sürdü: Sürmek, geçişlidir ![]() Turfanda patates çıktı: Çıkmak, geçişsizdir ![]() Bu yokuşu yorulmadan çıktı: Çıkmak geçişlidir ![]() Uyarılar: • Bir cümlede fiil geçişli olduğu halde nesne kullanılmamış olabilir ![]() ![]() • Bazı fiiller cümledeki kullanımına göre geçişli ya da geçişsiz olabilir 2) Öznelerine Göre Fiillerde Çatı Özne, cümlede yüklemin bildirdiği, belirttiği işi yapan veya bir oluşa konu olan öğedir ![]() a) Etken fiiller: Çatı eki almamış, gerçek öznesi belli olan fiillere etken fiil denir ![]() ![]() "O derslerine zamanında çalışır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() b) Edilgen fiiller: -l ve -n edilgenlik etkenlerinden birini alan ve gerçek öznesi belli olmayan, sözde öznesi bulunan fiillere edilgen fiil denir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Mustafa tatilde Devlet Ana'yı okumuş ![]() ![]() ![]() ![]() Geçişsiz fiillerin edilgenlik eki almış şekilleri yüklem olduklarında, cümlede özne yerine geçecek (sözde özne olacak) nesne bulunmadığından öznesiz bir cümle kurulur: "Mustafa dün Çamlıca'ya gezmeye gitti ![]() ![]() ![]() ![]() Bu cümlede ise sözde özne yoktur ![]() ![]() Örneklerde görüldüğü gibi geçişsiz edilgen fiillerin ancak üçüncü tekil kişileri kullanılır ![]() Edilgen çatılı fiillerin gerçek öznesi bazen cümle içinde verebilir ![]() Bu masa, Müdür Bey tarafından alındı ![]() Vatan Yahut Silistre devlet tiyatrosu oyuncuları tarafından oynandı ![]() c) Dönüşlü fiiller: Dönüşlü çatı ekleriyle oluşturulan ve öznenin yaptığı işin doğrudan doğruya tekrar özneye döndüğünü bildiren fiillerdir ![]() ![]() ![]() ![]() "Arkadaşın ne çok övündü ![]() ![]() ![]() O her akşam yıkanır: O, her akşam kendisi kendisini yıkar ![]() Faruk her sabah taranır: Faruk her sabah kendisi kendisini tarar ![]() "Gelen darbelerden ustaca korundu ![]() ![]() ![]() ![]() Dönüşlü fiillerin özne ve nesnelerinin aynı varlık olmasına rağmen bazı dönüşlü fiiller nesne alabilir ![]() Bavulunu yüklendi: Yüklendi fiili dönüşlüdür; bavulunu cümlenin nesnedir ![]() Dün madalyalarını takındı: Takındı fiili dönüşlüdür; madalyalarını cümlenin nesnedir ![]() Cansız öznelerin eylemleri dönüşlü olamaz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Hami bugün çok yoruldu ![]() ![]() d) İşteş fiiller: Bir işin birden çok özne tarafından yapıldığını belirten fiillerdir ![]() ![]() ![]() İşteş fiillerin bildirdiği eylemi özneler ya beraber (ortaklaşa) ya da karşılıklı yaparlar ![]() Birlikte (ortaklaşa) işteş fiiller: İşin, oluşun, hareketin iki ya da daha çok özne tarafından birlikte yapıldığını bildiren fiillerdir ![]() "Saatlerce durakta bekleştiler ![]() cümlenin öznesi olan onlar hep beraber bekleşmişlerdir ![]() ![]() ![]() Karşılıklı işteş fiiller: İşin, oluşun, hareketin iki ya da daha çok özne tarafından karşılıklı yapıldığını bildiren fiillerdir ![]() "İki kardeş hasretle kucaklaştılar ![]() cümlesinin öznesi olan iki kardeş, yüklemin bildirdiği kucaklama eylemini karşılıklı yapmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Nitelikte eşitlik