Klasisizm |
08-27-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Klasisizm16 yüzyıl başlarında önce İtalya'da, daha sonraki yüzyılda da Fransa ve öteki Avrupa ülkelerinde ortaya çıkan, eski Yunan ve Lâtin sanatını (edebiyatta ve güzel sanatlarda) örnek alan sanat akımı Klasik terimi edebiyatta söz konusu akıma bağlı yazarlara ad olduğu gibi, örnek alınması gereken bir yazarı nitelemekte de kullanılmıştır Fransa'da klasisizm monarşinin güçlenip siyasal alanda yasal bir düzenliliği egemen kıldığı dönemde gelişmiştir Fransız Akademisi'nin kuruluşu (1634), Descartes'ın (1596-1650) akılcı felsefesi, klasisizmin doğmasında etkin olmuştur Klasisizme göre akıl ve sağduyu tek ölçüdür Bu nedenle klasik yapıtlarda çocuklar ile kusurlu yaradılışlar ele alınmaz Akılla donanmış, sağduyulu, kararlı, iradeli örnek kişilerin ruhsal yapılarıyla davranış özellikleri konu edilir Asıl konular mitolojiden, seçkin çevrelerden seçilir Her zaman, her yerde, her durumda geçerli ve örnek olabilecek kişiler, değişmez tipler olarak sergilenir Temel amaç, gerçeğe benzerliktir İşlenen konu gerçek olmasa da gerçeğe benzemesi istenir İnsanın, değişmez olduğu kabullenilen duygu ve düşünceleriyle işlenmesi sonucu dış çevre üzerinde durulmaz, betimlemelerden kaçınılır Klasik yapıtlarda ahlâkî bir amaç güdülmüştür Başlıca ilke, erdemin her şeyin üstünde tek değer olduğudur Klasik sözünün anlamına bağlı olarak kusursuz, kurallara uygun, yapmacıksız, yalın ve açık bir dil ve anlatım benimsenmiştir Konuşulan dille yazılması ilkesi ulusal dil anlayışına yol açmıştır Ama bu, halkın değil, seçkinlerin konuşma dili olduğundan kaba sayılan sözcükler ve deyimler kullanılmaz Biçimde de yetkinliğe önem verilir Klasik edebiyatta, Racine ve Corneille tragedya, Molière komedya, Boileau manzum mektup ve manzum yergi, La Fontaine fabl, La Rochefoucault özdeyiş, La Bruyère portre, Saint-Simon anı, Madam de la Fayette ve Fénelon roman türlerinde ürün vermiş adların başlıcalarıdır Türk edebiyatında Batı'daki anlamıyla klasisizmin varlığından söz edilemez Divan edebiyatından söz edilirken kullanılan klasik sıfatı ya da bir sanat geleneğine bağlılığı anlatmada başvurulan klasik nitelemesi, sözcüğün sözlük anlamlarıyla ilgilidir Resim, heykel ve mimarlıkta Klasisizm 16 yüzyılın başlarında İtalya'da görüldü Resimde Raffaello, mimaride Bramante ve Antonio da Sangallo, klasisizmin ilk ustaları sayılırlar Fransa'da klasisizm mimarlıkta 16 yüzyılda bazı yapılarda kendini göstermişti Philibert Delorme, Jean Goujon, Pierre Lescot, Germen Pilon gibi mimarlar saray, şato, çeşme ve anıt gibi yapılarda klasik anlayışı uyguladılar 17 ve 18 yüzyılda klasisizm Fransa'da en parlak dönemini yaşadı Versailles Sarayı, Vaux Şatosu, Dampierre Şatosu, Louvre'un bazı bölümleri klasisizm anlayışıyla yapılmıştır Bu dönemin en ünlü klasik heykelcileri de Coysevox ve Girardon'dur Resimde Watteau, Chardin, David ve İngres klasisizmin önde gelen ressamlarıdır David'in tabloları özellikle antik heykelcilikten esin alıyordu; tekniği, tablodan çok kabartmaları anımsatıyordu Klasisizm anlayışı 18 yüzyılın sonlarına doğru etkinliğini kaybetti Barok üslubunun egemen olduğu bu dönemden sonra yeni-klasisizm ortaya çıktı |
Konu Araçları | Bu Konuda Ara |
Görünüm Modları |
|