Uhuvvet Hakkında... |
08-24-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Uhuvvet Hakkında...Rabbimiz Kuranın Hucurat süresi ayet 44 de Müminlerin kardeş olduğunu bildiriyor Birbirimizi sevmeyi ve aramızda ihtilafa düşmememizi istiyor Müminler arasında kin ve nefretin onların bölünüp parçalanmalarına sebep olacağını, bununda Müminler arasındaki birlikve beraberliğin bozulmasına; birliğin bozulması da Müminlerin güç ve kuvvetlerinin bölünerek onların zaaf içinde zillete düşmelerine sebep olacaktır Bu vahim hale düşmemek ve buna meydan vermemek için bizim birlik ve beraberliğimizi sağlayan ve bizi birbirimize kardeş yapan prensipleri bilmemiz ve bunlara uygun hareket etmemiz gerekiyor ki İhtilafa düşmeyelim Birlik ve beraberliğimizi kaybetmeyelim Bu husus-ta Kuran ve Sünnetin düsturları bizim ölçümüz olsun Peygamberimizin asv zamanında yaşayan Sahabelerin tavır ve davranışları bize örnek olmalı Şimdi bu konuyla ilgili olarak bilmemiz ve uygulamamız gerekli olan bazı prensipler şöyledir! 1- Mümin mümini sever ve sevmelidir Çünkü birbirimizi sevmemizi gerekli kılan çok sebepler ve münasebetler vardır Herşeyden önce Rabbimiz bir, Halıkımız bir, Malikimiz bir, Rezakımız bir Bir bir, ta bin bir Esma-i İlahi adedince bir bir Bu kadar bir birler birbirimizi sevmeyi gerektirmez mi? Birlik ve beraberlik içinde olmayı netice vermezmi? Sonra! Peyganberimiz bir, kitabımız bir, kıblemiz bir Bir bir ta yüze kadar bir Sonra Vatanımız bir, bayrağımız bir, milletimiz bir Elbette bu kadar ortak noktalar birbirimizi sevmeyi netice vermelidir Bunun için " Mümin mümini sever ve sevmelidir " denmiştir Ve öyledir ve öylede olmalıdır Bu bakımdan müslümanlar arasında üç günden fazla küs kalınmaz! 2- insanın üzerine haktır ki Her söylediğin hak olsun Fakat her hakkı söylemeğe de insanın hakkı yoktur Her dediği doğru olmalı Fakat her doğruyu söylemek te doğru değildir Her şey her yerde veya herkese söylenmez Bizler bu düstura uygun hareket edebilsek birçok yanlışın veya olumsuzluğun önü alınmış olur Zira birçok kavga ve dövüş, kırgınlık ve dargınlık gereksiz olarak iki kişi arasında söz getirip götürmekten kaynaklanıyor Birisinden bir şey işitiyoruz hemen öbürüne yetiştiriyoruz Sonra kırgınlık ve dargınlık Ve daha sonra " Ben öyle demek istememiştim " gibi müdafaalar Eğer biz yukarıda ki düstura uygun hareket edebilirsek bunların hiç birine gerek kalmayacaktır Biz duyduğumuz bir şeyi hemen başkasına yetiştirmek ile yükümlü değiliz Önce araştırmak, sonrada o şeyi söylemenin gerekli olup olmadığına bakmalı ve söylenecekse bile herkese değil, ilgili kişiye söylemeli 3- Sen mesleğini veya fikir ve görüşlerini hak ve doğru göre bilirsin ve görme hakkına sahipsin Fakat yalnız benim görüşlerim veya benim mesleğim haktır ve doğrudur demeye hakkın yoktur Herkesin kendine göre doğruları vardır Bana göre doğru olan,size göre yanlış olabilir Veya bana göre yanlış olan size göre doğru olabilir Öyle ise aynı yerde ve aynı toplumda yaşayan insanlar birbirinin fikrine ve yaşantısına saygılı olmakla medeni olur ve insani değerlere sahip olur Kendi doğrusundan ve kendi düşüncesinden başka doğru ve düşünce kabul etmeyen zihniyet ne olursa olsun ve kim olursa olsun, başkalarına saygılı olamaz ve baskıcı ve zorba bir anlayışa sahip olur ki Bu da toplumun birlik ve beraberliğini ve toplumsal huzuru bozan bir şeydir Bu bakımdan her toplumda ve her devlette kişiler aynı tip düşünen ve bir kalıptan çıkmış gibi aynı şeyleri düşünen olmayacağına ve olması da mümkün olmadığına göre İnsanlar birbirinin fikir ve düşüncelerine saygılı olmayı ve başkalarının hukukuna saygı duymayı bilmesi gerekiyor Her devlette muhalif olan insanlar bulunur Bunun içinde her türlü insanın hukukunu koruyan dinimiz bu prensibe uygun hareket etmemizi bizden istiyor Buna uygun hareket eden islam toplumu içinde her türlü inanç ve düşünce sahibi olanlar serbest ve rahatça varlıklarını, kilise ve havralarını günümüze kadar korumuşlardır 4- Adavet yani düşmanlık etmek istersen kalbindeki kötü istek ve arzulara kız ve onlara düşmanlık yap Hem en fazla sana zarar veren seni haram ve günahlara sevk ederek senin ebedi hayatını tehdit eden nefsine ve nefsinin haram arzu ve isteklerine kız ve o nefsin ıslahına çalış Hem kızılması lazım gelenlere kızmayıp, sevmemiz gerekenlere kızmak kar-ı akıl değildir Bu bakımdan dine ve insanlığa zarar veren münafıklar, zalimler çoktur onlara kız Hem insanları ve gençleri bozan ve onları her türlü günahın içine iterek onların ebedi hayatını karartanlara kızmak varken, onları bırakıp mümin kardeşine kızıp ona adavet etmek hiçte akıllıca bir iş değildir Allah cc bize kızmak hissini vermiş ise kime kızmamız gerektiğini de bize bildirmiştir Bunun içindir ki Biz müminler " Allahın sevdiğini severiz Allahın sevmediklerini de sevmeyiz" Bu bize ölçüdür 5- Mümin kardeşine muhabbet etmek için adavete ve düşmanlığa yol açan şartlar ve sebepleri ortadan kaldırmalı ve her hadiseye Kader-i İlahi noktasından bakmaya çalışmalıdır Allahın taktirine rıza göstermeli ve Onun Kaza ve Kaderini tenkit etmekten sakınmalıdır Kaderi tenkit eden başını örse vurur ve kırar Rahmete itiraz eden rahmetten mahrum kalır Evet iki cihanın rahat ve selametini iki harf tefsir eder ve kazandırır Dostlarına karşı mürüvetkarane muamele Düşmanlarına karşı sulhkarane muamele etmektir Rabbim bize birbirimizi sevdirsin Birlik ve beraberlik içinde kardeşçe yaşamayı nasip etsin Bizleri ihtilafa düşürmesin Birlik ve beraberliğimizi bozmak isteyenlerede fırsat ve imkan vermesin Hakiki kardeşliği kalb haznesinde tutanlara iltifaen yazdık inş |
Konu Araçları | Bu Konuda Ara |
Görünüm Modları |
|