bildiren fiiller:Bu fiiller sıfat olarak kullanılan kelimelerden le+ş ekiyle türerler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() "Bu yaz çok esmerleşmiş ![]() cümlesinin yüklemi olan esmerleşmek fiilinin anlamı esmere eşit bir görünüm kazanmadır ![]() "Günden güne güzelleşiyor ![]() ![]() e) Ettirgen fiiller: (i)r, -t, -tir (dir) çatı eklerini alarak eylemin özne dışındaki başka bir varlığa yaptırıldığını, başka bir nesneye aktarıldığını gösteren fiillere ettirgen fiil denir ![]() ![]() Uyarılar: • Bir fiilin çatısı incelenirken o fiilin cümlede kazandığı anlama dikkat etmelidir ![]() ![]() • Dönüşlü fiiller genellikle nesne almaz ![]() • Edilgen fiillerin yüklem olduğu bazı cümlelerde sözde özne olmayabilir ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Dilbilgisi Ve Türkçe Dilbilgisi Kuralları |
![]() |
![]() |
#26 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Dilbilgisi Ve Türkçe Dilbilgisi KurallarıFİİLLERDE KİP Fiillerin, zaman ve anlam özelliklerine göre, türlü eklerle biçimlenmelerine kip denir ![]() Fiil kipleri iki çeşittir: Bildirme (haber) kipleri ve dilek (isteme) kipleri ![]() 1 ![]() a) Görülen geçmiş zaman kipi: Fiil kök ya da gövdelerine -di (-dı, -du, -dü) eki getirilerek yapılır: gel-di, al-dı, bul-du, gör-dü ![]() ![]() ![]() ![]() b) öğrenilen geçmiş zaman kipi: Fiil kök ya da gövdelerine -miş (-mış, -muş, -müş) eki getirilerek yapılır: bil-miş, al-mış, dur-muş, gör-müş ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() c) Şimdiki zaman kipi: Fiilin bildirdiği işin, oluşun ve hareketin içinde bulunan zamanda başladığını, olduğunu ya da sürdürüldüğünü bildirir ![]() ![]() ![]() ![]() d) Gelecek zaman kipi: Fiilin bildirdiği işin, oluşun, hareketin, içinde bulunulan zamandan sonra olacağını, yapılacağını bildirir ![]() ![]() ![]() ![]() e) Geniş zaman kipi: Fiilin bildirdiği işin, oluşun ve hareketin eniş bir zaman içinde yapıldığını, yapılacağını bildirir ![]() ![]() ![]() ![]() 2 ![]() Bu kipler, fiilin bildirdiği işe, oluşa ve harekete dilek, istek, gereklik ya da emir anlamı katar ![]() a) Dilek-şart (koşul) kipi: Dilek anlamı taşıyan bu kip fiilin kök ya da gövdesine -se, -sa eki getirilerek yapılır: gel-se, al-sa, bil-se, anla-sa ![]() ![]() ![]() b) İstek kipi: Fiilin bildirdiği işe, oluşa, harekete istek anlamı katan bu kip -e, -a ekiyle yapılır: gel-e, al-a, bul-a, sor-a ![]() ![]() ![]() c) Gereklilik kipi: Fiilin bildirdiği için, oluşun, hareketin olması, yapılması gerektiğini bildiren bu kip -meli (-malı) ekiyle kurulur: gel-meli, al-malı, sor-malı, bil-meli ![]() ![]() ![]() d) Emir (buyurma) kipi: Fiilin bildirdiği işin, oluşun hareketin gerçekleşmesi için kullanılır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Emir kipinin dilek anlamında kullanıldığı da olur: Allah yardımcıları olsun ![]() Allah'ım milletimizi koru ![]() Siz de insanlara acıyın ![]() FİİLLERDE ZAMAN Fiillerin bildirdiği temel anlamlardan biride zamandır ![]() ![]() Fiillerin bildirdiği zaman, basit ve birleşik zaman olmak üzere ikiye