Hadis- İ Şeriflerle Zikrullah |
10-10-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Hadis- İ Şeriflerle ZikrullahResul-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz insan hayatının her safhası için müstesnâ bir numunedir Allah-u Teâlâ Âyet-i kerime'sinde: "Andolsun ki Resulullah sizin için, Allah'a ve ahiret gününe kavuşmayı arzu edenler ve Allah'ı çok zikredenler için güzel bir numunedir" buyuruyor (Ahzâb: 21) Allah-u Teâlâ'yı çok çok zikreden müminler, böyle bir zikr-i kesirle Resulullah Aleyhisselâm'a uymuş ve onu kendilerine numune edinmiş olurlar O Resulullah Aleyhisselâm ki zikrullahın fazilet ve meziyetini Hadis-i şerif'lerinde şöyle beyan buyurmaktadır: "-Amellerinizin en hayırlısını, Melik'inizin katında en temizini, derecelerinizde en yükseğini, altın ve gümüş infâk etmenizden daha hayırlı, düşmanlarınızla karşılaşıp boyunlarını vurmanız ve onların da sizin boynunuzu vurup şehid etmelerinden daha hayırlı olan bir işi haber vereyim mi?" "-Evet yâ Resulellah!" "-Allah-u Teâlâ'yı zikretmektir" (Tirmizî) ? "Yâ Resulellah! Kıyamet günü Allah katında derece bakımından kulların hangisi daha üstündür?" "-Allah'ı çok zikredenler!" "-Yâ Resulellah! Allah yolundaki gaziden de mi?" "-Kırılıncaya ve kana boyanıncaya kadar kılıcını kâfirlere ve müşriklere çalsa da, Allah'ı çok zikredenler derece bakımından ondan daha üstündür" (Tirmizî) ? Bir kimse: "Yâ Resulellah! Hangi cihadın ecri daha büyüktür?" diye sordu, Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz: "Allah-u Teâlâ'yı en çok zikredenlerinki" buyurdu Bundan sonra namaz kılanlar, zekât verenler, hacca gidenler ve sadaka verenler için de aynı soruyu sordu Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz de hepsine aynı cevabı verdi Bunun üzerine Hazret-i Ebu Bekir -radiyallahu anh-, Hazret-i Ömer -radiyallahu anh-e: "Hayırların hepsini Allah-u Teâlâ'yı zikredenler alıp gitti" dedi Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz de: "Evet!" buyurdu (Ahmed bin Hanbel) ? Abdullah bin Busr -radiyallahu anh-den rivayet edildiğine göre Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz bir Hadis-i şerif'lerinde şöyle buyururlar: "En hayırlı amel, dünyadan ayrılırken dilinin Allah'ın zikriyle meşgul olmasıdır" (Câmiu's-sağîr: 4025) ? "-Yâ Resulellah İslâmî hükümler çoğaldı Bana sımsıkı sarılacağım bir şey haber ver!" "-Dilin, Allah-u Teâlâ'nın zikriyle devamlı ıslak bulunsun" (Tirmizî) ? Enes -radiyallahu anh-den rivayet edildiğine göre Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz bir Hadis-i şerif'lerinde şöyle buyururlar: "Allah'ı zikreden bir cemaatle sabah namazı vaktinden güneş doğuncaya kadar birlikte oturmam, bana İsmail oğullarından dört tanesini azat etmemden daha sevgili gelir Allah'ı zikreden bir cemaatle ikindi namazı vaktinden güneş batımına kadar oturmam dört kişi azat etmemden daha sevgili gelir" (Ebu Dâvud: 3667) ? "Şüphesiz ki her şeye cilâ verecek bir âlet var, kalbin cilâsı ise zikrullahtır Azaptan kurtulmak için zikrullah gibi bir şey olamaz Meğer ki kılıcın kırılıncaya kadar Allah yolunda muharebe etsen dahi" (Câmiu's-sağir) Savaşta ölen şehit olur, Allah katında büyük bir mertebeye erer Nefsine mağlup olan bir kimse ise ahirette büyük azaplarla karşılaşır Bunun içindir ki nefis terbiyesinde büyük bir âmil olan zikrullahın fazileti bu kadar büyüktür ? "Kim ki sabah namazını cemaatle kıldıktan sonra oturup, güneş doğuncaya kadar Allah-u Teâlâ'yı zikrederse, sonra da iki rekât namaz kılarsa, kendisi tam bir hacc, tam bir umre sevabı gibi sevap kazanır" (Tirmizî) Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- sabah