Aşura Nedir? Aşura Gününde Neler Oldu? |
08-02-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Aşura Nedir? Aşura Gününde Neler Oldu?Sonpeygamberinfo-Özel Geçtiğimiz hafta Hicri yılbaşı ile birlikte içinde bulunmaya başladığımız Muharrem ayı hem Hicri takvimin ilk ayı olması hem de Aşura günü dolayısıyla inananlar için farklı anlamlara sahip olan aylardan Muharrem dolayısıyla da Müslüman halkın gündelik hayatında yavaş yavaş kıpırdanmalar hissedilmeye başlandı Aşura'nın yüklendiği veya kendisine yüklenilen anlamlar ise oldukça zengin Günümüzde de gelenekleri tüm canlılığıyla devamlılığını koruyan Aşura'nın tarihçesi de kadim zamanlara dayanmakta Aşura Nedir? Hicri takvime göre Muharrem ayının onuncu günü Aşura günüdür Kelimenin de Arapça'da on sayısıyla aynı yani "aşr" kökünden geldiği bilinmektedir İslam öncesi dönemden itibaren de birçok din ve inanç tarafından bu güne özel bir önem atfedile gelmiştir; çünkü tarih boyunca; * Cennetten yeryüzüne indirilen Hz Adem'in tevbesinin bugünde kabul edildiği * Hz Nuh'un gemisinin bugünde Cudi dağına oturduğu ve müminlerin bu günde kurtulduğu * Hz Musa ve kavminin aşura gününde Firavun'un zulmünden kurtulduğu * Hz İsa ve Hz Musa'nın bugünde doğduğu * Hz Yunus'un balığın karnından Aşura günü kurtulduğu * Hz Süleyman'a güç ve mülkün bugünde verildiği gibi birçok önemli olayın bugünde meydana geldiğine inanılmaktaydı Aşura'da Oruç Yahudiler Hz Musa'nın Aşura gününde Firavun'un zulmünden kurtulduğu için bugünü oruç tutarak geçirmektedirler İslam öncesi Arap toplumunda da Aşura gününde oruç tutulurdu ve Hz Peygamber'in de Ramazan orucu farz kılınana kadar Aşura orucuna devam ettiği ve çevresindekilere de bunu emrettiği sahih rivayetlerle bilinmektedir Ramazan orucu farz kılındıktan sonra ise Hz Peygamber'in bu konudaki uygulaması değişmiştir Bir hadiste "Aşura cahiliye devri insanlarının oruç tuttuğu bir gündü Fakat Ramazan orucu farz kılınınca Rasûlullah'a Aşura konusu sorulmuş, O da 'Aşura Allah'ın günlerinden bir gündür, dileyen bu günde oruç tutsun, dileyen tutmasın' buyurmuştur" şeklinde tavsiyesi ifade edilmektedir Ramazan orucu farz kılındıktan sonra Allah Rasûlü Aşura orucuna bir müddet ara verse de daha sonraları zaman zaman bugünde oruç tuttuğu güvenilir kaynaklarca bildirilmekte Ancak bu oruç hakkında Hz Peygamber'in önemli bir vurgusu vardır; Yahudileri taklit etmemek ve hurafelerin dine girmesini engellemek için sadece Muharrem'in onuncu günü değil, dokuz, on ve on birinci günlerinde peş peşe oruç tutulmalıdır İslam Tarihinde Acı Bir Gün: Kerbela İslam tarihinin en acı olaylarından ve yüzyıllardır Müslümanların matem tutmalarına sebep olan Kerbela olayı da 10 Muharrem (H 61 / M 1 Ekim 680), yani Aşura gününde meydana gelmiştir Sonraları özellikle Şia tarafından büyük bir yas günü olarak anılmaya başlamıştır Aşura Hz Peygamber'in torunu Hz Hüseyin'in beraberindekilerle birlikte Kufe şehri yakınlarında şehit edildiği Kerbela olayı zamanla Aşura gününe farklı anlamlar da katmıştır Şimdiye dek hep "şükür" günü olarak anılan Aşura (Hz Musa'nın kurtulması ve Hz Nuh'ın gemisinin Cudi Dağına oturması vb sebeplerle) artık bir matem günü olarak anılacaktır Yaşanan acı olaylar İslam tarihindeki siyasi mezhepleşmelerin itikadi boyuta taşınmasına da sebep olacak ve gerek Şia gerekse Emeviler tarafından günün manevi anlamlarından ziyade siyasal amaçlar göz önünde bulundurulacaktır Aşura Aşı ve Osmanlı'da Aşura Anadolu ve Osmanlı halklarının gündelik hayatlarında Aşura, tıpkı bugün de olduğu gibi oldukça önemli bir yere sahipti Müstehap olarak hükmedilen Aşura orucunun tutulduğu bugünlerde halk tarafından sürdürülmekte olan bir başka gelenek de bugün tatlı olarak isimlendirilen Aşura aşının pişirilip dağıtılmasıdır Çok eskilerden beri devam etmekte olan Aşura pişirme geleneği Anadolu'da daha çok esnaf teşkilatlarının büyük organizasyonlarıyla toplu bir şekilde yerine getirilirdi İstanbul'da ise diğer birçok uygulamada olduğu gibi Saray bu konuda öncüdür ve Saltanat mutfağında devasa kazanlarda günler öncesinden başlayan hazırlıklar eşliğinde aşura pişirilirdi Hazırlanan aşuradan ilk olarak özel bir törenle padişaha, harem halkına sunulması, sonra devlet ileri gelenlerine ve imaretlere dağıtılması adetti Asıl büyük dağıtım ise dualar eşliğinde halka yapılırdı Saray mutfağında çok sayıda büyük kazanda pişirilen (19 yüzyılda bu kazan sayısı 60 civarındadır, pişirilen Aşura'nın miktarı da tonlarla ancak ifade edilebilmektedir) Talimhane Meydanı'na sıra sıra dizildikten sonra Matbah-ı Amire imamı dua ederdi Ardından "âmin" diyen halka parmaklıklı kapılar açılır, her kazanın önünde kuyruklar oluşur ve beraberinde getirdikleri kaplara Aşura doldurulurdu |
|