Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Toplum ve Yaşam > Beslenme, Diyet ve Sağlık

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
faydaları, incirin, zeytin

Zeytin Ve İncirin Faydaları

Eski 11-04-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Zeytin Ve İncirin Faydaları



Zeytin ve İncirin Faydaları

MÖ 484 yılında Herodotos tarafından yazılan kaynak, Anadolu'da incir kültürünün insanlık kültürü kadar eski olduğunu, kültür meyveleri içinde, en eski gelişme tarihine sahip meyvenin incir meyvesi olduğunu bildirmektedir

İncir, eski Yunan ve Mısır Uygarlıklarında verimlilik sembolü olarak kabul edilmektedir

Eski Yunanlılarda incir yapraklarının "onur verici bir hediye" olarak kabul edilmesi, olimpiyatlarda kazanan atletlere yemeleri için incir meyvesi verilmesi ve başlarına incir yaprağından örülmüş taç giydirilmesi, incir ağacının aşırı doğurganlık anlamına gelmesi, incir kültürünün daha temiz bir ahlakın yol göstericisi olarak belirlenmesi, bunun bir örneğidir

Herodotos'a göre; kuru incir Lydia 'da yaşamın on temel nimetlerinden sayılmaktadır O kadar ki, "Perslerin yiyecek incirleri olmadığı" söylenerek kralın Perslerle savaştan vazgeçmesinde araç olarak kullanılmıştır

İNCİRİN SAĞLIĞIMIZA YARARLARI

Taze ve özellikle kuru incirin yenilmesiyle insan bedeninin hücreleri yenilenir İncir, içerdiği yüksek oranlardaki protein, vitamin ve minerallerle hücrelerin yenilenmesini sağlayan bir besindir Sözgelişi, 100 gr kuru incir yenilirse bedenin günlük gereksinimlerinden kalsiyumun %17'si, demir ve magnezyumun %30'u, fosforun %20'si, B1 vitamininin %5'i ve B2 vitamininin %4'ü alınmış olur

İncir, içerdiği yüksek orandaki liflerle bedene giren kolesterolün kana karışmadan atılmasını sağlar Sindirimi kolaylaştıran incirin, bedeni bakterilere karşı koruyan etkileri de vardır İncir içerdiği yüksek orandaki kalsiyum ve fosforla kemik ve dişlerin oluşumu ile sağlıklarını garantiler: incirin içerdiği kalsiyum, diğer besinlerdekine göre daha kolay sindirilir Süt içemeyen kişilerin incir yemeleri öğütlenir

İncir, içerdiği 'benzaldehit' adlı maddeyle kanserli hücrelerin büyümesini önler, kansere karşı etkili olur Kuru incirden hazırlanan infüzyon, özellikle çocuklarda korkusuzca kullanılabilen etkili bir müshildir: Bunun için iki -üç kuru incir doğranır Üzerine kaynar su dökülerek 10-15 dakika demlendirilip bir infüzyon hazırlanır Bu infüzyondan günde 2-3 bardak içilir

Körpe incir yapraklarının sütü siğile karşı etkilidir: Bu etkiyi sağlamak için körpe incir yaprağından sızan süt siğile sürülür Körpe incir yapraklarının ezilmesiyle hazırlanan yara lapası, çıbanların olgunlaştırılması ve baş verip delinmesinde etkili olur Kurutulmuş incir yapraklarıyla hazırlanan dekoksiyon, hemoroit (basur) ve çıbanlara karşı etkilidir: Körpe incir yaprakları, havadar ve güneş görmeyen bir yerde kurutulur Bu yapraklar parçalanır 2-3 tatlı kaşığı kurumuş yaprak bir bardak suda 30 dakika kadar kaynatılır Böylece hazırlanan dekoksiyonla ıslatılan bez basur memesine sürülür ya da çıbanlara sarılır Hemoroite karşı bu dekoksiyondan günde 2-3 bardak içilir

-Yaş incirin kurutulduğunda bünyesindeki kalsiyum 46 kat artıyor

Enerji verir

-Vitamin ve mineral bakımından zengin bir gıdadır

-Bağırsaklardan toksik maddelerin atılması kandaki kollestrol seviyesinin düşürülmesi gibi faydaları da vardır

-Bağırsak iltihabı olanlar inciri çok yemelidir

-İncirin kurutulmuşu çok değerli olup, iyi bir besin kaynağıdır Balgam söktürücü, yumuşatıcı olarak kullanılır

