Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Biyografiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
bolak, hasan, sami

Hasan Sami Bolak ( 10.05.1942)

Eski 07-26-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hasan Sami Bolak ( 10.05.1942)



Hasan Sami Bolak, Basın şeref kartı sahibi gazeteci, şair, yazar, radyo ve tv programcısı 10 Mayıs1942 Kayseri doğumlu Kayseri Lisesi'nden sonra Ankara İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi Sanayi Bölümü'nden mezun oldu


1960 yılından beri faal gazetecilik yapıyor Askerliğini Menemen Özel İhtisas Tabur'unda "Özel eğitimli tahrip uzmanı" olarak tamamladı Askerlikten sonra Üniversite sınavını kazanarak Ankara İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi'ne girdi ve buradan mezun oldu Kayseri Belediye'sinin İlk Basın Yayın Müdürü olarak göreve başladı Görevi sırasında Alparslan Türkeş'in Genel Başkanı olduğu Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi (CKMP)'nin ilk Kayseri teşkilâtını kurduğu için siyasi irade tarafından Belediye Basın Yayın Müdürlüğü görevine son verildi Kayseri'de, Milli Ülkü, Yeni Sabah, Orta Doğu, Millet (gazete) ve Erciyes Gazetesi'ni kurdu Ayrıca ; Spor Kayseri (dergi), Kurultay (Dergi) ve Sel (dergi) lerini yayınladı Hâlen, Kayseri ' de günlük olarak yayınlanmakta olan Erciyes Gazetesi' nin sahibi ve başyazarı Erciyes Gazetesi, Elektronik Erciyes Gazetesi adresinden de yayın yapıyor ve Hasan Sami Bolak' ın günlük siyasi ve edebi yazıları burada da yayınlanıyor

Türkiye'de özel radyoların faaliyete geçmeye başlaması üzerine; 2 Ekim 1992 tarihinde, 935 mhz fm bandından yayın yapan, Kayseri'nin ilk özel radyosu Star fm'i kurdu 1992 - 2004 yılları arasında, kesintisiz 24 saat Türk san'at musıkisi yayını yapan Star fm'in sahip ve yöneticiliği sırasında, 1000'den fazla Türk musikisi proğramları hazırladı ve sundu Kayseri'deki bütün televizyonlarda sayısız siyasi ve edebi proğramları hazırladı ve yönetti


Dr Recep Doksat 'tan Hipnotizma ve Spiritüalizm; Mehmet Mete'den Elektronik - yüksek frekans dersleri aldı Sahibi olduğu Star Fm radyosu vericisinin power katını kendi yaptı Bir süre, Mesmer metodu ile hipnoz uygulamalarında bulundu ve bunları günlük bir gazetede (Devrim Gazetesi-Kayseri-1962) dizi halinde yayınladı


Mavi Gömlekliler isimli tiyatro eseri birçok kere sahneye kondu ve Münih 'teki Radio Liberty (Azatlık Radyosu) nin Kazak , Özbek ve Uygur seksiyonlarında 1972 ' de skeç olarak yayınlandı Çeşitli gazete ve dergilerde yüzlerce makale yazdı Yurt içi ve yurt dışında onlarca ilmi ve siyasi konferans verdi


1968'de ülkücü gençlerin katıldığı ve kamu oyunda Komando Kampları diye adlandırılan Türkiye'nin ilk ülkücü eğitim kampını Kayseri'de kurdu Bu ve daha sonraları kurduğu diğer üç kampta gençlerin teorik ve pratik eğitimlerine fiilen katıldı 12 Eylül 1980 öncesinde 2 yıl süre ile MHP Kayseri İl Başkanlığı yaptı Kayseri Akşam Lisesi'nde; 2 yıl edebiyat - kompozisyon ve felsefe öğretmenliği görevlerinde bulundu Almanca, İngilizce biliyor


Aruz ve hece vezinleri ile yazdığı birçok şiiri tanınmış dergiler, ansiklopedi ve antolojilerde yayınlandı Bestekâr Erol Sayan tarafından mâhur makamında bestelenmiş bazıları ise TRT repertuvarında yer aldı Lisede 18 yaşında iken çıkarmaya hazırlandığı Mor Gülüşler ismindeki şiir kitabının birinci fasikülünü bastırdıktan hemen sonra edebiyat öğretmeninin tavsiyesi üzerine bu fasikülü yaktı


1973 'de Kayseri'de ilk ofset matbaayı, 2005 'de de ilk web Ofset gazete baskı sistemini kurdu Türkiye'nin ilk ortokromatik film gazete sayfasını çeken horizantal yerli (57X82) repro kamerasını imal etti (1973)


Hasan Sami Bolak, Basın Konseyi daimi üyesi ve Basın şeref kartı sahibi olup, yine kendisi gibi Basın Konseyi daimi üyesi ve " Basın Şeref Kartı " sahibi Mevlüde Nevin'le evli Beyhan, Fatih ve Nihan isimli üç çocuk sahibi Çocuklarından Beyhan ve Fatih de anne ve babaları gibi basın sektöründe Beyhan Bolak Hisarlıgil mimari içerikli "TOL" dergisinin genel editörü, Fatih Bolak ise Erciyes Gazetesi'nin Yazı İşleri Müdürü


Hasan Sami Bolak’ın örnek dört şiiri:


SENDE GİTTİN SUDAN BAHANELERLE


Sen de gittin sudan bahanelerle

Kırılmış kâsedir gururum artık

Her gün selâmını göndersen bile

Uyku tutmaz oldu huzurum artık!

