Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Sinsi Eğlence > Bir Tutam Hikaye > Kıssadan Hisse

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
vakti, yanmak

Yanmak Vakti...

Eski 10-09-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Yanmak Vakti...





Hikmet Belediyeye ait ekmek fabrikasında çalışan bir işçiydi İşine çok dikkat eder , vazifesini ihmal etmemeye çalışır, kazancının helâl olmasını isterdi Fabrikayı hemen her akşam en geç o terk ederdi

Belediyenin ekmeği biraz daha ucuz olduğu için halk çok rağbet ediyordu Kocaman fırının içini ara sıra temizlemek ihtiyacı hasıl olur , onu da genellikle Hikmet yapardı

Dini bir bayramın son günüydü ertesi gün ekmek çıkarılacaktı Hikmet , temizlik yapmak için fabrikaya gitti İçeriye girip dış kapıyı kilitledi Işıkları yaktı ve fırının kapağını açıp içne girdi Gerekli temizliği yaptıktan sonra evine gidecekti Sabaha karşı dörde doğru gelen işçilerde , gelir gelmez elektrikle çalışan fırının düğmesini açacak , onlar hamuru yoğurup ekmekleri hazır edene kadar da fırın güzelce ısınmış olacaktı Hikmet temizliğe dalıp gitmişti Bir taraf dan da kendi yakıştırdığı şeyleri mırıldanıyordu

Tam o saatlerde fırının genç ustalarından cengiz fabrikaya geldi Kirlenmiş olan beyaz önlüğünü almak için gelmişti O akşam yıkattırıp , ertesi gün temiz temiz giymeyi düşünüyordu

Dış kapıyı açtığında şaşırdı " Hayret , içerideki elektrikler açık unutulmuş " diye mırıldandı Gidip önlüğünü aldı Fırının önünden geçerken açık olan kapağını eliyle şöyle bir itekledi Çıkarken ışıkları söndürmeyi de ihmal etmedi

Elektriklerin sönmesi ile Hikmet hemen fırının kapısına koştu Fakat hey hat kapak üzerine kilitlenmişti var gücüyle bağırmaya başladı Fırının kapağını yumrukladı Çırpınması fayda vermiyor , sesini kimseye duyurması mümkün olmuyordu tüyleri diken diken oldu Dehşete kapılmıştı Uzun müddet kendisine gelemedi birazcık sakinleşince saatine baktı Saat 2305 'i gösteriyordu Yaklaşık beş saati kalmıştı Bir anda ölümle burun buruna gelmişti Yanmak onun için bu dünyada başlayacaktı

Yavaş yavaş ısınacaktı fırın evvela terlediğini hissedecek , sonra bunalacak , sıcaklık yavaş yavaş sürekli artacak , artacak ; vücudundaki yağlar erimeye başlayacak , etler kızaracak ve daha bütün bunlar olmaya başlamadan belki de o kalpten gidecekti Belkide çıldıracaktı Çılgın çılgın gülecekti Ah , o en güzeliydi Bir delirebilseydi, düşüncenin kezzap gibi yakıcılığından kurtulacaktı

Fırından yeni çıkan ekmekleri eline alınca parmaklarında duyduğu yanık acısı aklına geldi Sadece o kadarı Yanığın ilk safhası bile değildi ama hemen elinden bırakırdı Şimdi ekmekler gibi kendisi pişecekti Birkaç gün önceydi İşçilerle acıkmışlar , küçük tüpün üstünde yemek pişirmişlerdi Bir aralık tüpün kızgın demirine değmişti eli hemen nasılda kabarmış, su toplamış sızladıkça sızlamıştı Sadece iki parmağın acısına dayanamamış , soğuk suyun içine tutmuştu Ya şimdi? yanan iki parmak ucu değil bütün vücudu olacaktı Gözlerinin önünde filmlerde yana adamlar canlandı Kendi hali dahada zordu Bir anda yanmak değildi ki bu Adım adım , hissede hissede terleye çıldıra , dövüne dövüne

İçersinin ısındığını hissetti Kapıyı kapatan her kimse fırını da yakmışımıydı yoksa? Bu hararet neden böyle sürekli artıyordu Aman ALLAH'ım beklenen an çabuk gelmişti saatine baktı saat gecenin biri olmuştu Nasıl geçmişti ki saat Zaman su gibi akmıştı Bir ömür gibi ömürleri yanmak vaktini meyve veren insanlar gibi elleriyle dokundu yok canım korkusundan fırının yanmaya başladığını zannetmişti Demirler soğuktu işte Biraz sakinleşti

Evini düşündü Hanımı oğlu merak ediyor olmalıydı hanımını niçin azarlamıştı sanki çıkarken hayat arkadaşına daha nazik daha hürmetli olalı değil miydi? Ya çocuğunu keşke dövmemiş olsaydı onu

Onlardan da mesul olduğu için onlarında hesabını verecekti ALLAH'a Keşke hanımının dediğini yapsa idi Hanımı ona:

" haydi birlikte namaza başlayalım "demişti Hikmet ise " biraz daha yaşlanalım" diye cevap vermişti

Sanki sonrasında bütün bir ömrün hesabını vermeyecek, sadece ihtiyarlığın hesabını verecekti