-Ayrıca kış aylarında vücudun direncini arttırır, pek çok sağlık sorununa karşı güç ve dayanıklılık kazandırır

-İncirin bünyesinde şeker, albüminli maddeler, organik asitler, pektin, provitamin, A, B1, B2, C vitaminleri, magnezyum, kükürt, fosfor ve unlu maddeler bulunur

-İnciri cevizle birlikte yerseniz hem vücudunuzu zehirlerden korur, hem de bronşite iyi gelerek öksürüğü keser Nezle için de faydalıdır

-İnciri sütle ya da sirkeyle eğer oda olmazsa yalnızca zeytinyağına batırıp yiyerek basur şikayetinizi ortadan kaldırabilirsiniz

-Sesiniz kısıldığında hemen bir inciri bir su bardağı kadar sütün içine koyup bir cezvede kaynatın ---Ilık ılık bu şurubu için, çok yararını göreceksiniz

-Yaş dalları kırıldığında akan sütümsü beyaz sıvı, nasır ve siğillere sürülür

-Yaşı kurusundan daha fazla tercihe şayan olan incir vücuda kuvvet verir Anasonla beraber yenen --incir hem kan yapar, hem de şişmanlatır Bağırsak iltihabı olanlar inciri çok yemelidirler

-Kuru incir, içerdiği protein miktarı yönünden fakir, sentezinde kullanılan aminoasit çeşidi açısından zengindir, bu nedenle hücre gelişimini destekler

-Ayrıca kuru incir, boğaz ağrısı bronşit ve öksürüğe de faydalıdır

SİYAH İNCİRİN FAYDALARI SAYMAKLA BİTMİYOR

Mükemmel Bir Sağlık Kaynağı Olan İncirde Sütün 2 Katı Kalsiyum Bulunduğunu Belirten Uzmanlar, C Vitamini Dışındaki Bütün Vitaminleri İhtiva Eden İncirin, Bilinen Tüm Meyveler Arasında En Yüksek Şeker Oranına Sahip Olduğunu Bildirdi

Mükemmel bir sağlık kaynağı olan incirde sütün 2 katı kalsiyum bulunduğunu belirten uzmanlar, C vitamini dışındaki bütün vitaminleri ihtiva eden incirin, bilinen tüm meyveler arasında en yüksek şeker oranına sahip olduğunu bildirdi

Uzmanların en mükemmel meyve olarak değerlendirdikler incir, bilinen en eski meyve olmasına rağmen yeni yeni keşfediyor Kuran'ı Kerim'de de adı geçen incirin sayısız faydaları olduğu ortaya çıktı Besin değerinin yüksekliğiyle dikkati çeken incirde süttekinin 2 katı kalsiyum olduğunu ifade eden uzmanlar, meyveler arasında yüzde 74 ile en yüksek şeker oranına sahip incirin en tatlı meyve olduğunu kaydetti

Ayrıca bilinen tüm meyvelere göre en yüksek mineral içeriğine sahip 40 gramlık incirde insanın günlük ihtiyacının yüzde 6'sını karşılayacak biçimde 244 mg potasyum, 53 mg kalsiyum ve 12 mg demir içerdiği belirlendi C vitamini dışında bütün vitaminleri bünyesinde barındıran incirin kanın pıhtılaşmasını önleyerek kalp krizi riskini azalttığı, ciltteki yaraların çabuk kapanması ve kemik hastalıkları ile kansızlığı önlediği belirtildi Fiziki ve zihni zorlanmayı ortadan kaldıran incirin vücuda enerji ve güç sağladığı, astım, öksürük ve soğuk algınlığı gibi durumlarda tedavi edici özellik taşıdığı dile getirildi Ayrıca kabızlığı gideren incirin bağırsaklardan toksin maddelerinin atılmasına, kandaki kolesterol seviyesinin düşürülmesine faydalı olduğu da açıklandı

