|
|
Konu Araçları |
anlatım, anlatımı, biçimi, dersi, detaylar, edebiyat, içerik, konu, özellikler |
Anlatım Biçimi Ve Özellikler Edebiyat Dersi Konu Anlatımı İçerik Detaylar |
12-20-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Anlatım Biçimi Ve Özellikler Edebiyat Dersi Konu Anlatımı İçerik DetaylarANLATIM BİÇİMLERİ VE ÖZELLİKLERİ Anltım, bir kimseye bir şey hakkında bir şey söyleme, bir şey anlatma işidir Bu söyleme ve anlatma gelişi güzel olmaz Anlatımı yönlendiren, biçimlendiren yazarın amacıdırbir Bir yazar, acaba söz veya yazıyla başvururken neyi amaçlar? Kendini dinleyecek ya da okuyacak olanlar üzerinde nasıl bir etki yaratmak ister? Konuşmaları ve yazıları bu sorular açısından değerlendirilenler başlıca şu amaçları saptamışlardır: 1)Bir şeyi açıklamak, bir düşünceyi aydınlatmak, bir durum ya da karakteri incelemek, bir terimi tanımlamak isteyebilir Bu durumda yazarın amacı açıktır; Okuyucuya bilgi vermek 2)Okuyucunun bir konuyu ya da olgu üzerindeki yerleşmiş duygu, düşünce, davranış ve kanılarını değiştirmeyi amaçlayabilir 3)Duyduklarını, gördüklerini okuyucunun da duymasını, görmesini, kısaca izlenim kazanmasını isteyebilir 4)Okuyucuya bir olayı oluşuyla birlikte gelişme halinde vermeyi amaçlayabilir Bu, olmuş ya da olabilecek herhangi bir olay olabilir Bundan yazarın amacı okuyucuyu olayın içine götürme, olayları oluş, gelişme ve zaman sırasına göre anlatmadır 5)Bütün anlatımlarda genellikle bu dört ana amaçtan biri ya da birkaçı vardır 2 ANLATIM BİÇİMLERİ Anlatıma yön veren ve yukarıda belirtilen dört amaç, dört ayrı anlatım biçimi ortaya koymuştur Bunlar: ·Açıklayıcı anlatım biçimi ·Tartışmacı anlatım biçimi ·Betimleyici anlatım biçimi ·Öyküleyici anlatım biçimi olarak belirtilebilir 21 AÇIKLAYICI ANLATIM BİÇİMİ Bilgilendirme amacıyla yazılan fikir yazılarında ve bilimsel eserlerde (ansiklopediler, ders kitapları, bilimsel yazılar… vb) kullanılan bir anlatım içimidir Bu tür yazılar bir konuda bilgi vermek; bir konuyu öğrenmek amacı güder Açıklama, günlük yaşamda herkesin başvurduğu yaygın bir anlatım biçimidir Okullarda yöneticilerin tüzüklere ve yönetmeliklere dayanarak yaptıkları konuşmalar; derslerde öğretmenlerin yönelttikleri sorulara öğrencilerin verdiği cevaplar; subayların erlerini, ustaların çıraklarını yetiştirmek için yaptıkları tanımlamalar, verdikleri bilgiler birer açıklamadır Birçok kimsenin sorduğu “Niçin?” “Nasıl?” “Neden?” gibi sorular açıklama ile karşılanabilir Bu nedenle açıklama, genellikle “ bir konuyu aydınlatma, gün ışığına çıkarma” amacıyla kullanılır Yani açıklama, üzerinde durulan konuyla ilgili bir sorunun cevabı niteliği taşır Örneğin; ·Toplumsal kalkınmada eğitimin rolü nedir, nasıldır? ·Klasisizm, Türk edebiyatında hangi dönemlerde etkili olmuştur? ·Edebiyatımızda tiyatro ne zaman Batılı bir özellik kazanmıştır? ·Uzay çalışmalarının teknolojideki gelişmelere katkısı var mıdır? ·Sanat sevgisi düşük toplumlarda eğitimin özellikleri nelerdir? ·Gelir düzeyi düşük toplumlarda eğitimin özellikleri nelerdir? ·Toplumsal şiir ile bireysel şiirin ayrıldığı noktalar nelerdir? ·Lirik şiirde şair, hangi duyguları ön plana çıkarır? Bu gibi konularda yazma çalışmaları açıklayıcı anlatım ile yapılır Bir atasözünün ya da özdeyişin genişletilmesi; edebiyat, sanat, dil… vb alanlarda bir sorunun açıklanması; bir sözcüğün, bir terimin tanımlanması gibi yazma