Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Edebiyat / Dil Bilgisi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
arapça, arapçanın, bilim, edebiyat, geleneği, yapısı

ARAPÇA- Arapça'nın Yapısı- Arapça'nın Bilim Geleneği- Edebiyat Geleneği

Eski 06-24-2009   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

ARAPÇA- Arapça'nın Yapısı- Arapça'nın Bilim Geleneği- Edebiyat Geleneği



ARAPÇA- Arapça'nın Yapısı- Arapça'nın Bilim Geleneği- Edebiyat Geleneği



İslam dininin ortaya çıktığı 7 yüzyıl başlarında Arapça yalnız Arabistan Yarımadası'nın kuzey bölümünde konuşuluyordu Hz Muhammed'in 632'de ölmesinden sonra İslam diniyle birlikte Arapça da Eskidünya'nın güney yarıküredeki bölümünde yayıldı (bak İslam) Günümüzde Arapça, Arap Yarımadasındaki Suudi Arabistan, Yemen Arap Cumhuriyeti, Yemen Demokratik Halk Cumhuriyeti, Birleşik Arap Emirlikleri, Katar ve


Kuveyt'in yanı sıra Ortadoğu'daki "Bereketli Hilal" ülkeleri (Suriye, Lübnan, Ürdün ve Irak) ile Kuzey Afrika'daki Mısır, Sudan'ın kuzeyi, Libya, Tunus, Cezayir ve Fas'ın da ulusal dilidir Bütün bu ülkelerde Arapça konuşanların sayısı 120 milyonu geçer Arapça, bu ülkelerin güneyinde ve doğusunda bulunan komşu ülkelerin pek çoğuna da yayılmıştır Ayrıca, Asya ve Afrika ülkeleri ile Avrupa'da yaşayan Müslümanlar ibadet dili olarak Arapça'yı kullanırlar


Arapça bir Sami dilidir Öteki Sami dilleri arasında İsrail'de konuşulan ve Yahudi dinsel geleneğiyle Kutsal Kitap'ın Eski Ahit (Tevrat ve Zebur) bölümünün dili olan İbranice (bak İBRANİ EDEBİYATI) ve Etiyopya'nın ulusal dili olan Amhara dili bulunur Sami dilleri, Kuşi (örneğin Somali dili), Çad (örneğin Hausa dili), Berberi ve eski Mısır dilleri gibi Afrika'da konuşulan bazı dil aileleriyle de yakından ilişkilidir

Arapça'nın çok sayıda lehçesi vardır; bir Yemenli Fas'ta bir pazar yerindeki günlük konuşmayı izleyemez Arapça'nın günümüzdeki lehçeleri, İslam'ın kutsal kitabı Kuran'ın yazıldığı klasik Arapça'dan oldukça farklıdır Bununla birlikte, bütün Arap dünyasında iletişim ve yayıncılık gibi kamu hizmetlerinde kullanılan çağdaş standart Arapça, klasik Arapça'ya oldukça yakındır ve Arapça konuşanların çoğu tarafından anlaşılır


Alfabe ve Yazı


Arapça sağdan sola doğru yazılır ve satırlar Türkçe'de olduğu gibi yukarıdan aşağıya doğru sıralanır Arapça bir kitabın ilk sayfası, Türkçe bir kitabın son sayfasının yerindedir Arap alfabesindeki 28 harfin hepsi aslında ünsüz olduğu halde, altlarına ya da üstlerine konulan ve hareke adı verilen özel işaretleryardımıyla üç kısa ünlü ile birlikte okunur Bu harflerin verdiği seslerin bir bölümü Türkçe' de ve başka dillerde bulunmaz


Ayrıca, çoğu dilde ve Türkçe'de tek harfle gösterilen ince ve kalın k gibi bazı sesler için Arap alfabesinde iki harf vardır Örneğin kemal vekasem sözcüklerindeki k sesleri iki ayrı harfle (kefve kaf) yazılır Arap alfabesinde z, s ve h seslerini veren üçer ayn harf bulunur (zel, ze, zı; se, sin, sad ve ha, hı, he) 28 harfin dışında, lâmelifadı verilen ve alfabede gösterilmeyen bir harf daha vardır Bu harf, lamve elif harflerinin birleşmesinden oluşmuştur (bak Alfabe)

Arap harflerinin kısa ünlü olarak okunmasını sağlayan harekelerden üstün (fetha), harfin üzerine konur ve a'ya yakın, açık bir e sesi verir(kedi'deki değil, kendi'deki e sesi gibi) Esre (kesra) harfin altına yazılır ve harfi i sesiyle birlikte okutur Ötre (zamme)ise harfin üzerine yazılarak u sesiyle okutur Harekelere günlük kullanımda yer verilmez; bu işaretler daha çok Kuran'da, şiir kitaplarında ve çocuk yayınlarında, yanlış okumayı önlemek için kullanılır