Doğal olarak yağ, sodyum ve kolesterol içermeyen incirin yüksek lif oranına sahip olması sayesinde hemen her özel diyetin bir parçası olabileceğini dile getiren uzmanlar, incirin kilo vermek isteyenlere bire bir olduğu bildirildi Sadece 1 adet kuru incirin tavsiye edilen günlük lif ihtiyacının yüzde 20'sine tekabül eden 2 gram lif sağladığını tespit eden uzmanlar, bitkisel gıdalarda bulunan liflerin ise sindirim sisteminin düzgün olarak çalışmasında ve bazı kanser türlerinin riskini azaltmada çok önemli bir yere sahip olduğunu kaydetti Bu arada çözünmez liflerin sindirim sistemini hızlandıran ve kolon kanserine karşı koruyucu olduğu, çözünür liflerin ise kandaki kolesterol seviyesini yüzde 20'den fazla düşürdüğü belirlendi Vücut için son derece yararlı olan bu iki lif türünü de aynı anda içinde bulunduran tek meyvenin ise yine incir olduğu kaydedildi

Öte yandan vücutta kimyevi reaksiyonlar neticesinde oluşan veya dışarıdan alınan zararlı maddeleri etkisiz hale getirerek, hücrelerin tahrip olmasını engelleyen antioksidan bakımından son derece zengin olan kuru incirin ayrıca vücutta üretilemeyen ve kolesterolün düşürülmesinde, özellikle kalp, beyin ve sinir sisteminin sağlıklı bir şekilde çalışması açısından çok önemli bir yere sahip omega-3 ve omega-6 adlı yağ asitlerini içerdiği ifade edildi

Zeytin

Tarihten de Eskidir Zeytinağacı

Önce botanik: Zeytinin bilimsel künyesi "oleaceade" familyasından başlar Leylak ve yasemin gibi süs bitkileriyle aynı familyadan "olea", yabani bir meyva ağacıdır "Olea" cinsinden dünyada yaklaşık 30 değişik tür saptanmıştır "Olea Europea" da bunlardan biri ve en önemlisidir Anayurdu Doğu Akdeniz olan "olea europea"nın başlıca iki alt türü vardır: "Olea europea oleaster"(yabani) ve "olea europea sativa"(ehli)…

Zeytinin eşsiz meyvasından çıkarılan yağ önce gecelerimizi aydınlattı, mabetlerimizi kutsadı, ruhumuzu rahatlattı, sonra saçlarımızı, cildimizi güzelleştirdi, vücudumuzu ovdu, geliştirdi ve temizledi ve nihayet mutfağımızın baş tacı oldu Ne var ki, kökü tarih öncesine dayanan yabani zeytin ağacının kaç bin yaşında ve anayurdunun tam neresi olduğu konusunda arkeobotanikçiler, tarihçiler ve ve arkeologlar arasında bir görüş birliği yok De Condolle ve Pelletier'ye göre, Anadolu, Suriye ve İran: kimine göre Girit, Yunanistan, belki de Kuzey Afrika, Atlas Dağları, Aşağı Mısır… Dahası, yabani zeytinin ilk kez nerede ve kimler tarafından ehlileştirildiği, nereden nereye yayıldığı konusunda da gene farklı görüşler söz konusu…

Altı Bin Yıllık Hasat

Peki, Bundan binlerce yıl önce hangi insanoğlu, bu yabani ağacı aşılayarak daha bol, daha az acı, daha büyük ve yağlı zeytin taneleri elde etmeyi, yağını sıkarak günlük yaşamında kullanmayı başardı? Bilimsel olarak kimse kesinlikle bilmiyor Efsaneler dışında sadece varsayımlar söz konusu Uluslar arası saygınlığa sahip Dünya Zeytin Ansiklopedisi yazarı Jose M Blazquez "Zeytin yetiştiriciliği yaklaşık altı bin yıl önce Anadolu'da başlamıştır" görüşünü savunuyor ve bu bölgede eski dönemlerde yaşamış halklar içinde yalnızca Asur ve Babillilerin zeytincilikle ilgili bilgi sahibi olmadıklarına dikkat çekiyor Ama zeytini ilk ehlileştirenler, üzüm, incir, nar, hurma gibi bir çok meyve ağacının ilk yetiştirildiği uygarlıklar beşiği Ön Asya'da, Suriye ve İran'ın kesiştiği yayda oturanlar olsa gerek Persler, Mezopotamyalılar ve büyük olasılıkla Akdeniz'in doğusundan içeri Mezopotamya'ya kadar yayılan Suriyeli ve Filistinliler Nitekim, Yakın Doğu'da zeytin yetiştirildiğine ilişkin en eski kalıntıların İsrail ve Ürdün'de kalkolitik döneme (MÖ 3700-3200) kadar gitmesi de bu tezi güçlendiriyor

