İktisat |
06-27-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
İktisatİktisat veya ekonomi, üretim, dağıtım, ticaret, tüketim ve hizmet sektörlerini inceleyen bir bilim dalıdır Dünyada kaynakların sınırlı, insan ihtiyaçlarının sınırsız olması yüzünden, kaynakların daha verimli bir şekilde kullanılabilmesini sağlamak amacıyla kurulmuştur İktisat, incelediği konulara ve kapsamlara göre dallara ayrılır: Normatif İktisat - Bir durumu hedef olarak gören, ekonomik düzenin nasıl olmasına dair fikirler üreten iktisat dalıdır Normatif iktisat belirlenen hedefler için neler yapılması gerektiğini araştırır Sosyal adalet, üst düzey refah için neler yapılması gerektiğini araştırır Pozitif İktisat - Sadece ekonomik düzeni sebep-sonuç ilişkisi içinde inceleyen, ekonomi içinde sürekli geçerli kanunları saptamaya çalışan iktisat dalıdır "Talep artışı enflasyonu nasıl etkiler?" gibi sorulara cevap arar "Enflasyon hangi düzeyde tutulmalı?" sorusu normatif ikstisatın inceleyeceği bir konudur Mikroiktisat veya Mikroekonomi - Tüketicilerin ve firmaların ekonomik davranışlarını; ihtiyaç, fayda, değer, fiyat kavramları ile araştıran iktisat dalıdır Piyasa türlerini, piyasaların işleyiş mekanizmasını ve farklı piyasa koşullarında firma dengesinin nasıl oluştuğunu da araştırır Daha basit bir ifadeyle bir şirketin veya tüketicinin kendi iş işleyişi ve dış ekonomik ilişkilerini bireysel olarak inceleyen iktisat dalıdır Makroiktisat veya Makroekonomi - Ülke ekonomisi ve dünya ekonomisini ilgilendiren konu başlıklarını inceleyen bir iktisat dalıdır İstihdam, enflasyon, kamu dengesi gibi konuları inceler Türk Dil Kurumu tanımı 1 İnsanların yaşayabilmek için üretme ve ürettiklerini bölüşme biçimlerinin ve bu faaliyetlerden doğan ilişkilerin bütünü, iktisat 2 Bu ilişkileri inceleyen bilim dalı, iktisat 3 Aşırı harcamalardan sakınma, iktisat Alt dalları[*]Mikroiktisat[*]Makroiktisat[*]İktisat Tarihi[*]Uluslararası İktisat[*]Türkiye Ekonomisi[*]Kamu Ekonomisi[*]Politik İktisat[*]Çevre Ekonomisi[*]Sanayi Ekonomisi[*]Çalışma Ekonomisi[*]Tarım Ekonomisi[*]Yeni EkonomiTerimler Faydacılık, Ceteris Paribus, Mukataa, Bilgi yetersizliği, Esham merkantilizm, Görünmez el, monetarizm, Monopol, Oligopol Üretim faktörleri, sermaye, Say Kanunu, monetizasyon, Monopson Toprak, İşgücü, Girişimci, Esneklik, arz, talep, Sosyalizm, Kamu, İhracat, İthalat, sübvansiyon, Milli gelir, Ödemeler dengesi, Vergi, Kamu harcamaları, enflasyon, deflasyon, deflatör, Sabit kur, döviz, Esnek kur, durgunluk, düopson, düopol, Ordinal Fayda, Taban fiyat , Oyun Teorisi , Pareto optimalite , optimal , Kardinal Fayda , Rant , Tüketici rantı , Üretici rantı, Tavan Fiyat , Barter , Tüketim , Bütçe , Fiyat Kısa Dönem , Uzun Dönem , Tam İstihdam , Teşvik , YatırımKaynak Dağılımı , Gelir Dağılımı , İstikrar , Kamunun Fonksiyonları , Dışsal Ekonomiler, coase Teoremi, dezenflasyon |
İktisat |
06-27-2012 | #2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
İktisatFaydacılık hem iyinin teorisi hem de doğrunun teorisidir İyinin teorisi olarak faydacılık refahcıdır (welfarist) İyi en fazla faydayı sağlayandır ve burada fayda zevk, tatmin veya bir nesnel değerler listesine göre tanımlanır Bir doğru teorisi olarak ise faydacılık neticecidir (consequentialist) Doğru hareket en yüksek faydayı verendir Faydacılık ilk olarak 18 yüzyıl İngiltere'sinde Jeremy Bentham ve diğerleri tarafından öne sürülmüştür Fakat Epikür (Aipikuros) gibi antik Yunan filozoflarına kadar geri gidilebilir İlk kez ortaya atıldığında iyi en fazla insana en fazla mutluluğu getiren şey olarak tanımlanmıştı Ancak daha sonra Bentham iki farklı ve birbiri ile çelişme potansiyeli olan kavram içerdiğinden birinci kısmı atıp sadece “en büyük mutluluk prensibi” demiştir