Dalkoz, Bayramören Tarihi |
08-20-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Dalkoz, Bayramören TarihiTarihi Dalkoz, sözlük anlamıyla cevizi bol manasına gelir Dalkoz'da günümüze kadar bilimsel araştırmalar ve arkeolojik kazılar yapılmamış olmasına rağmen, gerek ev inşaatları sırasında, gerekse tarla sürme, bağ, bahçe çalışmaları sırasında çıkan tarihi eserler dikkatli incelendiğinde köyümüzün yüzyıllar boyunca sürekli bir yerleşim alanı olduğu ortaya çıkmaktadır Bulunan çanak, çömlek, testi, kolye, süs eşyası gibi eserler köyümüzde özellikle Bizans dönemlerine ait uzun süreli bir yerleşim olduğunu kanıtlamaktadır Akkaya ve Gulpi Tepesi gibi yerlerde yapılan kazılarda bulunan mezar kalıntıları bu tespiti doğrulamaktadır Yaşlıların anlattıkları ve kuşaktan kuşağa aktarılan köyümüzün kuruluş öyküsü ise şöyledir Osmanlı Padişahları harplerde başarı kazanan komutanlarını Osmanlı Devleti geleneklerine göre ödüllendirmek hem de savaşta kazanılan yerleri elde tutabilmek amacıyla bu bölgelerde arazi vererek onlarında buralara yerleşmesini istermiş Bunlardan biri olan Hasmel Ağa köyün Yukarı Mahallesine, Alaybeyoğlu ise aşağı harmanlardan çayın görünüşünü beğendiği için Aşağı Mahalleye yerleşmişler Harp yıllarında Kastamonu Sancağı asker istediğinde birbirini gören yüksek tepelere ateş yakılır bu ateşi gören Alaybeyleri de bulundukları bölgeden asker toplarlarmış Köyümüzün yakınındaki köylerden Gebil Köyünün tepeleri bu tarz haberleşme için kullanılırmış Köyümüzün Dilsiz gil ve Şah gil sülalesi Hasmel Ağa kökeninden, Mazin gil, Kocağ gil, Kadı gil, Onbaşı gil sülalesi ise Alay bey kökeninden gelmektedir Daha sonraları Alay bey sülalesine Kafkaslardan Çerkez Ahmet ismindeki bir kişinin iç güveyi olarak gelmesiyle köy yavaş yavaş oluşmaya başlar İnşaat ve tamir işleri için o zamanlar Kastamonu ya bağlı olan Kargı İlçesinden Ahmet ve Mehmet isminde iki kardeş gelirler Bu kardeşlerden gelen sülaleye köyümüzde Usta gil Sülalesi denmektedir Ahmet Çavuş, Kel Kasım, Ali Çavuş, Ahmet Ustanın, Ali Usta, Hasan Usta, Mehmet Ustanın kökenindendir Sonraki yıllarda o zamanlar kadılık olan Melan Kadılığından gelen Köçek Kamil, Kurşunlu nun bir köyünden gelen Köçek Hakkı, Tataristan dan gelenlerle (Tatargil) köyümüz artık son durumunu almıştır Coğrafi konumu itibariyle Kuzey Anadolu Fay hattı üzerinde bulunan köyümüzde 1943 yılının Aralık ayında 74 şiddetinde, bir yıl sonra 1 Şubat 1944 günü saat 06:05 de yine aynı şiddetle iki ayrı (hareket) deprem yaşamış, bu depremlerde köyümüzün evlerinin tamamına yakını yıkılmış, bir çok büyükbaş hayvan telef olmuştur 1943 yılındaki depremden ağır hasarlı olarak çıkan bir çok ev 1944 yılındaki depremde tamamen yıkılmıştır Depremlerden sonra çıkan yangınlar ise maddi kayıpları ağırlaştırmıştır Özellikle o yıllarda Bucak Merkezi olan İlçemiz Bayramören de bu yangınlar büyük kayıplara yol açmıştır 1952 yılında Tarih-Coğrafya öğretmeni olan Hasan ÖZGÖR tarafından yazılan Deprem Bilgisi adlı kitapta, 1944 depreminde Kurşunlu ya gelen OrdProf Hamit Nazif Pamire Melan Köyünü gezerken el yazması bir tarih kitabı verildiği ve bu kitapta ebcett hesabı ile o tarihten 107 sene önce 1837 aynı bölgede yine şiddetli bir depremin kaydedildiği belirtilir (KAYNAK:KurşunluOrg) Daha sonra 13 Ağustos 1951 yılında Kurşunlu merkezli deprem ise köyümüzde fazla bir hasar yaratmamıştır Köyümüzdeki evlerin bir çoğu 1944 yılındaki depremden sonra yapılan evlerdir Depremlerden fazlasıyla zarar