Bu halklar, tarım ve ticarete yatkınlıkları ve becerileriyle yabani zeytina ağacını aşıladılar Onlara iyi bakarak, daha sık yapraklı ve daha çok yağ veren bir kültür bitkisine dönüştürdüler, çoğalttılar ve önce Akdeniz kıyı şeridi boyunca geliştirdiler, sonra da başka yerlere yaydılar Zeytinin bir kültür bitkisine dönüşmesi, MÖ 4000'lerde gerçekleşti Ancak, meyvasının sıkılıp yağının çıkarılması için yaklaşık 1500-2000 yıl daha gerekecekti Gerçekten de, Tunç Çağı'nda Akdeniz'de zeytinciliğin yaygınlaştığı sadece zeytin çekirdeklerinden değil, bulunan yağ presleri, saklanan kaplar, vazo ve fresklere yansıyanartistik çalışmalarda ortaya çıkıyor

…Yüzyıllar sonra zeytin ağacı okyanusları aştı, 16 yüzyıldaki büyük keşiflerin ardından Avrupa'dan gelen İspanyol misyonerler aracılığı ile Kuzey ve Güney Amerika'da yetiştirildi 15 yüzyılda Sevilla'dan götürülen zeytin fideleri, İspanyollara tarafından fethedilen Batı Hint Adaları'nda ekildi önce, sonra Amerik kıtasına yayıldı 1560'larda Meksika, ardından Peru… 19 yüzyılın ikinci yarında ise, İtalyan göçmenlerin beraberlerinde getirdikleri fideler Kaliforniya, Şili ve Arjantinde boy verdi Sonraları yine İtalyan, İspanyol ve Yunan kökenli göçmenler sayesinde, Avustralya ve Güney Afrika'da zeytinlikler kuruldu Hatta, Japonya ve Çin'de bile belli mikroklimalarda dikilip büyüyecek zeytin ağacı, gene de özünde Akdenizli kaldı

Antik Dönemde Anadolu

Ön Asya'nın Batı'ya uzantısı Anadolu'nun zeytinle tanışması çok eski çağlara gider Nuh'un gemisi belki de Ağrı Dağı'na konmamış mıydı, güvercin, ağzında zeytindalı Tufan'ın sona erdiğinin müjdesini verdiğinde? Gerçekten, bugün bile Mersin'den başlayarak batıya doğru Akdeniz'e paralel uzanan Toros dağlarının etekleri delice denen sık yabani zeytin ormanları ile kaplıdır Örneğin Mersin, Silifke-Erdemli kıyılarında, daha batıda Antalya'da Serik ile Manavgat arasında sanki elle dikilmiş gibi muntazam delicelere rastlanır Nuri Benlioğlu "Belki bunlar 2000 sene evvelinde kültüre alınmış ve bilahare terk olunmuş zeytinlikler olabilir Yalnız şu muhakkak ki dünya üzerindeki en kesif delicelere memleketimizin bu köşesinde tesadüf ediyoruz" Derken, pek de haksız sayılmaz Nitekim, Ege Bölgesi'nde de kendi kendine bitmiş yabani zeytin ağaçları, bu coğrafyanın zeytinin anayurtlarından biri olduğunu kolaylıkla kanıtlar

Mitolojide Zeytinyağı

Zeytin, zeytinyağı ve zeytin ağacının mitolojik hikayelerde de sık sık geçtiğini görüyoruz Hepsi bu değerli ağacın ve meyvelerinin önemini vurguluyor İşte bunlardan biri:

…Zeka, Aydınlık, beceri ve el sanatları tanrıçası bakire Minevra (Tanrıça Athena’nın Latince adıdır) ile Deniz tanrısı Neptün (Poseidon), Atina şehrinin tanrıçası olmak için Olimpos Tanrısı Jüpiter’in düzenlediği yarışmaya katılırlar

Jüpiter, Atina şehrini, kendisine insan soyu içeren yararlı hediyeyi sunana vereceğini ilan eder Neptün, Atina akropolünün üstünde tuzlu bir göl (deniz) oluşturur Minevra ise bir zeytin ağacıMinevra, bu bitkinin, insanlığın yaralarını iyi edecek bir merhem, lezzetli ve bol enerjili bir besin maddesi ve karanlıkları aydınlatacak bir alev olduğunu söyler Jüpiter, Atina’nın yönetimini, denizden daha yararlı olan zeytin ağacını kendisine sunan Minevra’ya verir Persler, Atina’ya saldırdıklarında akropoldeki zeytin ağacını yakarlar, ne var ki, ağaç bir gecede tekrar filizlenip ölümsüzlüğünü kanıtlar Yunanlılar da zeytini koruyucu ve kurtarıcı bilmiş, zeytin ağacına tapınmışlardır

Zeytin in Tarihcesi ve Zeytin Neden Barış Sembolüdür?