ayrılır: 1) Basit zamanlar a) Görülen geçmiş zaman, (-di): gel-di-m b) Öğrenilen geçmiş zaman, (-miş): gel-miş-i-m c) Şimdiki zaman, (-yor): gel-i-yor-u-m d) Gelecek zaman, (-ecek): gel-ece(k)-i-m e) Geniş zaman, (i/e)r: gel-ir-i-m Basit Zamanlı Bir Fiilin Yapısı 2) Birleşik zamanlar a) Hikâye birleşik zamanı, (-di): gel-di-y-di-m b) Rivayet birleşik zamanı, (-miş): gel-iyor-muş-u-m c) Şart birleşik zamanı, (-se, -sa): gel-miş-se-m Yukarıdaki fiillerin açık şekli geldi idim, geliyor imişim ve gelmiş isem'dir ![]() Birleşik Zamanlı Bir Fiilin Yapısı Yazmak fiilinin şimdiki zamanın şartına göre çekimi: yaz-ı-yor-sa-m yaz-ı-yor-sa-n yaz-ı-yor-sa- yaz-ı-yor-sa-k yaz-ı-yor-sa-nız yaz-ı-yor-lar-sa |
![]() |
![]() |
![]() |
Dilbilgisi Ve Türkçe Dilbilgisi Kuralları |
![]() |
![]() |
#27 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Dilbilgisi Ve Türkçe Dilbilgisi KurallarıEK-FİİL Ek-fiil, isim soylu kelimelerin sonuna gelerek onların yüklem olmasını sağlayan ya da basit zamanlı fiillerin sonuna gelerek bu fiilleri birleşik zamanlı fiile dönüştüren ek hâlindeki fiildir ![]() ![]() •Genellikle bitişik yazılır ![]() •Ek-fiilin dört kipi vardır ![]() 1- Geniş Zaman İsim soylu kelimelere kişi ekleri getirilerek yapılır ![]() ![]() ![]() "öğretmenim, öğretmensin,öğretmen(dir), öğretmeniz, öğretmensiniz, öğretmendirler/ öğretmenlerdir" Olumsuzu "değil" kelimesi getirilerek yapılır: "yorgun değilim, yorgun değilsin, yorgun değil, yorgun değiliz, yorgun değilsiniz, yorgun değiller" "Öğretmenim yurtdışına gitti ![]() ![]() ![]() ![]() Üstümüze doğan bir güneşsin sen ![]() Her taraf bugün bir başka güzel(dir) ![]() Uyarı: Ek-fiilin en zor anlaşılan ve karıştırılan kipi şimdiki zaman kipidir ![]() 2- Görülen Geçmiş Zaman Ek-fiilin görülen (bilinen) geçmiş zaman çekimi, kavramların ve varlıkların bilinen geçmişteki durumuna şahit olunduğunu gösterir ![]() "sevinçli idim, sevinçli idin, sevinçli idi, sevinçli idik, sevinçli idiniz, sevinçli idiler" "sevinçli değildim, sevinçli değildin, sevinçli değildi, sevinçli değildik, sevinçli değildiniz, sevinçli değildiler (değillerdi)" Uyarı: ek-fiilin üçüncü çoğul şekli iki türlü de çekilir: sevinçli değildiler (değillerdi)" Bir güzelin hayranıydım ![]() Dün daha heyecanlıydın ![]() Dayım çok merhametli biriydi ![]() 3- Öğrenilen Geçmiş Zaman Ek-fiilin öğrenilen (duyulan) geçmiş zaman çekimi, kavramların ve varlıkların öğrenilen geçmişteki durumunun başkasından duyulduğunu anlatır ![]() "küçük imişim, küçük imişsin, küçük imiş, küçük imişiz, küçük imişsiniz, küçük imişler" Genellikle bitişik yazılır, burada ek-fiil daha iyi görülsün diye ayrı yazılmıştır ![]() "küçük değilmişim, küçük değilmişsin, küçük değilmiş, küçük değilmişiiz küçük değilmişsiniz küçük değilmişler (değillermiş)" "Suçlanan sadece benmişim ![]() "Meğer sen ne çalışkanmışsın ![]() "Adam yirmi yıldır evine hasretmiş ![]() "Ben iyi bir okurum ![]() Hep iyi kitaplar okurum ![]() ![]() "Benim okurum anlayışlıdır ![]() Uyarı: Yukarıdaki cümlelerde "-um" ekinin farklı üç görevde kullanıldığını görüyoruz ![]() ![]() 4- Şart Kipi İsimler -se eki alarak dilek-şart bildirdiklerinde ek-fiil almış olurlar ![]() ![]() ![]() ![]() "memnunsam, memnunsan, memnunsa, memnunsak, memnunsanız, memnunlarsa" olumsuzunda ise ek-fiil "değil" kelimesinden sonra gelir ![]() "memnun değilsem, memnun değilsen, memnun değilse, memnun değilsek, memnun değilseniz, memnun değillerse" |
