Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Biyografiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
1921, 1992türk, bilginleri, feza, gürsey

Feza Gürsey (1921 - 1992)Türk Bilginleri

Eski 03-30-2007   #1
puslu
Varsayılan

Feza Gürsey (1921 - 1992)Türk Bilginleri



7 Nisan 1921'de İstanbul'da dünyaya gelen Feza Gürsey, tıp doktoru bir baba ve kimyacı bilimkadını bir annenin sıradışı çocuğudur

Aydın bir çevrede yetişmeye başlayan Gürsey 1940 yılında Galatsaray Lisesi'ni bitirdi 1944 yılında ise İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi matematik-fizik dalından mezun oldu Yine İstanbul Üniversitesi'nde asistanlık yaptığı dönemde açı¤¤¤ sınavı kazanarak İngiltere'de bulunan Imperial College'e gönderildi ve burada doktorasını tamamladı 1953 yılında İstanbul Üniversitesi'nden doçent ünvanı alan Feza Gürsey 1957-1961 yılları arasında araştırmalarına Brookhaven Ulusal Laboratuvarı'nda, Princeton'da İleri Araştırma Enstitüsü'nde ve Columbia Üniversitesi'nde devam etti Bu dönemde Nobel Fizik Ödülü sahibi Wolfgang Pauli ile, atom bombasının babası olarak bilinen JR: Oppenheimer ile, yine Nobel Ödüllü fizikçiler olan E Wigner, TD Lee ve CN Yang ile tanışma ve çalışma imkanı buldu 1961 yılında İse ODTU' nun teklif ettiği profesörlüğü kabul ederek yurda döndü ve ODTU'de fizik alanında ders vermeye başladı 1965 yılında ise Yale Üniversitesi'nde de görev almaya başladı Böylelikle hem ODTU hem de Yale'de ders vermeye başladı 1974'de ise ODTU yönetimi ile arasında çıkan itilaf sonucu görevini sadece Yale'de sürdürmeye devam etti 1992 yılında hayata veda eden Gürsey Türkiye'nin yetiştirmiş olduğu en önemli bilimadamlarından ve değerlerinden biridir

Çalışma ve Ödülleri:

Feza Gürsey 1968'de TUBİTAK, 1977'de Oppenheimer, 1981'de Newyork Akademisi Morrison ödüllerini, 1979'da Einstein madalyası, 1987'de Wigner madalyası kazandı 1960'lı yıllarda "Kiral Bakışım" kuralını ortaya koyarak uzay-zaman bakışım çalışmalarına önemli katkı sağlamıştır M Günaydın ile birlikte yürüttüğü çalışmaları (1974-1976) sonucu bileşik bir E6 grubunun içerdiği "oktonyon" cebirinin renk dinamiği ile ilgisi olduğunu kanıtladı Önemli eseri, Group theoretical concept and methods in elementary particle physics'dir

KAYNAK II

Feza GÜRSEY; 07 nisan 1921’de doğar ve çocukluğunun çoğunu İstanbul’da Anadolu Hisarı’nda geçirir Eğitimini üzerinde ailesi çok titizlikle durdu ve iyi yetişmesi için ellerinden yaptılar Babası çok önemli bir bilim adamı, annesi Remziye Hisar hanımda çok akıllı ve üretken bir kişiydi

Feza GÜRSEY Galatasaray lisesinde öğrenim gördü Çok başarılı bir öğrenci sayılmazdı Derslerini sessizce dinler, ara sıra notlar alırdı Sınav zamanında da arkadaşları sürekli ders çalışırken o başka konularla ilgilenirdi 1940 yılında liseyi bitirdi 1944 yılında da İstanbul Fen Fakültesi Matematik–Fizik bölümünü bitirirMEB tarafından yapı¤¤¤ sınavı kazanarak İngiltere’de doktora yapma imkanını elde eder

Feza GÜRSEY’ in okul hayatı boyunca, derslere fazla ilgi göstermeyen, sanki okula isteksiz gelen biri gibi görünmesine rağmen bu kadar başarılı olmasının sırrı neydi? Birincisi anne ve babasının çok başarılı olması ve kendine onları örnek alması ve sürekli araştırma yapma isteği ve meraklı olmasıdır İkincisi de kişiliği gereği öğrenme isteği ve aydınlanmaya duyduğu arzudur

