Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
aztekler, inkalar, mayalar

İnkalar, Aztekler, Mayalar

Eski 12-26-2008   #1
dejavu2009
icon111

İnkalar, Aztekler, Mayalar




MAYALAR

Dev bir ağacın üzerine çıktık Sudan, beyaz yüzlü, beyaz elli, uzun ve kirli sakallı adamlar çıkıyordu Mavi, kırmızı, sarı, yeşil rengarenk giysileri, yuvarlak şapkaları vardı Derin ormanın papağanlarına benziyorlardı "
İki Aztek Casusundan MONTEZUMA'ya acil not

Güneşe uzanan basamaklar
Orta Amerika ormanlarında olağanüstü tapınaklar ve saraylar inşa eden Mayalar, Avrupa Ortaçağ'ın karanlığında yaşarken, ileri bir uygarlık kurmuşlardı

Sadece cesaret yetmedi
Aztekler yeni doğan bebelerin göbek bağlarını kalkan ya da küçük oklarla keserlerdi Gençler sadece askeri eğitim görür, atkuyruğu yaptıkları saçlarını, savaşta tutsak kazandıklarında keserlerdi Ne var ki, askeri yetenekleri ve cesaretleri, top ve tüfekle donatılmış İspanyol askerlerinin karşısında işe yaramadı

Güneşin çocuklarının kültürü
İspanyol Pizarro XVI: yüzyıl başlarında Peru'ya ayak bastığında, İnkalar'ın gelişmiş kültür ve sanatları karşısında şaşırıp kalmıştı Birkaç ay içinde bu uygarlığı yok etti Son İnkalar, And Daları'nın zirvelerine sığındılar

İspanyollar'ın kurbanı oldular
KİLİSE VE ALTIN UĞRUNA TALAN



8 Kasım 1519'da Cortez İmparator Montezuma (üstte) ile karşılaştı
İnka erkekleri giysilerinin üstüne kolsuz bir tunik giyiyor ve soğuk havalarda büyük bir pelerin kuşanıyorlardı Resimdeki pelerinin 13 ya da 16 yy'dan kalma olduğu sanılıyor Chimu 'gömü eldiveni': Zengin bir mezardan çıkarılan, savaşçı ve kuş süsleriyle bezenmiş bir çift eldivenin teki Gümüş tırnaklı MS 14 yy'a ait

İspanyollar Orta Amerika'ya vardıklarında, orada çeşitli yerli toplulukları yaşıyordu En ileri olan ve en çok nüfusu barındıran kültürler Mayalar ve Aztekler'di Güney Amerika'da ise İnka kültürü gelişti Maya tarihi hakkında çok az bilgimiz var İlk Mayaların kökeninin çok eski ol­duğunu biliyo­ruz (MÖ 2000) Bunlar MÖ 1500'den başlayarak Meksika Körfezi boyunca dar ve bataklık bir alanda yaşayan Olmekler'in kül­türünü miras al­mışlar Olmek kül­türününkurumaya başladığı MÖ 400'den başlayarak, heykellerden, özellikle de kabartmalardan belli olan ilk Maya törensel merkezleri ortaya çıkıyor Ovalardaki en eski anıt (28 nolu Tikal Dikilitaşı) MS 292'ye, en yeni anıt ise MS 909'a tarihleniyor Mayalar, bu yıllar arasında en parlak dönemlerini yaşamışlar; ama tarih onları tanımamış
Aztekler'e ilişkin tarih bilgi­leri daha çok Kuzeyden gel­diklerini ve Meksika Vadi­si'ne en son girenler ol­duklarını biliyoruz 1325'de (ya da 1370) başkentleri Tenochtitlan'ı bayındırlaştırmaya başladılar, ilk Aztek kralı Acamipichtli oldu Taş binalar ve "chinampa"lar (yüzen bahçeler) varlığını üçüncü kral Chimalpopoca' ya borçlu 1427–1440 arası, Aztek topraklarının sınırlarını genişleten büyük fatih İtzcoatl'ın krallığı Onu kardeşi, yasa koyucu ve kurucu 1Montezuma (1390-1496) izledi; ama imparatorluğun geniş bir alana yayılmasını Ahuitzotl sağladı Ondan sonra gelen 2Montezuma (1502-1520), son bü­yük Aztek kralı oldu İnka İmparatorluğu herhangi bir bü­yük kültüre pek uygun olmayan bir arazide yeşerdi: uçsuz bucaksız ır­maklar, çöller, aşılmaz dağlar Ger­çekte İnkalar, And ve Chavin, Naz­ca, Moche, Huari, Chimu gibi, diğer çağdaş ya da nere­deyse çağdaş uygarlıklara ait kültürel değerlerden ya­rarlanmayı bildiler İn­kalar, 1200–1438 arasında hüküm süren yarı efsane se­kiz kralın ardından, yalnızca dokuzuncu-suyla (Virococha'nı n oğlu Pachacutec) ile yayıl­malarınabaşladılar Pachacutec, Aymara civarını egemenliğine alarak, imparatorluğu güneye doğru büyüttü 1471–1493 ara­sında hüküm sü­ren oğlu Topa-İnka, egemen­liğini kıyı ve ekvatora dek güney yaylaları boyun­ca genişletti Ardılı Huayna Capac, Oiuto'yu fethetti ve oraya yerleşti Son imparator Atahualpa ümitsiz bir şekilde kendi imparatorluğunu sa­vunmaya çalıştı 1533'te İspanyollar tarafından kaçırıldı Fatih Francisco Pizarro'nun emriyle Cajamarca meydanında kazığa çakıldı


