| 
 | |||||||
|    | 
|  | Konu Araçları | 
| abasıyanık’in, edebi, eserleri, faik, hayatı, kişiliği, sait | 
|  | Sait Faik Abasıyanık’İn Hayatı, Eserleri Ve Edebi Kişiliği |  | 
|  09-01-2012 | #1 | 
| 
Prof. Dr. Sinsi
 |   Sait Faik Abasıyanık’İn Hayatı, Eserleri Ve Edebi KişiliğiSait Faik Abasıyanık’ın Hayatı, Eserleri ve Edebi Kişiliği 23 Kasım 1906’da Adapazarı’nda dünyaya geldi  İstanbul'da 11 Mayıs 1954’te sirozdan yaşamını yitirdi  İlköğrenimini Adapazarı Rehber-i Terakki Mektebi'nde yaptı  İki yıl Adapazarı İdadisi'nde öğrenim gördü  Kurtuluş Savaşı'ndan sonra ailesi İstanbul'a yerleşince İstanbul Sultanisi'ne girdi  Onuncu sınıfta bir öğretmene yapılan şaka yüzünden sınıfı dağıtılınca Bursa Erkek Lisesi’ne geçti, 1928'de buradan mezun oldu  İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde bir süre eğitim gördü  Ekonomi öğrenimi için İsviçre Lozan'a gitti  Kısa süre kaldı ve Fransa’ya geçti  3 yıl Fransa’da Grenoble'da yaşadı  Eğitimini yarım bırakarak 1933'te İstanbul'a döndü  Kısa bir süre Halıcıoğlu Ermeni Yetim Mektebi’nde Türkçe grup dersleri öğretmenliği yaptı  Babasının desteğiyle girdiği ticarette de başarılı olamadı  Daha sonra hiçbir işle uğraşmadı  Geçimini babasından kalan mirasla sürdürdü  Yaşamını Şişli’de Bulgar Çarşısı’ndaki apartman ve Burgaz Ada’daki köşklerinde annesiyle geçirdi  Şiir yazmaya İstanbul Sultanisi'ndeki öğrencilik günlerinde başladı  Öyküye Bursa'daki öğrencilik zamanında geçti  İlk öyküsü "Uçurtmalar" 9 Aralık 1929'da Milliyet gazetesinin sanat sayfasında yayınlandı  1934-1940 arasında Varlık, Ağaç, Servet-i Fünun Uyanış, Ses, Yeni Ses, Yaprak, Yenilik gibi dergilerde yayınlanan öykülerinle tanınmaya başladı  Sait Faik ilk ürünlerini ortaya koyarken, Türk öykücülüğünde durum şöyleydi: Bir yanda Ömer Seyfettin'in "milli hikayecilik" etkisi sürüyordu  Refik Halit Karay'dan F  Celalettin'e uzanan gülmece ağırlıklı "fıkra-öyküler yönelimi" vardı  Sabri Ertem ve Sabahattin Ali ile yerine oturan "gerçekçi yönelim" ve Memduh Şevket Esendal'ın içten ve yalım anlatımı  Sait Faik bu ortamda ilk öyküleriyle gözlemci bir yazar olarak belirdi  Ama kısa sürede öyküyü olaydan sıyırmaya yöneldi  Bu yönelişinde onun gerçeği ya da durumu bir anlatıcıdan, kendi "ben"inden geçirme eğiliminin de büyük payı vardı  Bu, öykülerinde doğal bir öznelleşme süreci hazırladı  O "ben" evrensel bir insanlık duygusunun odağı olduğu için, insanlığın tüm çelişkilerini, bunalımlarını öyküsünün temeline yerleştirdi  Ona göre her şey insanı sevmekle başlar  İlk dönem ürünü öykü kitaplarında Adapazarı ile İstanbul'daki çocukluk ve ilk gençlik yıllarını anlattı  Sonraki yapıtları giderek bir şiirsellikle doldu  "Lüzumsuz Adam", "Mahalle Kahvesi", "Havada Bulut" gibi eserlerinde esnaf, işsizler gibi dertli insanlara, toplumun acı çeken kesimlerine yöneldi  "Kumpanya" ile öykülerine giren karakterler arttı  Gezgin tiyatro topluluğu, cambazhane çalışanları, emekli miralay, Galata, Samatya, Yedikule'deki deri işçileri, meyhaneler, sabahçı kahveleri, çımacılar, garsonlar  "Son Kuşlar"da bir tür düş kırıklığı hissedilir  Sait Faik, toplumsal düzenin çirkinlikleri, sahtelikler, adaletsizlikler karşısında direnen insanın yalnızlığını keşfeder  Sonraki kitaplarında bu karamsarlık artar  "Alemdağda Var Bir Yılan"la gerçeküstücülüğe yöneldi  Hikayedeki konu ve olay akışını iyice ortadan kaldırdı  Öykülemeyi ruhsal değişiklikler yoluyla yaptı  Gerçeküstücü öğelerle kişinin yalnızlığı ve bunun yarattığı acıları irdeledi  Öykü, roman ve şiirlerini yaşamın hakkını vermek için yazdı  Sürekli kullandığı ana tema yaşama sevinci oldu  Sıradan insanlar, işsizler, hamallar, balıkçılar, sokak kadınları, kimsesiz çocuklar, emekçiler ve küçük burjuvalar onun insanlarıdır  O bu insanlarda evrensel insanı yakaladı  forumsinsi  net Aynı zamanda bir İstanbul öykücüsüdür  Doğa güzellikleri karşısında başı döner  Toplumsal sorunlar onu bireysel planda bir hayıflanmaya sürükler  Böyle anlarda karamsar bir tablo çizer  Toplumsal çelişkiler karşısındaki tavrı öfke, yenilgi ve kaçış olur  Ölümünden sonra Burgaz Ada’daki evi müze haline getirildi  Annesi "Sait Faik Hikaye Ödülü" oluşturdu  Çağdaş edebiyata katkılarından dolayı Amerika’daki Uluslararası Mark Twain Derneği’nin onur üyeliğine seçildi  Eserleri Öykü: Semaver (1936) Sarnıç (1939) Şahmerdan (1940) Lüzumsuz Adam (1948) Mahalle Kahvesi (1950) Havada Bulut (1951) Kumpanya (1951) Havuz Başı (1952) Son Kuşlar (1952) Alemdağ’da Var Bir Yılan (1954) Az Şekerli (ölümünden sonra, 1954) Tüneldeki Çocuk (1955) Mahkeme Kapısı (Adliye röportajları) (1956) Balıkçının Ölümü-Yaşasın Edebiyat (1977, derleyen Muzaffer Uyguner) Açık Hava Oteli (1980, Konuşmalar-mektuplar derleyen Muzaffer Uyguner) Müthiş Bir Tren (1981, deleyen Muzaffer Uyguner) Şiir: Şimdi Sevişme Vakti (1953) Roman: Medar-ı Maişet Motoru (1944, ikinci baskı 1952'de "Birtakım İnsanlar" adıyla) Kayıp Aranıyor (1953) Yaşamak Hırsı | 
|   | 
|  | 
| Konu Araçları | Bu Konuda Ara | 
| Görünüm Modları | |
|  |