Eğer Ben Bir Anne Olsaydım (1-2)

Eğer ben bir Anne Olsaydım (1-2)
EĞER ANNE OLSAYDIM (1)




Annelik bütün meslek ve sanatları bün-yesinde taşıyan dev bir özveri paletidir Nasıl ki sanattaki güzellik sanatkârın kabiliyetini yansıtırsa, evlat da annenin yürek ve zihin zen-ginliğini yansıtan bir aynadır Annelik, kadını vara-bileceği en ulu zirveye bir çırpıda taşıyan ömre karşı atılmış koca bir adım, ruhî olgunluğu, kemâ-lâtı kalbe kazandıran en şahâne armağandır Anne olmak, kişiyi bambaşka bir boyuta taşıyan, müs-pete, derinliğe, iyiliğe ve güzelliğe dair büyük bir hamledir Dünya hislerinin ve işlerinin içinde en özeli, ahiret azıklarının içinde en hacimli olanıdır annelik…

Anne, canını başka bir bedende hissedebilen, başka birinin nefesini kendi nefesine tercih ede-bilendir… Yine anne, Yaratanın en büyük mucize-lerinden birine ayne'l yakin bir mertebede tanıklık edendir… Zira insanın akıl almaz yaratılışı, bizzat kendi bedeni üzerinde gerçekleşmekte, yüce Allah'ın Hâlik esması rahminde tecelli etmektedir Anne taşır, anne fedakârdır, anne cefâkârdır ve çok kere evlattan daha vefâkârdır Sabırlıdır 9 ay bekler, yükü tek başına yüklenir ve fakat nimeti başkalarıyla da paylaşır Annelik, insanî dereceler içerisinde alınabilecek en ulvî payedir Peygamber Efendimiz (sav), "Kime iyilik yapayım?" diye üç defa soran bir sahabeye, üç defasında da, "Anne-ne" cevabını verdikten sonra dördüncü soruda, babasına iyilik yapması gerektiğini söyleyerek (1), anneliğin diğer hiçbir feragat ile mukayese kabul etmeyecek kadar müstesna bir özveri olduğuna işaret etmiştir

Anne kendi başına bir okuldur Branşına göre her öğretmenin vereceği dersin özünü bünyesinde toplar ve çocuğuna verir Bazen lisan öğretmenidir İlk sözcüklerini çocuğuna talim ettiren, onun hecelemeleriyle heyecan ufuklarına sürüklenendir Bazen, en sabırlı re-sim öğretmenidir anne Çocuk büyük bir ihti-malle ilk resim denemelerini annenin sildiği du-varlara, annenin evladından zaman artırıp oku-duğu kitabına ve bilumum olmadık yerlerde yapacaktır Bazen de musiki sanatını en güzel şekilde icra eden müzik öğretmenidir anne Uyku duaları ve paha biçilmez lezzete sahip ninnileri evladı içindir

Anne bahçıvandır Evladının gönlünü ve zihnini karış karış gezip, çıkan ayrık otlarını el-leriyle temizler Çünkü çocuğunun yürek bah-çesinde oluşacak küçücük bir kirliliğe bile ta-hammülü yoktur Bu içten bakım içindir ki yüce Allah, bir çocuğun babasız doğmasına müsaade ettiyse de, hiçbir çocuğun annesiz dünyaya gel-mesini murat etmiş değildir




EĞER ANNE OLSAYDIM 2


1 Anneliğin, Rabbimizin kadına özel ve eşsiz bir lütfu olduğunu bilirdim Bu nimetin şükrü için, örnek bir anne olmaya çalışırdım

2 Anne olmanın aynı zamanda ne büyük bir sorumluluk oldu-ğunu düşünür ve daha anne olmadan bu konuda dinimin öngördüğü vazifeleri bir bir öğrenir, gerekli bilgiyi elde ederdim

