Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Siyasal Bilgiler / Hukuk

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
ağır, geç, hizmet, kararının, kusuru, manevi, tazminat, uygulanması, yargı

Yargı Kararının Geç Uygulanması Ağır Hizmet Kusuru Manevi Tazminat

Eski 02-02-2017   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Yargı Kararının Geç Uygulanması Ağır Hizmet Kusuru Manevi Tazminat



YARGI KARARININ GEÇ UYGULANMASI AĞIR HİZMET KUSURU
MANEVİ TAZMİNAT
YMM İbrahim Sadi Erk
32 dk
TC DANIŞTAY Üçüncü Daire Esas No : 2013/05121
Karar No: 2014/00283
ÖZET:

Yargı kararının geç uygulanmasıyla uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini hakkında

Temyiz Eden: … Deri Tekstil Mamülleri Taahhüt Turizm ve Dış Ticaret Sanayi Limited Şirketi

Karşı Taraf: Kadıköy Vergi Dairesi Müdürlüğü

İstemin Özeti: Davacı şirket tarafından, kod listesine alınma işleminin iptaline ilişkin yargı kararının uygulanmaması nedeniyle 9000000 lira maddi ve 3000000 lira manevi tazminatın ödenmesi istemiyle dava açılmıştır İstanbul 4 Vergi Mahkemesi 19102012 gün ve E:2011/2386, K2012/2691 sayılı kararıyla; mahkemelerince verilen ara kararı ile davacının hangi tarihte ve hangi vergi dairesi tarafından kod listesine alındığının, hala kod listesinde olup olmadığının, kod listesinden ne zaman çıkarıldığının sorulduğu, İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığının cevabi yazısında şirketin 19022009, 08092009, 16122009 tarihlerinde 2010/2 sıra numaralı Katma Değer Vergisi İç Genelgesi kapsamında özel esaslara alındığı, İstanbul 9 Vergi Mahkemesinin kararı üzerine 23052012 tarihi itibariyle özel esaslardan çıkarıldığının belirtildiği, olayda İstanbul 9 Vergi Mahkemesinin 24012011 gün ve E:2009/3292, K2011/92 sayılı kararından on beş ay kadar sonra 23052012 tarihinde özel esaslardan çıkarılan davacı tarafından, kararın uygulanmaması nedeniyle uğranıldığı ileri sürülen zararı ispatlayıcı bilgi ve belge olarak sadece kod listesine alınmasından önceki ve sonraki cirosunu gösteren belgeleri dosyaya sunduğu görülmekle, cirosunun önceki yıla göre düşmesinin başka nedenlerden de kaynaklanabileceği, bunun kod listesine alınmasından dolayı uğrandığı ileri sürülen zararı ispat etmeye yeterli delil teşkil etmeyeceği, dolayısıyla uğranıldığı iddia edilen zararın ispatlanamadığı sonuç ve kanaatine varıldığı gerekçesiyle davayı reddetmiştir Davacı tarafından, şirketlerinin on beş ay kadar bir süre kod listesinden çıkarılmamanın maddi manevi zarar oluşturduğunu gösterdiği ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir

Savunmanın Özeti: Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur
Tetkik Hakimi: Kübra GÜNEŞ

Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar vergi mahkemesi kararının bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından, temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmüştür
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Üçüncü Dairesince işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı şirket tarafından, kod listesine alınma işleminin iptaline ilişkin yargı kararının geç uygulanması nedeniyle 90000,00-TL maddi ve 30000,00-TL manevi tazminatın ödenmesi istemiyle açılan davayı reddeden Mahkeme kararı temyiz edilmiştir

Temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler, kararın maddi tazminat istemi yönünden davanın reddine ilişkin hüküm fıkrasının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir

Anayasanın 2'nci maddesinde, Türkiye Cumhuriyetinin hukuk devleti olduğu vurgulanmakta ve 138'inci maddesinin son fıkrasında "yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır, bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiç bir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez" yolunda kesin ve buyurucu bir kurala yer verilmektedir 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 28'inci maddesinin 4001 sayılı Yasa ile değişik 1'inci fıkrasındaki "Danıştay, bölge idare mahkemeleri, idare ve vergi mahkemelerinin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idare, gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecburdur

Bu süre hiç bir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemez" şeklindeki hükümle Anayasanın 2'nci maddesinde yer alan "hukuk devleti" ilkesine uygun bir düzenleme getirilmiştir Anılan maddenin 3'üncü fıkrasında da; Danıştay, Bölge İdare Mahkemeleri, İdare ve Vergi Mahkemeleri kararlarına göre işlem tesis edilmeyen veya eylemde bulunulmayan hallerde idare aleyhine Danıştay veya ilgili idari mahkemede maddi ve manevi tazminat davası açılabileceği hükme bağlanmıştır

Anayasanın 2'nci maddesinde yer alan "hukuk devleti" ilkesinin doğal sonucu olarak idarenin mahkeme kararlarını aynen ve gecikmeksizin uygulamaktan başka bir seçeneği bulunmamaktadır Bu kural, idareye kararın tebliğ tarihinden başlayıp otuz günün dolmasına kadar geçen sürede yargı kararını uygulamama yetkisi tanıyan bir hüküm değildir Aksine maddede, kararların derhal uygulanması ilkesi benimsenmiş olup, her durumda bu sürenin otuz günü aşamayacağı, kararların uygulanması için idarelerin gereksinim duydukları sürenin nihayet otuz günle sınırlı olduğu kurala bağlanmıştır

Diğer taraftan, Anayasanın 11'inci maddesinde; Anayasa hükümlerinin, yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını ve diğer kuruluş ve kişileri bağlayan temel hukuk kuralları olduğu belirtilerek Anayasanın bağlayıcılığı ve üstünlüğü vurgulanmış; bu bağlamda olmak üzere 129'uncu maddenin 1'inci fıkrasında da, memurlar ve diğer kamu görevlilerinin Anayasa ve kanunlara sadık kalarak faaliyette bulunmakla yükümlü oldukları hükme bağlanarak Anayasa hükümlerinin bağlayıcılığı ve üstünlüğü kamu görevlileri yönünden de teyit edilmiştir Bu nedenle bir kamu hizmetinin yürütülmesi sırasında, hukuk kurallarına uyulmaması, hizmeti yürüten idarenin ağır hizmet kusuru işlediğini gösterir ve tazmin sorumluluğunu doğurur

Olayda İstanbul 9Vergi Mahkemesinin 24012011 gün ve E:2009/3292, K:2011/92 sayılı kararının söz konusu kararı uygulayacak olan idareye 09022011 tarihinde tebliğ edildiği, 2577 sayılı Yasanın 28'inci maddesi uyarınca karar gereğinin bu tarihten itibaren geciktirilmeksizin ve en geç otuz gün içinde yerine getirilmesi gerekirken davacının yaklaşık on beş ay sonra 23052012 tarihinde özel esaslardan çıkarıldığı, buna göre anılan kararın zamanında yerine getirilmediği ve böylece yargı kararının geç uygulanması suretiyle ağır hizmet kusuru işlendiği ve davacı şirketin tekrar dava açmasına sebebiyet verildiği anlaşılmakta olup, davacı tarafından kararın geç uygulanması nedeniyle uğranıldığı ileri sürülen zararın tazminine yönelik vergi mahkemesi kararının açıklanan hukuksal nedenler çerçevesinde yeniden yapılacak değerlendirme sonucuna göre karar verilmek üzere bozulması gerekmiştir

Açıklanan nedenlerle; temyiz isteminin kısmen reddi ile İstanbul 4 Vergi Mahkemesinin 19102012 gün ve E:2011/2386, K:2012/2691 sayılı kararının maddi tazminat istemi yönünden davanın reddine ilişkin hüküm fıkrasının onanmasına, manevi tazminat istemi yönünden davanın reddine ilişkin hüküm fıkrasına yöneltilen temyiz isteminin kabulüyle, kararın sözü edilen hüküm fıkrasının bozulmasına, yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, 29012014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.