|
|
Konu Araçları |
bertrand russell, deneycilik, giuseppe peano, lubwing, mantık, mantıksal, olguculuk, olguluculuk, philosophicus, wittgenstein |
Mantıksal Olguluculuk, Mantıksal Deneycilik |
11-20-2012 | #1 |
Şengül Şirin
|
Mantıksal Olguluculuk, Mantıksal DeneycilikMANTIKSAL OLGUCULUK Mantıksal Olguculuk,MANTIKSAL DENEYCİLİK olarak da bilinirfelsefede ,bilimsel bilginin tek sağlam ve güvenilir bilgi türü olduğunu ve her türden eski felsefe görüşünün,"metafizik" olarak,reddedilmesi gerektiğini vurgulayan akım1920'lerden başlayarak özellikle Viyana'da gelişmiştirFelsefenin tek aracının mantık,tek görevinin de bilimlerde ortaya konan bilgileri çözümlemek ve bilimlerde kullanılabilecek bir ortak dil kurmak olduğunu kabul ederBu çözümleme işinde kullanılacak mantık,geleneksel Aristoteles mantığından farklıdırözne-yüklem bağının ötesinde ,önermelerin karşılıklı ilişkilerini çözümleyebilecek bir önermeler hesabıdırİtalyan mantıkçı Giuseppe Peano'nun kurduğu ve mantıkçı Bertrand Russell ile matematiçi A N Whitehead'in birlikte geliştirdikleri mantık sistemimantıksal olguculuğun etkili olduğu özellikle Anglosakson ülkelerdeki felsefe eğitiminde önemli yer tutmuşturBu sistem,zamanla,"kümeler kuramı" olarak gelişmiş ve matematikte de kullanılmıştır Mantıksal olgulucuk bazı noktalarda önceki geleneksel olgucu ve deneyci kuramlardan ayrılırBu farklılıkların temelinde bilimsel bilgi ile matafizik arasındaki farkı,doğru-yanlış bilgi ayrımında değil,anlamlı anlamsız önerme ayrımında bulmak yatarMantıksal olguculuğa göre,geleneksel metafizik içinde ele alınan "iyi nedir?","insan özgür müdür?","Ruh ile beden hangi noktada ilişkilidir?" gibi sorular yanlış değil,anlamsızdırbu yüzden de yanıtlanamazYapılması gereken,bir çözümleme sonucunda bunların anlamsız olduğunu görmek ve bunlardan vazgeçmektir Avusturya'lı filozof Lubwing Wittgenstein'ın Tractatus Logico-Philosophicus (1921:Tractatus Logico-Philosophicus,1985,1986) adlı kitabı mantıksal olguluculuğun gelişiminde çok önemli bir rol oynadıWittgenstein'in bu kitabında geliştirdiği ve sonradan eleştirdiği anlam görüşü dil felfesinde yeni bir kuramın,linguistik felsefenin esin kaynağı olduMantıksal olguculuğun en güçlü birimi Viyana Çevresi adını alan gruptuBu grubun 1920'lerden başlayarak Hitler'in Avusturya'yı işgaline (1938) değin geliştirdiği akım daha sonra özellikle ABD'deki bazı üniversitelerde ,en başta da Chicago Üniversitesinde sürdürüldüAyrıca mantık ile matematiğin ilişkilerine önem veren canlı bir Polonya okulu oluştuMantıksal olguculuk felsefedeki bazı önemli gelişmeler sonucunda 1950-60 arasında eski etkisini yitirdi Matematikçi ve mantıkçı Kurt Gödel'in 1931'de belirsizlik ilkesi üzerine yayımladığı makale mantıksal olguculuğu sarsan ilk gelişme niteliğindeydiBu ilke,Russel'in ve Viyana Çevresinin öngördüğü tam ve yetkin dil anlayışını yıkıyorsaf biçimsel sistemler içinde tamlığın olamayacağını kanıtlıyorduDaha sonra ABD'li felsefeci JVA Quine mantıksal olguluculuğun doğmatikliğine saldırdıBu arada bilimlerin kendi içlerinde de mantıksal olguculuğun doğmatikliğne saldırdıBu arada bilimlerin kendi içlerinde de mantıksal olguculuğun bazı görüşlerini çürüten gelişmeler görüldüEinstein,Niels Bohr ve Erwing Schrödinger gibi ünlü fizikçiler,deney verileri ile mantıksal düzenlemeler arasında kendiliğinden verilmiş bire bir karşılıklılık bulunmadığını gösterdilerBilim tarihçisi ve felsefecisi Thomas SKuhn da bilimlerdeki gelişmelerin verili tek bir doğal ilişkiler kuruluşuna sürekli bir yaklaşma değil,belirli bir kuramın bakış açışı çerçevesinde çok temelden değişimleri içeren süreçler olduğunu ileri sürdüBu gelişmeler,mantıksal olguculuğun bir akım olarak etkisini yitirmesine yol açtı Mantıksal olguculuğun çağdaş Batı felsefesi içinde bıraktığı iz,bugün felsefe eğitimde mantıksal kesinliğe ve çözümlemeye verilen vnem ve belirli bir felsefi görüş ortaya konurken önermeler arasındaki kanıtlama ilişkilerine verilen ağırlıktırBilimsel bilginin tek sağlam bilgi türü olduğu ,hatta hep doğru olduğu görüşü ise sarsılmış ve tartışmaya açık duruma gelmiştir Kaynak: AnaBritannica cilt 22 frmsinsinet için derlenmiştir
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|
|