Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
demirci, efsanesi, kawa

Demirci Kawa Efsanesi

Eski 07-26-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Demirci Kawa Efsanesi



Demirci Kawa Efsanesi nedir



Demirci Kawa Efsanesi, (Persçe: کاوه آهنگر (Kaveh Ahangar)) İran mitolojisinde acımasız yabancı hükümdar Zahhāk'a isyan eden mitolojik kahramanın öyküsüdür Hikaye, ünlü Pers şair Firdevsi'nin en önemli eseri olan Şehname'de yer alır Hikayenin diğer ana karakteri olan Zahhāk (Persçe: ضحاک) veya Azhi Dahāka, Zerdüştçülüğün kutsal kitabı olan Avesta'da ve antik dönem İran mitolojisinde yarı şeytan bir Babil kralı olarak yer almıştır Firdevsi, hikâyeyi yeniden yorumlayarak bu karakteri şeytani ve tiran bir Arap kral olarak betimlemiştir Hikaye, Kürt mitolojisinde de yer alır

Kürtlerin kutladığı Nevruz Bayramı'nın dayandığına inandıkları Demirci Kawa Efsanesi'nin birkaç farklı sürümü vardır Bunlardan birkaçı aşağıdaki gibidir:


1 Sürüm


1 Nevruz’un tarihsel kökenine inildiğinde günümüzden yaklaşık 4350 yıl gerilere dayanan bir geçmişinin olduğu görülmektedir Bu dönemde Gutilerin tapınaklarda Zagmuk adında bir bayram yaptıkları bilinmektedir Zagmuk da ‘Yeni gün’ anlamındadır Zagmuk bayramı törenlerinde ateşler yakılır ve kral halkın arasına girer Daha sonraki yüzyıllarda Zagmuk geleneğinin Zerdüştlükte de ortaya çıktığı görülür ve bu tören gelenekleri Gutilerden sonra Hurriler, Kassitler, Mitaniler, Urartular ve Medler zamanında da korunur

Bugün Nevruz efsanesi olarak bilinen ve özgürlük tutkusuyla bütünleşmiş olan Demirci Kawa efsanesi şöyledir:

Bundan çok eski zamanlar öncesinde, daha yeryüzünde kimsenin olmadığı dönemlerde Zervan isimli tanrının iki oğlu olmuştur Birinin adı Hürmüzdür ve bereket ve ışık saçan anlamına gelmektedir Diğerininki ise ise Ehrimandır ve kötülük ve kıtlık saçan anlamındadır Fırat ve Dicle’nin yaşam bulduğu, Ahura Mazda’nın kutsadığı topraklarda Hürmüz hep iyinin ve uygarlığın temsilcisi, Ehriman da onun karşıtı olmuştur

Hürmüz, dünyada kendisini temsil etmesi için Zerdüşt’ü gönderir ve yüreğini sevgi ile doldurur Zerdüşt ise buna karşılık oğullarını ve kızlarını Hürmüz’e hediye eder Ehriman bu durumu kıskanır ve yüzyıllar boyunca sürecek olan iyilerle savaşına başlar Tüm iyilere, Zerdüşt’ün soyuna ve iyiliklere Medya coğrafyasındaki yaşamı çekilmez bir duruma getirir Ehriman bazen gökten ateşler yağdırır bazen fırtınalar koparır ve iyiliğe ve iyilere hep zulm eder En sonunda da içindeki nefreti ve kötülük zehrini zalim Kral Dehak’ın beynine akıtır ve onu bir bela olarak Asur ve Med halkının üzerine salar Dehak’ın bildiği tek şey kötülük etmektir Zalim Dehak halkının kanını emerken beynindeki zehir bir ura dönüşür ve onu ölümcül bir hastalığın pençesine düşürür Dehak acılar içinde kıvranırak yataklara düşer ve hastalığına bir türlü çare bulanamaz Dönemin doktorları acılarının dinmesi ve yarasının kapanması ve hastalaığıjnın iyileşmesi için yaraya genç ve çocukların beyinlerinin sürülmesini önerirler Böylece kürtlerin yaşadığı coğrafyada aylarca hatta yıllarca süren bir katliam başlar; her gün zorla anne babalarındna alınan iki gencin kafası kesilip beyinleri merhem olarak Dehak’ın yarasına sürülür Bu katliam sürerken, sıra Med halkının çocuklarına gelir Gençler öldükçe Fırat’ın, Dicle’nin, Mezrabotan’ın hali perişan ve içler acısıdır Halk çaresiz ve güçsüz düşmüştür Gençler katledilirken sıra bir gün daha önce bu şekilde 17 oğlunu kaybetmiş olan Kawa adındaki demircinin en küçük oğluna gelmiştir