Feza Gürsey’e göre fizik, sadece Fen Bilgisinin bir dalı değildi Hem insan yaş¤¤ı için hem de öğrenmek için merak ettirici bir konuydu Fizik sadece bilmekle olacak bir şey değil Yorum yapmak, üzerinde matematiksel oynaya bilmek gerekiyor O fiziği bütün yaş¤¤ına uygulamıştı Her zaman her yerde fizik, fizikle bir bütün gibiydi

Feza Gürsey Fiziği çözmekte çok uğraşmamıştır, o üzerine yoğunlaştığı konuyu çabucak kavrayan ve anladığını da anlatabilen birisiydiNewton ve Marsel’e göre Klasik Fizik 19 Yüzyıl sonuna kadar astronomiye ve teknoloji meselelerini, karşılaştığımız tabiat olaylarını izah etmeye ve teknoloji meselelerini çözme gereği duyuyordu

Sorulan sorulara cevap alınamaması istenilen sonuçların alınamaması, sarsılmaz sanı¤¤¤ Klasik Fizik Kanunlarının bir tarafta yüksek hızlarda, bir tarafta atomik mesafelerde yetersiz kalıyordu Artık Fiziğin daha çok araştırılıp daha çok öğrenilmesi gerekiyordu Bununla birlikte fizikte bölümlere ayrılır, Çağdaş fizik, Modern fizik,

Modern Fiziği besleyen iki kaynak vardır Bunlar Realite ve Quantum Mekaniğidir Realivite yüksek hızda Quantum mekaniğide atom aleminde Klasik Fiziği tamamlarModern Fiziği ince ve çok hassas davranarak maddenin en küçük yapı birimi olan atomu güneş sistemi boyundaki mesafelerden hatta çekirdek mesafelerinden incelemeye almışlardırElbette ana konuları bilmek çok girift tabiat olaylarını hemen anlaşılır hale getirmez

Daha derin araştırmalar sonucunda atom içerisinde bulunan nötron, plotondan daha küçük yapılı, başka momentli, başka elektrik yüklü, hepside kısa ömürlü parçacıklar çıkıyormaddenin tam olarak şifresi çözülememiştir

İşte bütün bu kainat partikülleri kainattır ki ancak dev hızlandırıcı makinelerde, araştırmacı ve meraklı olan sabırla bilim adamları tarafından sağlanabilir Bu sebepten dolayıdır ki fiziğin dalları oluşmuşturbunlar; çekirdek altı fiziği, yüksek enerji fiziği ve partikal(parçacık) fiziği oluşur

Yüksek enerji fiziğine bir kuş bakışı yaparsak; uzun yıllardır verilen uğraşlar sonunda fiziğin en temelinde oluştuğu belirlenmektedirRealivitenin ve Quantum mekaniğinin 30 milyar elektrovoltluk enerjilerinde 10 saniyelik zaman aralıklarında bile hala geçerli olduğu tespit edildi

Her madde çeşidine birde anti madde tekabül eder Partikülle anti partikülün kütleleri aynı, yükleri ters işaretlidir Bu kanunlar deneylerle doğrulanmıştır Bugün tanecikler arasındaki kuvvetler hakkındaki bilgimiz nedir?

Şairler bile kendi çaplarında bilmeden fiziği çözmüş olabilir mi? Şu sözle de açıkça anlaşılıyor; “karşımda koca bir kainat yürür gibi” bu sözle yaşadığımız ortamın, soluduğumuz havanın yani yaşamda meydana gelen olaylar fiziğe bağlı gerçekleşen olaylardır Fiziğe doğa, tabiat gibi bak da hem daha kolaylık hem de daha anlaşılırlık getiriyor

Feza Gürsey de fiziği doğa olarak gördüğünden hem daha kolay anlar ve başarılı olurdu, hem de daha kuvvetli bir anlatım kazanırdıKarşısındaki fizikle ilgili bilgisi olmasa bile, o anlattığı konuyu anlardı, hem de hiç sıkılmadan ve öğrenme isteğiyle dolu olarak