![]() |
![]() |
![]() |
Dilbilgisi Ve Türkçe Dilbilgisi Kuralları |
![]() |
![]() |
#28 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Dilbilgisi Ve Türkçe Dilbilgisi KurallarıEDAT (İLGEÇ) Kendi başına bir anlamı olmayan, diğer söz ve söz öbekleriyle kullanıldığında anlam kazanan sözcüklerdir ![]() Kimi edatlar cümlede tek başına kullanılıyor olsa bile, anlamlı olması ancak cümle içinde kullanılmasına bağlıdır ![]() "İçin, kadar, göre, doğru, sonra, dolayı, beri, gibi, yalnız, ile…" belli başlı edatlardır ![]() Edatlar, sözcük türü olarak bağlaçlara yakın olduğundan bazen onlarla karıştırılabilir ![]() Önce karışan edatlardan başlayarak önemli olanları inceleyelim ![]() Edat olarak cümlede değişik anlamlar verecek biçimde kullanılır ![]() ![]() "Almanya'ya uçak ile gidecekmiş ![]() cümlesinde araç bildirir ![]() "Yarın arkadaşlar ile balığa gideceğiz ![]() cümlesinde birliktelik bildirir ![]() "Davranışının doğru olmadığını güzellikle anlat ![]() cümlesinde durum bildirir ![]() Burada "ile"nin edat ve bağlaç oluşu arasındaki ayrımı da belirtelim ![]() Cümlede "ile" sözünün olduğu yere "ve" sözünü koyduğumuzda anlam bozukluğu oluyorsa "ile" edat; olmuyorsa bağlaçtır ![]() "Ben öykü ile şiiri çok severim ![]() cümlesinde "ile" bağlaçtır ![]() ![]() "Ben öykü ve şiiri çok severim ![]() Ama; "Ben yıllardır öykü ile uğraştım ![]() cümlesinde "ile" sözcüğü yerine "ve" getiremeyiz: "Ben yıllardır öykü ve uğraşırım ![]() Görüldüğü gibi "ile" yerine "ve" getirilemiyor ![]() ![]() Bunların dışındaki edatları cümlelerle gösterelim ![]() "Buz gibi limonatayı içiverdi ![]() "Bu hediye etmek için mi aldın?" "Aslında onun kadar çalışmadım ![]() "Sabaha doğru eve varabildi ![]() "Şimdiye dek hiçbir konuda başarılı olamadın ![]() "O günden sonra Ayhan ile hiç görüşmedim ![]() cümlelerindeki altı çizili sözcükler edattır |
![]() |
![]() |
![]() |
Dilbilgisi Ve Türkçe Dilbilgisi Kuralları |
![]() |
![]() |
#29 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Dilbilgisi Ve Türkçe Dilbilgisi KurallarıBAĞLAÇLAR Kendi başına bir anlamı olmayan, cümlede eş görevli söz ya da söz öbeklerini hatta cümleleri birbirine bağlayan sözcüklerdir ![]() Bağlaçlar edatlardan farklı olarak cümle içinde bağladıkları sözlerin görevlerinde herhangi bir değişme yapmazlar, cümleden çıkarıldıklarında anlamda değişme olsa bile bozulma olmaz ![]() 1 ![]() Aynı görevdeki sözcükleri birbirine bağlar ![]() "Çiçekçiden karanfil ve gül aldım ![]() "Evin ve bahçenin kapısı açıktı ![]() "Cehennemle cenneti bu dünyada yaşadık ![]() "Evle okul arasında mekik dokuyor ![]() UYARI : Biri bağlaç diğeri edat olan iki çeşit “ile” vardır ![]() ![]() Örn: "“Bazen yandık bazen menekşelerle söyleştik ![]() 2 ![]() * Eşitlik, gibilik anlamı katar ![]() "O filmi ben de seyrettim ![]() "Bence Aslı da bu işten anlamıyor" * Abartma anlamı katar ![]() "Çocuğun okuduğu şiir de şiirdi hani ![]() "Aldıkları araba da araba yani ![]() * Küçümseme anlamı katar ![]() "Sen sınavı kazanacaksın da ben göreceğim ![]() "Sanki bu işten anlıyorsun da konuşuyorsun ![]() "Büyüyecek de adam olacak da bize bakacak ![]() * Sitem anlamı katar ![]() "Okula kadar geldin de bir selam vermedin ![]() "İzmir’e kadar geldin de yanıma uğramadın ![]() * Şaşma,inat,sebep, korkutma anlamı katar ![]() "Kardeşin de mi bizimle gelecek?(Şaşma)" "Ufaklık, kalemi vermem de vermem,diyor ![]() "Ailesiyle kavga etti de evi terk etti ![]() "Dışarı çık da göreyim ![]() * Ama, fakat anlamında kullanılır ![]() "Pansiyona kaydını yaptı da yerleşmedi ![]() "Bize gelmiş de fazla kalmamış ![]() UYARI: Türkçede biri bağlaç diğeri hal eki olan iki çeşit “de” vardır ![]() ![]() Örnek: "Bakkalda sebze de satılıyormuş ![]() "Ayşe de okulda kalmış ![]() (altı çizili "de" bağlaçtır ![]() 3 ![]() * Karşıt anlamlı iki cümleyi birbirine bağlar ![]() "Sınava çok iyi hazırlandı ama üniversiteyi kazanamadı ![]() "Her sabah spor yapıyor ama zayıflayamıyordu ![]() * Koşul, pekiştirme anlamı katar ![]() "Dışarı çıkabilirsin ama eve erken döneceksin ![]() "Seninle sinemaya gelirim ama işim olmazsa ![]() "Bu kitabı sana alacağım ama okuyacaksın ![]() "Dışarıda soğuk ama çok soğuk bir hava var ![]() "Büyük ama çok büyük bir bahçesi vardı ![]() 4 ![]() * Ama, fakat anlamında kullanılıyorsa bağlaç, * Bir tek,sadece anlamında kullanılıyorsa edat, * Önündeki ismi niteliyorsa sıfat, * Fiili niteliyorsa zarftır ![]() "Geziye yalnız bizim sınıf katıldı ![]() "Bu adam evde yalnız yaşıyor ![]() "Yalnız insanlar hayata karamsar bakarlar ![]() "Onunla konuşurum yalnız fikrim yine de değişmez ![]() "Bu işin üstesinden ancak sen gelirsin ![]() "Yoğun trafikte işe ancak yetişebildim ![]() "Bütün gün evde yalnızdım ![]() "Filmi seyredebilirsin ancak yarın erken kalkmalısın ![]() ![]() 5 ![]() * Özneyi pekiştirir "Ben ki yedi iklimin padişahıyım ![]() "Sen ki Fransa eyaletinin valisisin ![]() * Neden-sonuç vardır ![]() "Günü kötü geçmiş ki çok kızgın görünüyor ![]() "Sana değer veriyorum ki seninle konuşuyorum ![]() * Kuşku, yakınma, şaşma, amaç-sonuç, tahmin ![]() ![]() ![]() "Beni tanımıyorsun ki…" (Yakınma) "Kafamı bir kaldırdım ki onu karşımda gördüm ![]() "Arabayı o çizmiş olabilir mi ki? (Kuşku) "Sana iş buldum ki kimseye muhtaç olmayasın ![]() "Geç saatlere kadar çalışmış olmalı ki sabah uyanamamış ![]() 6 ![]() Karşılaştırılan iki unsurun hepsi anlamını vermektedir ![]() ![]() "Hem arabayı hem evi üzerine alacakmış ![]() "Hem ucuz hem kaliteli ayakkabı satıyor ![]() "Hem çalışıyor hem üniversite okuyor ![]() 7 ![]() Cümleyi anlamca olumsuz yapar ![]() ![]() "Sallanmaz o kalkışta ne bir mendil ne bir kol ![]() "Adam kızını ne arıyor ne soruyor ![]() "Ne kızı veriyor ne dünürü küstürüyor ![]() "Bu konu ne seni ne