Hergün kürt gençleri Dehak'ın askerleri tarafından başlari kesilmek üzere götürülürken Kawa'nın aklına başkaldırı fikri gelir ve bu konuyu etrafında güvendiği bir kaç kişiye açıklar Demirci dükkâninda demirden savaş malzemeleri olarak Gürz-ü Kember, Kér gibi araçlar yapar ve bir taraftan da baskaldırı için etrafındakileri eğitirBu hareket yavaş yavaş yayılmaya başlar Mart ayının 20'sini 21 'ine baglayan gece zalim Dehak'a karşı direniş başlar O gece kralın sarayı direnişçiler tarafından ele geçirilir Aynı zamanda bu direniş Dehak'ın egemenliğindeki bütün topraklarda devam eder Direnişçiler kendi aralarinda dağlar da ateş yakarak haberleşmekteydiler Direniş bittiginde Kawa'nın halk harekâtı Dehak'ı ve yönetimini devirir Sevinçle dağlara koşan halk bu ateşlerin etrafında oynamaya başlar

Bir diğer söylentiye göre de Kawa, 20 Mart'ı 21 Mart'a bağlayan gece sabaha kadar demir ocağının başında sabahlar ve oğlunu zalim Dehak’ın katlinden kurtarmak için çareler düşünürken imdadına göğün yedinci katındaki iyiliğin temsilcisi Hürmüz, Ninowa'lı Kawa'nın yüreğini sevgi ve umutla doldurur ve bileğine güç, aklına ışık verir Ona Zalim Dehak'tan kurtuluşun yolunu öğretir 21 Mart sabahı, gün doğduğunda, Kawa oğlunu kendi eliyle Dehak’a teslim etmek ister ve zulmün ve kötülüğün kalesi olan Dehak'ın sarayına girer Oğlunu zalim Dehak’ın huzuruna çıkarırken yanında getirdiği örsünü Dehak’ın kafasına vurur Dehak’ın ölü bedeni Demirci Kawa’nın önüne düştüğü anda kötülüğün alevi Ninowa’da söner Kısa sürede bütün Ninowa ve bölge halkı isyan eder ve ateşler yakarak saraya yürürler Zulme karşı isyanı başlatan Kawa, demir ocağında çalışırken giydiği yeşil, sarı, kırmızı önlüğünü isyanın bayrağı, ocağındaki ateşi ise özgürlük meşalesi yapar Ninowa cayır cayır yanarken meşaleler elden ele dolaşır, dağ başlarında ateşler yakılır ve kurtuluş coşkusu günlerce devam eder Zalim Dehak’tan kurtulan halklar 21 Mart’ı özgürlüğün, kurtuluşun ve halkların bayramı olarak kutlar Demirci Kawa; başkaldırı kahramanı, Nevruz ise; direniş ve başkaldırı günü olarak tarihe geçer


2 Sürüm


Kürt mitolojisindeki Kawa efsanesine göre, Kürtler günümüzden(2007) 2500-2600 yıl öncesinde Zuhak (Bazı kaynaklara göre Dehak)adında Asurlu çok ama çok zalim bir kralın altında yaşayan Kawa adında bir demirci vardı Bu kral tam bir canavardı ve efsaneye göre her iki omuzunda da birer yılan bulunuyordu Her gün bu iki yılanı beslemek için Kürtlerden iki kişiyi sarayına kurban olarak getirtip aşçılarına bu iki çocuğu öldürtüp beyinlerini yılanlarına yemek olarak verdiriyordu Aynı zamanda bu canavar kral ilkbaharın gelmesini engelliyordu[2] En sonunda bu zulümden bıkan ve bir şeyler yapmak isteyen Armayel ve Garmayel adlı iki kişi kralın sarayına mutfağa aşçı olarak girmeyi başarırlar ve Kralın yılanlarını beslemek için beyinleri alınarak öldürülen çocuklardan sadece birini öldürüp diğerinin gizlice saraydan kaçmasına yardımcı olurlar[3] Böylece ellerindeki bir insan beyni ile kestikleri bir koyunun beynini karıştırarak yılanlara vererek her gün bir çocuğun kurtulmasını sağlamış olurlar İşte bu kaçan kişilerin Kürtlerin ataları olduğuna inanılır ve bu kaçan çocuklar Kawa adlı demirci tarafından gizlice eğitilerek bir ordu haline getirilirler Böylece Kawa'nın liderliğindeki bu ordu bir 20 Mart günü zalim kralın sarayına yürüyüşe geçer ve Kawa kralı çekiç darbeleri ile öldürmeyi başarır Kawa etraftaki tüm tepelerde ateşler yakar ve yanındakilerle birlikte bu zaferi kutlarlar Böylece Kürt halkı zalim kraldan kurtulmuş olur ve ertesi gün ilkbahar gelmiş olur

