![]() |
Tartışılan Tür Kavramı |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Tartışılan Tür KavramıBiyoloji ile uzaktan yakından meşgul olan herkes, canlıların çeşitliliğini, yüzbinlerce hayvan ve bitkinin birbirlerinden hem farklı hem de benzer özelliklerle donatıldığını hayranlıkla okumuştur ![]() ![]() Canlılardaki bu çeşitlilik yanında ayrıca göze çarpan bir diğer hususiyet de, onların arasındaki hiyerarşik durumdur ![]() ![]() ![]() Gözle görülen büyük organların ve enerji kullanımının fazla oluşunu bir üstünlük sayabileceğimiz gibi, çok küçük organlardaki sanat inceliği ve hassasiyeti de üstünlük sayanlarımız vardır ![]() ![]() Bununla birlikte, merkezi sinir sisteminin ve duyu organlarının kompleksliğinin çok ileri derecelerde olduğu ve bunu da davranışlarıyla gösteren canlıları daha mükemmel kabul etmek, bugün için genel bir anlayış haline gelmiştir ![]() ![]() SINIFLANDIRMA MANTIĞI Sınıflandırma yapılarak canlılar arasındaki hiyerarşik nizamın ortaya çıkarılacağı zannedilirse de, bunun hiç de kolay bir şey olmadığını ancak taksonomi (sınıflandırma çalışması) ile meşgul olanlar bilebilir ![]() ![]() En önemlisi de, icaddan ziyade keşif olması, yani insanların kendi kafalarındaki doğruları değil, tabiattaki gerçekleri aksettirmesi gerekir ![]() ![]() ![]() Halbuki ideal olan bir sınıflama bize varlıklar hakkında bilinebilecek her şeyi söylemeli ve doğrulara tercüman olmalıdır ![]() ![]() ![]() Bu ideolojik yorumlardan biri canlılardaki çeşitliliği ve hiyerarşiyi anlayıp değerlendirmede kullanılan tür kavramıdır ![]() TARTIŞILAN KAVRAM Tür nedir? Tek tek fertlerin ortaya çıkardığı ferdi karakterler toplamı mı, diğer bir ifade ile bazı özellikleri bakımından diğerleriyle benzer, bazı özellikleri bakımından da farklılıklar gösteren bir canlı organizma mı? Yoksa, benzer özellikleri taşıyan fertlerin meydana getirdiği bir topluluk mu? Eğer böyle bakacak olursak, bir kedi de birçok özelliği bakımından bir serçeye benzediğine göre bunlar aynı tür müdür? Eğer bunları birbirine çok uzak gördüyseniz, birbirine benzer çok özelliği olan karga ile kartal aynı tür müdür? Bu soruları cevaplamak için önce yukarıdaki sorulardaki en önemli terimler olan benzerlik ve farklılık kavramları açıklanmalıdır ![]() Mesela; aslanın, kertenkelenin ve köpekbalığının her üçünün de sivri dişlerinin olması gibi bir benzerlik, bunları aynı türe dahil etmemize yeter mi? Yahut beyaz tavşanın renginin siyah tavşandan farklı oluşu, bunları ayrı türler olarak görmemize kafi midir? Bu ve benzeri sorular tür dediğimiz kompleks kavramı tarif etmede biyologları yüzyıllardır meşgul etmektedir ![]() Türü tarif etmede ortaya çıkan en büyük zorluk, bu tarifin bir ferde göre mi, yoksa aynı sahada ve çevre şartlarında yaşayan bir fertler topluluğuna, yani populasyona göre mi yapılacağında ortaya çıkmaktadır ![]() ![]() Halbuki ekolojik açıdan bakıldığında tür bir fert değil, aynı gen havuzuna sahip fertlerin oluşturduğu bir populasyondur ![]() ![]() Bazı ilim adamları, türün ne olduğunun tam olarak açıklanmasının zorluğunu ve tür kavramının yeniden tarifinin gerektiğini açıkça itiraf ediyorlar ![]() ![]() ![]() Washington’daki Sistematik Koleksiyonlar Cemiyeti (Association Systematics Collections) müdürü E ![]() ![]() Öncülüğünü Harward Üniversitesi’nden Emst Mayr’in yaptığı, biyolojik tür kavramı (biological species concept), bazı istisnaları sebebiyle tartışılmakla birlikte, bugün için biyologlar arasında 30 yıldır en çok kabul gören tariftir ![]() ![]() Ancak bu tarif Mayr’in kendisinin de söylediği gibi, çiftleşmeyi ve verimli döller vermeyi ön plana çıkarmakla, fakat aynı türe dahil fertlerin yavruları sürekli o