Dostlugun Gözyaslari |
07-11-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Dostlugun GözyaslariYağmur öyle deli yağıyordu ki Dışarı çıkmak aptallıktı Hiç kimse yoktu dışarıda o akşam Sadece bir kız ve bir erkek sesi karışmıştı yağmurun sesine Ve erkek olanın ağlama sesleri yankılanıyordu dışarıda ************************************************** ********* İlk tanıştıklarında ikisi de daha on beş yaşındaydılar Aynı lisede,aynı sınıflarda okuyordu ikisi de Ders çıkışlarında erkek kızı evine kadar bırakıyordu Tabi okula gelirken de birlikte geliyorlardı Arada bir kaçamak yapıp gitmiyorlardı okula Her ne kadar içlerinde aile korkusu olsa da Kaçıyorlardı okuldan İkisi de sigaraya başlamıştı o zamanlar Bir heves olsa gerek Başladılar ve bırakamadılar sigarayı Yedikleri bir içtikleri birdi Kıskananlar bile vardı onları okulda Hiç kimseye aldırış etmezdi onlar Çünkü en kral dostluğu yaşıyorlardı Her ikisi de liseyi bitirdi Artık önlerinde üniversite yolu gözüküyordu Ucu bucağı belli olmasa da o yola baş koymuştu ikisi de Aynı yerleri tercih ettiler Ve aynı yerlerde üniversite hayatına girdiler Evleri ayrıydı tabi Ellerinde olsa aynı evlerde kalacaklardı Ama hayat şartları işte El vermeyen hayat şartları Ama olsun onlar ayrı evlerde de kalsalar Dostlukları hep aynı yerdeydi İkisinin de yüreğindeydi Bir gün ne olduysa erkek olanın kalbi dostluğun ötesinde çarpmaya başladı Dostum dediği kızı artık hayallerinde görmeye başladı Rüyalarında bile bir sevgili olarak görüyordu en kral arkadaşını Ben böyle bir şey yapamam yanılıyorum diyordu Ama çoktan kalbinin içinde ki ateşe boyun eğmişti Görüştükleri her an erkek kıza daha farklı davranıyordu Konuşması,giyiniş tarzı,bakışları Artık her şeyi değişmişti erkek olanın Yemeden içmeden bile kesilmişti Bir gün konuşacağım onunla diyordu kendi kendine Artık her şeyden vazgeçmişti Ne arkadaşlık, ne de dostluk Onun için artık her şey aşktı Bir gün her zaman ki gibi yine okula gittiler Erkek olan kıza akşam sana bir sürprizim var diyordu Sakın kimseye söz verme Sürekli bunu tekrar ediyordu erkek olan Bakalım konuşacaklarımı duyunca ne yapacaksın diyordu Okuldan çıktılar ve iki saat sonra görüşmek üzere ayrıldılar Erkek olan hiç vakit kaybetmeden bir çiçekçiye gitti Bir deste gül aldı Ardından kırmızı bir şarap ve iki tane kırmızı mum alıp eve döndü Güzel bir yemek masası hazırladı Gözü hep saatteydi ve masanın üzerine serdiği güllerdeydi Acaba diyordu ne olacak Ama ümitliydi,sanıyordu ki kızda ona aşık Artık vakit gelmişti Düşüncelerinin içinde boğulan erkek kapının sesiyle irkildi Kız gelmişti Erkeğin biricik dostu kapının önündeydi İşte o an erkek için zaman durmuştu Erkek kızdan gözlerini kapatmasını istedi Ve yavaşça masanın olduğu yere girdiler Erkek kızın ellerini tuttu O kadar heyecanlıydı ki erkek Her an düşüp bayılabilirdi Kıza yavaşça gözlerini aç dedi İşte o an erkek için duran zaman sanki bir daha durmuştu Sanki o an etrafta hiçbir varlık yoktu Erkeğin gördüğü tek şey kızın yüzündeki ifadeydi Kızın gördüğü bir şey yoktu O anki duyguyu kız göremiyordu Pencerenin camına yağmur damlaları vurmaya başladı o esnada Kız ağlayarak çıktı evden Erkekte peşinden fırladı yıkılmış bir halde Yağmur öyle deli yağıyordu ki Dışarı çıkmak aptallıktı Hiç kimse yoktu dışarıda o akşam Sadece bir kız ve bir erkek sesi karışmıştı yağmurun sesine Ve erkek olanın ağlama sesleri yankılanıyordu dışarıda Kız olan nasıl böyle bir şey yapabilirsin diyordu Erkek olan ise aşığım sana,seni seviyorum diyordu ağlayarak En sonunda olan oldu,kız dostluğumuz buraya kadarmış dedi Ve hiçbir şeye aldırış etmeden çekti gitti Erkek olan hala ağlıyordu Gitme diyememişti biricik dostuna Ve sadece kalbindeki,biricik aşkına Onun için belki de sonsuza dek sürecekti bu aşk Ve belki de içindeki sevgi ve umut ışığı hiç bitmeyecekti Sonunda erkek gözyaşlarını sildi ve çıldırmış bir şekilde yağan yağmurun altında Meçhule doğru yürümeye başladı Az da olsa mutluluk vardı içinde Çünkü arkasında ağlayacak bir insan bırakmamıştı Artık onun için dostlukta,aşkta yalandı Ve kendine çok büyük bir söz verdi meçhule doğru giderken Bundan sonra ağlamak yok diyordu Ne ağlatanın ne de ağlattığının arkasından |
|