Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
büyük, okyanusjeomorfolojihidrolojiyaşamkeşiflertarih

Büyük Okyanus-Jeomorfoloji-Hidroloji-Yaşam-Keşifler-Tarih

Eski 01-09-2011   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Büyük Okyanus-Jeomorfoloji-Hidroloji-Yaşam-Keşifler-Tarih



Büyük Okyanus-Jeomorfoloji-Hidroloji-Yaşam-Keşifler-Tarih





BÜYÜK OKYANUS, yeryüzündeki okyanusların en büyüğü, B’da Asya ve Avustralya, D’da Amerika arasında yer alır
Büyük Okyanus’un temel özellikleri: 1 olağanüstü büyük boyutları (yüzölçümü ve hacim bakımından bütün okyanusların neredeyse yarısı); 2 ortalama derinliğinin daha fazla oluşu (okyanusların ortalamasından 165 m fazla); 3 en büyük okyanus çukurlarının burada bulunması; 4 altına, hızla ilerleyen bir okyanus kabuğunun dalarak sokulduğu etkin kıta kenarlarıyla (deprem, yanardağ etkinliği) çevrili olması; 5 Büyük Okyanus kıyısındaki ülkelerin genç ve canlı ekonomileri


• Jeomorfoloji Kıyılarının ve diplerinin karmaşıklığı Büyük Okyanus’un jeomorfolojik yapısının en çarpıcı özelliğidir Okyanus bölgeleri, bir sırttan oluşur; önce batı-doğu yönünde uzanan, güney bölümündeyse ortada (Avustralya ve Antarktika arasında) yer alan bu sırt kademeli olarak Latin Amerika’ya doğru ilerlemektedir (Doğu Büyük Okyanus sırtı) Doğu Büyük Okyanus sırtı hızla ilerleyen bir sırttır (yılda 8,8-16,1 cm), eksenel çukuru yoktur ve eski ölü sırtların yerini açıkça gösteren hantal uydu kütlelerle çevrilidir
Sırtı bölümlere ayİran (ve birbirine göre belirgin biçimde ötelenmiş) birçok kırılma alanı vardır Kuzey yarıkürede sırt, Kaliforniya körfezine doğru girerek yok olur; daha K-B’daki Juan de Fuca sırtı ayrık bir sırttır

Doğu Büyük Okyanus sırtının D’sundaki bütün dipler Antarktika (Büyük Okyanus-Antarktika havzası, Bellinghausen ve Amundsen ovaları), Nazca (deprem bölgesi dışında kalan Nazca sırtının ayırdığı Peru ve Şili havzaları) veÇocos (Panama havzası) levhalarının sınırları içinde yer alır Amerika kıtasının altına dalan üç levha, genç sırtlarla (Şili, Galâpagos) birbirinden ayrılır Büyük Okyanus diplerinin bütün geri kalan bölümlerini Büyük Okyanus levhası (bu levhanın karmaşık tarihi yaş ve yer biçimi bakımından farklı birçok temel öğeden oluştuğunu ortaya koyar) taşır Kuzey Amerika’nın B’sındaki büyük kırık alanları dev yer biçimleridir ve eski yırtılma kırıkları boyunca kilometrelerce uzanır Büyük Okyanus’un ortasında, en yüksekleri mercan (Tuamotu, Societe, Marshall, Caroline) ya da yanardağ (Ha-waii) adalarını oluşturan denizaltı dağ sıraları (Emperor, Musicians, Orta Pasifik Okyanus dağları) yer alır Dağ sıralarını çevreleyen havzalar (Kuzey-batı, Kuzey-doğu ve Güney Büyük Okyanus havzaları), pelajit, mercan çamurları ve pirok-lastik oluşumların egemen olduğu ince bir tortul tabakayla örtülüdür

Büyük Okyanus, ilk kıtanın parçalanmasından beri kapanmakta olafı eski bir okyanustur Büyük Okyanus’un daralması, okyanus kabuğunun hemen hemen kenarlarında bütün kıtaların altına dalma-sıyla kendini göstermektedir Asya ve Avustralya-Asya kıta kenarları abisal çukurlardan, ada yaylarından (Aleut, Kuril, Japonya, Bonin, Mariana, Filipin, Melanezya, Yeni Zelanda), bir ada yayı arkasında yerkabuğunun gerilmesinden oluşan kenar denizlerden (Bering, Ohotsk, Japon, G Çin, Endonezya, Mercan, Tasman denizleri), birikim alanı (kalın akarsu ve delta çökelleri) olan bir kıta yamacı ve kıta sahanlığından (Sarı deniz ve Cava denizi) meydana gelir Dar ve daha sade Amerika kenarını bir ölçüde daha az derin çukurlar (Şili, Peru, Orta Amerika) çevreler Ara kesimler, havzaların ve çok sayıda kanyonun bulunduğu kıta kenarlarıyla kaplıdır Buralarda yerel olarak geniş kıta şevleri görülür