türe ait bir canlı olarak kalmaktadır ![]() ![]() ![]() Biyolojik tür kavramını kabul etmeyen ve desteklemeyen araştırmacı sayısının son yıllarda oldukça arttığı da bir gerçektir ![]() ![]() Nitekim Mayr gibi diğer birçok sistematikçi de biyolojik tür kavramından memnun olmadıklarını artık çekinmeden dile getir mektedirler ![]() ![]() ![]() Ancak hatalı ve ideolojik bir yorumla evrim teorisi” adı altında dünya görüşlerini ateizme endeksleyenler, biyolojik değişim kanunlarının üzerinde işlediği temel kavram olan tür üzerindeki spekülasyonlarında bugün kendi kendileriyle çelişir duruma gelmişlerdir ![]() Birçok taksonomist (veya sistematikçi), biyolojik tür kavramının tabii ortamda kontrolünün ve uygulanmasının zorluğundan bahsetmektedir ![]() ![]() Tabiatta buna ait gördüğümüz binlerce örnekten birisi zenci insan ile beyaz insanın evlendiğinde esmer ve her şeyiyle normal bir yavruya sahip olmalarıdır ![]() ![]() ![]() Ayrıca hayvanlarda çok az görülse de (at ile eşek arasındaki melezleme sonucu, kısır ve tür melezi olan katırın meydana gelmesi gibi), farklı tür olarak sınıflandırılan bitkiler arasında oldukça sık şekilde melezlemeler görülmektedir ![]() ![]() Şu anda kabule yatkın göründüğümüz biyolojik tür kavramı düşünülenlerin en iyisidir, fakat bundan daha farklı olabileceğini de kabullenmemiz gerekiyor” diyerek, her zaman yeni fikirlere açık olunması gerektiğini ve canlıyı anlamanın çok kolay olmadığını belirtmektedir ![]() Biyolojik tür kavramında açık olan ve kontrol edilemeyen birçok noktalar taksonomistlerin önünde büyük bir handikap olarak durmaktadır ![]() ![]() ![]() Nitekim Atlantik Okyanusu kıyısında yaşayan bir Danimarkalı ile Pasifik Okyanusu kıyısında yaşayan bir Japon, farklı birer tür olmayıp, sadece insan ırkları veya alt türleridir ![]() ![]() En önemlisi de, tabiattaki geniş populasyonlar içindeki çiftleşme durumları, pratik olarak kontrol edilemediğinden, kesin olarak çiftleşebilir-çiftleşemez veya şu fert melez, şu ise esas türe aittir gibi hükümler çoğu zaman hatalıdır ![]() ![]() Türün ne olduğunu anlama hususundaki tartışmaların merkezini tabii melezleme hadisesi teşkil etmektedir ![]() ![]() Burada da temelde üreyebilme özelliği ön plana çıkmakta olduğundan dikkatler kromozom ve genler seviyesindeki değişikliklere çevrilmektedir ![]() ![]() Halbuki populasyonu oluşturan fertlerde ortaya çıkan mutasyonlar, bazen kusurlu ve arızalı fertlerin doğumuna sebep olurken, bazen de türün normal durumunu iyileştirebilir ve çevre şartlarına daha iyi uyum sağlayabilir ![]() ![]() ![]() SOY AĞAÇLARI Biyolojik tür tarifine alternatif olarak ileri sürülen Filogenetik Tür (Ortak soydan meydana gelme) kavramını ise 15-20 sene kadar önce Cracraft ortaya atmış ve türü “aynı ataya sahip ve aynı özellikleri paylaşan, tanımlanabilen en küçük fertler topluluğu” olarak tarif etmiştir ![]() ![]() İki farklı türün aynı atadan geldiğini gösteren en küçük bir delil olmadığı gibi, büyük grupların farklılaşması esnasında yol ayrımındaki canlının özelliklerinin ve cinsiyetinin tayininde ortaya çıkan tartışmalar, soy ağaçları çizimlerinde tamamen tasarlamalara dayanılması, ara formları bulunmaması bu kabule göre yapılan tür tarifini iyice çıkmaza sokmuştur ![]() Türün mahiyetinin anlaşılmasında ortaya çıkan tartışmaların temelinde, biyolojiye ideolojik ve dünya görüşleri doğrultusunda zihinlerde kurgulanan yaklaşımlar yatmaktadır ![]() ![]() ![]() Bu yüzden laboratuar, deney ve gözlem sahalarını aşan ve ilmi verilerin ötesinde ideolojik yorumlar etrafında yürütülen teorik tartışmaların bir kenara bırakılması gerekmektedir ![]() ![]() Prof ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|