Tarih boyunca, değişik kültürlerde zeytin barışın ve umudun temsilcisi olmuştur ve bazılarınca zeytin ağacı ve meyvesi kutsal kabul edilmiştir Bu nedenle insan yaşamının ilgisini çok az şey zeytin kadar çekebilmiştir Geçmişi günümüzden 10 bin yıl öncesine dayanan zeytin, yunanlı sporculardan, azizlere ve ilk hekimlere kadar eski tarihin tanrı ve tanrıçaları tarafından kutsal sayılmak suretiyle birçok efsanenin de kaynağı olmuştur

Adem ölümünden önce tanrıdan merhamet diledi ve bunun için oğlu Şit' i görevlendirdi Şit cennet bahçesindeki iyilik ve kötülük ağacından üç tohum aldı ve babasının ağzına koydu Babası gömülünce tohumlar yeşerdi ve bu tohumlardan zeytin ağacı, sedir ağacı ve servi büyüdü

Geçmişten günümüze kadar uzanan geleneklere baktığımızda zeytin ağacının yaprakları zafer, akıl, ve barışı simgelemiş, bir zeytin dalı ile Nuh' un gemisine geri dönen güvercin, o büyük sel felaketinin sona erdiğine işaret sayılmıştır Gerek tarih ve gerekse günlük yaşamdaki yeri bakımından içinde bulunduğumuz coğrafya dışında zeytinin tarihi izlerini bu denli görmek mümkün değildir

Zeytinin orijini konusunda iki görüş vardır: birincisi, zeytinin ilk olarak Ege, Anadolu'nun Akdeniz kesimleri, Suriye ve Lübnan' da ortaya çıktığı, ikincisi ise orijininin Mısır, Kuzey Afrika'nın Atlas dağları kesimleri olduğudur Asur'lular ve Babil' lilerin yarattığı Mezopotamya medeniyeti zeytinle tanışıyordu, hatta bunu bir ticaret aracı olarak bile görüyorlardı Urla' da, Çeşme' de yapılan kazılarda bulunan kap kacakların zeytin ve zeytin ürünleri yapımında kullanıldığı ve tarihinin milattan önce 3 yüzyıla uzandığı görülmektedir Kazılardan çıkan bir başka sonuç zeytin endüstrisinin en az beş bin yıllık olduğudur Helenistik devirde zeytin ağacı kutsal sayılıyordu ve zeytin ağacını kesenler ölümle cezalandırılır ya da sürgüne gönderilirdi

Urla' da bulunan, zeytin saklama ve taşıma amacıyla kullanılan amforalara Karadeniz' deki kolonilerde ve başka bir takım lokasyonlarda da rastlanması zeytinin aynı zamanda bir ithalat ve ihracat ürünü olduğunu göstermektedir Ticaretinin yapılması için Akdeniz' de özel gemiler yaptırılıyordu Zeytincilik zamanla yayılmış ve, Avustralya, Güney Afrika ve Çin gibi iklimin ve toprağın müsait olduğu her yerde, yapılmaya başlanmıştır

Kur' an-ı Kerim' de zeytinden söz ediliyor Kur'anda bu zeytin ağacının Sina dağı' ndan geldiği, meyvelerinden yağ elde edildiği ve bu yağın yemeklere lezzet vermek için kullanıldığı yazılıdır Zeytin ağacının yetiştirilmesi ve bakımı oldukça zordur ama zeytin ağacı bu emeğin karşılığını cömertliğiyle öder Belki de zeytinin barışın sembolü olması da bu yüzdendir

Zeytin yaprağının faydaları

Faydaları:

