Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Biyografiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
atilla, ilhan

Atilla İlhan ( 1925-2005 )

Eski 07-22-2006   #1
[KAPLAN]

Atilla İlhan ( 1925-2005 )




5 Haziran 1925’te Menemen, İzmir’de doğdu İllk ve orta eğitiminin büyük bir bölümünü İzmir ve babasının işi dolayısıyla gittikleri farklı şehirlerde tamamladı


İzmir Atatürk Lisesi henüz birinci sınıfında, mektuplaştığı bir kıza yazdığı Nazım Hikmet şiirleriyle yakalanmasıyla 1941 Şubat'ında tutuklandı ve okuldan uzaklaştırıldı Henüz 16 yaşındaydı Üç hafta gözetim altında kaldı İki ay hapiste yattı

Türkiye'nin hiçbir yerinde okuyamayacağına dair bir belge verilince, eğitim hayatına ara vermek zorunda kaldı Danıştay kararıyla, 1944 yılında okuma hakkını tekrar kazandı Kararın çıkması ile İstanbul Işık Lisesi'ne yazıldı Lise son sınıftayken amcasının kendisinden habersiz katıldığı CHP Şiir Armağanı'nda Cebbaroğlu Mehemmed şiiriyle ikincilik ödülünü pek çok ünlü şairi geride bırakarak aldı Bu ödül kendisi için kuşkusuz büyük mutluluk kaynağı olmuştu



1946'da mezuniyetinin ardından, İstanbul Hukuk Fakültesi'ne kaydoldu Üniversite hayatının başarılı geçen yıllarında "Yığın" ve "Gün" gibi dergilerde ilk şiirleri yayımlanmaya başladı Hukuk Fakültesi’ndeki yüksek öğrenimini yarıda bıraktı 1948'de ilk şiir kitabı "Duvar"'ı kendi imkanlarıyla yayımladı

Paris Yılları
1949 yılında, üniversite ikinci sınıftayken Nazım Hikmet'i kurtarma hareketine katılmak üzere ilk kez Paris'e gitti Bu harekette aktif rol oynadı Fransız toplumu ve orada bulunduğu çevreye ilişkin gözlemleri daha sonraki eserlerinde yer alan bir çok karakter ve olaya temel oluşturdu Türkiye'ye geri dönüşünde sıklıkla başı polisle derde girdi Sansaryan Han'daki sorgulamalar; ölüm, tehlike, gerilim temalarının işlendiği eserlerinde önemli rol oynadı Bir kaç kez gözaltına alındı

İstanbul - Paris - İzmir Üçgeni

1951 yılında Gerçek gazetesinde bir yazısından dolayı kovuşturmaya uğrayınca tekrar Paris'e gitti Fransa'daki bu dönem, Attilâ İlhan'ın Fransızcayı ve Marksizmi öğrendiği

yıllardı 1950'li yılları İstanbul - İzmir - Paris üçgeni içerisinde geçiren Attilâ İlhan, bu dönemde ismini yavaş yavaş Türkiye çapında duyurmaya başladı Yurda döndükten sonra, Hukuk Fakültesi'ne devam etti Ancak son sınıfta gazeteciliğe başlamasıyla beraber öğrenimini yarıda bıraktı Sinemayla olan ilişkisi nedeniyle, yine bu dönemde, 1953'te Vatan gazetesinde sinema eleştirileri yazmasıyla başladı
"Çoğu zaman üç beş kişi için yazdığımızı sanırız,
onlar bizi okumazlar Asıl seslendiklerimiz,
hiçbir zaman tanımayacağımız, başka üç beş kişidir"
Atilla İLHAN



Sanatta Çok Yönlülük

1957'de gittiği Erzincan'da askerliğini yaptıktan sonra, tekrar İstanbul'a dönüş yapan Attilâ İlhan, sinema çalışmalarına ağırlık verdi Onbeşe yakın senaryoya Ali Kaptanoğlu adıyla imza attı Sinemada aradığını bulamayınca, 1960'ta Paris'e geri döndü Sosyalizmin geldiği aşamaları ve televizyonculuğu incelediği bu dönem, babasının ölmesiyle birlikte yazarın İzmir dönemini başlattı Sekiz yıl İzmir'de kaldığı dönemde, Demokrat İzmir gazetesinin başyazarlığını ve genel yayın yönetmenliğini yürüttü Aynı yıllarda, şiir kitabı olarak "Yasak Sevişmek" ve "Aynanın İçindekiler" serisinden "Bıçağın Ucu" yayımlandı 1968'te 15 yıl sürecek evliliğini yaptı