Maya toplumunun sınıfsal piramidinin en üstünde kral bulunuyordu; altında, kralın maiyeti yer alıyordu Üçüncü basamakta soylular, rahipler ve savaşçılar sıralanıyordu, dördüncü basamakta tüccar ve sanatçılar, son basamakta ise köylüler ve köleler vardı

ORTA AMERİKA’NIN VENEDİK’İ LAGÜN KENT TENOCHTİTLAN…
Bir gün ihtiyarlar gençleri yanlarına çağırdılar Beyaz bir söğüt dalını, bir kurba­ğayı ve beyaz balıkları gör­dükleri yere kenti kurmalarını söy­lediler Tanrı Uitzilopochtli' nin em­ri böyle dediler Ancak, o gece tan­rılar başrahibi yanlarına çağırdılar Gidip çevreye bakmasını, bir kaktü­sün dalları üzerinde kartal göreceği­ni söylediler Kenti orada kuracak­lardı İşte efsaneler Aztekler'in başkenti Tenochtitlan'ı n kuruluşunu böyle anlatıyor Ger­çekten de kentin adı kaktüs anlamına ge­len "tenoehtli" kelimesinden türetilmiş


Başkent mahalleleri
Tenochtitlan dört ana mahalleye ayrılmıştı Kentin kuruluşundan az sonra, sakinlerinin bir kısmı yakın bir adacık üzerinde, yeni yerleşim alanı Tlatelolco'yu kurdular Tenochtitlan politik ve dini merkez kimliğini korurken, Tlatelolco ticari merkez haline dönüştü

Tanrılar, dal­larına kartal kon­muş kaktüsün bu­lunduğu yeri işaret­lemişlerdi; ama, bu topraklar bir kent kurmak için hiç de elverişli değildi Bir kere bataklığın tam ortasına düşmüşlerdi Ancak, ilk Aztekler zorluklar karşısında yıl­madılar Komşu kabilelerden tahta ve taşlar satın alarak, bataklığın içindeki küçük adacıkların temelini güçlendirdiler Önce kaktüs dalında kartalı gördükleri yere tanrı Uitzilopochtli için bir tapınak inşa ettiler Daha sonra bu tapmağın çevresinde kenti kurmaya giriştiler Bunun için, ilk iş olarak yüzlerce küçük adacığı köprülerle birbirine bağladılar İs­panyollar tarafından işgal edildiğin­de, kent, eski kentin etrafında olağa­nüstü gelişmişti İspanyollar'ın "Bü­yük Tenochtitlan" diye adlandırdıkları yerleşim alanı, hem Tenochtit­lan hem de komşusu Tlatelolco kentini kapsıyordu Kent dikdörtgen bi­çiminde bir alana sahipti ve binlerce hektarlık bir alana yayılmıştı İspan­yol işgalcilere gö­re, kentte yakla­şık 80000 ile 100000 arasında bina bulunuyordu Her ev­de yaklaşık 7 kişinin yaşadığını varsayan İspanyollar, Tenoch­titlan'ın nüfusunu 560000ile 700000 arasında tah­min etmişlerdi Günümüz de ise tarihçiler, kentin nüfusunun 500000'den faz­la, bir milyondan az olduğunu kabul ediyorlar