çalışmaları hep açıklamaya dayalıdır Bu anlatım biçiminde amaç, “bilgilendirme”, “öğretme” olduğunda düşünceyi geliştirebilmek daha etkili kılmak için “tanımlama, karşılaştırma, neden ve kanıt gösterme, tanık gösterme, örnekleme” gibi açıklama yöntemlerine başvurulur Açıklamanın iki ayrı türü vardır: Birincisi her tür kişisellikten sıyrılmış, nesnel bir yaklaşımla gerçekleştirilir; yani özneldir Bu yol makale, fıkra, deneme, sohbet gibi düşünce yazılarında kullanılır Açıklayıcı Anlatım Biçimleri ile İlgili Örnekler Örnek 1: MÖ VI yüzyılda başlayıp yüzyılımızın başına dek etkisini yoğun biçimde sürdüren türler arasında tiyatro, felsefe ve tarih vardır İlkçağ tiyatrosu tragedya ve komedya diye ikiye ayrılır Tragedya, bağbozumu tanrısı Dionysos adına düzenlenen törenlerden doğmuştur Tragedyanın amacı, seyircide korku ve acıma duygusu uyandırmaktır Bu da gerilimlerle sağlanır Oyunun sonunda ise her şey çözüme kavuşur Bu parçada tiyatro, tarih ve felsefenin ortaya çıkışı, tragedyanın hemen bütün özellikleri bilgilendirmeye yönelik, açıklayıcı bir yöntemle, anlatılmıştır Örnek 2: Herkes her şey olamaz Nasıl iyi asker olmak için disiplin, iyi öğretmen olmak için bilgi, iyi tüccar olmak için para yeterli değilse, nasıl bütün mesleklerin, kendilerine göre biraz doğuştan gelme, çoğu da sonradan öğrenilen incelikleri varsa politikacıların da rastgele, herkesin beceremeyeceği yönleri vardır Bunları becerebilen kimseler, on binlerce kişinin karşısına çıkıp nutuk söyleyebiliyor, binlerce kişinin elini sıkabiliyor, çömelip ayran içebiliyor… Bu parçada politikacıda bulunan ve bulunması gereken özellikler açıklanmıştır 22 TARTIŞMACI ANLATIM BİÇİMİ Bir yargıyı, bir düşünceyi ya da öneriyi çürütme, değiştirme amacıyla yazılan yazılarda kullanılan anlatım biçimine tartışmacı anlatım denir Yazı ve yazınsal yaratılarda yer alan önemli anlatım biçimidir Bu anlatım biçiminde üzerinde durulan düşünce, yargı ya da öneri ortaya konur Sonra da düşüncenin neden doğru olmadığı, geçersiz olduğu tartışılır Doğal olarak tartışmanın amacı okurların belli bir konudaki kökleşmiş yargı ve kanılarını değiştirmek; onların da kendimiz gibi düşünmesini sağlamaktır Bu anlatımda önce, ele alınan, ispatlanmak veya çürütülmek istenen düşünce açıklanır Sonra bunun neden doğru olduğu veya olmadığı gerekçeleriyle tartışılır Yazar bunları yaptıktan sonra kendi görüşünün haklı olduğunu ispata çalışır Bazen sorular sorar ve bu sorulara cevaplar arar Tartışmada örneklendirme, karşılaştırma, tanımlama, tanık gösterme gibi yollara başvurulur Tartışmada “düşünce ve kanıları değiştirme” amacı güdüldüğü için bu anlatım biçimiyle fikirsel ağırlıklı yazı türleri (deneme, eleştiri, sohbet, fıkra, makale… vb) ele alınır Tartışmacı Anlatım Biçimi ile İlgili Örnekler Örnek 1: “… Politika “ahkâk kesmek” olsaydı, bunu becerebilecek o kadar çok insan bulunurdu ki Türkiye’de Üniversite kürsüsünün yüksekliğinde ahkâm kesmek, üniforma zırhının gerisinde ahkâm kesmek gazete sütununun açıklığında ahkâm kesmek, büyük memur masasında ahkâm kesmek çok kolay Hatta oralarda kesilen ahkâmın politikacılardaki düşüncelerden de parlak olduğu söylenebilir Ama, onlarınki kadar gerçekçi ve yığınlarla bağlantılı olduğu söylenebilir mi? Parçada “ahkâm kesmek” ile ilgili görüşler tartışmacı bir anlatımla ele alınmıştır Örnek 2: Eskiden Türk hafif müziği, şimdilerde Türk pop