Gerek dalındaki başarılarından gerekse bilgisinden ve deneyiminden dolayı 1950 yılında doçentlik unvanı aldı Öğretim Üyeliği süresince Türk Bilim Tarihinin ilk ve son teorik Fizik kürsüsünün temelini oluşturan iki öğretim üyesinden birisidir

Fizikten bildiğimiz kuvvetli bir yer çekim kuvveti var Bunun yanı sıra elektromanyetik kuvvetler mevcut Bunlar uzun menzilli yani uzaktan tesir eden kuvvetlerdir Partikül fiziği bize iki çeşit kuvvet daha kazandırmış oluyor Kısa menzilli kuvvetler birbirine yaklaşırsa etki edebilir Çekirdek kararlı halde olmasını sağlayan şiddetli kuvvetler oluşur

Çekirdeğin yapı biriminde proton ve nötron bulunur Çevresinde de elektronlar bulunur Nötr haldeki bir çekirdek elektron alış verişinde bulunmaz Eğer elektron fazla yada yetersiz gelirse, elektron alış verişinde bulunur

Elektrik yükleri farklı olsa da kütleleri birbirine yakın, hassaslarında benzeşen aileler teşkil ediyorlar Birbirinden çok farkı olmayan geniş partikül aileleri de denir Bu konuda matematiğin grup teorisi denilen dalı fiziğe yardımcı olur Elektrik ve ucu iplik yükleri üçlü grup, sekizli grup oluştururlar Bu guruplandırma sonucunda da periyodik dizilim oluşur Buda kimyada yarar sağlar

Bütün olaylar birbiriyle bağlantı içindedir Bir konuyu araştırırken fizikten, kimyadan, tarihten hatta coğrafyadan yaralanılır

Normal yaşantımızda bile fizikle veya diğer dallarla içice yaşıyoruz Bu konuyu ayna kırıldığı zaman görüntünün, bazen kırıklı bazen pürüzlü olduğunu görüyoruz Bu konuyu uzman bir fizikçide deneyler ve gözlemlerle inceler ve açısını ve kırılma açısını araştırır

Bu yüzden de ecirlerin sorduğu soruları bilim adamları sorar; “kim kırdı bu aynaları” araştırırlar ve görürler ki aynanın kırık olduğu yok gelme açısı ve geri gitme açısının ve girdiği ortamının kırıcılık miktarından kaynaklanır

Fizik ilgilendiği konu ve anlatılış tarzı bakımından biraz ürkütücü gelebilir Biz de fiziği Feza Gürsey gibi bir doğa olayı gibi karşılarsak anlamamızda, öğrenmemizde kolay olur Feza Gürsey fiziği o kadar benimsemiştir ki, onunla bir bütün olmuştur Bu yüzden fizik tarihinde çok yükselmiş ve bir çok ünlü bilim adamlarıyla birlikte çalışır Ünlü bilim adamlarının vermiş olduğu konferanslarda yer alır ve söz hakkı ona da verilir O da gerek yabancı dinleyiciler gerekse yabancı bilim adamları tarafından tek bir kelimesi kaçırılmadan dinlenirdi Bildiklerini çok iyi bir şekilde yansıtırdı

ÖDÜLLERİ

*1969 Tübitak Bilim Ödülü

* 1977 SGlashow ile birlikte JROppen Heimer Ödülü

* 1981 College ‘de France’de konuk prof Ve College’de France Madalyası

* 1984 İtalya Cumhuriyet’ince verilen Commedotore unvanı

* 1986 Romada Konuk Profesörlük ödülü

*1989 Türk Amerikan Bilimcileri ve Mühendisleri Derneğinin Seçkin Bilimci Ödülü

* 1990 Galatasaray Vakfı Madalyası

Feza Gürsey gibi bizde uğraştığımız işe kendimizi vermeli ve yararlı bir fert olmaya çalışmalıyız Bizler Türk olarak böyle başarılı bir bilim adamıyla gurur duymalı ve onun izinden giderek gerek fizik gerekse bilimin diğer alanlarında başarılı insanlar yetiştirmeliyiz veya yetişmesi konusunda üstümüze düşen görevi yapmalıyız