İstanbul'a Dönüş
1973'te Bilgi Yayınevi'nin danışmanlığını üstlenerek Ankara'ya taşındı Sırtlan Payı ve Yaraya Tuz Basmak'ı Ankara'da yazdı 1981'e kadar Ankara'da kalan yazar Fena Halde Leman adlı romanını tamamladıktan sonra İstanbul'a yerleşti İstanbul'da gazetecilik serüveni Milliyet (2 Mart 1982 - 15 Kasım 1987) ve Gelişim Yayınları ile devam etti Bir süre Güneş gazetesinde yazan Attilâ İlhan, 1993-1996 yılları arasında Meydan gazetesinde yazmaya devam etti 1996 yılından 2005 yılına kadar köşe yazılarını Cumhuriyet gazetesi'nde sürdürdü 1970'lerde Türkiye'de televizyon yayınlarının başlaması ve geniş kitlelere ulaşmasıyla beraber Attilâ İlhan da senaryo yazmaya geri dönüş yaptı Sekiz Sütuna Manşet, Kartallar Yüksek Uçar ve

Yarın Artık Bugündür halk tarafından beğeniyle izlenilen diziler oldu

İlk romanı "Sokaktaki Adam" yayınlandığında 10 roman yazmıştı Bunlar hiç gün ışığına çıkmadı Attilâ İlhan bunun sebebini bir söyleşide şöyle açıklıyor: " bir çok roman yazdım daha önceden Ama neden yayınlamadım? Çok akıllıca bir sebebi vardı Çünkü biliyorum ki yazarlar ilk romanlarında kendilerini anlatırlar O da romancılık değildir Günlük tutmaktır" (Düşün, Haziran 1996)

Roman serüvenine başladığında döneminin diğer yazarları daha çok yerel ve kırsal olayları, kişileri işlerken Attilâ İlhan şehir insanını Türkiye'nin yakın dönem tarihini siyasal, ekonomik ve sosyal yanlarıyla ele alan bir yapı içerisinde işliyordu Sadece İstanbul, İzmir gibi Türkiye'nin büyük şehirlerini, işlediği dönemin yaşam tarzını, ekonomik ve sosyal sorunlarını kahramanlarının gözüyle yansıtmakla yetinmiyor; aynı zamanda, batı kültürünün Türkiye'ye ne şekilde yansıdığını, olumlu ve olumsuz etkilerini, çizdiği karakterlerle ve Avrupa'daki şehirlerle örtüşen bir yapı içerisinde irdeliyordu

Attila İlhan, 11 Ekim 2005'te İstanbul'daki evinde hayata veda ettiğinde 80 yaşındaydı

Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Atilla İlhan ( 1925-2005 )

Eski 07-10-2009   #2
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Atilla İlhan ( 1925-2005 )






Attilâ İlhan (d 15 Haziran 1925 ö 11 Ekim 2005)Şair, romancı, eleştirmen, senaryo yazarı ve gazeteci olarak Attilâ İlhan edebiyatımızın çok yönlü sanatçılarından biridir Şiire çok erken yaşlarda, ilkokul döneminde başlayan Attilâ İlhan Menemen'de doğdu Edebiyat sevgisini şiire meraklı babasından ve edebiyat tutkunu annesinden küçük yaşlarda aldı İlköğrenimini İzmir'de, lise eğitimini İstanbul'da işık Lisesi'nde tamamladı Lise yıllarında siyasal düşüncelerinden dolayı yargılandı, okuldan uzaklaştınldıysa da Danıştay kararıyla yeniden okula dönüp ortaöğrenimini tamamladı İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde bir süre okudu ama öğrenimini yarıda bırakıp Paris'e gitti 194962 arasında üç kez gittiği ve toplam altı yıl kaldığı Paris'te şiir, düşünce akımları, siyaset, sanat konularında bilgisini derinleştirdi