beni ilgilendirir ![]() NOT: İki karşıt sıfatı birbirine bağlarsa “ikisinin arası, ortası” anlamı verir ![]() Örnek: "Kız ne zayıf ne şişman biriydi ![]() "Konuşan adam ne uzun ne kısaydı ![]() 8 ![]() Karşılaştırılan unsurlardan birini ifade etmek için kullanılır ![]() "Ya bu deveyi güdeceksin ya bu diyardan gideceksin ![]() "Aynayı ya Ayşe ya Özlem kırmıştır ![]() "Ya salonun ya mutfağın penceresi kırıldı ![]() "Takıma ya beni ya onu alacaksın ![]() 9 ![]() "Ogün okula gelemedim çünkü çok hastaydım ![]() "Bu maçı kazanacağız hatta şampiyon olacağız ![]() "Mademki söz verdin, sözünü tutacaksın ![]() "Bu mağazada elbiseler çok güzel üstelik çok ucuz ![]() "Sanki dağları sen yarattın ![]() "Meğer bütün evi o dağıtmış ![]() "Eğer kardeşine uğrarsan selamımı söyle ![]() "Çok geç kaldılar; yoksa kaza yaptılar ![]() "Ders çalışmıyor; üstelik yaramazlık yapıyor ![]() "Önce bunlardan yani çok iyi bildiğiniz sorulardan başlayın ![]() "Bizde yahut sizde çalışabiliriz ![]() "İster yazarsın ister yazmazsın ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Dilbilgisi Ve Türkçe Dilbilgisi Kuralları |
![]() |
![]() |
#30 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Dilbilgisi Ve Türkçe Dilbilgisi KurallarıKELİME (SÖZCÜK) Cümlenin anlamlı en küçük birimlerine ya da tek başına anlamı olmadığı hâlde cümle içinde anlam kazanan anlatım birimlerine kelime denir ![]() ![]() ![]() KELİMEDE ANLAM Kelimeler de dil gibi canlı varlıklardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Anlam bakımından kelimeler ve kelimeler arasındaki anlam ilişkileri şunlardır: A ![]() Kelimelerin taşıdıkları anlamları maddeler hâlinde sıralayalım ![]() 1 ![]() Kelimelerin taşıdıkları ilk ve genel anlama gerçek anlam denir ![]() ![]() ![]() ![]() Meselâ, “ağız” dendiğinde akla ilk gelen, organ adıdır ![]() ![]() Soğuktan su boruları patlamış ![]() Ayağında eski bir spor ayakkabı var ![]() Biraz sonra toprak bir yola girdik ![]() Kanadı kırık bir martı gördüm ![]() Soğuk sudan boğazı şişmişti ![]() Yataktan kalkarken başımı duvara çarptım ![]() 2 ![]() Temel anlamıyla bağlantılı olarak zamanla ortaya çıkan değişik anlamlara yan anlam denir ![]() ![]() ![]() Meselâ “göz” dendiğinde akla ilk gelen, kelimenin temel anlamı olan organ adıdır ![]() ![]() ![]() Meselâ, “düşmek” kelimesi “Meyveler tek tek yere düştü” cümlesinde temel anlamda; “Çocuğun pantolonu düşüyordu”, “Bu yılın ilk karı düştü” ve “Kavakların gölgesi yola düştü” cümlelerinde yan anlamdadır ![]() Beşiktaş sırtlarına ağaç dikiyorlar ![]() Gülün tomurcukları sabahleyin patlamış ![]() Uçağın kanadı havada parçalanmış ![]() Başı kırık bir çiviyi sökmeye uğraşıyor ![]() Bu dalda başarılı olabileceğimi sanıyorum ![]() Köprünün ayağına bomba koymuşlar ![]() Somutlaşma ve soyutlaşma: Dilimizde kelimeler sadece bir anlamda kullanılamaz ![]() ![]() ![]() ![]() Yakıştırmaca: Kendi adı olmayan ya da adı olduğu hâlde bilinmeyen varlıklar çeşitli özellikleri nedeniyle uygun olan kelimelerle adlandırılır ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|