Bilime yapmış olduğu katkılarından dolayı Feza Gürsey’e ne kadar teşekkür etsek azdır Büyük bir insandı ve gerektiği gibi yaşadı


NOT: Feza Gürsey, anne tarafından 2 dereceden akrabamdır, annesi Remziye Hisar profösor ve şair, oğlu Yusuf Gürsey de Türkiyenin en genç profösörlük almış bilim adamlarından birisidir

Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Feza Gürsey (1921 - 1992)Türk Bilginleri

Eski 12-17-2010   #2
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Feza Gürsey (1921 - 1992)Türk Bilginleri







7 Nisan 1921′de İstanbul’da dünyaya gelen Feza Gürsey, tıp doktoru bir baba ve kimyacı bilimkadını bir annenin sıradışı çocuğudur


Aydın bir çevrede yetişmeye başlayan Gürsey 1940 yılında Galatsaray Lisesi’ni bitirdi 1944 yılında ise İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi matematik-fizik dalından mezun oldu Yine İstanbul Üniversitesi’nde asistanlık yaptığı dönemde açı¤¤¤ sınavı kazanarak İngiltere’de bulunan Imperial College’e gönderildi ve burada doktorasını tamamladı 1953 yılında İstanbul Üniversitesi’nden doçent ünvanı alan Feza Gürsey 1957-1961 yılları arasında araştırmalarına Brookhaven Ulusal Laboratuvarı’nda, Princeton’da İleri Araştırma Enstitüsü’nde ve Columbia Üniversitesi’nde devam etti


Bu dönemde Nobel Fizik Ödülü sahibi Wolfgang Pauli ile, atom bombasının babası olarak bilinen JR: Oppenheimer ile, yine Nobel Ödüllü fizikçiler olan E Wigner, TD Lee ve CN Yang ile tanışma ve çalışma imkanı buldu 1961 yılında İse ODTU’ nun teklif ettiği profesörlüğü kabul ederek yurda döndü ve ODTU’de fizik alanında ders vermeye başladı 1965 yılında ise Yale Üniversitesi’nde de görev almaya başladı Böylelikle hem ODTU hem de Yale’de ders vermeye başladı 1974′de ise ODTU yönetimi ile arasında çıkan itilaf sonucu görevini sadece Yale’de sürdürmeye devam etti 1992 yılında hayata veda eden Gürsey Türkiye’nin yetiştirmiş olduğu en önemli bilimadamlarından ve değerlerinden biridir

Çalışma ve Ödülleri:


Feza Gürsey 1968′de TUBİTAK, 1977′de Oppenheimer, 1981′de Newyork Akademisi Morrison ödüllerini, 1979′da Einstein madalyası, 1987′de Wigner madalyası kazandı 1960′lı yıllarda “Kiral Bakışım” kuralını ortaya koyarak uzay-zaman bakışım çalışmalarına önemli katkı sağlamıştır M Günaydın ile birlikte yürüttüğü çalışmaları (1974-1976) sonucu bileşik bir E6 grubunun içerdiği “oktonyon” cebirinin renk dinamiği ile ilgisi olduğunu kanıtladı Önemli eseri, Group theoretical concept and methods in elementary particle physics’dir


KAYNAK II


Feza GÜRSEY; 07 nisan 1921’de doğar ve çocukluğunun çoğunu İstanbul’da Anadolu Hisarı’nda geçirir Eğitimini üzerinde ailesi çok titizlikle durdu ve iyi yetişmesi için ellerinden yaptılar Babası çok önemli bir bilim adamı, annesi Remziye Hisar hanımda çok akıllı ve üretken bir kişiydi


