Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Genel Bilgiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
kompozisyon, televizyonun, yararları, zararları

Televizyonun Yararları Ve Zararları Kompozisyon

Eski 09-11-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Televizyonun Yararları Ve Zararları Kompozisyon



Televizyonun Yararları Ve Zararları Kompozisyon
Televizyonun Yararları Ve Zararları Kompozisyon

SOSYOLOJIK BOYUTUYLA TELEVIZYON

Televizyon… Üçte biri uyku üçte biri iş ve hayat koşuşturmasıyla geçen günlerimizin son üçte birinin rakipsiz talibi Televizyon artık varlığının farkında bile olmadığımız fakat hayatımızın üçte birini kontrolünde geçirdiğimiz kronik bir alışkanlık biraz daha realist bir bakışla bir hastalık Peki nedir bizi kendi isteğimizle bağımlı yapan(bu bakımdan bir uyuşturucudan farksız olan) hayatla gerçek ilişkimizi koparıp onunla sanal bir bağ kurmamızı sağlayan bu teknoloji “harikası”

Televizyonun etkilerinin üzerinde durmadan önce onun icadını nasıl çalıştığını ve ne zaman yaygınlaştığını öğrenelim:

Televizyon yani bir sürü resmi bir anda arka arkaya çekip sıralayabilen bir alet fikri ilk olarak 1873’te selenyumun ışıl elektrik özelliklerinin bulunmasıyla gündeme geldi Daha sonra 1884’te yüksek hızla dönen Nipkow diskiyle ilk denemeler yapıldı 1889 da bu alet aynalı çarkla değiştirildi 1905 yılında Karl Braun’un geliştirdiği katot tüpüyle yeni bir adım attı ve en son 1935’te Zworkın’in ikonoskop adlı aygıtının kullanılmasıyla günümüzde bildiğimiz televizyon formatına girdi Daha sonra 2 Dünya Savaş’ında kullanılan hertz demetlerinin televizyonlarda kullanıma girmesiyle görüntünün göze sanki olay gerçekten yaşanıyormuş gibi intikal etmesi sağlandı

Televizyon bu dönemden sonra Avrupa Japonya ve Amerika’da değişik şekillerde gelişimini sürdürdü (405 SATIR 625 SATIR 819 SATIR- NTSC-SECAM-PAL) 1960’larda bu sistemler birleştirilip tek standart yapılmaya çalışıldıysa da başarılı olunamadı ve bu işin zamanla çözümleneceği düşüncesine varıldı Daha sonra farklı ülkelerin yayınlarının paylaşılabilmesi için çeviriciler geliştirildi

Televizyon canlı yayının yapılmaya başlamasıyla farklı bir boyut aldı Öyle ki 1963’te Amerikan Halkı Kennedy’nin katilini öldüren Jack Ruby’yi katili canlı yayında öldürürken izleyebildiler Bunun dışında 1965’te Vietnam Savaşı canlı yayında televizyonlardaydı Bütün bunlar (iyi veya kötü tartışmıyorum) günümüzde BBG canlı realite şovları gibi şekillere büründü ve popülaritesi de binlerce kat artı

Günümüzde televizyon üzerine tartışmaların en önemlisi yararlı olup olmadığı veya zararlarının yararlarından fazla olup olmadığı tartışmasıdır

Kötü haberi sona saklayalım ve önce televizyonun faydalarından bahsedelim:

Televizyon bir kitle iletişim cihazıdır Yani televizyon dünyada olup bitenleri bize en kolay yoldan haber verebilecek diğer insanlarla düşüncelerimizde benzerlik veya farklılık olup olmadığını sınayabileceğimiz bütün bunların yanı sıra insanlarla ortak konular üzerine konuşmamızı sağlayan (dizilermaçlarhaberler) ve bu anlamda insanı sosyalleştiren(derinine inildiğinde tekdüzeleştiren) bir cihazdır Televizyon işlerimizde de bize yardımcıdır mesela ertesi gün havanın nasıl olacağını televizyondan öğreniriz ve buna göre önlemimizi alırız veya köprüde trafik olduğu söylenirse 2 köprüden gideriz Ayrıca ekonominin gidişatı yani bizim uğraştığımız meslekle ilgili bilgilere de televizyon sayesinde sahip oluruz Mesela bir milletvekili dolar yükselecek derse; hemen dolara yükleniriz
Aslında iyice düşününce televizyonla doğmuşsak onsuz yaşamanın zorluğunun göz ardı edilemeyeceğini görürüz Çünkü televizyonu herkes izler ve o dünyayı bizim ayağımıza getirmiyor desek yalan olur UEFA kupası finalini televizyon olmasa nasıl izlerdik? Bir yolu var tabi ki; Maça gitmek tamam gidersin ama bir gidersin iki gidersin insanın bütçesi dayanmaz buna ayrıca her maçı izlemek isteyen stada akın etse bu etkinliğe stat dayanmaz Bu örnek bence güzel bir örnek çünkü futbolu da popüler yapan televizyondan başkası değildir Televizyon olmasa nasıl bukadar insan Real Madrid’de oynayan Zidane’dan bahsedebilirdi ki? Veya nasıl bir insan BBG Eray’ı tutabilirdi? Bu özelliğinin yanı sıra haberlerde fakirleri de görüp onlar hakkında içimizin sızlaması televizyonun duygularımızı da kontrol eden bir cihaz olduğunun kanıtıdır

