Bu Senin Son Gidişin Miydi Sevgili |
11-04-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Bu Senin Son Gidişin Miydi SevgiliBu senin son gidişin miydi sevgili? Bu senin son gidişin olsun sevgili, bıraktığın son acı olsun Ve ben senin yaşayamadığın son sevda olayım Bu son gidişin miydi anlayamadım sevgiliHani hep giderdin ve gelirdin ya geriye, bu da onlardan biri miydi? Uzun zaman oldu bu sefer, söylemek ve sormak zor geliyor ama bu senin son gidişin miydi sevgili? Küçük bir oyun oynuyor gibiyiz sanki Ben ebe olmuşum sen saklananNerelere saklandın da bulamıyorum seni “Ah işte ordasın” dediğim yerlerden hep başkaları çıkıyor, herkes hep bir ağızdan, dalga geçer gibi, “çanak çömlek patladı” diyor,bense garip bir umutsuzlukla geri dönüyorum ağacıma, kaldığım yerden seni aramaya başlamak için Bu son gidişin miydi, anlayamadım sevgiliGöremeyeceğimi sandığım zamanlarda birden karşıma çıkıyor, içimde yeni yangınlar bırakarak geri dönüyorsun Kimlerin yanına dönüyorsun da uzun sürüyor sessizliklerin? Gittiğin yerlerde bana benzeyen ve tanıdık bir şeyler var mı bari? Gülmeyi unuttuğun zamanlar, kimleri çağırıyorsun yanına? Hüzünlerini kovan yürekli biri var mı yani? Hani bir anda gelip de o puslu havayı dağıtan, seni içmeden sarhoş eden ve güldüren, hüzünlerini bulamayacağın yerlere saklayan biriSen dayanamazsın yalnızlığa Dokunmak ve karışmak istersin Yalnız kalmak sana acılarını hatırlatırbir kadının teninde istemeyerek bıraktığın acıları Yalnız kalmak sana çocukluğunun masum düşlerini hatırlatırağlamak istersin ama ağlayamazsın Yalnız kalmak sana tutunamadığın sevgileri hatırlatır; çaresizliğini, yıkılmışlığınıarkanda bıraktığın, dokunmaya korktuğun özlemleri Yalnız kalmak sana göre değil sevgiliSen yalnızlığında kendinle karşılaşır ve ürkersin yüreğinin saatlerce sana karşıt konuşmalarından Bu yüzden merak ediyorum ya, başkalarına da hüzün kovan kuşum diye sesleniyor musun acaba? Bu son gidişin miydi, anlayamadım sevgiliHani birden için çocuklar gibi şımarmak istediğinde, parmakların telefona gider, arar ve kusardın ya, dizginleyemediğin coşkunu ve manyaklığınıhani bir tek ben anlardım ya, senin bu ani çıkışlarını, serseriliğini ve türk dil kurumunda bulunmayan hafif meşrep kelimelerini ve cümlelerinihani kimseyle böyle konuşulmaz deyip de, sınırlarını aşardık ya gereksiz kibarlığın ve nazlanmalarınUzun zaman oldu içimizdeki bu deliliği ve bastırılmışlığı dışa vurmayalı Bu yüzden merak ettim, bu senin son gidişin miydi sevgili, anlayamadım Söylenmemiş ve çoğaltılabilecek bütün sözleri kendi adına söyledin ve gittinUmuduma, çılgınlığıma ve kadınlığımın senin yanındayken güzelleştiğine inanırken, yokluğunu mutlu edemeyeceğime inandın ve gittinSana karışıp, yüreğine akmama izin verip, beni göklere çıkartırken; bir anda yere indirdin, midemi bulandırdın ve ayrılığı sıkıştırdın parmaklarımın arasına, gittinNe kadar değerli ve farklı olduğumu anlatmakta zorluk çeken sen; yalnızlığımın en ıssız, en karanlık ve en savunmasız zamanlarında beni dinlemedin, gelmedin ve gittinSevmek bu kadar basit, bu kadar kolay ve taşınabilir bir eşya gibi hafif değil; çıkartıp da bir başka yere koyabileceğin Bu yüzdendir ki sen beni hiç sevmedin sevgili O “seni çok seviyorum” diye haykırdığın nadir zamanlarda bile, bunu söyleyen sen değil, senin geçmiş bir sonbaharda bıraktığın, sana benzeyen ama sana çok yabancı olan sesindi Bu yüzden sen beni gerçekten sevmedin sevgili Kendini daha ne kadar kandırabilirsin bilmiyorum ama sen acı çekmeyi seviyorsunbense balonlar patlatmayı, uçurtmalar uçurmayı ve yaşamayı seviyorum her şeye rağmen Sen korkularını seviyorsunbense, korkularımın üzerine gitmeyi, savaşmayı ve hatta gülmeyi kaybederken bileArtık biliyorum, bu senin son gidişindi sevgili ve benim son bekleyişim, son vazgeçişim sevdandan Artık gelsen de ne işe yarar ki? Ben; sana olan kırgınlığımı, yokluğunu, özlemini, umutsuzluğunu sevmeye başladım Ben senin giderken bende unuttuğun ve zaman zaman öksüzlüğüne ağlayan sevdanı sevmeye başladım Ben senin artık beni unutan, merak etmeyen ve değer vermeyen yüreğini sevmeye başladım Şimdi hangi tende üşüyorsun da titrediğini hissediyorum kilometreler ötesinden? Ben senin başka mevsimleri tanımak isteyen o heyecanlı ama tutunamayan bakışlarını sevmeye başladım Artık gelsen de ne işe yarar ki? Parçaladığın sevgimi toparlayabilecek ve çiçekler toplayıp yollarıma serebilecek kadar güçlü değilsin sen Sen, ben değilsin Hiç olmadın ve olamazsınO sakladığın yüreğine hiç almadın beni, hiç özlemedin, gözlerin hiç uzaklara dalmadı, belki de şerefime hiç kadeh kaldırmadın Bu yüzden bu senin son gidişin olsun sevgili, ayrılığın hakkını ver Böyle bir sevgiyi terk edebilecek kadar yürekli oldun, beni unutacak kadar da korkusuz ol Özleme, yolunu yolumdan geçirme, sesime düşme, salaş meyhane masalarında konuşmalarımı arama, rakının yanında anma adımıayrılığın hakkını ver Çünkü bunu sen istedin Bu senin son gidişin olsun sevgili, bıraktığın son acı olsun Ve ben senin yaşayamadığın son sevda olayım |
|