3 Sürüm


Turan (Türkistan) ve İran topraklarının Cemşit’ten sonraki hükümdarı olan Dahhak adında zalim bir hükümdarın omuzlarında kanser hastalığı ortaya çıkar Hükümdar, ülkenin tüm hekimlerini çağırarak hastalığına çare arar; fakat hekimler hükümdarı iyileştirmek isteseler de başarılı olamazlar Bir gün hekim kılığına giren şeytan, Dehhak’a gelerek "Eğer genç insanlardan iki kişiyi her gün kurban edip beyinlerini yaralarına sürecek olursa iyileşeceğini" söyler Bu şekilde yapılan tedavide, tesadüfî olarak ağrı dinmeye başlayınca, her gün İran ve Türkistan’da iki genç yakalanarak kurban edilir Daha sonra bu işi yapmakla görevli mutfak çalışanı vicdan azabı çektiğinden, her gün öldürülen iki gençten birini salıverip, yerine koyun beyni götürmeye başlar Saraydan kaçan gençler ise, uzaklardaki dağlara sığınarak zamanla çoğalırlar Nesilleri bu gençlerden oluşan topluluğa Kürt denilmiştir Daha sonra içlerinden demircilik yapan Kava adında bir kişi, Kürtleri bu dağlardan kurtarıp Dehhak’a karşı isyan başlatır ve zalim Kralı öldürür

Bu efsane Göktürklerin türeyişini anlatan Ergenekon Destanı ile benzerlik göstermektedir: Çinliler tarafından esir edilen Türkler, zamanla kaçarak dağlara sığınmış ve orada çoğalarak millet haline gelirler Daha sonra bir demirci, demirden dağı eritip Türkleri özgürlüğe kavuşturur Daha sonra Türkler düşmanlarını öldürerek bölgeyi ele geçirirler Ergenekon’dan çıkış zamanı bahar ayları olduğundan, bu efsaneden dolayı Türk zümreleri bahar bayramı adı verilen Nevruz’da, bir demirci temsili olarak demiri döverek, bayramın başlangıcını yapar Akabinde günahlardan ve kirlerden temizlenmek için ateşten atlama törenleri yapılır Hem Kürt hem de Türk efsanesindeki figürler ve törenler birbirine oldukça benzemektedir

Kürtlerin kökeni ile ilgili araştırmalar da yapmış olan araştırmacı-yazar Ömer Özüyılmaz Demirci Kava adlı kişinin aslında Türk veziri Bilge Tonyukuk olduğunu düşünmektedir: "Şerefname’de de bu geçer Göktürk yazıtlarında, Bilge Tonyukuk’un adı Gave olarak geçer Aslen Çin topraklarında yaşayan bir Türk ailenin çocuğu iken, Göktürk devletinde vezirlik yapmıştır Doğu Türkistan Türklerinde, Çin’den gelen ailelere ’Gave’ denmektedir Göktürklerde ve Doğu Türkistan Türklerinde vezirlerin ünvanı ’demirci’dir Dolayısıyla Bilge Tonyukuk’un Türkçe ünvanı Demirci Gave’dir Bu benzerliğin tesadüfle açıklanmasına imkân göremiyoruz Ergenekon destanında anlatılan hadise tamamen Demirci Gave efsanesi ile aynıdır" demektedir Bu görüşe göre, bu ve benzeri birçok Türk efsanesi, Türklerin İran’a gelmelerinden sonra Fars edebiyatına geçmiştir Firdevsi’nin yazdığı Demirci Kava efsanesi, Türklerin İran’a gelmesinden sonra gerçekleşmiştir Hem Demirci Kava Efsanesi'nde hem de Göktürkler'in türeyiş destanında bir demircinin dağı erittiği ve halkı özgürlüğe kavuşturduğu ile demircinin zalim kralı öldürdüğü aynı benzerliklerle anlatılmasından dolayı Firdevsi'nin de Türklerden duyduğu bu efsaneyi kaleme aldığı öne sürülmektedir


Alıntı Yaparak Cevapla

Demirci Kawa Efsanesi

Eski 07-26-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Demirci Kawa Efsanesi



paylaşım için saol nergis arkadaş 2sürümde anlatılanlar bize hep anlatılırdı anlatılmaya devam ediyor Demirci Kawa bir Kürt efsanesidir ve Devrimci Kawanın yaktığı ateş hala yanmaktadır
Alıntı Yaparak Cevapla

Demirci Kawa Efsanesi

Eski 07-26-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Demirci Kawa Efsanesi



kürt mitolojisinde yer alır ama iranlıların efsanesidir, kürtler Türk dünyasının nevruz bayramını kendine çalmaya calıstıgı gibi bu efsaneyide calmaya calısmıstır
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.