TELEVİZYONUN ÇOCUĞA ETKİLERİ

20 Yüzyılın en büyük buluşları arasında kitle iletişim araçları yer almaktadır Bunlar içerisinde şüphesiz en önemli yeri de Televizyon almaktadır TV insanlık tarihi adına büyük gelişmelere vesile olmuş ve halada etkileri açısından insanlık adına tartışılmaz bir noktada yerini korumaktadır TV evlerde yerini almadan önce ve aldıktan sonra diye aile hayatını ikiye ayırmak belkide pek fazla yanlış olmaz Bizim konu başlığımızdan da anlaşılacağı üzere bu yazımızda TV nin erişkin birey aile veya toplumsal yönlerini incelemek yönünde bir amacımız yok Bu değerlendirmeleri şimdilik daha ileri tarihlere erteleme gerekliliğini düşünüyoruz
Gerek klinik görüşmelerimiz sırasında karşılaştığımız anne babalardan gerek değişik yollar ile bize gelen sorularda sıkça karşılaştığımız sorulardan biri de TV nin çocuğumuza etkisi nedir ? şeklinde olan sorudur Bu konuda anne babalara söylediğimiz genel şey her yaş için şüphesiz bu sihirli kutunun çocuğa etkileri farklı farklı olmaktadır Bunu iyi veya istenen etkiler ve kötü veya istenmeyen etkiler şeklinde ikiye ayırabiliriz Ama TV nin en büyük etkisi şüphesiz 0-3 yaşları arasında olmaktadır Çünki bu yaşlar hayat boyu kullanılacak bazı psikososyal ve psikomotor özelliklerin kazanıldığı çok önemli bir devredir Bu devrede oluşabilecek herhangi bir sorun bütün hayatı etkilemektedir Bu nedenle yaşlara göre TV nin etkileri konusunda anne babaları bilgilendirmek gerektiğini düşünerek bu türlü bir yazı yazma ihtiyacı hissettik
0-3 yaş gurubuna etkiler
0-3 yaş için TV bazı durumlarda ciddi sıkıntıların kaynağı olabilmektedir Ailelerin sosyoekonomik zorlukları çalışan annelerin durumu çocuğun-ilgilenilmesi gereken - ek kardeş durumu anne babaların kendilerine ait sorunları yapılması gereken ev işleri anne babaların sosyoekonomik zorluklardan dolayı ek işlerde çalışmaları anne babalardan birinin veya ev içerisindeki bireylerden birinin kronik hastalığı ailelerin kendi psikososyal ihtiyaçları için zaman ayıramaması anne babaların kendilerinin psikiyatrik sorunları istenmyen hamilelik sonucu bebeğin doğmuş olması çocuğun bedensel bir hastalığının olması ve buna benzer sayacağımız onlarca etken nedeni ile anne ve babalar çocuklarına yeterince zaman ayırmamakta veya ayıramamaktadırlar Bu nedenlerden dolayı anne babalar isteyerek veya istemeyerek çocuğu ile fazla ilgilinememekte çocuğu ile ilgilenme fiziksel bakım ( karnını doyurma altını temizleme vb ) ötesine çok fazla geçememektedir
Bu dönemde çocukların duygusal doyum sağlaması ve onun ile her bakımdan ilgilenilmesi onun sağlam ve güçlü bir psikolojik yapısının oluşmasına zemin hazırlar Bu dönem için bebeği okşamak kucaklamak onun ile konuşmak sevildiğini hissettirmek onun ile oynamak onun ile birlikte vakit geçirmek onu gezdirmek psikomotor ve psikososyal yönünün gelişimine çok büyük katkılarda bulunur Bebek ile birlikte vakit geçirmek onun insanlar arası ilişkilere yabancılaşmasını engeller ve ilgilenen bakıcısı vasıtası ile önce karşısındaki bireyi aile ortamını ve yavaş yavaş sosyal çevresini tanımasına yol açar Bu bağlanma yolu ile önce anneye karşı bir ilişki gelişir Bu durum anne karnında başlar ve bebeklik döneminde devam eder Çocuk bu bakım veren aracılığı ile iletişim geliştirmeye kendini ifade etmeye ihtayaçlarını anlatmaya çalışmaya kısacası sosyal ortamın gereklerini yaparak yanında ve çevresinde bulunan insanlar ile iletişim ve etkileşim içerisine girmeye başlar
Çocuk sosyal ortamda iletişimin temel esası konuşma olduğu için konuşmayı öğrenmek zorundadır İnsanlar tarafından sevilmek için onları anlamak onların duygusal uyarılarına cevap vermek zorundadır Çocuk sosyalleşmek ve iletişimini kurmak için etrafındakilerden özelliklede bakım veren kişiden teşvik almak zorundadır Bu çocuğun ihtiyaçlarını karşılamak ( yiyecek giyecek temizlik koruma vb) onun dertleri ile ilgilenmek onun ile birlikte vakit geçirmek onu öpmek okşamak konuşmak oynamak vb gibi yapılan girişimler ile çocuk sevildiğini hissettirerek onun için psikososyal gelişim için bir teşvik oluşturmalıdır Konuşma etraf ile ilgilenme sosyal ortamların gereklerini yerine getirme insanlar ve yaşıtları ile ilgilenme ihtiyaçlarını insanlara anlatma insanlara duygusal yakınlık kurma cansız varlıklardan çok canlı varlıklar ile ilgilenme gibi bir çok psikososyal faktör çocuklarda bu iletişim ve etkileşim ortamında kendiliğinden meydana gelmeye başlar


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.