Hér Kadının İçinde Saklanan Küçük Bir Kız Vardır (: |
08-13-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Hér Kadının İçinde Saklanan Küçük Bir Kız Vardır (:Bülent, avucunu açmış kendisine doğru elini uzatan adama ters ters baktıElli yaşlarında gösteren adam, görmeye alıştığı hırpani kıyafetli dilencilere benzemiyorduÜzerindeki giysiler eski fakat temizdi Eli yüzü temiz ve sağlıklı görünüyordu "Sapa sağlam adam gidip çalışacağına dileniyor, belki benden daha zengindir" diye düşündü Zaten canı çok sıkkındı, birde sinirlenmişti Alaycı bir ses tonuyla: Ekmek parası mı istiyorsun ? diye sordu -Hayır çikolata parası lazım! Bülent'in kızgınlığı şaşkınlığa döndü Espri yeteneği olan dilencinin halide başka oluyor diye düşündü -Niye siz ekmek bulamayınca çikolata mı yiyorsunuz? -HayırEkmek bulamadığımız günler genellikle bulgur pilavı yeriz,onuda bulamadıysak aç yatarız Bülent adamın ciddi mi konuştuğunu yoksa dalga mı geçtiğini anlayamamıştı -Bu gün karnınız doydu üstüne tatlı mı istedi canınız? -Fakirin canı mı olur ki, tatlı istesin beyim -Bu bir kamera şakası mı yoksa sen iş bulamamış stendapçı mısın? -Hiçbiri değil Sadece fakirim Bugün karımın doğum günü, ona çikolata götürmek istiyorum -Doğum gününde yaş pasta alınır bildiğim kadarıyla -O bizim için değil zenginler içinOtuz yıllık evliliğimiz boyunca ona bir kez bile yaş pasta alamadımAma her doğum gününde mutlaka çikolata götürdüm Çikolatayı çok severAdamın söyledikleri Bülent'in dikkatini çekmişti O akşam karısıyla kavga etmiş, kapıyı çarpıp kendini sokağa atmıştıArabasınada binmemiş sahile kadar yürümüştü Denizi seyretmekde onu rahatlatmamıştı Oysa eskiden denizi seyrederken çok rahatlardı Dalgalar sıkıntısını alıp götürürdüFakat karısının evde ağlıyor olduğunu bildiği için olsa gerek, hiçbir şey onu rahatlatmıyorduDilenciyle konuşurken biraz kafası dağılmıştı "Acaba söyledikleri gerçek mi, yoksa uyduruyor mu" diye düşündü -Cebinde bir çikolata alacak para yok mu şimdi? Bülent'in sorusu üzerine adam ceplerini boşalttı, bir nüfus cüzdanından başka birşey çıkmadı -Ben dilenci değilim İşim yokGünlük çalışırım, ne iş bulursam yaparımFakat bugün bütün gün iş aradım, aksilik bu ya, hiçbir iş bulamadım Bülent oturduğu bankı işaret ederek yer gösterdi -Oturun biraz dertleşelim bari, dedi Adam çekingen çekingen oturdu yanına -Yokmu eşin dostun, borç alacak akraban? -Fakirin akrabalarıda fakir olur beyim Bulurlarsa kendi karınlarını doyururlar - Dilenecek kadar çok mu seviyorsun karını ? - Hem de çok seviyorum Otuz yılımı aydınlattı o benim -HımmmmAşk hemde otuz yıl süren aşk Hayret doğrusu! Aşkın ömrü en fazla üç yıl diyorlar oysa Sen otuz yıldan bahsediyorsun -EvetGeçen yıllar sevgimi azaltmadığı gibi artırdı -Söyle o zaman nedir evlilikte mutluluğun sırrı? Söylediklerine bakılırsa sen mutluluğun formülünü bulmuş gibisin -Ben ilkokulu bile bitirmedimÖyle formül falan bilmem -Formül dediysem kimya formülü sormuyorum canım Bende altı yıllık evliyim Sevdiğim kadınla evlendim, fakat mutlu değilim Sürekli kavga diyoruz