Portekiz Sömürge Savaşları *****Lı Mücadele |
08-20-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Portekiz Sömürge Savaşları *****Lı Mücadele*****lı mücadele Portekiz birlikleri Afrika'da Angola'da *****lı mücadele 4 Şubat 1961 günü başlar Çatışmaların yoğun olduğu bölge Zaire, Uige ve Cuanza arasındaki bölgeydi ABD destekli UPA özerklik istemekteyken 15 yüzyıldan beri bölgede bulunan Portekizler asimile ettikleri bölgeyi Portekiz ülkesinin bir kısmı olarak görmekte ve denizaşırı çok milletli imparatorluklarının dağılmasını istememekteydi Salazar dahil olmak üzere Portekiz liderleri çok milletli toplumsal yapıyı savunmakta bu sayede sömürge topraklarını Portekiz kapsamında değerlendirmekteydiler Portekiz liderlerine göre denizaşırı imparatorluk ülke için vazgeçilmez derecede önemliydi Portekiz Afrikasında Portekiz vatandaşı olmuş siyah Afrika kökenlilerin birçok kamu kurumunda, sağlık, eğitim alanında görev almasına izin veriliyordu Buna ordu birlikleri dahildi Ayrıca ırklar arasında evlilik konusunda bir engelleme yoktu Bölgedeki hem Avrupalı Portekizlere hem de yerel Afrikalılara ilk orta ve teknik lise seviyesinde eğitim imkanı sağlanmaktaydı Bu durum bağımsızlıktan sonraki dönemde ortaya çıkan Afrikalı liderlere bakıldığında daha iyi anlaşılacaktır Sömürgelerde yetişen ve Portekiz'de üniversite eğitimi alan liderler arasında Samora Machel, Mario Pinto de Andrade, Marcelino dos Santos, Eduardo Mondlane, Agostinho Neto, Amilcar Cabral, Joaquim Chissano ve Graça Machel sayılabilir1960'lı yıllarda Portekiz Afrikasında iki büyük üniversite açıldı Universidade de Luanda Angola'da faaliyet gösterirken Universidade de Lourenço Marques Mozambik'de açılır Bu dönemde Portekiz'deki üniversite sayısının toplamda dört olduğu hatırlanırsa bu üniversitelerin değeri daha da iyi anlaşılacaktır Portekiz tarihinde en fazla yıldızlaştırılan sporcusunun ise siyahi futbolcu Portekiz Afrikasından Eusebio olması Portekiz'in uyguladığı asimilasyon ve çok milliyetlilik politikasının örneklerindendir İlk başlarda öncelik Afrika'da bulunan Portekizlilerin ihtiyaçları olduğundan dolayı yerel kabile ve halkların istek ve ihtiyaçları gözardı edilmiştir Bu şekilde aşağılanan yerel halk sosyal yönetim gözünde ikinci sınıf vatandaş olacaktı Afrikalılar kendilerini geliştirebilmek için yeterli imkanın kendilerine verilmediğinden ve Avrupalılara ayrıcalık tanındığından şikayet ederler Bu sıralarda ortaya çıkan UPA sivil halka karşı katliamlara başlar ABD hükümetinin tamamen bilgisi dahilinde yapılan saldırıların amacı Portekiz'in sömürgelerinden çekilmesini sağlamaktır ABD Başkanı John Fitzgerald Kennedy Portekiz'deki ABD konsolosluğu aracılığıyla Portekiz diktatörü Antonio de Salazar'a bu yönde bir mesaj gönderir ABD ayrıca Salazar'ı devirmek için bir darbe bile tezgahlayacak ancak başarısız olacaktır Bu darbe girişiminin ardından Salazar iktidarını sağlamlaştıracak ve özellikle Angola'ya çok sayıda asker göndererek bu ülkede yaşanacak olan vahşete sebep olacaktır Salazar yönetimi tüm toplumu askeri bir hayata zorlayacak, tüm erkekler 3 yıllık zorunlu askerlik hizmetine mecbur bırakılacaklardır