Niçin sanki fırına gelirken camiye girmemişti ? müezzin gönlünün derinliklerinden geldiği belli olan sesiyle yatsı namazına davet etmiş ALLAH 'ın büyüklüğünü , kurtuluşun O'nun yolunda olduğunu haykırmıştı Hiç değilse ölmeden önce son vakit namazını kılmış olacaktı Belki Rabbi o son vakit hürmetine affeder , diğerlerinin hesabını sormazdı " Ah , ahmak kafam " diye inledi Halbuki beş vakit namaz kılan bir insanın hâli ne güzeldi Kıldığı bir vakit muhakkak onun son eda ettiği vakit olacaktı ve Rabbinin huzuruna secdesiz bir alınla çıkmayacaktı Öyle olmayı ne kadar arzu ederdi

Ya oğlu Yedi yaşına girmişti Bir baba olarak onun yemesine içmesine , üstüne başına dikkat ettiği kadar , kalbine niçin dikkat etmemişti? Daha o yaşta her türlü pisliğin televizyon ekranından üzerine akmasına nasıl müsaade etmişti Çocuğuna ALLAH'ını Peygamberini niçin sevdirmemişti?

Aklı çocukluğuna gitti gençliğine uğradı, tek tek dolaştı o günleri O günlerden sadece eline pişmanlık veren , utandıran günahlar kalmıştı En ince teferruatına kadar bütün günahları aklına geldi Demek bütün bu tespit edilen şeylerin hesabını verecekti

Aklına bir fikir geldi, " fırının içinde teyemmüm edip namaz kılmak Toprak yoktu ki fakat olsun hiç kılmamaktan iyiydi Belki , bir ihtimal kabul edilirdi Ellerini fırının içinde yere vurarak teyemmüm alı Namaza durdu her şeyin bitip tükendiği noktada başka kime dayanabilirdi ki

Aslında her namazda öyle hissetmeliydi Kendisini hayatında ilk defa Rabbi ile konuşuyor hissetti Âlemlerin Rabbine hamd etmeyi , O'na dayanmayı, O'ndan yardım istemeyi , dosdoğru olayı ilk defa böylesine anlıyordu Bütün benliği ile secde etti " Eksiksiz, yüce, merhametli olan sensin "dedi acizliğini iliklerine kadar duyarak

Yatsıdan sonra kaza namazları kıldı Rabbinden gelmişti ve O'na dönüyordu Ah , dönüşün O'na olduğunu hiç unutmamış olsa idi Yoruldukça oturup tövbe etti Estağfurullah çekti

Nasılda daracık yerde sıkışıp kalmıştı Fırında olduğunu hatırladıkça vücudunu ateşler basıyordu

Cengiz ise evine gidip yatmıştı Gece bir aralık yatağından sıçrayarak uyandı Saatine baktı Saat 315 di bir rüya görmüştü Arkadaşı hikmet fırının içinde alev alev yanıyor, " Cengiz !" diye bas bas bağırıyordu Nasıl bir rüyaydı böyle Birden aklına geldi Olamaz ! fırının kapağını Hikmet'in üzerine mi kapatmıştı yoksa? hemen üzerini giyip sokağa fırladı Hiç durmadan koştu Gece işçileri henüz gelmemişlerdi Kapıyı açtı ışıkları yaktı Hemen kapağı açıp içeriye seslendi:

" Hikmet!"

içeriden hiç ses gelmiyordu Birkaç defa daha bağırdı Hikmet , ağlaya ağlaya namaz kılıyordu Öyle dalmıştı ki adının söylendiğini duyunca irkildi Olamazı, yanlış duyuyor, hayal görüyordu Fakat yine duydu Birisi " Hikmet" deyip duruyordu Hem fırının ışığı da yanmıştı

Selam verdikten sonra kapağa doğru yürüdü Karşısında Cengiz'i gördü Fırından çıktı Cengiz bir anda hortlak görmüşçesine irkildi Korkuyla

" Kimsin sen ?" dedi

Hikmet'in Cengize sarılmak için uzattığı kolları boş kalmıştı hikmet hâla ağlıyordu

"Ne demek sen kimsin? Hikmetim işte görmüyor musun? Dün akşam akşam temizlemek için girmiştim birisi fırının kapağını üzerime kapattı" dedi

- " Olamaz" diyordu Cengiz "Sen Hikmet değilsin"

Hikmet ilk önceleri Cengiz'in bu hareketine bir mâna veremedi Nasıl olur böyle söyler, nasıl olurda mesai arkadaşı kendisini tanıyamazdı? Birden aklına bir şimşek çaktı Hemen aynaya doğru koşup kendine baktı Hayır, bu yüz , bu saçlar kendisinin olamazdı Elleri kırışmış , solmuş yüzüne , bembeyaz olmuş saçlarına götürdü Bir gecede ihtiyarlamıştı Hıçkırıklarla sarsılıyordu Bir daha aynaya bakamadı Kendisinden kendisi korkmuştu Yanmanın ne demek olduğunu bilseler gecede kim bilir ne kadar insan ihtiyarlayacaktı Yarın denilecek kadar kısa bir sürece de yanmak ihtimali bu kadar hafife alınabilir miydi ? başı ellerinin arasında kala kaldı

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.