Daha iki saat önce kapıyı çarptım çıktım Evimiz, arabamız, işimiz, gücümüz, her şeyimiz var, ama mutlu değilizSenin hiçbir şeyin yok, ama mutlusun Para mı acaba bizi mutsuz eden? -Hiçbir şeyim yok mu? Hayır benim herşeyim var Benim karım her şeyimSevgilim, eşim, arkadaşım, hayat yoldaşım Hayatımı paylaştığım insandan daha değerli ve daha önemli ne olabilir ki dünyada? Sizin ev, araba, iş diye her şey dediğiniz şeylerdir aslında hiçbir şey olan -Öyle deme, şu kadar varlığın içinde bile karım herşeyden şikayet ediyorBirde fakir olsam kim bilir ne olur? -Altın tasın, kan kusana faydası yoktur beyim Sen kadın ruhunu hiç anlamamışsın Hiçbir kadın iyi bir evde oturduğu, hergün çeşit çeşit yiyecekler yediği için mutlu olmaz Bir kadın, kocasının her şeyi olduğunu bildiğinde ancak mutlu olur -Sizin mutluluğunuzun sırrı bumu ? -Olabilir Ben karıma değerli şeyler alamıyorum ama ona benim için ne kadar değerli olduğunu hissettiriyorumO da çok mutlu oluyor -Bir kadına değerli olduğunu nasıl hissettirilir? -Küçük kızı severek -Küçük kız mı ? Hangi küçük kız ? -Yaşı kaç olursa olsun her kadının içinde hiç büyümeyen bir küçük kız vardır O kızı ne kadar çok sever, ne kadar çok mutu edersen, o kadını da o kadar mutlu edersin -Nasıl yani ? -Küçük kız neleri sever, nelerden hoşlanır bir düşünün Küçük kızlar hep beğenilmek, ilgi görmek isterlerGüzel olduklarını duymaya bayılırlarKendilerine prensesmiş gibi davranılmasını beklerlerKüçük kızlar hep prenses olmayı hayal ederlerSürprizlerden hoşlanırlar Biraz şımartılmak isterler Sevilmek ve sevildiklerini hep duymak isterler İltifata doymaz küçük kızlar Öyle değil mi? -Haklısın Benim dört yaşımda bir kızım var Adı Aylin Her akşam boynuma sarılır "babacığım beni ne kadar seviyorsun?" diye sorar Giysisini değiştirdiği zaman etrafımda "Baba güzel olmuş muyum?" diye sorar durur Güzelsin dememde yetmez ona " Harikasın prenses gibi olmuşsun" demeliyim Dünyanın en güzel kızı demeliyim -İşte kadınlar bir ömür boyu bunu duymak isterler Ben elli yaşındaki karıma böyle davranıyorumÖmrümüz olurda en, doksan yılda yaşarsak ben ona böyle davranmaya devam edeceğim Ona "bebeğim" diye hitap ediyorum çok hoşuna gidiyor "Bebeğim bana bir çay yapar mısın?" dediğimde çay yapmak için nasıl koşturduğunu görmelisiniz -Hiç kavga etmezmisiniz siz? -Kavga evliliğin tadı tuzu Arada bizde tartışırız Küsüp barışmanın tadı ayrıdır Benim karım bir keçi kadar inatçıdırOnunla barışmak için uğraşmak ayrı bir keyif verir bana -Benim eşim çok ciddi kadındır Hiç küçük kız havası yok onda -Küçük kızlar büyüdükleri zaman artık sevgi, ilgi istemeye utanırlar En ciddi yada en yaşlı kadının bile o küçük kız mutlaka vardır Yeterki sen o tatlı kızı sevindirmeyi, mutlu etmeyi bil ve o küçük kızı asla aldatmaYoksa bir daha sana güvenmez ve ne yaparsan yap hep kuşkuyla bakar Küçük kızlar hem çabuk mutlu olurlar hemde çabuk kırılırlar Çok narindir onlar Hoyrat elleri sevmezler Yumuşak dokunuşları severler -Bu tavsiyeni deneyeceğimFakat her zaman yapabilir miyim bilmiyorum Bazen işlerim çok