Tenochtitian' daki ana tapınakta bulunan 3,25 m çapında ve 8 ton ağırlığındaki bu taşın üzerinde ay tanrısı görülüyor (solda) Mendoza Codex'inde Tenochtitlan'ı n kuruluşunu anlatan sayfa (solda)


Aslında, fatihler tarafından nere­deyse yok edildiği için, yakın dö­nemlerde sürdürülen arkeolojik kazılar, haritalar, seramik modeller ve kayıtlarla nasıl bir yerleşim olduğu ortaya çıkarabildi
Tabanı, başka kentler gibi, her klan ya da toplumsal gruba geomet­rik şekilli bir yer ayrıldığı için, dikdörtgen biçimliydi Böylece Mayalar'daki gibi, tören merkezi kent ile taşra arasında kesin bir ayrım yoktu
Bernal Diaz Tenochtitlan'ı düz yolları, meydanları, kanalları ve köprüleri ile Venedik'e benzetti ve şöyle betimledi: "Hem sudaki, hem kara­daki nice yapıyı, düz giden yolları, meydanları gördüğümüzde, hayranlı­ğımızı gizleyemedik Suyun üstünde yükselen piramitlerin yüksek kulele­rinden, hepsi duvarlı binalardan kay­naklanan bir çeşit büyüydü"
Aztek başkentinin merkezinde, yı­lanlarla süslenmiş duvarlar çevrili kutsal piramitleri, bir top sahasını, kurban taşını, vinçlerin dişli çubuklarını, törensel arınmalar için bir havu­zu, okulları, kitaplıkları ve rahiplerin meskenlerini içine alan dinsel bir çe­kirdek vardı Piramitler, bütün Orta Amerika tapınakları gibi, kesik koni biçimindeydi; üç kademeden oluşu­yorlardı Böyle bir yapının tepesinde­ki bir ya da daha çok tanrı odasına dik merdivenle çıkılıyordu En önemli bina Aztek egemenliği sıra­sında birçok kere inşa edilmiş Büyük Tapınak'tı Anıtsal binaları sağlam­laştırmak için, "tezontle" denilen, ha­fif ve dayanıklı bir volkanik malze­me kullanılıyordu
Duvarla çevrili yerin ötesinde, kral­lık saraylan tarafından öncelenen dört büyük konut mahallesi başlıyordu Montezuma'mn iki katlı, harika bah­çeli, pek çok odalı, püsküller ve altın eşyalarla zengin bezenmiş sarayı, Avrupalılar'ın düş gücünü çok etkiledi
Evler, su baskınından korunmak için taş yükseltilerin üstüne yapılmış­tı ve dışarıdan parlak renklere boyan­mıştı Çatı kireçle kaplıydı ve sütun­ların üstüne binen kalaslar ve kalasçıklardan oluşuyordu Pencere yoktu ve ana oda, yağmur suyunun toplan­dığı bir tekne olan iç avluya açılıyor­du İki su kemeri (Chapultepec ve Coyoacan) kenti karaya bağlıyordu Hijyen sorunlarım çözmek için, bazı stratejik noktalara kent atıklarını top­layan mavnalar bağlanmıştı Aydın­latma, çam tahtasından reçineli meşalerle yapılıyordu
Tenochtitlan"ı Orta Amerika'nın Venedik'i yapan asıl etken, sayısız kanallarıydı Bütün sokakların bir bölümü sıkıştırılmış toprak yol, bir bölümü de kanaldı Kent, tapınakla­rın bulunduğu bazı büyük meydanlar dışında, geniş ve boş araziye sahip değildi Bu özellik günümüzde de Mexico City kentine damgasını vuru­yor Ne var ki, tüm sıkıştırılmış mi­marisine karşın Tenochtitlan yeşilli­ğe hasret bir kent değildi Her evin arkasında küçük bir avlu vardı ve bu­raya ağaçlar ekilmişti Ayrıca, halk küçük avluda kendine yetecek bir ta­rımsal faaliyeti gerçekleştiriyordu Ayrıca, Aztekler çiçek konusunda çok duyarlı insanlardı Hemen hemen her aile, avlusunda çeşitli renklerde çiçekler yetiştiriyordu