Askerliğini yapmaya gelen gençlerin çoğunluğu ise Portekiz'in denizaşırı sömürgelerinde savaşmaya gönderilecektir Buna ek olarak 1974 yılında sömürgelerdeki savaşta Portekiz askerlerinin çoğunluğunu siyahlar oluşturmaktaydı Bu durum da huzursuzluk yaratmaktaydı Portekiz Ordusu 1974 yılına gelindiğinde askeri kabiliyetinin doruğundaydı ve aslında askeri anlamda savaşı kazanmak üzere olmasına rağmen siyasi ve toplumsal rejim son günlerini yaşamaktaydı Karanfil Devriminin olduğu yıl Angola ve Mozambik'de askeri üstünlük kesin gibidir, Angola'da savaş neredeyse kazanılmıştır, Gine-Bissau'da ülkenin neredeyse tamamen tüm topraklar denetim altındadır, yalnızca Mozambik'in kuzey bölgesinde durum kötüye gitmektedir Tetteh Hormeku'nun Üçüncü Dünya hareketiyle ilgili yaptığı çalışmaya göre ABD Portekiz'in Afirka'daki varlığını devam ettireceğinden o kadar emindir ki Karanfil Devrimi'ne tamamen hazırlıksız yakalanır Portekiz'in sömürgelerinden hızla çekilmesinden sonra ise çaresizliğe düşen ABD ırkçı Güney Afrika yönetimiyle beraber paralı askerler ordusuyla özellikle Angola'ya saldıracaktır[10] Portekiz'in bölgeden çekilmesiyle beraber ABD yerel *****lı örgütlere verdiği desteği azaltmaya başlar Sovyetler Birliği ise dünyanın diğer birçok yerinde başarıyla uyguladığı stratejinin burada başarısız olduğınu görünce taktiklerini değiştirecektir[11] Sovyetler Birliği bu dönemde Angola'dan çok Portekiz'e yoğunlaşır Sömürgelerde verilen kayıpların artması ve toplumdaki Salazar rejimine karşı hoşnutsuzluğun artması sebebiyle ülkede siyasal olarak tek aktif olan muhalif siyasal hareket olan yeraltındaki komünistlerin önünü açacaktır Zenginlerle fakirlerin arasındaki derin uçurumu gözler önüne seren Portekiz Komünist Partisi bu dönemde özellikle ordu içindeki düşük rütbeli subay ve astsubaylar arasında örgütlenecektir[12] 1974 yılının başında özellikle şehir merkezleri Portekiz Ordusunun denetiminde olmasıyla beraber kırsalda savaş değişik şiddette sürmekteydi Portekiz sömürgelerinde görece bir sükunet sürmekteydi Bunun tek istisnası ise küçük bir ülke olan Gine-Bissau olur Komşularından da destek gören PAIGC örgütü halkın da desteğini arkasına alarak önemli başarılar almaya devam etmekteydi[13] Komünist Partinin ve Salazar rejiminden rahatsız olan halkın desteğini de arkalarına alan düşük rütbeli askeri subaylar daha sonra Karanfil Devrimi olarak adlandırılacak askeri darbeyle 25 Nisan 1974 günü Portekiz'in başkenti Lizbon'da iktidarı alırlar Devrimi izleyen günlerde politik belirsizlik ve geçiş dönemi yaşanacak, ekonomik durum bundan kötü yönde etkilenecektir Birkaç yıl içerisinde siyasi arenadaki aktörler yerli yerine oturmaya başlayacak, başa seçimle geçen hükümetle beraber Portekiz 1986 yılında Avrupa Birliğine girecektir Angola Angola'da Portekiz askerleri Portekiz'in önemli denizaşırı sömürgelerinden başlıcası olan Angola'da Portekiz yönetimine karşı ayaklanma ilk olarak Uniao das Populaçoes de Angola (Angola Halk Birlikleri UPA) örgütü tarafından başlatılır Örgüt 1962 yılında adını Frente Nacional de Libertaçao de Angola (Angola'nın Bağımsızlığı için Ulusal Cephe FNLA) olarak