-Püf Noktası- |
07-13-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
-Püf Noktası--Püf Noktası- Vaktiyle testi ve çanak-çömlek imal edilen kasabalardan birinde, uzun yıllar bu meslekte çalışan bir çırak, kalfa olup artık kendi başına bir dükkan açmayı arzu eder olmuş Ne yazık ki her defasında ustası ona: “Sen daha bu işin püf noktasını bilmiyorsun, biraz daha emek vermen gerekiyor” dermiş Ustasının bu sonu gelmez nasihatlerinden sıkılan kalfa, artık dayanamaz ve gidip bir dükkan açar Açar açmasına da yeni dükkanında güzel güzel yaptığı testiler, küpler, vazolar, sürahiler onca titizliğe ve emeğe rağmen orasından burasından yarılmaya, yer yer çatlamaya başlar Kalfa bir türlü bu çatlamaların önüne geçemez Nihayet ustasına gider ve durumu anlatır Usta, “Sana demedim mi evladım; sen bu işin püf noktasını henüz öğrenmedin Bu sanatın bir püf noktası vardır” demiş Usta bunun üzerine tezgaha bir miktar çamur koyar ve, “Haydi” der, “geç bakalım tezgahın başına da bir testi çıkar Ben de sana püf noktasını göstereyim” Eski çırak ayağıyla merdaneyi döndürüp çamura şekil vermeye başladığında usta önünde dönen çanağa arada sırada "püf!" diye üfleyerek zamanla testiyi çatlatacak olan bazı küçük hava kabarcıklarını patlatıp giderir Böylece çırak da bu sanatın “püf!” denilen noktasını öğrenmiş olur Her sanatın incelik gereken nazik kısmına da o günden sonra “püf noktası!” denilmeye başlanır Onca emeğe rağmen küçük ve basit görülen hava kabarcıklarını patlatmayı ihmal etmek tüm emekleri yok ediyor Basit fakat etkili bir yöntemle tüm emek zayi olmaktan kurtuluyor |
|