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Büyük Okyanus-Jeomorfoloji-Hidroloji-Yaşam-Keşifler-Tarih

Eski 01-09-2011   #2
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Büyük Okyanus-Jeomorfoloji-Hidroloji-Yaşam-Keşifler-Tarih



• Hidroloji Büyük Okyanus’un su kütlesi, ortalama olarak, öbür okyanuslardan daha az sıcak ve daha az tuzludur Büyük Okyanus’un daha az tuzlu olmasının nedeni akarsuların buraya büyük hacimde su boşaltması, kıyısındaki dağ doruklarının ötesine atmosfer neminin çok az ulaşması ve kutup sularının Büyük Okya-nus’a katılmasıdır Büyük Okyanus, su ve meteoroloji özellikleri bakımından üç bölgeye ayrılabilir Kutup suları, önemli bir tuzsuzlaşmaya, çok büyük bir soğumaya (Japon denizi’ne kadar bankizler) ve rüzgârlarla şiddetli bir sürüklenmeye uğrar Kuzey yarıkürede, kenar denizlerden (Bering, Ohotsk) yayılan sular Alaska’ya ve Aleut adalarına kadar büyük batı akıntısıyla sürüklenir; güney yarıküredeyse büyük Antarktika çevresi akıntısı egemendir Ilıman ve tropikal doğu suları, kuzey ve güney ekvator büyük akıntılarına yol açan Kaliforniya ve Paskalya adası antisiklonlarının (yüksek basınç merkezi) etkisinde kuzey ve güney ekvator akıntılarını oluşturur; bunların sularının bir bölümü Kaliforniya ve Peru (Şili) akıntılarından gelir Bu son iki akıntı yükselen soğuk dip suları nedeniyle zenginleşir Batı’nın ılıman ve tropikal suları musonun almaşık etkisine girer Sistemin esas parçaları, G’e (Tasman akıntısı) ve özellikle K’e doğru (Filipinler, Formosa, Kuroşio akıntısı) sapan kuzey ve güney ekvator akıntılarının son bulduğu yerlerdir

• Yaşam Suyun saydamlığı ve besleyici tuzların bolluğu Büyük Okyanus’a canlı maddeler bakımından oldukça yüksek bir verimlilik sağlar: Orta Büyük Okyanus’taki takımadalara yerleşmiş büyük balıkçı uygarlıklarının eskiliği bu verimliliğin sonucudur Soğuk sular, balıkçılık (kıyı balıkçılığı ve trolcülük) ve avcılık bakımından ayrıcalıklı alanlardır Çok daha yakın dönemlerde Kaliforniya ve özellikle Peru suları sanayi balıkçılığı alanları olmuştur
Büyük Okyanus kıyılarında, erken tarihlerde, alabildiğine özgün, ama birbirlerine uzaklıkları nedeniyle aralarında hiçbir bağ bulunmayan uygarlıklar gelişti Ne var ki, ancak deniz ulaşımının gelişmesi ve modern sanayinin kurulmasından sonra değişim ağları kurulabildi

• Keşifler Ortaçağ’ın sonlarında, Batı’ya doğru giderek Çin’e ulaşmak isteyen gemiciler için uçsuz bucaksız Atlas okyanusu aşılmaz bir su örtüsü gibi görünüyordu Kolomb’un 1492’deki kesifi, Avrupa ile Doğu arasında başka toprakların varlığını kanıtladı Ancak, Avrupalılar’ın öbür okyanusa varmaları için yirmi yılı aşkın bir süre gerekti; Bal-boa, dar Panama kıstağını ancak 1513’te geçebildi Böylece conquistador’ların, Aragön kralı Fernando ve kızı Juanna adına "Güney denizi"ni (kıstak burada doğu-batı yönünde uzanıyordu) ele geçirmeleriyle sonuçlanan gelişmeler başladı

Amerika’nın dev boyutlu bu deniz cephesi büyük keşiflere sahne oldu: Pizarro, inka İmparatorluğu’nun kapılarına bu cepheden geçerek ulaştı (1528) Daha kuzeyde Cortes yaptığı keşifleri Kaliforniya körfezinde noktaladı (1536) Ama kıyının düzenli biçimde keşfinden önce çok anlamlı bir gelişme oldu: kader Macellan’ in dünya turunu tamamlamasına engel olduysa da, portekizli denizci 1520-1521’ de bu bitip tükenmek bilmeyen Güney denizi’ni ilk kez araştırmayı başardı ve bu denizi aşarken "hiçbir kötü olayla" karşılaşmadığından ona "Pasifik okyanusu" (barışçı okyanus) adını verdi
Portekiz, 1529’da, Molük adalarını -Macellan’ın hedefiydi-, Karl Ve verdiği 350 000 duka altın karşılığında aldı Tüm gücüne karşın İspanya, yerkürenin üçte birini kaplayan bu deniz yüzeyine egemen olamadı Bununla birlikte, İspanya’nın ticaret yollarını Doğuya doğru genişletmesi gerekiyordu Meksika’dan yola çıkan Ruy Löpez de Villalobos, Caroline adalarına, sonra Filipinler’e (1542) vardı 1564’te keşiş Andres de Urdaneta, orta enlemlerden geçerek Amerika’ya doğru dönüş yolunu ve büyük batı rüzgârlarının estiği kuşağı buldu: artık bu yol kalyonların izlediği yol oldu Daha sonra, Urdaneta ile birlikte olan Miguel Löpez de Legazpi Çin ile ticari ilişkiler kurdu: böylece İspanyol etkisi ekvatorun kuzeyine iyice yerleşti

