|
|
Konu Araçları |
arasında, birinci, devletinde, dönem, modernleşme, osmanlı, yılları |
Osmanlı Devleti'nde Modernleşme Birinci Dönem: 1770-1830 Yılları Arasında Osmanlı Devleti'nde Modernleşme |
08-20-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Osmanlı Devleti'nde Modernleşme Birinci Dönem: 1770-1830 Yılları Arasında Osmanlı Devleti'nde ModernleşmeBirinci Dönem: 1770-1830 yılları arasında Osmanlı Devleti'nde modernleşme Osmanlı toplumunda okuma-yazma oranının yükseltilmesi, eğitim-öğretim kurumlarının yaygınlaştırılması, kamuoyu oluşturulması gibi konularda muhtemelen en büyük pay matbaaya aittir Giderek farkına varılan, dönemin aydın ve eğitimli grupları arasında en belirgin olan yöntem de budur 15 ve 16 yüzyıllarında Osmanlı Devleti'nde askeri ve idari alanda birçok başarılı dönemden sonra, siyasette bozukluklara eğilimler görülür 1699 yılında ilk toprak kaybıyla beraber Osmanlı'da yeterlilik ve güven duygularıyla ilgili sorgulamalar açığa çıkar 3 Selim ve 2 Mahmut dönemlerinde hayata geçirilen reformların birçoğunun "ilmiye zümresi"ne mensup kişilerce hazırlandığı, hatta bazen onlar tarafından hayata geçirildiği bilinir 19 yüzyılın başlarına gelindiğinde, yönetim de dahil herkes Batı'nın üstünlüğü, ekonomik ve diğer alanlardaki başarılarından etkilenmiştir Bununla beraber Batı'ya özenilmesi, gereken her şeyin Osmanlı Devleti'nde de uygulanmasının yanı sıra, bazı çevrelerce de geleneksel olanların reforme edilerek alınması gerektiğine inanılıyordu 18 yüzyılın ikinci yarısından itibaren, eğitimden hukuka, sosyo-ekonomiden, siyaset ve yönetime kadar; Osmanlı'da görülmemiş sorunlar ve giderek ağırlaşan şartlar meydana geldi Osmanlı yönetiminin gün geçtikçe nitelikli ve kabiliyetli insan gücüne olan ihtiyacı artmıştır Tüm bu şartlar bir yandan siyasi-idari-askeri şartları zorlaştırıyor ve toplum üzerinde daha çok baskı kurmasına neden oluyordu Osmanlı yönetiminin sistem ve yapı olarak değişikliklere uğramasıyla ilmiye zümresinin görevi giderek artmış ve sorumlulukları çoğalmıştır Klasik Osmanlı sisteminde yargı, eğitim ve yasaları yorumlayan ilmiye zümresi, 1770-1830 yıllarının birinci döneminde, askeri ve mali kararları, yönetim ve dış ilişkileri de içine alacak şekilde genişleyerek Meşveret Meclislerine zemin olmuştur Önemle belirtmek gerekir ki; bu dönemde bireysel çıkar ve otoriteden çok, toplumsal çıkarlar üstün tutulmuştur İlmiye zümresinin Osmanlı yönetiminde ve kararlarında aldığı rol, buna etken gösterilebilinir Dikkati çeken bir diğer kısımsa; ilmiye zümresinin Klasik Osmanlı anlayışına ya da kapital sisteme karşı daha çok "toplumsal birey", komünal sistemi tercih etmiş olmasıdır Askeri ve teknik alanda yapılan düzenlemeler bir tarafa bırakılırsa, tıp eğitimi, fen bilimleri de dahil olmak üzere, gerek idari personel ve gerekse eğitim-öğretim elemanı olarak, Devletin eğitim-öğretim kurumlarının büyük çoğunluğunda (ekseriyet) ilmiye mensuplarının yer aldığı; temel eğitim ve geleneksel dini eğitim kurumlarının ise, tamamen zümrenin denetlemesinde (kontrol) olduğu bilinmektedir Ülkenin mali kaynaklarının önemli bir kısmının yanı sıra, toplumsal sermaye birikiminin de azımsanamayacak ölçüde olduğu, bilgi üretim ve dağıtım sistemlerinin ilmiye zümresinin elinde bulunduğu söylenilebilir İlmiye zümresinin Klasik Osmanlı veya Batı modellerinden farklı olarak; daha önce benzeri görülmedik ekonomik, askeri siyasi ve dış ilişkileri genişletmeyi kapsayan kararlarda etkin olması ve sorumluluğu, zümrenin içinde bulunduğu rol ve özellikleri göstermesi açısından önemli bir noktadır Toplumun duyarlı olduğu konularda ilmiye zümresi, dini duyguları isteklendirerek (motive) hem toplumu yanına çekmiş oluyor, hem de siyasi-idari kararlara daha çok katılım sağlıyordu Sonuç olarak; 1770-1830 yılları arasında ilmiye zümresinin Osmanlı yönetiminde ve kararlarında ön plana çıkmasında en önemli etkenler; örgütlenebilmesi, toplumsal, ekonomik sermayeye sahip olması gösterilebilinir Kaynak : Wikipedia |
|