• Zayıflamaya,

• Selülit oluşumunun engellenmesine,

• Kan şekerinin düzenlenmesine,

• Yüksek tansiyonun düşmesine,

• Kollestrolün azalmasına,

• Bağışıklık sisteminin güçlenmesine,

• Çeşitli viral hastalıklara karşı korumaya (Grip, Nezle vs),

• Vücuttaki yağ bezelerini ve tümörleri eritmeye,

• Kabızlığı önlemeye,

• Mantar ve cilt hastalıklarının iyileşmesine,

• Sinir sıkışmasının giderilmesine,

• Astım, Kolon Kanseri, Prostat, Sinizüt, Menepoz, ve Romatizmal Kireçlenmesinin iyileşmesine,

• Enerji vermeye yardımcı olması nedeniyle tavsiye edilmektedir

• Doğal antibiyotik ve antioksidandır

• Yan etkisi yoktur

• Kalbi korur,

• Kan basıncını düşürür,

• Kilo vermenizi sağlar,

• Baş ağrısını azaltır,

• Kanser lez yonlarını önlemede çok önemli rol oynar,

• Zeytinyağı doğal bir ilaç gibidir,

• Zeytinyağı hücreleri korur,

• Zeytinyağının içinde bulunan Oleiprine adlı madde sayesinde hücreler yenilenir,

• Tahriş giderici etkileri azaltarak ülsere karşı koruma sağlar,

• Bağırsaklardan yiyecek geçişini kolaylaştırmak suretiyle konstipasyona engel olur,

• Anne sütünde de bulunan E vitamini ve oleik asit içeriği ile zeytinyağı, normal kemik gelişimine katkıda bulunur,

• Zeytinyağı yaşlanmanın, hem genel olarak doku ve organlar, hem de beyin fonksiyonları üzerinde ki etkilerini geciktirmektedir

ZEYTİN YAĞININ FAYDALARI

*Çocukların beyin gelişimini ve kemiklerinin güçlenmesini hızlandırır Başta E vitamini olmak üzere A, D, K vitaminleri içerir Bu vitaminlerin sayesinde hücrelerin yenilenmesinde doku ve organların yaşlanmasını geciktirmede etkilidir

*Cildi besler, saçları korur İçerdiği linoleik asit sayesinde anne sütünden kesilmiş bebeklere (4 -5 aydan sonra bir kaç damla) yağsız inek sütünekarıştırılarak verilir Bebekler için doğal besin işlevi görür

*Zeytinyağının en önemli özelliklerinden biride kalp ve damar hastalıkları üzerindeki olumlu etkisidir Kalp krizi riskini azalttığı gözlenmiştir Bir çorba kaşığı zeytinyağı 14 gr, 120 kalori içerir Akdeniz ülkelerinde yaşayanların kalp krizi riskinin diğer ülkelere göre daha az olduğu görülmüştür

*Zayıflama diyetlerinde zeytinyağını öğünlerden çıkartmak son derece sakıncalıdır

*Yine zeytinyağının bağırsak, idrar yolları, safra kesesi gastritin giderilmesinde de etkin olarak kullanılabilir

Bunları Biliyor muydunuz ?

*Gençlik ve ergenlikte vücudun en çok kaliteli gıdaya ihtiyacı olduğu dönemdir ve zeytinyağ burada iyi bir tercihtir

*Yaşlılıkta kalsiyum kaybını önlüyor, kemik erimesine engel oluyor

*Hamilelikte, içinde bulunan yağ asitleri hücre ve sinir sisteminin oluşturulmasında çok önemli etkendirGünde iki çorba kaşığı zeytinyağı tüketilmelidir

*Sporcular için zeytinyağı çok önemlidir Zeytinyağın içerisinde bulunan oleik asit kaslar tarafından en kolay yakılan ve en kolay hazmedilen yağdır

*Ağızda çalkalandığında dişlerin beyaz kalmasını sağlar

*Kanseri önlemedeki rolü:

The Archives of Internal Medicine dergisinde yayınlanan bir çalışma, yüksek oranda zeytinyağı tüketen kadınların göğüs kanserine yakalanma riskinin daha az olduğunu göstermiştir New York'ta Buffalo Üniversitesi araştırmacılarının yürüttüğü ayrı bir çalışmada ise, zeytinyağı gibi bitkisel yağlarda bulunan bir madde olan ß-sitosterol'ün prostat kanser hücrelerinin oluşumunu engellemede yardımcı olabildiğini kanıtlamıştır Araştırmacılar ß-sitosterol'ün hücrelerin bölünmemesi emrini veren hücre içi haberleşme sistemini güçlendirdiği, böylece hücre büyümesi kontrolsüz hale gelmeden kanserin engellenebileceği sonucuna varmışlardır Oxford Üniversitesi'ndeki doktorlar tarafından yürütülen son araştırmada da,