gören köyümüz daha sonraki yıllarda yaşadığı yangınlarla büyük acılara boğulmuştur 1958 ve 1993 yıllarında Aşağı Mahallede ve özellikle Orta Mahallede çıkan yangınlarda buralarda bulunan evlerin tamamına yakını yanmıştır Tarihi köy odamız son yangında kül olmuştur 1970'li yılların sonlarına doğru Anadolu nun birçok bölgesinde olduğu gibi köyümüzde de büyük şehirlere artan bir hızla göçler yaşanmıştır Bu nedenle nüfusu hızla azalmaya başlayan köyümüz günümüzde özellikle yaz aylarında emekli ağırlıklı bir köy görünümü arz etmektedir İmar ve İskan Bakanlığı 1972 yılında köyümüzün erozyon bölgesi olması ve köyümün alt kısmından geçen Melan Çayının özellikle kış aylarında çoğalan su miktarının sürekli toprak kaybına yol açması nedeniyle eski tarihi köyümüzün köyün yukarısına çıkarılmasına karar vermiştir Bu nedenle Su çıkan bölgesi ile Bayramören İlçemizin sınırlarına kadar olan ve yıllardır ekilmeyen tarlalar devlet tarafından kamulaştırılmış, parselleme yapılmış ve burada ev yapmak isteyen kişilere satılmıştır Başlangıçta devletin verdiği projelerin köy yaşamına uygun olmaması nedeniyle malzeme istihkaklarında sorunlar yaşanmış olmakla birlikte bu gün sayı itibariyle Dalkoz Köyü denildiğinde yukarı köy akla gelmektedir 1980'li yıllarda elektriğe de kavuşan köyümüzde genellikle tarım ağırlıklı bir yaşam hakimdir Emekli köylülerimizin çokluğu nedeniyle bu tarım işi daha çok meşguliyet ve oyalanma anlamındadır Özellikle 1990'lı yıllarda değişen iklim şartları nedeniyle eski yıllarda iki ürün alınabilen yerlerde günümüzde sonbahar geldiğinde hala yetişmeyen sebze ve meyveler bulunmaktadır Köyümüzde Latin Harfleriyle eğitim 1932 yılında eski köy camisinin yanındaki Tabağna olarak kullanılan ahşap bir binanın üzerine hayırsever bir kişi tarafından yapılan tek derslikli okulda başlamıştır 1933 yılında daha sonraki yıllarda çıkan yangında yanan köy odasında devam eden eğitim 1934 yılında köyümüzün üst tarafında yapılan daha modern sayılabilecek okulda devam etmiştir Sadece 3sınıfa kadar burada okuyabilen öğrencilere o yıllarda okur-yazar belgesi verilmiş, ilkokulu bitirmek isteyen öğrenciler ise dördüncü ve beşinci sınıfları İlçemiz Bayramören de bitirmişlerdir Eğitim alanında etraftaki köylere oranla daha ilerde olan okulumuza o yıllarda Melan, Oymağaç gibi çevre köylerden de öğrenci geldiği bilinmektedir Dalkoz tarihçesi Dalkoz köyü Ilgaz dağlarına bağlantısı olan sıra dağların Kurşunlu ile Bayramören arasındaki dağların kuzey yamacında yer almaktadır Dalkoz köyü eskilerde Melan Çayı kenarına yakın yerde kurulmuştur Kara Deniz bölgesinde Pontus Krallığı zamanında Dalkoz un bulunduğu yerde Rumlar yerleşmiş sonradan buralara Horasandan gelen Türk boyları yerleşmiş ve Osmanlı devleti zamanında Tevfik Fikret Dalkoz dan İstanbul a ikamet etmiştir Sonradan köyüne çocukken 1-2 sefer geldiği söylenir 1980 yılından sonra Dalkoz Köyü devlet tarafından planlı bir şekilde inşa edilmiştir Evleri Bayramören yolunun alt ve üst kısmına yerleşmiştir Suyu ve havası çok güzel bir köyümüzdür (Kaynak: wwwilgaz18com) Dalkoz Köyü Aşağı Mahalle Camii Bayramören İlçesi'nde bulunan; 19 yüzyıl ortalarında Alaybeyli Ali Ağa tarafından yaptırılmıştır Yapı, boyuna dikdörtgen planlı ve bağdadi kubbelidir Kubbe dıştan alaturka kiremit kaplı çatı ile örtülüdür Son cemaat yeri ile kıble cephesine bitişik minare 1966 yılında yapılmıştır Tevfik Fikret'in babasının Dalkoz'dan İstanbul'a göç ettiği bilinmektedir Kaynak : Wikipedia |
|