değiştirir 4 Şubat 1961 tarihinde ise komünist Movimento Popular de Libertaçao de Angola (Angola'nın Kurtuluşu için Halk Hareketi MPLA) Luanda Hapishanesine saldıracak ve 7 polisi öldürerek savaşın içinde olduğunu ilan edecektir İzleyen günlerde 15 Martta UPA beyaz ve siyah ayrımı yapmadan yaptığı katliamlarına başlar Portekiz'in gerillalara karşı en başarılı olduğu bölge Angola olur Ancak Angola'nın oldukça büyük bir bölgede bulunması ve ülkeye sınırı olan ülke hükümetlerinin bazılarının gerillaların barınmasına izin vermesi Portekiz Ordusunun işini zorlayan bir belirleyen olur Angola kent merkezleriyle Zambiya veya Kongo sınırına o kadar uzaktır ki Portekizliler tarafından Terras do Fim do Mundo (dünyanın sonundaki topraklar) olarak tanımlanmaktadır Portekizlilerin askeri anlamda başarılı olmasının bir diğer sebebi de Angola'daki gerilla örgütlerinin çoğu zamanlarını birbirleriyle savaşmakla geçirmeleridir[14] Portekizliler, gerillalara karşı savaşta kuzenlerimiz diye adlandırdıkları ırkçı Güney Afrika yönetiminden destek alacaktır Angola'daki savaş sırasında Portekiz Ordusu birçoğu özgün olmak üzere çeşitli kontrgerilla *****lı kuvvet kullanır: Batalhoes de Caçadores Para-quedistas (Paraşütçü avcı birlikleri): Afrika'da yaygın kullanılmış ve Angola'daki savaşta ilk yer alan birlikler olmuştur Comandos (Komandolar): Önce Angola'da daha sonra Gine ve Mozambik'de kullanılır Caçadores Especiais (Özel avcılar): 1961 yılından beri Angola'da savaşırlar Fieis (Sadıklar): Katanga'lı sürgünlerdir Kongo'daki Mobutu rejimine karşı gelen siyahi askerlerdir Leais (Bağlılar): Zambiya'daki Kaunda rejimine karşı olan sürgün askerlerden oluşur Grupos Especiais (Özel gruplar): Komando eğitimi almış olan gönüllü siyashi askerler, Mozambik'de de kullanılır Tropas Especiais (Özel kuvvetler): Kabinda'daki Özel Gruplara verilen isim Flechas (Oklar): Çok başarılı olmuş birliklerdir İz sürme, keşif ve kontrgerilla operasyonlarda uzanlaşmış birliklerdi Mozambik'de de kullanılmıştır Grupo de Cavalaria Naº1 (1Süvari Grubu): Süvari birliğidir Heckler & Koch G3 ve Walther P-38 *****ıyla donanmış, keşif ve devriye görevi yapan birliklerdi Rodezya'da da yaygın olarak kullanılmıştır Batalhao de Cavalaria 1927 (1927 Süvari Birliği): M5A1 tanklarıyla savaşan birliklerdi Piyadelere destek vermek için ve ani operasyonlarda kullanılırdı Gine-Bissau Gine'de, Gine ve Cabo Verde Adasının Bağımsızlığı için Marksist Afrika Partisi PAIGC 1963 yılında Portekiz yönetimine karşı savaşmaya başlar Örgüte üye *****lı gerillalar Portekiz yönetiminin Tite'deki merkezine saldıracak ve bu tür saldırılar yaygınlaşacaktır Gine'deki savaşta ünlü devrimci lider Amilcar Cabral ile yine ünlü Portekizli General Antonio de Spinola karşı karşıya gelecektir 1965 yılında o zamana kadar ülkenin kuzeyinde küçük bir gerilla isyanı olarak devam eden savaş ülkenin doğusuna sıçrayacaktır PAIGC artık sosyalist devletlerden ve özellikle Küba'dan önemli oranda askeri destek ve yardım almaktadır Gine'de Portekiz Ordusu ilk başta savunmada kalacak, elleirndeki kent merkezlerini ve önemli mevkileri tahkim edeceklerdir Ancak Portekiz Ordusu