Feza GÜRSEY Galatasaray lisesinde öğrenim gördü Çok başarılı bir öğrenci sayılmazdı Derslerini sessizce dinler, ara sıra notlar alırdı Sınav zamanında da arkadaşları sürekli ders çalışırken o başka konularla ilgilenirdi 1940 yılında liseyi bitirdi 1944 yılında da İstanbul Fen Fakültesi Matematik–Fizik bölümünü bitirirMEB tarafından yapı¤¤¤ sınavı kazanarak İngiltere’de doktora yapma imkanını elde eder
Feza GÜRSEY’ in okul hayatı boyunca, derslere fazla ilgi göstermeyen, sanki okula isteksiz gelen biri gibi görünmesine rağmen bu kadar başarılı olmasının sırrı neydi? Birincisi anne ve babasının çok başarılı olması ve kendine onları örnek alması ve sürekli araştırma yapma isteği ve meraklı olmasıdır İkincisi de kişiliği gereği öğrenme isteği ve aydınlanmaya duyduğu arzudur


Feza Gürsey’e göre fizik, sadece Fen Bilgisinin bir dalı değildi Hem insan yaş¤¤ı için hem de öğrenmek için merak ettirici bir konuydu Fizik sadece bilmekle olacak bir şey değil Yorum yapmak, üzerinde matematiksel oynaya bilmek gerekiyor O fiziği bütün yaş¤¤ına uygulamıştı Her zaman her yerde fizik, fizikle bir bütün gibiydi
Feza Gürsey Fiziği çözmekte çok uğraşmamıştır, o üzerine yoğunlaştığı konuyu çabucak kavrayan ve anladığını da anlatabilen birisiydiNewton ve Marsel’e göre Klasik Fizik 19 Yüzyıl sonuna kadar astronomiye ve teknoloji meselelerini, karşılaştığımız tabiat olaylarını izah etmeye ve teknoloji meselelerini çözme gereği duyuyordu


Sorulan sorulara cevap alınamaması istenilen sonuçların alınamaması, sarsılmaz sanı¤¤¤ Klasik Fizik Kanunlarının bir tarafta yüksek hızlarda, bir tarafta atomik mesafelerde yetersiz kalıyordu Artık Fiziğin daha çok araştırılıp daha çok öğrenilmesi gerekiyordu Bununla birlikte fizikte bölümlere ayrılır, Çağdaş fizik, Modern fizik,…


Modern Fiziği besleyen iki kaynak vardır Bunlar Realite ve Quantum Mekaniğidir Realivite yüksek hızda Quantum mekaniğide atom aleminde Klasik Fiziği tamamlarModern Fiziği ince ve çok hassas davranarak maddenin en küçük yapı birimi olan atomu güneş sistemi boyundaki mesafelerden hatta çekirdek mesafelerinden incelemeye almışlardırElbette ana konuları bilmek çok girift tabiat olaylarını hemen anlaşılır hale getirmez
Daha derin araştırmalar sonucunda atom içerisinde bulunan nötron, plotondan daha küçük yapılı, başka momentli, başka elektrik yüklü, hepside kısa ömürlü parçacıklar çıkıyormaddenin tam olarak şifresi çözülememiştir


İşte bütün bu kainat partikülleri kainattır ki ancak dev hızlandırıcı makinelerde, araştırmacı ve meraklı olan sabırla bilim adamları tarafından sağlanabilir Bu sebepten dolayıdır ki fiziğin dalları oluşmuşturbunlar; çekirdek altı fiziği, yüksek enerji fiziği ve partikal(parçacık) fiziği oluşur
Yüksek enerji fiziğine bir kuş bakışı yaparsak; uzun yıllardır verilen uğraşlar sonunda fiziğin en temelinde oluştuğu belirlenmektedirRealivitenin ve Quantum mekaniğinin 30 milyar elektrovoltluk enerjilerinde 10 saniyelik zaman aralıklarında bile hala geçerli olduğu tespit edildi
Her madde çeşidine birde anti madde tekabül eder Partikülle anti partikülün kütleleri aynı, yükleri ters işaretlidir Bu kanunlar deneylerle doğrulanmıştır Bugün tanecikler arasındaki kuvvetler hakkındaki bilgimiz nedir?
Şairler bile kendi çaplarında bilmeden fiziği çözmüş olabilir mi? Şu sözle de açıkça anlaşılıyor; “karşımda koca bir kainat yürür gibi” bu sözle yaşadığımız ortamın, soluduğumuz havanın yani yaşamda meydana gelen olaylar fiziğe bağlı gerçekleşen olaylardır Fiziğe doğa, tabiat gibi bak da hem daha kolaylık hem de daha anlaşılırlık getiriyor