namazını kılınca namazgâhında güneş doğuncaya kadar otururlardı ? Abdullah bin Ömer -radiyallahu anhümâ-dan rivayet edildiğine göre Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz bir Hadis-i şerif'lerinde şöyle buyururlar: "Gâfiller arasında Allah'ı zikreden, cihaddan kaçanlarla birlikte kaçmayıp vuruşmaya devam eden gibidir Gâfiller arasında Allah'ı zikreden, karanlık evdeki kandil gibidir Gâfiller arasında Allah'ı zikreden, şiddetli soğuktan yaprakları dökülmüş ağaçlar arasında yemyeşil duran ağaç gibidir Gâfiller arasında Allah'ı zikreden kişiye Allah cennetteki yerini ölürken gösterir Gâfiller arasında Allah'ı zikreden kimsenin, bütün insanlar ve hayvanlar adedince günahlarını Allah affeder" (Câmiu's-sağîr: 4311) ? Ebu Hüreyre -radiyallahu anh-den rivayet edildiğine göre Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz bir Hadis-i şerif'lerinde şöyle buyurmuşlardır: "Kim bir yere oturur ve orada Allah'ı zikretmez (hiç zikretmeden kalkar) ise, Allah'tan ona bir noksanlık vardır Kim bir yere yatar, orada Allah'ı zikretmezse, ona Allah'tan bir noksanlık vardır Kim bir müddet yürür ve bu esnâda Allah'ı zikretmezse, Allah'tan ona bir noksanlık vardır" (Ebu Dâvud: 4856 - 5059) ? Ebu Ümame -radiyallahu anh-den rivayet edildiğine göre Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz bir Hadis-i şerif'lerinde şöyle buyurmuşlardır: "Kim yatağına temiz (abdestli) olarak girer ve uyku bastırıncaya kadar Allah'ı zikrederse gecenin herhangi bir saatinde uyanıp da Allah'tan dünya veya ahiret hayırlarından bir şey isterse Allah-u Teâlâ istediğini mutlaka ona verir" (Tirmizî: 3525) ? "Rabb'ini zikredenlerle etmeyenlerin misali, diri ve ölü gibidir" (Buhârî) Zikrullah ile mânevî gıdasını alan ruhlar dirilir, alamayan ruhlar ölür Zikrullah, ruhun hayatı için, balığın suya duyduğu ihtiyaç gibidir ? "İçerisinde Allah zikredilen ev ile zikredilmeyen evin misali, diri ile ölü gibidir" (Buhârî) İhlâsla zikrullaha devam edenler bütün bu faziletlere erdikleri gibi, zikrullah yapılan mahaller de bu faziletten nasiplerini almaktadırlar ? Ümmü Hânî -radiyallahu anhâ-dan rivayet edildiğine göre Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz bir Hadis-i şerif'lerinde şöyle buyurmuşlardır: "'Lâ ilâhe illâllah' kelimesini hiçbir amel faziletçe geçemez ve bu kelime hiçbir günah bırakmaz" (İbn-i Mâce: 3797) ? "Zikrin efdali Lâ ilâhe illâllah, duânın efdali ise elhamdülillah'tır" (İbn-i Mâce) "Lâ ilâhe illâllah" Kelime-i ülyâ'dır, İslâm'ın mihveridir, diğer rükünlerin üzerine oturduğu kaidedir ? Muaz bin Cebel -radiyallahu anh-den rivayet edildiğine göre Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz bir Hadis-i şerif'lerinde şöyle buyururlar: "Cennet sakinleri, Azîz ve Celîl olan Allah'ı zikretmeden geçirdikleri bir anın dışında hiçbir şeye teessüf etmeyeceklerdir" (Câmiu's-sağîr: 7701) "Çok zikreden kimseyi Cenâb-ı Allah sever" (Câmiu's-sağir) Hâlik'ın mahlûkunu sevmesinin fevkinde bir güzellik düşünülemez ? "Muhabbetin çokluğundan dolayı Cenâb-ı Allah'ı kalbinden çıkarmayan kimse nifaktan kurtulur" (Câmiu's-sağir) Tahkikî imana kavuşur, Allah-u Teâlâ'nın hoşnutluğunu kazanır ? "Allah-u Teâlâ'yı çok zikretmekle o derece mest olunuz ki, münâfıklar sizi mecnun zannetsinler" (Câmiu's-sağir) Nitekim günümüzde bu gibi kimseler hor görülmektedirler ? "Zikir, farz olmayan oruçtan efdaldir" (Münâvî) Hâlik ile mahlûk arasında daimi bir irtibat sağlar, kalbi Mevlâ'ya döndürür ? "Zikir sadakadan efdaldir" (Münâvî) Sadakaya riyâ karışırsa sevabını giderebilir Zikrullah ise riyâdan uzaktır, hiç kimse bilmez |
|