BU MAÇI ALACAĞIZ, BAŞKA YOLU
ÖLÜMÜNE FUTBO MAÇI


Oyun sportif bir karşılaşmadan çok, dinsel bir kurban töreniydi Genellikle 5-6 kişi olan oyuncular topun sıçrayışını izliyorlardı Topa yalnızca kolları ve dizleriyle dokunarak, sahanın kenarlarındaki yerden çıkan, nalların öte tarafına geçirmeye çalışıyorlardı
Maya arkeolojik sitlerinde, çoğu kez Mayalar'ın hiç kuşkusuz, çağdaş Meksi­ka "pelota"sının türediği bir top oyununda kullandıkları bir ya da daha fazla top sahası ("canchas") gün ışığına çıkarılıyor Bu oyun bütün Orta Ame­rika'da yaygındı En eski top sahaları körfez kıyı­sında oturan Olmekler'e kadar uzanıyor (MÖ1500) En çok sayı­da arkeolojik kalıntı da Aztek topraklarında bulundu
Birkaç çeşidi bir ya­na, top sahaları genel­likle büyük I harfi, uçları oyun sahasının kenar çizgilerini oluş­turan bir çeşit çift T harfi biçimin­deydi Stadyum, üstlerinde halktan çok sayıda izleyicinin oturduğu, yük­sek dik ya da eğik duvarlarla çevri­liydi Soylular, kalabalığa karışma­mak için, oyunu bitişik saraylardaki teraslardan trükünde otururmuş gibi izliyorlardı
Top sahası evrenin bir simgesiydi ve top, gündüze atfedilen bir bölge­den karşıya, geceye ayrılan bir böl­geye geçen güneşin rotasını simgeli­yordu
Takımlar bölgeden bölgeye ve çağdan çağa değişiyordu Oyuna, ge­nellikle beş oyuncudan oluşan iki ta­kım katılıyor ve duvara sabitlenmiş taş bir halkayı, yine genellikle ka­uçuktan yapılmış sert bir topu geçir­meye çalışıyorlardı Topa el ve ayak­larla dokunmak yasaktı
Oyuncuları korumak için tahta ve kauçuktan iri ve ağır bir kemer, diz­lik, kolluk, eldiven, bazı bölgelerde de kask takılıyordu
Rakiplerin tanrılara çabalarını gös­terdiği bu törensel oyun, seyircilerin yalnız dinsel olarak değil, toplumsal olarak da katılımıyla oynanıyordu İzleyiciler oyuna karıları, çocukları, kendileri ve özgürlükleri için bahse girerek katılıyorlardı
Karşılaşmalar çok tehlikeliydi ve bu müsabakalar atletizm yarışması gibi yapılmıyordu
Oyun, ölüm ve kurban imgeleriyle iç içeydi Anlaşılan,karşılaşmadan sonra yapılan törenlerde kaybeden taraf kurban ediliyordu Top oynama kültüne bağlanabilen taş bulgular Totanac (klasik Veracruz kültürü) biçemindeki boyunduruk balta, taş karıştan olu­şuyor; ama, genellikle Maya gömü yerlerinde bulunuyorlar
Bunlar oyuncuların karşılaşmalar ve ardından gelen törenler sırasında giydikleri koruyucu giysileri simge­leyen nesneler

Hazırlayanlar : merakediyorum grubu, Bahadircan, Kerem
Kaynak : Focus Temmuz 2000 "İnkalar, Mayalar, Aztekler" başlığı ile yayınlanan yazıdan alınmıştır
Paragraf başlıkları ilave edilmiştir Resimlerde kirlilik yaratmamak için grup adı vs kullanılmamıştır
Lütfen bu kısmı silmeyiniz, kaynak göstererek paylaşınız Saatlerce uğraşarak verdiğimiz emeği bir "Delet" tuşuyla yok etmeyin

__________________
CURIOSITY "MERAK"

İLGİNÇ BİR DİZİ;

http://www,dizimag,com/stephen-hawki...eady-dizi.html
Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : İnkalar, Aztekler, Mayalar

Eski 12-26-2008   #2
v_o_k_o_
Varsayılan

Cevap : İnkalar, Aztekler, Mayalar



emegıne saglık
__________________
BEN GUZELE GUZEL DEMEM
KAFAM GUZEL OLMAYINCA


Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : İnkalar, Aztekler, Mayalar

Eski 12-26-2008   #3
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : İnkalar, Aztekler, Mayalar



teşekkürler arkadaşımgüzel bir paylaşım
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.