Ana-Baba İle Münasebetlerde Âdab |
07-27-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Ana-Baba İle Münasebetlerde ÂdabAna-Baba İle Münasebetlerde Âdab Ana-Baba İle Münasebetlerde Âdab İslâmiyet, anne-babaya büyük değer vermiş, çocukların anne babalarına hürmet etmelerini, onları her zaman hoş tutmalarını, hattâ onlara "öf" bile dememelerini emretmiştir Cenâb-ı Hak, birçok âyet-i kerimede çocukların ana-babalarına iyilik etmelerini, ihsanda bulunmalarını; onları asla incitmemelerini emretmektedir Şimdi bu âyet-i kerimelerden bazılarına meâlen bakalım: "Rabbin şunu da emretti: Ondan başkasına ibâdet etmeyin; ana ve babaya da iyilikte bulunun Onlardan biri veya her ikisi senin yanında ihtiyarlık çağına erişecek olursa, onlara sakın 'Öf' bile deme, onları azarlama, onlara güzel söz söyle "Onlara merhamet ve tevazu kanadını ger ve de ki: 'Ey Rabbim, nasıl onlar beni küçükken besleyip büyüttülerse, sen de onlara öylece merhamet buyur" (İsrâ sûresi/23-24) "Biz insana, anne ve babasına iyilik etmesini emrettik Annesi onu zaaftan düşerek taşıdı Sütten kesilmesi de iki yıl sürdü Bana, annene ve babana şükret; dönüşün ancak Banadır, dedik" (Lokman sûresi/14) Cennet anaların ayaklan altında Sevgili Peygamberimiz de pek çok hadis-i şeriflerde ana babaya iyilikte bulunmayı, onlan asla incitmemeyi, onlara saygıda kusur etmemeyi ve onlarla nazikâne konuşmayı emretmiştir Şimdi ana-baba hakkının ehemmiyeti, çocukların ana-babaya nasıl muamele etmesi gerektiği, ana-babanın evladından razı olmasının ne kadar mühim olduğunu beyan eden hadis-i şeriflere bakalım: Hz Enes (ra) naklediyor: "Cennet anaların ayaklarının altındadır" (Ramûz, c 1/200-16) Hz Ubey İbni Mâlik (ra) rivayet ediyor: "Bir kimse anasını, babasını veya onlardan birini idrak eder (yaşar), ondan sonra da (onların rızâsını alamadığı için) Cehenneme girerse,'Allah onu rahmetinden uzak eder ve kovar" (age, c2/399-6) Hz Enes (ra) naklediyor: "Kul anne ve babasına dua etmeyi terk ettiğinde ondan rızık kesilir" (age, c 1/39-1) Hz İbni Abbas (ra) rivayet ediyor: "Bir baba veya anne, evladına hoşnudluk ifade eden bir bakışla baksa, onun bu bakışı, o evlad için bir insan azad etmiş olmasına denk olur Denildi ki: 'Yâ Resûlullah üç yüz altmış defa baksada mı?' Buyurdu ki: 'Allahu ekber (Allah bundan fazlasına da kadirdir)" (age, c 1/65-1) Hz İbni Amr (ra) naklediyor: "Rabbın rızâsı, babanın rızâsındadır Rabbın gazabı, babanın gazabındandır" (age, c 1/292-4) Hz Ebû Hüreyre (ra) naklediyor: "Allah'a itaat etmek, anneye-babaya itaat etmektedir Anneye babaya isyan eden Allah'a isyan etmiş olur" (age, c2/312-2) Hz Enes (ra) naklediyor: "Cihad, insanın yalnız fisebilillâh kılıç sallaması değildir İnsanın annesine babasına bakması da cihaddır Evladına bakan da cihaddadır Başkasına muhtaç olmamak için nefsi İçin çalışan da cihaddadır" (age,c2/362-8) Abdullah b Ömer'in şöyle dediği anlatıldı: "Resûlullah'a biri geldi:'Cihada çıkmak istiyorum,' dedi "Resûlullah (sav) sordu: 'Anan baban hayatta mı?' 