Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Edebiyat / Dil Bilgisi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
kaybolan, sesleri, türkçenin

Türkçenin Kaybolan Sesleri

Eski 06-24-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Türkçenin Kaybolan Sesleri




Ünlü (vokal) bakımından çok fakir olan Arap alfabesiyle ünlüsü bol Türkçenin birlikteliği başından beri problemliydi Şaşırtıcı olan, bu problemi giderme yolunda hemen hiç çalışma yapılmamış olmasıdır Aynı alfabeyi kullanan öteki halklar, kendi dillerine has sesler için bazı işaretler kullanarak yeni harfler türettikleri halde, atalarımız böyle bir ihtiyaç hissetmemiş, Arapçada bulunmayan p, ç, j ve ñ ünsüzlerini (konsonant) ilâve etmek dışında, ıslahattan kaçınmışlardır Doğrusu ben bu tuhaf zihin tembelliğini açıklamakta zorlanıyorum

1928'de aslında köklü bir zihnî dönüşüm hedeflenerek yapılan harf inkılabının dayandırıldığı en önemli gerekçe budur: Arap alfabesiyle Türkçenin ses yapısı arasındaki kan uyuşmazlığı Ancak yeni alfabede de aynı şekilde bazı seslerimizin yok sayıldığı nedense hep görmezlikten gelinmiştir Çok kısa bir sürede hazırlanan ve kabul edilen modern Türk alfabesi, zamanla Türkçedeki bütün sesleri eksiksiz karşılayacak hale getirilmesi gerekirken mevcut şekliyle dokunulmazlık zırhına büründürülmüş ve bu yüzden birçok ses yok olmuştur

Yeni alfabe, dilimizdeki Arapça ve Farsça asıllı kelimelerin imlâsında büyük sıkıntılar yarattığı gibi, aslî seslerimizi de tam karşılamıyordu Mesela, el'i él'den, geç'i géç'ten ayırmamızı sağlayacak kapalı e unutulmuş veya gözden çıkarılmıştı Aynı şekilde Türkçenin güzel ve zengin seslerinden biri olan deñiz, diñlemek, añlamak gibi kelimelerdeki genizden gelen ñ sesini karşılayacak bir harf de düşünülmemiştir Bu harfe "onuñ defterini", "seniñ defteriñi" gibi kullanışlardaki ses farklılıklarını belirtmek için de ihtiyaç vardı Arap alfabesinde kaf ve hı harfleriyle gösterilen sesler de Türkçenin eski ve aslî seslerindendir ve maalesef bugün yok olmuştur

Nurullah Ataç, Zeki Velidi Togan, Ömer Asım Aksoy, Necmettin Hacıeminoğlu gibi bazı yazarların ve ilim adamlarının işaret ettikleri bu problemlerin yeterince ve cesaretle tartışıldığı söylenemez* Esasen, harf inkılabıyla hedeflenen zihnî dönüşüm, öncelikle tartışmayı ve mevcut olan üzerinde sürekli düşünerek mükemmele ulaşmanın yollarını aramayı gerektiriyordu Halbuki, eskilerin Arap alfabesine giydirdikleri dokunulmazlık ve kutsallık zırhı, Lâtin asıllı yeni Türk alfabesine de giydirilmiştir Kısacası, alfabe değişmişti; fakat zihniyet kalıpları devam ediyordu

Lâtin alfabesine geçen Türk cumhuriyetleri bizim hatalarımızı tekrarlamadılar Mesela, Azeriler yirmi dokuz harfli alfabemizi olduğu gibi kabul etselerdi, yirmi-otuz yıl sonra, Azeri Türkçesi, kulağımıza musiki gibi gelen o güzel sesleri kaybederek Türkiye Türkçesinin yaşadığı trajik akıbeti yaşardı Eski İstanbulluların konuştuğu Türkçenin Fransızca gibi son derece âhenkli bir dil olduğunu ayrıca belirtmeye gerek var mı? Yeri gelmişken, Abdülhak Şinasi'den Geçmiş Zaman Fıkraları'ndan bir anekdot nakletmek istiyorum:

"Paris'te metroda Halid Ziya ile Hamdullah Suphi birbirlerine rastgelmiş, bir hayli konuşmuşlar Metrodan çıkarken bir Fransız yanlarına gelmiş, mazur görülmesini rica ile, kendisinin dillerin musikisiyle alâkadar olduğunu ve hangi dille konuştuklarını sormuş Türkçe olduğunu öğrenince, şimdiye kadar bu dili duymak fırsatını bulamadığına müteessir ve şimdi duyduğuna da pek mütehassis olduğunu söylemiş 'Eğer bu istasyonda inmeseydiniz mahzâ konuşmanızı işitmek için sizi devam edeceğiniz istasyona kadar takip edecektim Ne eski bir millet olduğunuz anlaşılıyor, zira lisanınız bu âhenkli ve musikili inceliğine ermek için ne uzun zamanların sarf edilmiş olması iktiza eder!' demiş"

Bugünkü Türkçe, tarih içinde kazandığı bütün incelikleri ve ses zenginliklerini geride bırakmıştır Artık konuştuğumuz Halid Ziya'ların, Hamdullah Suphi'lerin âhenkli Türkçesi değil, ağzımızda geveleyip kekelediğimiz kakofonik bir Türkçedir Maalesef!

Bu "sorun", x'lerle, w'lerle, q'larla halledilebilir mi dersiniz?
* Nurullah Ataç, Söz Arasında'ki denemelerinden birinde şöyle diyor: "[] Ne var ki bizim seslerimizi de göstermiyor Genizden çıkardığımız ñ'yi göstermiyor, eskiden Arap yazısının hı'sıyla gösterdiğimiz sesi göstermiyor, bizim iki türlü e'miz vardır, birini göstermiyor Buna gönlüm katlanamıyor"


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.