yoğun oluyor o zaman eve çok yorgun gidiyorum -Bu sadece bir bahaneO küçük kızı mutlu etmek dünyanın en kolay işiÇoğu zaman birkaç tatlı söz yeterli olur Sen o küçük kızı mutlu ettiğinde karşılığını fazlasıyla alırsın Artık o seni rahat ettirmek için elinden gelen gayreti gösterir Karısı mutlu olmayan erkek mutlu olamaz Mutlu olmak isteyen erkek önce hayat arkadaşını mutlu etmelidirDüşünsene somurtkan, mutsuz,sürekli söylenen biriyle yolculuğa çıksan ne kadar mutlu olabilirsin -Haklısında bende bütün gün ailem için çalışıp yoruluyorum -Yine para, yine dış sebeplerEvet para önemli ve gerekli ama kadınlar para için erkekleri sevmezler Para geçici mutluluklar verir Kadınlar hediye almayı severler Paran varsa hediye al tabi Ama hediyeyle mutlu olmasını bekleme Hediyenin yanına sevgini katmazsan hediyenin bir anlamı yoktur Benim hiçbir zaman çok param olmadı Günlük kazandım günlük yedik Bazen aç kaldığımız günler olduHiçbir zaman karımın kulaklarına altın küpe takamadım ama her zaman aşk sözleri fısıldadım Hiçbir zaman boynuna pırlanta gerdanlık alamadım ama hep öpücüklerle sevdim boynunu Hiçbir zaman ona ipek elbiseler giydiremedim ama kendi bedenimle ipek elbise gibi yumuşacık sardım bedenini ve mutlu ettim onu Adam ayağa kalktı -Bana müsaade, artık gitmeliyim, karım merak ederSende git evine küçük kızın gönlünü al,belki o küçük kız şimdi evde ağlayıp duruyordur -Bülent de ayağa kalktı Kuvvetlice elini sıktı -Sizi tanıdığıma çok memnun oldum Elini bıraktı koluna girdiYolun karşısındaki pastaneyi gösterdi -Hadi gel eşin için şuradan çikolatalı pasta alalım, dedi Pastayı aldılarAdam hayatında ilk defa karısına yaş pasta götürmenin mutluluğuyla, binbir teşekkür ederek evinin yolunu tuttu Bülent'te pastanenin yanındaki manavdan karısının en sevdiği meyvelerden aldıEvine geldiğinde karısı şişmiş gözlerle mutfak masasında oturmuş su içiyordu Bülent hiç konuşmadan meyveleri büyükçe bir tabağa döküp yıkadı, sonra eşinin önüne koydu -Bunlar dünyanın en şanslı meyveleri, dedi İnci hiç konuşmadı -Sorsana "niye" diye İnci kızgın kızgın: -Niye? diye sordu -Çünkü dünyanın en güzel ve en tatlı kadınının midesine gidecek, dedi gayet ciddi bir ses tonuylaİnci şaşırmıştı Bir anda yüzünün ifadesi yumuşamıştı -Bunlar senin sevdiğin meyveler, senin için aldım -Hayret birşey! Her zaman kendi sevdiğin meyveleri alırdın Benim hangi meyveleri sevdiğimi iyi hatırlamışsın Aslında bu beklediğim istediğim bir şeydi "bak senin sevdiğin meyveleri aldım" Ama şimdi kıymeti yokÇünkü sana çok kırgınım, meyve alarak gönlümü alamazsın -Özür dilerim seni kırdığım için Sonra Bülent yere diz çöktü -Cezam neyse razıyım Ama bir tek şey istiyorum senden Seni delice seven bu adamı senden mahrum etme -Bülent yere çömelmiş, boynu bükük bir vaziyette çok komik görünüyordu İnci kıkır kıkır gülmeye başladı -Affetmek o kadar kolay değilBakalım hangi cezalara katlanabileceksin, dedi Bülent işte o zaman ona muzip muzip bakan eşinin içinde sakladığı küçük kızı gördüBundan sonra herşey daha farklı olacak diye düşündü |
|