Hem Bentham'ın hem de Epikür'ün formulasyonu hedonistik nedenselliğin farklı tipleri olarak düşünülebilir çünkü hareketlerin doğruluğunu sebep oldukları mutluluğa göre ölçüyorlardı ve mutluluğu zevkle tanımlıyorlardı Ancak Bentham'ın formulasyonu ferdi olmayan bir hedonizmdi Epikür'ün kişiyi en mutlu eden şeyi yapmasını tavsiye etmesine karşılık Bentham herkesi en mutlu yapacak şeyi yapmayı uygun görüyordu John Stuart Mill "Utilitarianism" isminde ünlü (ve kısa) bir kitap yazmıştır Mill bir faydacı olmasına rağmen bütün zevklerin aynı değerde olmadığını ileri sürmüştür “Mutsuz bir Sokrat (Sokrates) olmak mutlu bir domuz olmaktan yeğdir” sözü bu görüşünü anlatır Faydacılığı eleştirenler bu görüşün birkaç problemi olduğunu söylemişlerdir Bunlardan biri değişik insanların faydalarının karşılaştırılmasının zorluğudur İlk faydacıların çoğu mutluluğun felisifik hesap (felisific calculus) ile sayısal olarak ölçülebilip karşılaştırılabileceğine inanıyorlardı ama pratikte bu hiç bir zaman yapılamadı Değişik insanların mutluluğunun kıyaslanmasının sadece pratikte değil prensipte de mümkün olmayacağı ileri sürülmüştür Faydacılığın savunucuları bu problemin iki kötü seçenek arasında karar vermek zorunda kalan herkesin karşılaşabileceği bir problem olduğunu söyleyerek karşılık vermişlerdir Bir milyar insanın ölmesiyle bir kişinin ölmesinin aynı derecede kötü olduğunu söyleyemiyorsanız bu problemi utilitaryanizmi red etmek için kullanamazsınız demişlerdir Faydacılık sağduyu ile çeliştiği için de eleştirilmiştir Örneğin kişi kendi çocuğunun hayatı ile iki yabancının hayatını kurtarmak arasında seçim yapmak zorunda kaldığında kendi çocuğunu kurtarmayı seçecektir Ama faydacılar iki yabancıyı kurtarmanın gelecekte daha fazla potansiyel mutluluğa sebebiyet vereceğinden tersini tercih etmeyi destekleyeceklerdir Daniel Dennett kararlarımızı yönlendirmek için faydacılığın kullanmasının sınırlarını belirlemek için Three Mile adasını örnek olarak kullanır Bu nükleer santraldaki kaza iyi mi yoksa kötü bir şey miydi? Bu kaza birçok kişi tarafından nükleer enerji politikasına yaptığı etkiler yüzünden yararlı olarak görülmekteydi (neticede Çernobil kadar kötü bir kaza değildi) Dennett faydacılık açısından tüm kanıtları tartıp bir karara varmak için hâlâ daha erken (aradan geçen 20 yıla rağmen) olduğunu söylemektedir Burada söz edilen sıkıntılardan kurtulmak için faydacılığın değişik çeşitleri ortaya atılmıştır Faydacılığın geleneksel şekli en fazla fayda getiren hareket en iyi harekettir diyen hareket faydacılığıdır Buna alternatif ise en iyi hareket en fazla faydayı sağlayacak kuralın emrettiği harekettir diyen kural faydacılığıdır Örneğin bir kişi yalan söylerse en fazla faydayı elde edeceği bir durumda olsun Hareket faydacılığına göre en doğru hareket yalan söylemektir Ama genel kural olarak doğruyu söylemek o kişiye daha fazla fayda sağlayacağını kabul edersek kural faydacılığı açısından doğruyu söylemek gerekmektedir |
İktisat |
06-27-2012 | #3 |
Prof. Dr. Sinsi
|
İktisatCeteris Paribus, Latince "Diğer tüm durumlar sabitken" anlamına gelen bu kalıp, hemen hemen tüm bilimlerde kullanılan bir analiz yöntemidir En yaygın ve sistemli olarak kullanıldığı alan, iktisattatır ve ele alınan konuyla ilgili analizde, bir değişkendeki değişmeyi, diğer tüm değişkenlerin sabit olduğu varsayımıyla irdelemektir Örneğin "Malın fiyatı yükseldiğinde, ceteris paribus, talebi düşer" önermesi yalnızca malın fiyatı yükseldiğinde ve diğer bütün koşullar (ikame ve tamamlayıcı malların fiyatları, zevk ve tercihler, tüketici geliri vb) sabit kaldığında malın talebinin azalacağını ifade eder Bu ifade, bir mala yönelik efektif taleple o malın fiyatı arasındaki korelasyonu belirlemektedir |
|