Ey Aşk Nerdesin

Ey aşk nerdesin

ey aşk nerdesin sözleri



Ey AŞK! O kadar karmaşık ki tarifin! Kimileri seni yüce yaptı hayatlarında, kimi ise kapı önünde paspas… Seni ararken bazımız yolunu kaybetti, bazıları ise boşa vakit geçirmeyi bertaraf etti! Kullanma kılavuzun olsa da bilsek sağını solunu! “kırmızı düğme kıvılcım hissi için, yeşil direk aşka dalış demektir Turuncuya dikkat, fazlası can yakabilir” J Bir tarifin olsa da midemize indirip bağımlın olsak! “Bir tutam esaret, bir çay kaşığı ihtiras, azcık bağlılık kabuğu rendesi, bir çay bardağı ateş sıvısı! Hepsini karıştır ve insan kalıbına döküp fırına ver Sadece 10 dakika ve karşınızda AŞK!” Haritası mevcut mudur? “Sağa sap, düz git… Çaprazında işaretli yerdir aşk” J Google’da taratmakta işin komedisi olsa gerek; yaşanması gereken en güzel duygu ve aşk bir insana verilebilecek en güzel armağan!

ask resimleri Ey aşk nerdesin

Ey AŞK! Madem istesekte istemesekte hayatımızdasın, var oluşuna alışma zamanıdır! Seni misafir edelim bakalım! Neyden ibaret kalıbın anlayalım!

Tanımadığımız bir heyecanla, saatlerce sanal ortamda paylaştığımız bir şey midir aşk! Gerçeği bilmeden, kurduğumuz sanal dünya da kalbimizin kıpraşması mıdır? Nereye gideceğini bilmeden yaşanan bu duygu aşk mıdır? Karayel açıkladı bu duyguyu; yaşadığı şeyin aşk olduğunu anımsattı! Belki asla bunun gerçek olup olmadığını bilemeyecekti ama yaşanılanların arkasındaydı!

Erhan için aşkın aşırısı iyi olmayan bir duyguydu! Şiddetini ayarlamak beceri isteyen bir şeydi! Tolga’nın yorumu ise bambaşkaydı; aşk ‘ı bir kandırmaca olarak yorumladı Sezgince aşk tarifi mümkün olmayan bir şeydi Sadece yaşanabilirdi… Ne güzel ne kötü, tamamen karışık bir duygu idi aşk Seda ise kolay açıkladı, “kalbini pır pır attıran bir şeydir” dedi

Evli bir adamın yorumuydu aşk ın yalan olduğuydu! Koca bir yalan dedi! Oysa Filiz için aşk, eşi ve oğlu ile eşdeğerdi ve sonunda da aşk dolu güzellikleri herkesin hayatına üfledi Rohat’ta tam bu konuda ailesini varoluş nedeni olarak özetledi Yaşam kaynağı olan eşi ve nefesi kızının olduğu yuvasını aşk cenneti olarak tanımladı!

Aşk kapımızı çalar mı sizce? Eli var mı kapı tokmağını oynatıcak! Ya da cesareti var mı sırası gelene kendini verecek Bu noktada Bedia attı kendini öne,”aşk kapıyı çalar” dedi Fakat kapıyı açtığında onu görmeye hazır olmak gerekti Işte o zaman anlam kazanıyordu kapı tınlamaları Şayet hazır değilse kişi aşk’ı karşılamaya, ozaman nafiledir nice çalışlar Ne yazık ki dışarıda karşılanamayan bir aşk var! Nitekim bakmakla görmek arasında da fark var Rezan’ın bakışında Fakat ne yaparsak yapalım bazen kör olmanın bile gerçeği değiştiremeyeceğini düşünüyor , çünkü aşk varolduğu vakit, bilmiyor yol yordam… Serkan farklı düşünüyordu bu konuda Aşk kapıyı çalmıyordu, oturuyordu hayatımıza aniden

Kimine göre mantığın kapı dışarı edildiği bir duyguydu aşk Mantık kapıda kalınca Fatoş’un yorumu eklendi yazıya, “sonunda acı olacağını bile bile atladığımız bir uçurum!” dedi

Aşk yanıbaşımızda iken bile özler mi onu insan? Nebil özlüyormuş… Uzaklarda iken bir yanı boş kalınca nasıl eksik yaşanırsa,öyle nefes alıyormuş Ali konuya daha geniş baktı! Ona göre aşk varoluş sebeblerimizden biriydi Kime olduğu önemli değil derken haklı aslında! Doğayı, havayı, hayvanı… Aşk ile varolduk, nefes aldık, hayata tutunduk…

Aşk turta tadında bir şeydi belkide Tatlısı zarar olsa da, hepimiz dadanmışız turtaya Turta benzetmesi ile Sencer’in gözleri kamaştı Çünkü aşk acıkmakla aynı değerdi onun içinHani böyle miden kazınır ya, yemek yemek istersin, fazlasını bulunca da burun kıvırırsın, işte buda aşk gibiydi onun benzetmesinde! Aşk’ı bulan elindekinin ne olduğunu bilmez, hiç yaşamayan ise aç gibi dolanır durur Turta tadılması gereken bir kektir, aşkta yaşanması gereken bir duyguydu Sinan için Başka tatlarda turtalar ayrı lezzetler versede, aşk’ın acısıda şehvetliside tatlı gelirdi…

Yeliz için aşk fazla düzlemdi! Iki insan arasında yaşanan duyguyu heves, bunu sevgiye dönüştürenleri ise yılın talihlileri olarak değerlendirdi Ama ne olursa olsun aşk vardı, onu görmek dehalıktı…

Pınar farkında olmadan samimice kahkahalar attıran, aval aval dalmana sebep olan, düşüncelerinin çoğunu alan,iyiliği de kötülüğü de güzelliği de içinde barındıran şeyin aşk olduğunu savundu Seçkin aşk’ı bambaşka bir güzellik, Ufuk ise aşk’ı sevgi, saygı, güven ve iletişim olarak betimledi

Aşk ulaşmak isteyipte ulaşamadığımız bir olguydu Gassan’ın zihninde Çölde yürüyüp serap görmek, okyanusta yön kaybetmişken karayı hayal etmek gibi birşeydi Aşkı yakaladım desekte, aslında bulduğumuz şey sadece beynin kalbe gönderdiği bir titreşimdi Bu acı veriyordu, evet! Çünkü aşkta muadildi buna… Visem bütün gece gözümü kırpmadan birini uyurken izlememe sebep olan şey aşktır, dedi Gassan gerçekçi, Visem duygusal baksada aşk’a, onsuz doğru bakamıyorlardı hayata!

Aşk’ın varlığı yalan veya gerçek olsada , her duygu güzeldir aslında! Hissiz doğmadık ama hissiz olabildik hernasılsa… Aşk’a adadığımız her canlı, duygularımızın çıkışına sebep olan her varlık için AŞK mevcudiyet kazanmalı! Aşk var olmalı ki, tebessümü tatmalı Aşk varolmalı ki kalbimizin çarpmasını hissetmeli Aşk var olmalı ki sevmekle vakıf olunmalı! Evlerimizde güzelliklerden yumak yapıp, herkese atmalı

Ey aşk burdaysan bir işaret ver! Ver de dünyamız şaşsın, kıyamet yakındır diyenler haklı çıksın