Güneyde tüm keşif çabalan, Eskiçağ’ dan beri çok sayıda haritanın alçak enlemlerde gösterdiği geniş güney topraklarını bulmaya yöneldi: 1570’te haritacı Ortelius bu toprakları, iki noktada Oğlak dönencesinin kuzeyine kadar çıkardı 1567’de buraları aramaya çıkan Alvaro de Mendaria yalnızca Solomon adalarını buldu, İngiliz ler de Francis Drake ile (1577-1580 arasında Büyük Okyanus’u geçti), kendi ilk dünya turlarını düzenleyerek bu keşif yarışına katıldılar; 1606’da portekizli Pedro Fernândez de Ouirös, Tahiti ve New Hebrides adalarını buldu ve güney karasının uç noktalarından birinin New Hebrides adaları olduğunu sandı

Sıra Avustralya’nın sınırlarının belirlenmesindeydi ve uçsuz bucaksız güney kıtası da yalnızca Avustralya’ya indirgeniyordu Avustralya kıyılarının keşfini daha çok Hollanda lılar gerçekleştirdi 1606’da Willem Jansz, Yeni Gine körfezinin uzantısı sandığı Carpentaria körfezi kıyılarının bir bölümünü keşfetti Abel Janszoon Tasman, Avustralya’nın çevresini dolaştı (1642-43) ve böylece bu altkıtanın bir ada olduğunu gösterdi

XVIII yy’la birlikte bilimsel amaçlı keşifler başladı: 1722’de Jacob Roggeveen, Paskalya adasını ve buradaki esrarengiz dev heykelleri buldu, İngiliz John Byron (1766) ve Samuel Wallis (1767) araştırma gezisini sürdürdü 1768’de fransız Bou-gainville, bir süre Tahiti’de kaldı Büyük Okyanus’un keşfindeki temel evreyi İngiltere aştı: James Cook, ikinci yolculuğu sırasında (1772-1775), Antarktika’nın sınırlarının çok daha güneyde olduğunu ortaya koydu

Okyanusun kuzey kesiminin öğrenilmesine katkıda bulunan Cook ve La Perouse’un araştırmalarından sonra, geriye yalnızca ayrıntı niteliğinde çalışmalar kaldı Bunları da İngiliz George Vancouver (Amerika’nın kuzey-batı kıyısında, 1792-1795) ve Robert Fitzroy (güney-doğu kıyıları, 1831-1836), rus Fedor P Lütke (Kamçatka’dan Caroline adalarına kadar, 1826-1829) tamamladı Büyük Okyanus’un güney sınırıysa, Antarktika’ya hücumu başlatanlar tarafından belirlendi

• Tarih Büyük Okyanus, ancak XIX yy sonundan başlayarak, hem İngiliz ve Alman sömürgeciliği için, hem gelişmekte olan Japonya için, hem de Kaliforniya’yı hareket noktası yaparak Büyük Okyanus’ ta özel bir rol oynamayı planlayan ABD için stratejik bir nitelik kazandı Adalar bu devletler arasında paylaşıldı; deniz yolları güvenlik altına alındı; 1918’den sonra ABD ile Japonya arasındaki rekabet arttı ve ancak Pearl Harbor’da başlayan ve 1945 ağustosunda biten savaşla çözümlenebildi O tarihten bu yana, ABD bu bölgeyi siyasal ve askeri egemenliği altına almış (Avustralya ve Yeni Zelanda’nın savunmasını örgütleyen ANZUS [1951]; SEATO [1954]) ve işi, Vietnam savaşı’na müdahaleye kadar vardırmıştır ABD’nin bu bölgeden 1972 ve 1975’te göreceli olarak çekilmesi, bölgelerarası işbirliği kuruluşlarının (Güney Pasifik komisyonu) canlanmasını ve Avustralya ile Yeni Zelanda’ nın bölgede ağırlıklarını duyurmalarını sağladı Japonya, tüm bölgenin pazarlarını ele geçirmek için bütün ekonomik gücünü seferber ederken, Endonezya, Güney Kore, Çin gibi ülkeler de okyanus bölgesinin önemini gün geçtikçe daha iyi kavramaya başladılar

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.