'Evet' cevabını alınca şöyle buyurdu: "Onlara git İyilik yap; böylece cihad sevabı alırsın" (Tenbihü'l-Gafllin, c 1 /129) Âişe radıyallahu anhâ'dan: "Bir gün Peygamber Efendimizin yanına bir adam geldi Adamın beraberinde bir ihtiyar vardı Peygamber Efendimiz adama: "Bu ihtiyar kimdir?" diye sordu "Adam: "Babamdır," diye cevap verdi "Peygamber Efendimiz: "Öyle ise önüne geçme, o oturmadan sen oturma, onu adı ile çağırma ve ona kimseyi küfrettirme,' buyurdu" (Hayâtü's Sahabe, c3/37) Ana-baba baş tacı İşte bu hadis-i şerifleri ye daha pek çok hadis-i şerifleri işiten bir Müslüman hiç anasına, babasına karşı gelebilir mi? Onları gücendirir mi? • Evvelâ unutmamak lazımdır ki, ana-babayla alâkayı kesmek, onları darıltmak, "Ekberül Kebâir" dendir Yani "en büyük günahlardan birisi" dir Rızkın yüzde 99'u; ana-babaya hürmette, kadının kocasına hürmetinde, erkeğin aile efradına şefkatindedir • Allah'ın hayır murad ettiği aile: 1 Dinini bilir 2 Küçük büyüğüne hürmet eder (anne-babaya saygı gösterilir) Böyle bir ailede; 1 Rızık bollaşır 2 İktisat olur 3 Bu ailenin fertleri günahlarına tevbe ederler • Beş farz namazdan sonra en büyük ibâdet; ailenin büyüğünü büyük, küçüğünü küçük bilmektir Farz namaz kılarken, ana, baba çağırınca bozup yanlarına koşmak evlâdır Şayet nafile namaz kılarken anne-baba çağırınca namaz bozulup ta onlara cevap verilmezse, hizmetlerine koşulmazsa günah işlenmiş olunur • Çocukların anne-babalarını isimleriyle çağırmaları edepsizliktir Edepsiz kimse de Allah'ın rahmetinden mahrum kalır Eskiden talebe hocasını çağırmazdı Çocuk babasını çağırmazdı Çıkmasını beklerdi Çocuğun anne-babasıyla konuşurken sesini yükseltmesi caiz değildir Çocuk her zaman ebeveyni ile hürmetkârane bir üslupla konuşmalı, "Buyur babacığım!" denilmelidir • Şayet anne-baba gayr-ı müslim dahi olsa, onların yardımına koşulur, onlara saygı gösterilir, onların bir başkasına muhtaç duruma düşmesine izin verilmez Ancak onların inançlarına hürmet edilmez Onların Allah'ın yasakladığı hususlarla ilgili taleplerine cevap verilmez • Dedeler ve nineler ailenin temel direkleridirler Onlar evdeki berekete vesiledirler Önün için onlara hürmette kusur edilmemelidir Ne yazık ki, cemiyeti tahrip etmek isteyen ifsat komiteleri bu hususta hayli mesafe kat etmişlerdir Bu evin temel direği olan yaşlılara hor bakılmaya, başlanmıştır Bu, tüyler ürpertici bir durumdur • Ne kadar çalışılırsa çalışılsın, anne-baba hakkı ödenemeyecek kadar büyüktür Onun için bir Müslüman aile reisi, evlenip de çoluk çocuğa karıştığında; kendi anne ve babasına hürmette, ihsanda, iyilikte bulunmakta kusur etmeyerek kendi çocuklarına örnek olmalıdır • Anne-babayla konuşurken onlara hoş söz söylemek lazımdır • Şayet anne-baba ayrı beldelerde ve ayrı evde oturuyorlarsa sık sık ziyaretlerine gitmek, telefonla hallerini, hatırlarını sormak lazımdır Bir de gıyaplarında anne-babaya dua etmeyi asla unutmamalıyız |
|