Arapça'da uzun ünlüler, elif (uzun a için), vav (uzun uiçin) ve ye (uzun i için) harflerinin yardımıyla ve bazen uygun bir harekeyle birlikte gösterilir
Arap yazısında Latin alfabesindeki gibi büyük ve küçük harf ayrımı yoktur Yalnız, sözcüğün başında, ortasında ya da sonunda oluşlarına göre harflerin yazılışı değişir Kendinden sonra gelen harfle bitişmeyenler dışındaki bütün harflerin, sözcük içindeki yerlerine göre üç değişik biçimi vardır


Arap yazısı, İslam dininin benimsendiği ülkelerdeki pek çok dilin yazılmasında kullanıldı Bunun için genellikle belli uyarlamalar yapıldı Örneğin Farsça'nın yazılabilmesi için Arap yazısına p, ç ve j (pe, çim ve je) seslerini göstermek üzere yeni harfler eklendi Türkler 10 yüzyılda Arap alfabesini kullanmaya başlayınca, Türkçe'nin bazı seslerini gösterebilmek için Arapça'daki harfler üzerinde küçük değişikliklerle yeni harfler

türettiler Türkçe gibi Malay, Svahili ve Hausa dillerinin yazımında da artık Arapça kullanılmamaktadır Öte yandan, İran'da Farsça, Afganistan'da Peştu ve Pakistan'da Urdu dillerinin yazımın da günümüzde de Arap alfabesinden yararlanılarak düzenlenmiş yazı sistemleri kullanılır

Arapça'nın Yapısı

Arapça bükünlü dillerdendir Bu yüzden Arapça sözcüklerin çoğu, büyük bölümü üç harften, geriye kalanları ise dört ya da beş harften oluşan köklerden türetilir Bunun için, kök sözcüğün önüne, sonuna ve ortasına çekim ve yapım ekleri getirilerek yeni sözcükler türetilir, anlamı etkileyecek sözcük biçimleri elde edilir Bu ekler kısa ya da uzun ünlü, bazen de ünsüzdür

Örneğin, "yazmak" mastarının kökü olan ketebe (o [erkek] yazdı) sözcüğünde ktb harfleri vardır Bu köke belirli ekler getirerek üktüb (yaz), kitâb (kitap), kütüb (kitaplar), kâtib (kâtip, yazıcı), küteyyib (küçük kitap, kitapçık), mektub (yazılmış şey), istiktâb (yazdırmak), kitâbeyn (iki kitap), mekteb (üstünde yazı yazılan eşya), ketebnâ (biz yazdık) gibi bütün isim ve eylem çekimleri, çoğullar, Türkçe'de olmayan erkek, dişi ve cinssiz isim ayrımları, hatta çok az dilde bulunan ikili çoğul biçimleri elde edilebilir

Arapça'nın Bilim Geleneği


Arapça'nın bilim geleneği çok zengindir Felsefe, matematik, doğa bilimleri, tıp ve filoloji gibi alanlarda Arap bilginleri klasik Yunan geleneğini sürdürdüler Ortaçağdan başlayarak Arapça kaynaklar Avrupalı bilginlerce incelendi ve batı dillerine çevrildi Avrupa dilleri bu dönemde Arapça'dan pek çok terim ve sözcük aldı Alkol, cebir, şifre sözcükleri bunlardan birkaçıdır Bugün kullandığımız, 10 rakama dayalı sayma sistemi de Araplar aracılığıyla bütün dünyaya yayılmıştır Bu yüzden, Roma rakamlarından tümüyle farklı olan bu rakamlara Arap rakamları denir

Arapça'nın Edebiyat Geleneği


Arap edebiyatında en eski tür şiirdir İslam'la birlikte dinsel konular yaygınlaştı ve tutuldu Daha yaygın bir tür ise yiğitlik öyküleriydi Bunların en ünlüsü, iç içe girmiş şiir ve uyaklı düzyazıyla yazılmış olan Siret Antefdiv (Antername) Arap düzyazı edebiyatında, tanınmış öykü ve masallardan oluşan büyük diziler vardır Bunlardan en ünlüsü Binbir Gece

Masalları'dır Yüzyıllar boyunca toplanan ve birçok dile çevrilen bu masallar Şehrazad, Gemici Sinbad, Alaeddin, Ali Baba ve Halife Harun Reşid gibi kimi düşsel, kimi gerçek kişiler olan kahramanlarıyla tanınır {bak BİNBİRGece MASALLARI) 20 yüzyıl Arap edebiyatında roman ve kısa öykü gibi batı edebiyatı türleri de yaygınlaşmıştır

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.