özellikle PAIGC hakimiyetindeki kırsal bölgelerde sürekli olarak saldırıya uğrayacaktır PAIGC örgütü sürekli olarak halk desteğini artırarak güçlenmekteydi Kısa bir süre içerisinde PAIGC Portekiz Ordusunun denetimindeki araziyi çok kısıtlayacakkadar güçlenecektir Diğer sömürge bölgelerinin aksine küçük birliklere dayanan Portekiz kontrgerilla taktikleri Gine'de başarılı olmaz Ulaşımın zorlu olduğu bataklık arazide kolay hakimiyet sağlamak için deniz birlikleri kullanılmıştır Bu konuda Fuzileiro komandoları vurucu güç olarak görev yapmıştır 1960'lı yılların sonuna doğru General Antonio spinola'nın yaptığı askeri hamle sayesinde Portekiz kuvvetleri saldırıya geçecek daha başarılı olacaktır 1970 yılında Portekiz Sekou Toure'ye karşı bir darbe planlamasına girişir Buna göre Operaçao Mar Verde (Yeşil Deniz Harekatı) sırasında Gineli sürgünler Gine-Conakry'de bir darbe gerçekleştirecek, PAIGC'e ait askeri tesisler imha edilecek, Amilcar Cabral tutuklanacak, Portekizli esirler serbest bırakılacaktır Harekat başarısız olur, sadece çok az sayıda savaş esiri kurtarılabilir, bazı PAIGC gemileri de batırılır Nijerya ve Cezayir Gine-Conakry'ye yardım teklif eder, Sovyetler Birliği ise bölge NATO donanmasının devriye bölgesi olmasına rağmen bölgeye savaş gemileri gönderir 1968 ile 1972 yılları arasında Portekiz kuvvetleri durumu görece kontrol altına alır Bu dönemde Portekiz Ordusu bağımsızlık yanlısı yurtsever harekete yasadışı *****ist saldırılar gerçekleştirecek, bu saldırılar doğrultusunda Ocak 1973'de Amilcar Cabral öldürülecektir Bütün bunlara rağmen PAIGC savaşmaya devam edecek, tahkim Portekiz mevkilerine saldırılar sıklaşacaktır PAIGC Sovyetler Birliğinden uçaksavar ağır ***** desteği aldıktan sonra Portekiz Hava Kuvvetlerinin hava saldırıları durma noktasına gelecektir Gine'deki savaş Portekiz'in Vietnamı olarak adlandırılma başlanacaktır PAIGC iyi donanımlı, iyi eğitimli ve Senegal gibi komşu ülkelerde barınabileceği güvenli bölgelere sahipti Gine'deki balta girmemiş ormanlar ve komşu ülkelerin sınıra çok yakın olması PAIGC örgütüne saldırı için taktik avantaj sağlamaktaydıDurumu kontrol etmek için Portekiz Ordusu Gine-Conakry'yi 1970 yılında işgal edecektir Gine'deki savaşta Portekiz Ordusu özellikle iki özel birlik kullanacaktır: Afrika Komandoları (Comandos Africanos): Subayları dahil tamamen siyahlardan oluşan komando birlikleri Afrika Özel Deniz Kuvvetleri (Fuzileiros Especiais Africanos): Bütün askerleri siyahlardan oluşan deniz kuvvetleri Mozambik FRELIMO başkanı Samora Machel devlet başkanıyken Doğu Almanya ziyareti sırasında Erich Honecker ile beraber(1980) Mozambik, Portekiz'e karşı bağımsızlık savaşı başlatan en son sömürgesiydi Bağımsızlık hareketi Mozambik Marksist Leninist Kurtuluş Cephesi (FRELIMO) öncülüğünde yürütülecek ve Portekiz askerlerine karşı ilk saldırı 24 Eylül 1964 günü gerçekleştirilecektirCabo Delgado bölgesindeki çatışma, ülkenin merkezindeki Tete bölgesine sıçrar Aynı yılın 16 Kasımında Portekiz Ordusu ülkenin kuzeyindeki Xilama bölgesinde ilk önemli kayıplarını verecektir Gerilla birliklerinin sayısı sürekli olarak artacak ve Portekiz askerlerinin