Feza Gürsey de fiziği doğa olarak gördüğünden hem daha kolay anlar ve başarılı olurdu, hem de daha kuvvetli bir anlatım kazanırdıKarşısındaki fizikle ilgili bilgisi olmasa bile, o anlattığı konuyu anlardı, hem de hiç sıkılmadan ve öğrenme isteğiyle dolu olarak
Gerek dalındaki başarılarından gerekse bilgisinden ve deneyiminden dolayı 1950 yılında doçentlik unvanı aldı Öğretim Üyeliği süresince Türk Bilim Tarihinin ilk ve son teorik Fizik kürsüsünün temelini oluşturan iki öğretim üyesinden birisidir


Fizikten bildiğimiz kuvvetli bir yer çekim kuvveti var Bunun yanı sıra elektromanyetik kuvvetler mevcut Bunlar uzun menzilli yani uzaktan tesir eden kuvvetlerdir Partikül fiziği bize iki çeşit kuvvet daha kazandırmış oluyor Kısa menzilli kuvvetler birbirine yaklaşırsa etki edebilir Çekirdek kararlı halde olmasını sağlayan şiddetli kuvvetler oluşur

Çekirdeğin yapı biriminde proton ve nötron bulunur Çevresinde de elektronlar bulunur Nötr haldeki bir çekirdek elektron alış verişinde bulunmaz Eğer elektron fazla yada yetersiz gelirse, elektron alış verişinde bulunur


Elektrik yükleri farklı olsa da kütleleri birbirine yakın, hassaslarında benzeşen aileler teşkil ediyorlar Birbirinden çok farkı olmayan geniş partikül aileleri de denir Bu konuda matematiğin grup teorisi denilen dalı fiziğe yardımcı olur Elektrik ve ucu iplik yükleri üçlü grup, sekizli grup oluştururlar Bu guruplandırma sonucunda da periyodik dizilim oluşur Buda kimyada yarar sağlar
Bütün olaylar birbiriyle bağlantı içindedir Bir konuyu araştırırken fizikten, kimyadan, tarihten hatta coğrafyadan yaralanılır


Normal yaşantımızda bile fizikle veya diğer dallarla içice yaşıyoruz Bu konuyu ayna kırıldığı zaman görüntünün, bazen kırıklı bazen pürüzlü olduğunu görüyoruz Bu konuyu uzman bir fizikçide deneyler ve gözlemlerle inceler ve açısını ve kırılma açısını araştırır
Bu yüzden de ecirlerin sorduğu soruları bilim adamları sorar; “kim kırdı bu aynaları” araştırırlar ve görürler ki aynanın kırık olduğu yok gelme açısı ve geri gitme açısının ve girdiği ortamının kırıcılık miktarından kaynaklanır


Fizik ilgilendiği konu ve anlatılış tarzı bakımından biraz ürkütücü gelebilir Biz de fiziği Feza Gürsey gibi bir doğa olayı gibi karşılarsak anlamamızda, öğrenmemizde kolay olur Feza Gürsey fiziği o kadar benimsemiştir ki, onunla bir bütün olmuştur Bu yüzden fizik tarihinde çok yükselmiş ve bir çok ünlü bilim adamlarıyla birlikte çalışır Ünlü bilim adamlarının vermiş olduğu konferanslarda yer alır ve söz hakkı ona da verilir O da gerek yabancı dinleyiciler gerekse yabancı bilim adamları tarafından tek bir kelimesi kaçırılmadan dinlenirdi Bildiklerini çok iyi bir şekilde yansıtırdı


ÖDÜLLERİ
*1969 Tübitak Bilim Ödülü
* 1977 SGlashow ile birlikte JROppen Heimer Ödülü
* 1981 College ‘de France’de konuk prof Ve College’de France Madalyası
* 1984 İtalya Cumhuriyet’ince verilen Commedotore unvanı
* 1986 Romada Konuk Profesörlük ödülü
*1989 Türk Amerikan Bilimcileri ve Mühendisleri Derneğinin Seçkin Bilimci Ödülü
* 1990 Galatasaray Vakfı Madalyası

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.