Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Genel Kültür & Serbest Forum > ForumSinsi Ansiklopedisi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
dokuma

Dokuma

Eski 07-02-2009   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Dokuma



Dokuma


En basit dokuma yöntemi iplikleri hasır örer gibi birbirinin arasından geçirmektir Örnek için beşaltı ipliği bir masanın üzerine yan yana eşit aralıklarla yerleştirin Başka bir ipliği bu paralel ipliklerin birinin üstünden atlatıp öbürünün altından geçirerek bu sırayla ilerleyin; birkaç iplikle daha aynı işi yaptığınızda ortaya bir hasır örgü çıktığını göreceksiniz

Dokumada, bu iki iplik grubundan kumaş boyunca uzananlara çözgü, onların arasından enlemesine geçenlere de atkı iplikleri denir Atkıları çözgülerin arasından dik, biraz eğik ya da yüzeyden az görünecek biçimde geçirmekle tafta, dimi ve saten gibi değişik dokuma tipleri elde edilebilir Desenli dokumalarda atkıların çözgüler arasından geçiş düzeni daha karmaşıktır Örneğin atkı bir çözgünün üstünden atladıktan sonra ikiüç çözgünün altından geçebilir Buna benzer yöntemlerle kumaş üzerinde çapraz çizgiler, ekose, balıksırtı ve baklava desenler yapılabilir Çok daha karmaşık desenleri
dokuyabilmek için, Fransız dokumacı Joseph Marie Jacquard'ın (17521834) buluşu olan jakar tezgâhı kullanılır, öbür makinelerde 2025 çözgü ipliği aynı anda denetlendiği halde, jakar tezgâhında her çözgü ipliği tek tek denetlenir ve böylece çiçek, hayvan ya da insan motifleri dokunabilir Jacquard'ın desenleri denetlemek için tasarladığı delikli kartlar sonradan bilgisayarların programlanmasına da uyarlanmıştır

Çağdaş bir dokuma tezgâhında, kumaşın genişliği ne kadar olacaksa ona uygun sayıda çözgü ipliğinin yan yana ve çok düzgün olarak sarıldığı bir çözgü levendi vardır Bu silindirden gelen çözgü ipliklerinin her biri gücü telleri denen bir dizi telin ucundaki

delikten (gözden) geçer Dokuma ustası tezgâhın altındaki ayaklıklara bastığı zaman, gücü çerçevesi denen komuta düzeneği gücü tellerinin ve onlara bağlı olan çözgü ipliklerinin bir bölümünü yukarı doğru kaldırır Böylece, aralanmış iki kapı kanadı gibi duran ve iki çözgü ipliği grubunun arasında ağızlık denen bir açıklık oluşur Atkı ipliğinin bağlı olduğu mekik bu ağızlıktan geçer ve çözgülerin arasına bir atkı bırakır

Böylece atkı ipliği yukarı kalkmış olan çözgülerin altından, öbürlerinin üstünden geçmiş olur Mekiğin her gidiş gelişte bir atkı atmak üzere ileriye ve geriye doğru hareketini tezgâhın iki yanındaki kamçı kolları sağlar Çözgü iplikleri yalnız gücü tellerinin gözlerinden değil, gücü çerçevesinin önündeki ikinci bir çerçevenin içine yerleştirilmiş metal bir tarağın dişlerinin arasından da geçer Atkı atıldıktan sonra tefe denen bu çerçeve öne doğru

eğilir ve taşıdığı tarağın dişleriyle atkıyı iyice yerine oturtur Mekik geri dönmeden önce yukarı kalkmış olan gücü telleri iner, öbürleri havaya kalkar Böylece çözgüler arasında yeni bir ağızlık açılmış olur Mekik atkı ipliğini geri getirirken daha önce üzerinden geçmiş olduğu çözgülerin altından, öbürlerinin ise üstünden geçer Mekiğin her gidiş gelişinde biraz daha uzayan dokuma, kendisini gergin tutan kumaş göğüslüğünden ve kumaş levendinden geçerek tezgâhın altındaki çekici silindire sarılır Bütün bu işlemlerin şaşmaz bir zamanlamayla yerine getirilebilmesi için tezgâhın her parçasının tam bir uyum içinde çalışması gerekir

Bugün bir dokuma işçisinin görevi makineyi denetleyerek boşalan mekiğin yerine dolusunun gelmesini sağlamak ve iplik koptuğunda makineyi hemen durdurmaktır Ama otomatik dokuma makineleri iplik koptuğu zaman kendiliğinden durduğu için bir tek işçi 2025 makineyi aynı anda denetleyebilir

18 yüzyıla gelinceye kadar kumaş el tezgâhlarında dokunuyor, dokumacı mekiği eliyle öne arkaya götürerek çözgülerin arasından geçiriyordu 1733'te John Kay, çok hızlı hare
ket ettiği için "uçan mekik" denen bir düzenek yaptı Bir makineye bağlı olan bu mekik dokuma makinelerinin hızını bir anda artırmıştı 176()'ta oğlu aynı kumaşı birden çok mekikle dokuyabilen bir düzenek geliştirdi 1785'te Edmund Cartwright'ın su gücüyle çalışan dokuma tezgâhı da aynı iş için tüketilen emeği ve zamanı azaltarak dokuma sanayisine büyük bir hız kazandırdı (bak Cartwright, Edmund)

Bugün bütün sanayileşmiş ülkelerde otomatik dokuma tezgâhları kullanılmaktadır Ama el tezgâhları çok özel dokumaların yapımında hiçbir zaman önemini yitirmemiştir Bu tezgâhlarda dokunan halı, kilim ve cicimlerin değeri makinede üretilenlerle karşılaştırılamaz

Atkı ve çözgü ipliklerinin dokuma makinesine beslenmeden önce hazırlanması gerekir
Genellikle bobinlere sarılı olan atkı ipliği mekiğin içine yerleştirilecek olan küçük masuralara aktarılır Masura mekiğe oturtulduktan sonra atkı ipliği masuranın gözünden geçirilerek dışarı alınır

Çözgü ipliklerinin hazırlanmasında en sık uygulanan yollardan biri, çok sayıda bobinden gelen iplikleri, silindir biçimindeki geniş bir tambura aktararak yan yana sarmaktır Tambur üzerindeki sarma genişliği, dokunacak kumaşın bitmiş genişliğine eşittir Çözgü iplikleri daha sonra hep birlikte çözgü levendine aktarılır Bazen liflerin tezgâha sürtünerek kopmasını önlemek için üstleri nişastalı bir maddeyle kaplanır; bu işleme haşülama denir

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.