3 Anneliğe biyolojik bir değişim olarak değil, ahiretimi kazandı-racak büyük bir hizmet olarak bakardım

4 Bilirdim ki annelik, en şerefli yaratılmış olan insanı, yeryü-zünün halifesini dünyaya kazandırmaktır

5 Çocuğum doğmadan ona karşı görev ve sorumluluklarımı öğrenir, sosyal, psikolojik ve dini açıdan kendimi yetiştirirdim

6 Karnımdayken aşama aşama onu eğiten, böylece bir damla sudan, mükemmel yaratılışlı bir insanı vücuda getiren Rabbimi örnek alarak, daha çocuğum dünyaya gelmeden onu eğitmeye başlar, dış dünyada onu kötü yönde etkileyecek hiçbir görsel-işitsel tavırda bulunmazdım

7 Anne olarak, Rahim esmasını üzerimde tecelli ettiren Rabbi-me artık daha yakın olduğumu hissederdim

8 Sadece dünyaya gelmesine sebep olarak anne olunmaya-cağını, gerçek anneliğin asıl bundan sonra başladığını hesaba katar-dım

9 Anne olduktan sonra neler yapabileceğimi düşünmek yerine, henüz anne olmadan önce ne ağır bir vazifeye aday olduğumun far-kına varırdım Hamilelik süresince her zamankinden daha ziyade-siyle haramlardan ve şüphelilerden kaçınmaya özen gösterirdim

10 Yine bu süre içerisinde evrad ve ezkarımı aksatmadan ya-par, bebeğimin de bunlardan bir şekliyle nasipdar olacağını, etkile-neceğini bilirdim

11 Bir çiçeğin bile sağlıklı büyümek için suya, toprağa, havaya, ısı ve ışığa ihtiyacı olduğunu düşünerek, ileride Allah'ın muhatabı olacak yavrumun tüm ihtiyaçlarını annelik içgüdümü ve basiretimi kullanarak karşılardım

12 Evladımın bebekliğinde, yani dünyaya alışma sürecinde uy-kusuz kaldığım gecelerde, sevenin sevdiği için nefsanî arzularından ödün vermesi gerektiğini hatırlar ve bu fedakârlığı asıl sevdiğim olan Rahman'a ibadet ve taat konusunda da yaşamaya çalışırdım

13 Ona sütünü verirken abdestli olmaya ihtimam gösterir, dilime görevler yükler, onu zikirlerle, salâvâtlarla doyururdum

14 Evladıma ilk öğreteceğim söz, 'Lâ ilâhe illallah' olurdu Öncelikle sağlam bir tevhit inancı inşa ederdim

15 Onun iffet kimliğinin küçük yaşta zedelenmemesi için ileride giymesi uygun olmayan şeylere alıştırmazdım

16 Çocuğuma yaptığım tüm hizmetlerde Allah rızasını gözetir, bu niyetim doğrultusunda daima ibadet halinde oldu-ğum şuuruyla hareket ederdim

17 Çocuğumun eğitimini bizzat kendim üstlenir, TV gibi odakların vereceği menfi öğretilerden uzak tutardım

18 Anne olma özelliğim paralelinde sevgi kimliğimi öne çıkarır ve çocuğuma biricik olduğunu hissettirirdim

19 “Cennet annelerin ayakları altındadır” hadisinin, annenin çocuğunun cennetlik olmasındaki etkisine işaret ettiğini bilir, evladımın cennetlik ya da cehennemlik olma-sındaki etkimi bilinçli olarak kullanırdım

20 Çocuğumu doğduğu gibi İslam fıtratı üzere ye-tiştirirdim Şu hadisteki anne-babalardan olmaktan Allah'a sığınırdım: “Her çocuk İslam fıtratı üzerine doğar, sonra onu terbiye eden ana-baba, Yahudi iseler Yahudi ahlâkıyla; Hris-tiyan iseler Hristiyanlıkla, ateşperest iseler Mecusilikle ah-lâklandırır"(Buhari)

Selman Yiğit