Sevgi boy vermezmiş yaban bağlarda

Kurudu diktiğim güller ard arda

Bir zaman şahinken ben şu dağlarda;

Şimdi kanadımdan vurgunum artık!

Gittiğinden beri kalmadı huzur

Gözlerimde fer yok, gökyüzünde nur

Sensiz bilmem nasıl mutlu olunur;

Dibine karanlık bir mumum artık!

Gönül avunmuyor, geçmiyor zaman

Ne aşkın ateşi, ne de bir duman

Bir kış ortasında kaldım ki aman

Ne yaşım yanıyor, ne kurum artık!

Yüzünde tel duvak, elinde kına

Gelin olup gittin bir başkasına

Kalsan… yıldızları verirdim sana

Avutmaz gönlümü sürûrum artık!

Sen de gittin sudan bahanelerle

Neylesem kaderi yenmem nafile

Can düşmanı oldum mesafelerle

Seni sevmek benim kusurum artık!

x


ÖLÜMSÜZ


Geceler dursa, sürüp gitse doyumsuz öpüşün

Yine kanmaz dudağım, ben sana açlık duyarım

Uzatır ömrümü bir yan bakışın, bir gülüşün

Seni dünyama ışık, gönlüme aysın sayarım


Bana işkence verir göğsüne bir gül takışın

Boşa geçmiş sanırım ömrümü, ben senden uzak

Büyüler gözlerinin gölgesi, baygın bakışın

Gülüşün can suyu, sevgin ise görkemli konak!


Yüreğim sen’le kıpırdar, sana mahkûmdur elim

Göremezsem seni bir gün, o gün öksüz olurum

Seni ben böyle yürekten seviyorken güzelim

Nice yıllar yaşarım, belki ölümsüz olurum!


Hasan Sami Bolak


xx


GÜLÜ SOLMAZ SANILAN BAHÇE


Gülü solmaz sanılır bu ömür bahçesinin,

Ebedi susmayacak nağmesi, bülbül sesinin!


Ne kadar sürse hayatın sonu bir gün gelecek

Yeniden başlayan her şey yine bir gün bitecek,


Bitecek sevgilinin tatlı ılık merhabası,

Bitecek, bahçede gül goncasının naz havası


Azalır belki sanıp, gönlümüzün gamlarını

Boşa bekler dururuz ilkbahar akşamlarını


Ne hayâller avutur gönlü, ne tozpembe saray;

Veremez gençliğimin hazzını sarhoş dolunay!


Bulanık ufkumuz artık… sona gelmiş gibiyiz

Namazın vakti yakın… gitgide elmiş gibiyiz!


Hani canlar, hani can yoldaşımız sevgililer?

Ne bu dünyâlara gelmiş, ne de gitmiş gibiler


Görünüp, beş para etmezliği dünyâ malının

Giderek anlaşılır kıymeti zeytin dalının!


Yaşarız ömrümüzün sendeleyen günlerini

Derin özlem duyarak… yad ederek , dünlerini


Kocamış gönlümüzün duygulu yağmurları az,

Yumulan gözleri artık geceler korkutamaz!


Getirir fermanı bir gün ecelin zâlim atı

Ve güneş battı mı başlar gecenin saltanatı!


Bir ömür öyle hayâllerle avuttun ki beni;

Seni hâin, seni zâlim ve sefil dünya seni!


Koyacak noktayı, bardaktaki zemzem suyudur

Doğuyorsan öleceksin, kaderin hükmü budur!




YABANGÜLÜM, KARDELENİM


Gök kubbenin yedi katı

Erişilmez kulesin sen

Akşamüstü saltanatı,

Güneşlerce şûlesin sen!


İşte sana sevdâ selim

İstediğin başka ne var?

Ben, elinde bir kadehim;

İç, içebildiğin kadar!


Yabangülüm, kardelenim

Gönlüm sende, sevgim sana

İlk göz ağrım, son sevdiğim

Umursayıp anlasana!


Yanlış yazmış kırılası

Kader denen kalem bizi;

Bizim gibi sevmeyenler

Anlamazlar sevgimizi!


Farklı zaman diliminde

Gelmiş olmak bir kusursa,

Başka dünya ikliminde

Tekrar doğmak mümkün olsa,


Elvedâ der, apar topar

Hemen ölüp, nöbet savar

Ve doğarım senin için;

Gülüşün, gözlerin için!


Sonsuz aşkım, gerçek sevgim

Yabangülüm, kardelenim

Sevdim, demek ne zor sana

Umursayıp anlasana!


Hasan Sami Bolak

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.