birkaç güzel fıkra... |
10-05-2006 | #1 |
cyberg
|
birkaç güzel fıkra...SARIŞININ BÖYLESİ New York`tan Los Angeles`e giden ucakta cingoz bir avukat ile sarisin aptal gorunuslu bir hanim yanyana oturuyorlar Avukat hem hanimla yakinlasmak hem de hosca vakit gecirmek icin bir oyun teklif ediyor Kabul gorunce oyunu anlatiyor: -Size bir soru soracagim, cevabi bilemezseniz bana 5 dolar vereceksiniz, sonra siz soracaksiniz bilemezsem ben size 50 dolar verecegim Ve ilk soruyu soruyor: -Ay ile dunya arasindaki uzaklik ne kadardir? Kadin tek soz soylemeden cantasindan 5 dolar cikarip adama uzatmis Soru sorma sirasi sarisina gelmis: -Tepeye 3 ayakla tirmanip 4 ayakla asagi inen sey nedir? Adam dakikalarca dusunmus Yaniti bulamamis Cuzdanindan 50 dolar cikarip kadina uzatmis Kadin parayi kibarca alip cantasina koyarken avukat merakla sormus: -Cevap ne? Kadin tek kelime etmeden cantasini acmis ve 5 dolar cikarip adama uzatmis KAYSERİLİ MÜHENDİS Kayseri"nin bir koyunde imece yontemiyle yol yapiliyor Bunun icin de esekten yararlaniliyor: Esek hangi yolu izlerse, orasi genisletip araba yoluna donusturuluyor Koye gelmis olan Amerikali Baris Gonullusu ne olup bittigini kavrayamadigi icin sorar: - Ne yapiyorsunuz boyle? - Yol yapiyoruz - Bu esek ne icin? - O, yolun muhendizi Yola uygun gecenegi o gosterir Baris Gonullusu katila katila guler: - Ya esek bulamasaydiniz? - Iste o zaman Amerika"dan muhendiz getirirdik! AMERKALI İNGİLİZ VE IRAKLI Bir Amerikali, bir Ingiliz ve bir Irakli kahvede oturmus cay iciyorlar Amerikali cayini bitirince bardagi havaya firlatmis, silahini cikarip bardaga ates edip parcalamis: - "Bizde bardaklar o kadar ucuzdur ki biz Amerika'da ayni bardakla iki kere cay icmeyiz" demiş Ingiliz de bunun üzerine cayini bitirip bardagi havaya firlatmis ve ates ederek bardagi parçalamis: - "Bizim Ingiliz kumsallarinda bardak yapacak cam icin o kadar cok kumsal vardir ki, ayni bardakla iki kere cay içmeyiz" demiş Bunun üzerine Irakli da çayini bitirmis, bardagi havaya firlatmis, silahini çekip Amerikali ve Ingilizi vurup öldürmüs: -"Bagdat'ta bu Ingiliz ve Amerikalilardan o kadar cok var ki, biz ayni adamlarla oturup iki kere cay icmeyiz demiş APANDİSİT İki sevgili bir ağacın gölgesinde otururlarDelikanlının tatlı sözleri arasında bir ara kız sevgilisinin kulağına fısıldar : -Sevgilim sana apandist ameliyatı olduğum yeri göstereyim Delikanlının gözleri parlar -Göster canım göster Kız eliyle uzak bir yeri göstererek : -Bak şu ilerde görünen sarı bina var ya, onun üçüncü katı BİR İKİ ÜÇ DÖRT Yaşlı adam, doktora derdini anlatıyor: - Birinci normal İkincide de idare ediyorum Üçüncüde dizlerim kesiliyor Dördüncü ölüm gibi bir şey - Olur mu o kadar, diye sözünü kesti doktor Birden fazlası çok zararlı sizin için - Ne yapabilirim ki, doktor bey? Asansör olsa, bunlar olmaz Ama beşinci kattaki daireme merdivenden çıkmak zorundayım ANGARYA OLSAYDI Bir gun profesorlerin aklina rahatsiz edici bir soru takilmis Esleriyle olan cinsel hayatlari acaba bir zevk mi, yoksa angarya mi? Dusunmusler, aralarinda tartismislar ama bir sonuca varamamislar Iclerinden biri "Docentlere danisalim, bakalim onlar ne dusunuyor bu konuda?" demis Gidip sormuslar Docentler dusunmus ve "Siz bilirsiniz hocam" demisler proflara Proflar icin bu soru karin agrisi olmus Gidip yardimci doclara basvurmusar, onlar da bir sure dusunup "Siz daha iyi bilirsiniz hocam" demisler Proflar bir cevap bulamamanin sikintisi icinde bir de asistanlara soralim demisler Neyse utana sikila sormuslar "Sizce bizim eslerimizle olan cinsel hayatimiz bir zevk midir, yoksa angarya mi?" Asistanlar hep bir agizdan "ZEVKtir" diye bagirmislar Proflar merak etmisler nasil bu kadar emin ve cabuk cevap verebildiklerini Asistanlar hep bir agizdan cevaplamislar: "Angarya olsaydi bize yaptirirdiniz" ASTRONOT TEMEL NASA uzay üssünde yeni bir deneme yapılıyormuş Gönüllü başvuranlar arasından Temel, astronot adayı olarak seçilmiş Ön elemede oldukça sıkı testleri geçen Temel 3 aylık ikinci bir eğitim ile iyi bir astronot olabilmiş Beklenen an gelmiş ve Temel bir maymunla birlikte uzay mekiğine binerek havalanmışlar Atmosfer aşıldıktan sonra Temel'e siki sıkıya söylenildiği gibi zarfları açıp maymunun ve kendisinin görev kartlarını okumak ilk işi olmuş Maymunun görevleri : "Yerküre ile bağlantıyı sürekli kontrol altında tutmak Her 2 saatte bir yörüngedeki sapmaları ayarlamak Füze içindeki hava basıncı, ısı, iletkenlik değerlerini aşağıya bildirmek Yakıt harcamasını ve motorların sırasını belirlemek" diye devam ederken okumaktan sıkılan Temel kendi görev kartını açmış : "Maymunu iyi besle!" *Ö*ÜNDEN TANINAN ADAM Başçavuş, karargahtaki erlerin teftişiyle meşguldür, aniden üçüncü katın penceresinde hava almakta olan bir çift iri kalça gözüne çarparMerdivenleri dörder dörder çıkar, hışımla odanın kapısını açar ve bağırır : -Hangi sersem kıçını pencereye çıkardı! -Ben başçavuşum, der genç bir askerHava o kadar sıcaktı ki -Ulan eşşoğlueşşek, ya general yoldan geçseydiN`pardın? -Ama geçti başçavuşum -Peki , bir şey demedi mi ulan! -Dedi, başçavuşum, günaydın Başçavuşum, dedi |
|