Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Biyografiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
gülriz, sururi

Gülriz Sururi

Eski 10-07-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Gülriz Sururi



Gülriz Sururi tiyatro oyuncusu

1929 yılında doğdu 1942 yılında İstanbul Şehir Tiyatrosu Çocuk Bölümü'nde sahneye çıktı 1955'te Muammer Karaca Topluluğu'nda oynamaya başladı 1960'ta Dormen Tiyatrosu'na geçti 1961'de, bu toplulukta sahnelenen Sokak Kızı İrma'daki rolüyle İlhan İskender Ödülü'nü (En İyi Kadın Oyuncu Ödülü) kazandı 1962'de Engin Cezzar'la Gülriz Sururi - Engin Cezzar Tiyatrosu'nu kurdu 1966'da Teneke oyunundaki rolüyle En İyi Kadın Oyuncu Ödülü'nü bir kez daha kazandı Aynı yıl Türk Kadınlar Birliği'nce Yılın Kadını seçildi 1971 yılında Hint Kumaşı'ndaki rolüyle En İyi Kadın Oyuncu Ödülü'nü üçüncü kez kazandı 1979-1980 mevsiminde Mehmet Akan'la birlikte, topluluğun o güne kadar sahnelediği oyunlardan Uzun İnce Bir Yol adlı bir derleme yaptı ve gösteriminde oynadı 1982-1983 Kaldırım Serçesi adlı müzik oyunundaki Edith Piaf yorumuyla Avni Dilligil En İyi Kadın Oyuncu Ödülü'nü, İzmir Gazeteciler Derneği'nin Altan Artemis Ödülü'nü ve Milliyet Gazetesi'nin 1983 Süperstar Tiyatro Oyuncusu Ödülü'nü kazandı Oyunculuğunun dışında Türk tiyatrosuna yönetici olarak da katkıda bulundu 1990'lı yılların ilk ve unutulmaz yemek programı A La Luna isimli programında sunucuydu Biz Sıfırdan Başladık oyunuyla başarılar elde etmektedirler 1998 yılında Kültür Bakanlığı'nca verilen Devlet Sanatçısı unvanını aldı

Rol aldığı bazı tiyatro oyunları: Kaldırım Serçesi, Keşanlı Ali Destanı, Sokak Kızı İrma, Kabare

Yönettiği tiyatro oyunları: Kısmet (oyun): Adana Devlet Tiyatrosu, Fosforlu Cevriye (müzikal): Ankara Devlet Tiyatrosu, Biz Sıfırdan Başladık : Konçinalar Kumpanyası

Yazdığı tiyatro oyunları: Kısmet (oyun), Biz Sıfırdan Başladık

HAKKINDA YAZILANLAR

Gülriz Sururi iddia ediyor:
Sahneye çıkan ilk Türk kadını teyzemdi
Elif Korap
Milliyet 3 Ocak 2003

‘Bir An Gelir’ adlı kitabında eşinin kendisini defalarca aldattığını anlatan Gülriz Sururi, aynı kitapta, sahneye çıkan ilk kadının Afife Jale olmadığına dair belgeler gösteriyor

Gülriz Sururi yakın dönem anılarını anlattığı kitabı "Bir An Gelirödeki iddiaları, itirafları ve açık yüreklilikle yazdığı anılarıyla tartışma yaratacak Önümüzdeki günlerde Doğan Kitap’tan çıkacak "Bir An Geliröde eşi tiyatrocu Engin Cezzar’ın kendisini defalarca aldattığını yazan, çocuk sahibi olmamasının ardındaki büyük sırrı açıklayan Sururi, sorularımızı yanıtladı

Çok önemli bir iddia var kitapta Sahneye ilk çıkan Türk kadınının bilindiği gibi Afife Jale değil, teyzeniz Mevdude Refik Hanım olduğunuz yazmışsınız?

Belgeleri kitapta yayımladım Yıllar önce Haldun Taner bana bu belgeleri getirdi O zaman çok gündemdeydim, bunu açıklamam yanlış anlaşılır diye düşündüm Ama şimdi böyle düşünmüyorum Tarihi bir yanlışı düzeltmem gerekiyordu Kendimi sorumlu hissettim

KIRCA’YA KIRGINIM
Bunu açıklamanın Afife Jale’ye saygısızlık olacağından mı korktunuz?
Sadece bu bilgiyi daha fazla saklayamazdım Belgeler var

Başar Sabuncu, Genco Erkal’a, Levent Kırca’ya kırgınlıklarınızı yazmışsınız Bu kişiler sizin kırgınlığınızı kitaptan mı öğrenecek?