*Zeytinyağının bağırsak kanserine karşı koruyucu özelliğe sahip olduğu belirlenmiştir Doktorlar zeytinyağının bağırsak kanserinin başlamasını engellemek için midedeki asitle tepkimeye girdiğini keşfetmişlerdir

*Tansiyon düşürücü: Archives of Internal Medicine dergisinin 27 Mart 2000 tarihli sayısında yayınlanan bir çalışma, zeytinyağının yüksek tansiyona olumlu etkisini bir kez daha vurgulamaktadır Ayrıca zeytin ağacının yaprağı ile tansiyon düşürücü ilaçlar yapılmaktadır

* İç organlara faydaları: Zeytinyağı mide asidini azaltarak mideyi gastrit ve ülser gibi hastalıklara karşı korur Bunun yanı sıra safra salgısını harekete geçirerek, sindirimin en mükemmel hale gelmesini sağlar Safra kesesinin boşalma işlemini düzenler ve safra taşı riskini azaltır Ayrıca içindeki klor sayesinde de böbreğin çalışmasına yardımcı olur ve böylece vücudun atıklardan arınmasını kolaylaştırır Bunların yanı sıra beyin damarlarının sağlığına da olumlu etkisi vardır

*Yaşlanmayı önlemesi: Zeytinyağının içerdiği vitaminler, hücre yenileyici özelliklere sahip oldukları için, yaşlılık tedavisinde de kullanılır, cildi besler ve korurlar Besinlerle beraber bedenimize "serbest radikal" denilen bazı maddeleri de alırız Zeytinyağı, başta E vitamini olmak üzere, içerdiği çok sayıdaki antioksidan maddeyle bu zararlı maddelerin vücudumuzda neden olduğu tahribatı önler, hücrelerimizi yeniler, doku ve organlarımızın yaşlanmasını geciktirir

*İşte zeytinyağını dıştan sürmekle elde edilen faydalardan bazıları:

• Cilde ve saça inanılmaz güzellik katar Kuru cildi canlandırır, kırışıklıkları azaltır Zeytinyağı cildi yumuşatır ve esnek, pürüzsüz bir görünüm verir

• Zeytinyağı yorgun ayakları dinlendirir ve canlandırır Zeytinyağının mükemmel yumuşatma ve nemlendirme kapasitesi vardır Çatlak ve kuru ayakları tedavide birebirdir

• Zeytinyağı traş edilecek bölgeyi yumuşatma ve rahatlatmada birebirdir

• Kurumuş ve çatlamış dudak için merhem olarak kullanılabilir

• Saçtaki kepeği ve dökülmeyi engeller Saçı parlatır

• Tırnakları güzelleştirir ve güçlendirir

• Zeytinyağı ile doğum çatlakları azaltılabilir

• Emzirenler için en iyi göğüs ucu bakımı zeytinyağı ile yapılır

Zeytinyağının düzenli olarak kullanılması durumunda, kan yağ oranında yüzde 10-15'e varan düşme sağladığı bildirildi

Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Tıp Fakültesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Doç Dr Tarkan Tekten,zeytinyağının insan sağlığı üzerindeki olumlu faydalarının, bilimsel tetkiklerin yanı sıra uygulamalarda net olarak görüldüğünü söyledi

Düzenli olarak 2 yemek kaşığı doğal zeytinyağı tüketen insanların kolesterol düzeylerinde son derece olumlu sonuçlar elde edildiğini ifade eden, Tekten şöyle konuştu:

''Zeytinyağı tekli doymamış bir yağ Tereyağı gibi katı değil Biz besinlerle birlikte bir diyet listesinde ortalama yağların yüzde 20'sini oluşturacak seviyede zeytinyağı tüketimini hastalarımıza öneriyoruz Kolesterolü ve tansiyonu yüksek kişiler için zeytinyağı önemli bir ürün''

Zeytin ve zeytinyağının, kemik gelişimine katkı sağladığı gibi yaşlanmayı da önleyici etki yaptığına dikkat çeken Doç Dr Tekten, içerdiği vitaminlerin hücre yenileyici özelliklere sahip oldukları için, yaşlılık tedavisinde de kullanıldığını, cildi besleyip koruduğunu ifade etti

Alıntı

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.