Çatalhöyük Konya-Çumra |
09-12-2009 | #1 |
Şengül Şirin
|
Çatalhöyük Konya-ÇumraÇatalhöyük Konya-Çumra Konya’nın Çumra İlçesi’nin 10 km doğusunda yer almaktadır Höyük, farklı yükseklikte iki tepe düzü olan bir tepe şeklindedir Bu iki yükseltisi nedeniyle çatal sıfatını almıştır Çatalhöyük ilk kez 1958 yılında J Mellaart tarafından ziyaret edilmiş, 1961-1963 ve 1965 yıllarında kazısı yapılmıştır Yüksek tepenin batı yamacında yapılan araştırmalar neticesinde, 13 yapı katı açığa çıkarılmıştır En erken yerleşim katı ise MÖ 5500 yıllarına tarihlenmektedir İlk yerleşme, ilk ev mimarisi ve ilk kutsal yapılara ait özgün buluntuları ile insanlık tarihine ışık tutan bir merkezdir Çatalhöyük’teki yerleşimin, şehirciliğin en iyi bilinen dönemi 7 ve 11 katlardadır Dörtgen duvarlı evlerin duvarları birbirine bitişiktir Ortak duvar yoktur, her evin kendi müstakil duvarı vardır Evler ayrı ayrı planlanmış ve ihtiyaç duyulunca yanına başka bir ev yapılmıştır Evlerin bitişik duvarları nedeniyle şehirde sokaklar mevcut değildir Ulaşım düz damlar üzerinden olmaktadır Şehri sınırlayan ve koruyan sur duvarları niteliğinde herhangi bir buluntuya rastlanmamıştır Bina yapımında kullanılan malzeme kerpiç, ağaç ve kamıştır Evlerin temel derinlikleri azdır Duvarlar arasında ağaç dikmeler vardır Bu dikmeler üzerine gelen kirişler düz tavanı taşımaktadır Tavan üst örtüsü kamış üzerine sıkıştırılmış kil topraktır Evler tek katlı olup, eve giriş damda açılan bir delikten merdivenle olmaktadır Her ev bir oda ve bir depodan oluşur Odaların içinde dörtgen ocaklar, duvarların ön kısımlarında taban döşemesinden yüksekliği 10-30 cm arasında değişen sekiler ve duvar içinde dörtgen nişler bulunmaktadır Duvarlar sıvalıdır, sıva üzeri beyaza boyandıktan sonra sarı, kırmızı ve siyah tonlarda resimler yapılmıştır Kutsal odalar diğer odalara nazaran daha büyüktür Bu evlerin içindeki duvar resimleri yanında ise orijinal boğa başı, koç başı ve geyik başlarının sıkıştırılmış kil ile konserve edilmiş trofeleri duvarlara aplike edilmiştir Bunların yanında rölyef halinde insan figürleri ile hayvan figürleri de görünmektedir Çatalhöyük’te duvar resimleri en erken 10 en geç 11 tabakada bulunmuştur En güzel ve gelişmişleri ise 7 ve 5 tabakalara aittir Bu resimler paleolitik insanın mağara duvarlarına yaptığı resimlerin bir gelenek olarak devamıdır İnanç olarak avın bereketi için yapılan resimlerdir Geç döneme doğru duvar resimlerinde ev sahnelerinin azaldığı ve kuş motifleri ile geometrik desenlerin ortaya çıktığı görülür Duvarlara resmedilmiş olan akbabalar tarafından parçalanan başsız insan figürlerinin ölü gömme adetleri ile ilgili olduğu sanılmaktadır Akbabalar tarafından et kısmı yenerek temizlenen kemikler toparlanarak hasırlardan yapılmış bir örtüye sarılır ve ev içindeki şekillerin altına gömülürdü Şekiller altında yapılan araştırmalarda çok sayıda iskelet ortaya çıkarılmıştır Ölü hediyesi olarak kemikten yapılmış aletler, renkli taşlar, kesici aletlerden taştan baltalar, deniz kabuğundan yapılmış boncuklar konmuştur Çatalhöyük kazısında ele geçen heykelcikler, ana tanrıça kültürünün (tapınma) başlangıcı ve zamanın inançları hakkında özgün bilgiler vermektedir Pişmiş toprak ve taştan yapılmış bu heykelcikler 5 ila 15 cm arasında değişen büyüklüktedir Şişman, iri göğüslü, büyük kalçalı ve zaman zaman doğum yapar vaziyette tasvir edilmişlerdir Bu özellikleri bolluk ve bereketi temsil etmeleri nedeniyledir Çatalhöyük’te ele geçen alet ve malzemelerin hemen hepsi taş, pişmiş toprak, baltalar, sığ tabaklar, yüksek kabartma bereket tanrıçası motifleri ile süs eşyası olarak kullanılan bilezik ve kolyelerdir Pişmiş topraktan iri taneli hamura sahip, çarksız siyah ve kiremit renkli kaplar ve çanaklar bulunmuştur Ayrıca ana tanrıça ve mukaddes hayvan figürü de pişmiş topraktan yapılmıştır Kemikten yapılmış kesici ve delici aletler ile obsidyenden yapılmış mızrak ve ok uçları Çatalhöyük’te kullanılan en önemli malzemelerdir Kazı buluntuları Konya Arkeoloji Müzesi’ndedir Bunların bir kısmı teşhir edilmiş, diğerleri ise depolarda koruma altına alınmış durumdadır
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|
|