Levent Kırca verdiği sözden dönünce zor durumda kalıyorum Tiyatro salonunu kiralayacağını söyleyip vazgeçiyor Levent Kırca’yla uzun bir süre karşılaşmadık Herhalde kitapta okuyacak

Engin Cezzar’ın sizi defalarca aldattığını yazmak zor olmadı mı?
Yaşadığımızı inkar etmek niye? Bu yalancılık Yaşadığım her şeyi açık yüreklilikle yazmak isterim

Engin Bey rahatsız oldu mu?
Kitap bitene kadar okutmadım Bittiğinde de 48 saat hiçbir eleştiri getirip konuşmayacaksın şartıyla verdim Yukarı katta okuyor İki de bir de aşağıya iniyor Merdivenden sinirli şekilde "Bak" diyor Söz verdin, 48 saatten önce konuşmayacaksın, diye yanıtlıyorum Sonra okuduğu yazının üzerinde bazı yerlere notlar aldığını, itirazlar ettiğini gördüm Ama bunu hiç konuşmadık

Engin Cezzar belli bir hayran kitlesi olan, tanınmış bir oyuncu Böyle sizi aldatışlarını, hatalarını yazarken, tepki çekmekten tedirgin oldunuz mu?
Vallaha umurumda değil Yazdım, bitti

Kaç kere âşık oldunuz?
Bunca yıl kopmak isteyip kopamadığımıza, boşandığımız halde yeniden evlendiğimize göre en büyük aşkım Engin Engin’den önce de çok büyük bir aşk yaşamıştım Şimdi ona çocukluk aşkı diyorum 22 yaşındaydım Biri benin kalbimi çarptırıp kendini bana Engin’den fazla sevdirirse tabii ki yaşarım Aşktan korkmuyorum Ama bundan sonra çok zor

A La Luna’ya davet ettiğiniz, katılmayan biri oldu mu?
Türkân Şoray ve Hülya Avşar İkisi kabul etmedi Nedenini bilmiyorum Gazanfer Özcan ve Gönül Ülkü de beklendikleri programa gelmedi Her şey hazırlanmıştı Haber vermediler, özür de dilemediler

Tepesindeki topuza ‘kukiriko’ diyor
Kafanızın üstünde küçük bir topuz yapıyorsunuz, neden?
Ben ona kukiriko diyorum Bir gün dipten beyazlar çıktığında tepeden toplayıp topuz yaptım Sonra bütünü tamamlayan bir noktayı koymak gibi geldi bana Normal hayatta beyazlar çıkarken bunu yapıyorum Demek ki ayda bir hafta kadar böyle geziyorum

Can çorabını çıkarıp ayaklarını gösterdi!
"İşte o günlerde Engin çok ama çok dalgındı galiba; ya da ‘Ben ne yaparsam yapayım Gülriz benden kopamaz’a inanmıştı Komşudaki hasta gencin nişanlısı güzel kız mıydı bardağı taşıran damla, yoksa TES’teki (Engin Cezzar’ın ders verdiği Tiyatro eğitim Stüdyosu) öğrenci mi ya da Kabare oyunu sırasında kulisteki çapkınlıkları mı, uygunsuz davranışı mı, bilemiyorum"
"artık daha fazla tahammül etmek istemediğimi söylediğimde, bana ‘Aşırı yersiz şüphelerinle ilişkimizi zedeledin Seni aldatmadım Yanılıyorsun, yersiz şüphelerle hayatımızı mahvediyorsun’ dedi Ben elle tutulur, gözle görülür isimlerden söz edince, ki onları bildiğimi bile bilmiyordu Bodrum’da oturan, orada dostluğumuzu ilerlettiğimiz bir ailenin kızıydı; öteki, sık sık birlikte olmak isteyen, neredeyse peşimizi kovalayan evli bir hatun; öteki, beriki derken dört isim sıraladım"

‘AYAKLARIM ÇOK GÜZELDİR’
"‘Hoş geldiniz’ filan diye geveleyip evden içeri aldım Can’ı ve o anda olanlar oldu Can köpeği görmesiyle birden ürktü ‘Be kadın ne işi var bu köpeğin evin içinde? Yoksa kendini köpeklere mi dsun? demez mi! Can’dan duyduğum ilk cümleye bakın’ Ev sahibiyim, karşımdaki Can Yücel ‘Heh heh heh Ah, ne şakacısınız’ filan gibi abuk bir şeyler çıktı ağzımdan
Bu sırada Can Yücel birden çoraplarını çıkarmaya başladı ‘Ayaklarım çok güzeldir’ dedi kanyağını yudumlarken Daha sonra öğrendim Biri matrak olsun diye ‘Gülriz güzel ayaklara meraklıdır’ demiş
Sonunda Başar (Sabuncu) geldi Can, çok sinirlendi ‘Ne diye çağırdın bu herifi? Benimle yalnız kalmaya korkuyor musun?’ diye bağırdı
Can, banyonun kapısına dayanmış, ‘Çıksana dışarı, ne kaçıyorsun?’ diye boş banyoya bağırıyor Ben mutfaktan çıkmış salona doğru, ‘Size yemek hazırlıyorum’ diyorum Can, beni arkasında görünce büsbütün sinirlendi, küfredip durdu"

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.