sınırlı sayısı durumu sömürgeciler için güçleştirecekti Ayaklanma durumu Meponda ve Mandimba bölgesine doğru yayılacak ve komşu Malawi sınırına dayanacaktır Niassa bölgesinde FRELIMO'nun amacı Zambezi'ye açılacak bir koridoru oluşturmaktı Nisan 1970'e kadar FRELIMO'nun etkisi süreli olarak artmaya devam etti Bunda Samora Machel'in önderliğinin de etkisi bulunmaktaydı Bu dönemde Portekiz Ordusu kendisine beklenmedik bir müttefik bulacak ve askeri anlamda destek alacaktır Rodezya, Portekiz'in destekçisi olarak Mozambik'deki operasyonlara dahil olmaya başlayacaktır[15] Bu sayede 1973 yılında gelindiğinde tüm Mozambik'de kontrol Portekiz'in eline geçer[16] 1970'li yıllarda General Kaulza de Arriaga Gordion Düğümü (Operaçao No Gordio)adı verilen operasyonla geleneksel savaş yöntemleriyle Mozambik'in kuzeyindeki gerilla üslerine karşı saldırıya geçer Bu dönemdeki en büyük askeri operasonlardan bir tanesi olan saldırı hakkında birbirinden çok farklı değerlendirmeler bulunmaktadır 6 ay süren ve 30 binden çok Portekiz askerinin katıldığı operasyon bağımsız tarihçiler tarafından bir başarısızlık olarak değerlendirilmektedir[17] Operasyonlar askeri anlamda başarılı olsa da Portekiz ordusunun yöre halklarına karşı giriştiği katliamlar (özellikle 1972 Wiriyamu katliamı), operasyonun artan maliyeti, artan asker kayıplarının kamuoyunda yarattığı baskının yanı sıra FRELIMO'nun bütün çabalara rağmen ayakta kalması operasyonu başarısız kılacaktır Sonunda Arriaga görevden alınacak ve aşkent Lizbon'daki Karanfil Devrimi ile Mozambik'deki askeri varlık sona erecektir Arriaga hem sivil halka karşı giriştiği katliamlar dolayısıyla hem de yükselen sol kamuoyuna karşı darbe girişiminde bulunması ihtimaline karşı tasfiye edilir Mozambik'de Portekiz Ordusu yine özel birlikler kullanmıştır: Grupos Especiais (Özel gruplar): Angola'dakine benzer kuvvetlerdir Yerel halktan olulşan kontrgerilla kuvvetleriydi Grupos Especiais Para-Quedistas (Paraşütçü özel grupları): Hava indirme eğitimi verilen gönüllü siyah birliklerdi Grupos Especiais de Pisteiros de Combate (Savaş izciliği özel grupları): Gerilla birliklerinin izini sürüp yerlerine bulmaya çalışan birliklerdi Flechas (Oklar): Angola'dakine benzer birlikler Afrika Birlik Örgütünün (OAU) rolü 1963 yılında kurulan örgütün amacı Afirka ulusları arasında dayanışmanın sağlanmasıydı Örgütün bir diğer amacı ise kıtada sömürgeciliğin sona erdilirmesiydi Kurulduktan sonra sömürgeci ülkelere karşı yoğun faaliyet içersinde oldu Sık sık Portekiz sömügelerindeki durum Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda gündeme getirildi Dar es Salaam Tanzanya'daki merkezinin yanı sıra Etiyopya, Cezayir, Uganda, Mısır, Zaire, Gine, Senegal ve Nijerya'daki şubeleri aracılığıyla faaliyetlerini sürdürdü Örgüt Angolalı bağımsızlık yanlılarının yanında yer alacak ve 1972 yılında hem FNLA hem de MPLA örgütünü Angola halklarının temsilcisi olarak tanıyarak onları birleşmeye zorlayacaktır Örgüt 1964 yılında Gine-Bissau halkının temsilcisi olarak PAIGC örgütünü, 1965 yılında da Mozambik halkının temsilcisi olarak da FRELIMO örgütünü tanır Kaynak : Wikipedia |
|