müziği denilen şarkılar bir yanıyla müzik, öbür yanıyla şiir olması gereken yapıtlar değil midir? Bu şarkılara söz yazanlar, hak edilmemiş şöhretlere ulaşmanın yanı sıra, Türkçe’den milyonlar, milyarlar vururken biraz daha özen gösteremezler mi? Üstelik bunu söylerken herkesçe alay konusu edilen “Kıl oldum abi”leri, “Bandıra bandıra ye beni”leri kast etmiyorum… Bu parçalarda konuya tek taraflı yaklaşıldığı görülmektedir Yani ileriye sürülen düşüncelere karşı çıkılabilir Bu nedenle bir tartışma konusu olabilecek konularda görüş açıklandığından bunlar tartışmacı anlatıma örnek oluştururlar 3 BETİMLEYİCİ (TASVİR) ANLATIM BİÇİMİ Betimleme, yalın bir söyleşiyle sözcüklerle resim çizme sanatıdır Görme, işitme, tatma, dokunma, koklama… gibi duyu organlarımız aracılığıyla varlıkların belirleyici niteliklerini algılama, bu nitelikleri belirterek onları görünür kılmadır Betimleme, varlıkların kendilerine özgü niteliklerini sözcüklerle anlatma işidir Varlıkların, eşyaların ve olayların en belirgin özellikleriyle tanıtılıp, göz önünde canlandırılmasına yönelik bir anlatım yoludur Betimleme, bir bakıma varlıkların, nesnelerin ve olayların sözcüklerle resmini çizmektir Bu anlatım okuyucuların duygularına, hayal gücüne seslenir; yani yazar dış dünya ile, varlıklarla ilgili izlenimlerini okurlara da aktarmak ister Bunun için de bilinçli, titiz bir gözlem yoluyla ayrıntı seçer Seçtiği ayrıntıları imge (hayal) oluşturacak biçimde düzenler Ayrıntılar genelden özele ya da özelden genele doğru sıralanabilir Sözgelimi bir kentin genel görünümünü anlattıktan sonra özellik taşıyan bir yapısını (hastane, kışla, park, cami…) ele almak genelden özele doğru bir betimlemedir Bir hayvanın ilgiyi üstüne çeken gözlerinden başlayarak tüm gövdesini tanıtmak da özelden genele doğru bir betimlemedir 31 Konuları Bakımından Betimleme Türleri ·İnsan betimlemesi ·Hayvan betimlemesi ·Eşya betimlemesi ·Manzara betimlemesi ·Olay betimlemesi 32 Amaçları Bakımından Betimleme Türleri ·Açıklayıcı – teknik betimleme ·Sanatsal – izlenimsel betimleme Betimleyici Anlatım Biçimi ile İlgili Örnekler Örnek 1: Gökyüzünün açık güneşli olduğu bir ilkbahar günüydü Öğleden sonra saat tam beşe çeyrek kala, arabamla Guercina’nın Pazar yerine geldim Alan insan kaynıyordu Birden çanlar çalmaya, sirenler ötmeye başladı İlk kez gökten düşen bir bombayı, sonra bunun ardından on sekiz tane kadar olduğunu sayabildiğim savaş uçaklarını gördüm Bombaların patlaması anlatılamaz bir panik yarattı Ben beş milis askeriyle birlikte küçük bir tahta köprünün altına saklandım Oldukça iyi gizlendiğimiz yerden meydanda olup bitenleri, kadınların, erkeklerin, çocukların ve hatta hayvanların nasıl bir şaşkınlık ve korku içinde kaçıştıklarını dehşetle görebiliyorduk… Bu parçada yazar, birdenbire karşısına çıkan savaş ortamını; bu ortamda insanların nasıl davrandıklarını betimliyor Örnek 2: Sarı yağmur incecik, ışığın üstüne yağan başka bir ışık gibi iniyordu Yerler, ince yağmuru buradan alıp hızla az öteye döküveriyordu Kuşlar boyunlarını içlerine çekmişler, tüyleri domur domur, dallarda kıpırtısız duruyor Yağmurun içinden mor bir kelebek seli geçti İleride akar çayın kıyısında bir çıvgına tutulup, bir hayat çalısının üstünde kasırgalandı, hayat çalısı mosmor oldu, tepeden tırnağa; bir süre karmakarışık iç içe uğunarak, salkım saçak toparlanıp dağılarak, orada savruldu Sonra