Pozitif Düşün, Pozitif Yaşa! |
07-14-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Pozitif Düşün, Pozitif Yaşa!Pozitif düşün, pozitif yaşa! Yaratıcı gücümüzün sınırsızlığının farkında mıyız? Evren hepimizin hizmetinde [IMG]http://staticpudracom/archive/9932/1andeOM**FXjpg[/IMG]Son zamanlarda fizik ve metafiziğin birleşmesiyle birçok kavram değişik anlamlar kazanmaya başladı Ve kuantum ile olanın olma şeklini daha net görür algılayabilir olduk Daha da ötesinde birey olarak sahip olduğumuz sınırsızlığı ve yaratıcı gücümüzün sınırsızlığını algılamaya başladık Sizlerle bu konu ile ilgili beğendiğim bir yazıyı paylaşmak istiyorum Bu yazıda yaratım gücümüzün sınırsızlığını nasıl kullandığımızı, düşüncelerimizin kuantum bakış açısı ile nasıl yaratımda bulunduğunu anlatılıyor Kuantum Nedir? Kuantum fizikçiler evrendeki tüm parçaların birbiriyle bağlı ve etkileşim halinde olduklarını keşfettiler Bu bilimin tüm olanın bir ve birbiriyle bağlı olduğunu görmesi anlamında eşsiz güzellikte bir adımdı Bilim kuantum fiziğiyle birlikte katı ve tek boyutlu bakış açısının ötesine; evreni, varoluşu tek ve katı bir pencereden izlemenin ötesine genişlemeye başladı Evrende varolan her şey ve bedenimiz atomlardan oluşuyor Ve atomlar boşluk içinde dönen elektronlar ve protonlardan Aslında zihnin sınırlamalarının ötesinde sonsuz bir boşluk içindeyiz diyebiliriz Ancak, kuantum fizikçilerin gözlemleri bu boşluğun anladığımız anlamıyla boş olmadığını gösterdi Kuantum fizikçiler atomaltı parçacıkları gözlemlemeye başladıklarında, içinde çok sayıda potansiyeli barındıran saf bir enerji alanına ulaştılar Bu alandaki saf enerji fizik kanunlarından ve maddeden farklı hareket ediyordu Bu enerjinin kaynağı bilinmiyordu, hep varolmuş ve hep varolacak, sonsuz ve ebedi olan saf enerji kaynağı…Zaman ve fiziksel bir form içinde her bir parça ayrı olarak algılansa da, bunun bir algıdan ibaret olduğunu, parçaların birbiriyle etkileşim içinde olduklarını, ve bağlı olduğunu kuantum fiziği dünyaya sundu Bu kişisel olarak bizler için ne anlama geliyor? Her parça birbiriyle ilişkilidir…Her insan bir diğeriyle bağlıdır…Düşüncelerimiz bir titreşim taşır Düşünceler yaşama doğduğumuz andan itibaren yüklenmiş olduğumuz inanç kalıplarımızdır Ve inanç kalıplarımız yaşamı nasıl algıladığımızı belirler Örneğin, yaşamın zor olduğu inanç kalıbını taşıyan bir kişinin düşünceleri bunu yansıtır Bu düşüncelerini gün içinde kelimelere dökerek ifade eder Düşüncelerin titreşimi kelimelerle ifade edildikçe güçlenir, ne kadar çok sıklıkta kelimeler yaşamın zor olduğu inancı etrafında dönerse o oranda bu inanç kalıbı güçlenecektir Her enerjinin bir titreşimi ve bu titreşimlerin de bir karşılığı vardır Ve bu inanç bir titreşim, bir frekans, bir kod taşımaktadır Ve ALAN denilen bu saf enerjiye bu kişi tarafından adeta bir radyo istasyonundan yayılan sinyaller gibi gönderilecektir Fizik kanunlarından ve maddeden farklı hareket eden enerji kaynağı olan bu BOŞLUK/ALAN, kişinin bu inancını ona geri yansıtacaktır Ve kuantum fizikçilerinin de gözlemleri neticesi ortaya koydukları gibi bu alan çok sayıda potansiyeli içermektedir Yaşamın zor olduğu inancını sürekli ALANa yayınlayan bu kişiye, ALANdan bir çok deneyimde yaşamın zorlu olduğu inancının yansıması geri dönecektir Zorlu ve çatışma halinde ilişkiler (iş, eş, aile, arkadaş ilişkileri), zorlu yaşam koşulları; tatmin etmeyen ücretlerle çalışılan iş ortamları, yaşamın günlük rutininde devam eden süreçlerin kolay yollardan yürümesi yerine sürekli karşılaşılan zorluklar, bu iş oldu noktalarında tıkanan enerjiler vb örnekleri her birimiz kendi hayatımızdan çoğaltabiliriz Size bu noktada e-maillerde sık sık dolaşan özlü sözlerden birini tekrar hatırlatmak istiyorum Belki şimdi Kuantum bakış açısı ile konuya baktıkça sizin için daha değişik bir anlam ifade edebilir Duygularınız Düşüncelerinizi, Düşünceleriniz İnaçlarınızı, İnançlarınız Davranışlarınızı, Davranışlarınız Alışkanlıklarınızı Alışkanlıklarınızda Hayatınızı oluşturur Bizler bilsek de bilmesek de, farkında olsak da olmasak da, her birimiz bu alandaki saf enerjiyi kullanırız Ve bu alandaki enerjiyi kullanmadığımız bir an bile yoktur Tüm düşüncelerimiz, bu alana yayılmakta ve bizlere deneyimler olarak geri dönmektedir Ve bizler sanki yaşamın karşısında bir yaprak gibi savrulduğumuzu sanırız Değiştirme ya da yenilenme gücü olmaksızın yaşamlarımızı tatsız ve keyifsiz bir şekilde belki de sürmek zorundayız sanırız Ve bir de bilinçaltımızdan yansıyanlar vardır, bilinçli halimizle olan biteni takip etmekte zorlandığımızı hissederken, bilinçaltına hiç ulaşamayacağımızı sanırız Ve bu alan bize neye inanıyorsak onu yansıtır! Yaşamım dediğimiz şeye bir bakalım, peki ya kuantum mekaniğinin bize sunduğu doğruysa, öyleyse şöyle bir sonuç çıkıyor ortaya… Ben yaşamı nasıl algılıyorsam, bunu bir radyo istasyonu gibi yayıyorum, yaymış olduğum bu titreşimler ebedi ve ezeli olan bu saf enerji alanına ulaşıyor, ve bana yaşam deneyimleri olarak geri dönüyor Radyo frekansınızdan güzel haberler vermek, sevinç, çoşku ve aşk şarkıları çalmak elimizde Tek yapmanız gereken düşünce frekansınızı SEVGİ’de tutmak |
|