İstanbul'da çeşitli dergi ve gazetelerde eleştiri ve sinema yazıları yazan Attilâ İlhan, bu arada "Ali Kaptanoğlu" imzasıyla film senaryoları da kaleme alıyordu 197379 yılları arasında Ankara'da bir yayınevinin danışmanlığını da üstlenen Attilâ İlhan şiirleriyle, romanlarıyla, gazete ve dergilerde tartışmalara yol açan yazılarıyla, çıkardığı dergilerle okurun ilgisini çekmeyi başardı


İlk şiirini 1941'de takma adla yayımlayan Attilâ İlhan, asıl ününü 1946'da Cumhuriyet Halk Partisi Şiir Yarışması'nda aldığı ikincilik ödülüyle kazandı Ödül kazanan şiiri "Cebbaroğlu Mehemmed" adını taşıyor ve şair, destan dilinden yararlanarak güçlü bir şiir yaratıyordu Attilâ İlhan 1948'de ilk şiir kitabı Duvarı yayımladığında artık şiir anlayışı iyice belirginleşmişti Duvar'da yer alan şiirler, bireyin ve toplumun sorunlarını özgürlük ve mutluluk arayışıyla, geleceğe duyduğu güvenle işleyen şiirlerdi


Attilâ İlhan toplumcu gerçekçi anlayışı benimseyen bir şair olarak tanındı (bak GERÇEKÇİLİK) Halk ve Divan şiirinin özelliklerinden de yararlandı, ama bunları çağdaş şiir anlayışı içinde ustaca kullandı Attilâ İlhan'ın en çok sevilen şiirleri, serüvenci bir bireyin yalnızlık, avarelik, yolculuk, ayrılık, aşk ve ölüm konusundaki duygularını coşkulu bir dille işlediği şiirleridir Sisler Bulvarı (1954), Yağmur Kaçağı (1955), Ben Sana Mecburum (1960), Bela Çiçeği (1962) adlı kitaplarında ağırlık bu tür şiirlerindedir






Dili açık, yalın ve çarpıcıdır İmge gücünün zengin çağrışımlarını oldukça abartılı bir biçimde; ama akıcı bir dille işler Şiirleri bir coşku havası ve güçlü bir gerilim taşır Şair, daha sonra da bireyin duygularını, cinsel sorunlarını, toplumsal kurallarla çatışmalarını konu edinen şiirler yazmayı sürdürdü Yasak Sevişmek (1968), Tutuklunun Günlüğü(1973), Böyle Bir Sevmek (1977) ve Elde Var Hüzün (1982) bu tür şiirlerinin yer aldığı yapıtlardandır Attilâ İlhan'ın kitaplarının bir özelliği de sonunda "Meraklısı İçin Notlar" bölümünün bulunmasıdır Şair, bu notlarda şiiri ya da yazıyı hangi durumda, nasıl bir etki altında yazdığını anlatır; okuruna ürünüyle ilgili ipuçları verir

Attilâ İlhan şairliğinin yanı sıra romancılığı ile de tanınır İlk romanı 1953'te yayımlanan Sokaktaki A dam'di Bu romanda anlayışlı, duyarlı ama ne istediğini bilmeyen bir genci anlatır Zenciler Birbirine Benzemez (1957) adlı ikinci romanı Paris yaşantısının izlerini taşır Daha sonraki romanlarında ise Türkiye' nin yakın tarihindeki toplumsal olayları konu eder Aynanın İçindekiler genel başlığı altında yayımlanan; Bıçağın Ucu (1973), Sırtlan Payı (1974), Yaraya Tuz Basmak (1978) adlı romanlarında toplumsal olaylar içinde çeşitli sınıf ve kesimlerden insanların yaşama biçimleri ile davranışları sergilenir Dersaadette Sabah Ezanları (1981), O Karanlıkta Biz (1987) adlı romanlarında ise Türkiye'nin siyasal olayları içindeki sol hareketlere katılanların yaşamlarını işler Attilâ İlhan'ın cinsel sapkınlıkları konu aldığı romanları ise Fena Halde Leman (1980), Haco Hanım Vay (1984) adlarıyla yayımlandı

Attilâ İlhan, eleştiri ve deneme yazılarında sorgulayan, tartışan, kalıplaşmış düşünceyi eleştiren bir yazar kimliğini hep sürdürdü Bu tür yazıları Hangi Sol (1970), Hangi Batı (1977), Hangi Seks (1976), Hangi Sağ(1980), Gerçekçilik Savaşı (1980) gibi yapıtlarında topladı

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.