mor toparlak sarının ışıltısında eridi, dağıldı, usul usul yitip gitti Bu parçada doğadaki olaylar bir devinim içinde verilirken varlıklar çeşitli özellikleriyle çoğunlukla görme duyusuna seslenen bir biçimde gözler önünde canlandırılmıştır 4 ÖYKÜLEYİCİ ANLATIM BİÇİMİ Konuyu, yani anlatılanı eylem içinde verme ve gösterme biçimidir Nasıl bir eylemin bir ortaya çıkış, bir gelişim, bir de sona eriş durumu varsa öyküleyici anlatımda da öyle bir akış görülür Bir durumdan bir duruma geçme, bir aşamadan bir aşamaya dönüşme bu tür anlatımın belirleyici özelliklerindendir Bu özelliğinden ötürü okuyucu eylem içinde yaşar, sürekli bir devinim içinde bulur kendini Çünkü belirli zaman dilimi içinde olay ve olgular ya birbirinin uzantısı olarak ya da geriye ve ileriye sıçrayışlar yapılarak verilir Ancak bu olay ve olgular dizisi birbirine bağlantılı anlamlı bir bütün oluşturur Bunun yanı sıra şu iki soru anlatımın dokusuna egemen olur; “Ne oldu?”, “Nasıl oldu?” Bundan dolayı bir olayı okuyucunun gözü önünde canlandırmak, varlıkların başından geçenleri aktarma amacı güdüldüğü zaman öyküleyici anlatıma başvurulur Bu anlatımda okuyucuyu olay içinde yaşatmak amaçlanır Bu anlatım biçimi öykü, roman, masal, biyografi… gibi eserlerin temel örgüsünü oluşturur Yazar, konuyla ilgili ana düşüncesini okuyucusuna belirli bir olayı yaşatarak algılatmayı amaçlamıştır Bu anlatım biçimi çoğu zaman “betimleme” ile birlikte kullanılır Öyküleyici Anlatım Biçimi ile İlgili Örnekler Örnek 1: …… Ateş oyunları arasında daha büyükleri, hatta kazalara yol açanları vardı Baruttan gemiler, kuleler yapılarak şenlik yerine taşınır, burada bunlara ateş verilir, büyük patlamalarla yanıp tutuşmaları zevkle seyredilirdi Ağzından ateş püsküren ejderhalar, tekerlekler üstünde halk arasında gezdirilir, görenler kaçar, seyredenler gülerdi Örnek 2: On altıncı katta asansörden indik Bana odayı gösterecek çocuğun peşlinden yürüyordum Çocuk kısa bir koridoru geçti, bir odanın önünde durdu Ben de durdum Kapıyı açtı, içeri girdik Perdeler sıkı sıkıya kapalı Çocuk perdeleri açıp dışarıyı göstermek istedi Engel oldum Lambaları yaktı Banyonun kapısı açtı Bir şey isteyip istemediğimi sordu İstemediğimi söyledim Haşişini verdim, gitti 5 ÖSS’de Konuyla İlgili Çıkan Sorulardan Örnekler Örnek 1: Sofraya hep birlikte oturduk Tahtadan, yuvarlak bir yer sofrasına, ayaklarımızı altımıza alıp yan oturarak yaklaşırdık Sofra örtüsünü dizlerimizin üzerine çekerdik Babam bağdaş kurarak baş köşeye otururdu Beni sağına, kız kardeşimi de soluna alırdı Karşısında annem otururdu Babam, yemeğe başlamadan içimizden biri yanılıp da yemeğe uzanacak olursa, hiç acımadan kaşığının tersini, uzanan elin sırtına indirirdi Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisinde verilenlerden yararlanılmıştır? a)Betimleme – öyküleme b)Öyküleme – örnek verme c)Betimleme – açıklama d)Açıklama – öyküleme e)Açıklama – örnek verme Örnek 2: Adalarda oturanlar, akşamüzeri iskeleye çıkıp, gelenleri karşılar, gidenleri uğurlarlar; gençler arkadaşlarıyla buluşur; yaşlılar çay bahçelerinde, aralarında söyleşirler Saat dokuza gelince, herkes evine dönmüş, sofraya oturmuş olur adalara gezmeye gelen birkaç kişi dışında kimseleri göremezsiniz ortalıkta Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisine başvurulmuştur? a)Öyküleme b)Tanımlama c)Tartışma d)Açıklama e)Karşılaştırma |
|