Çanakkale Şehitlerine...

Eski 08-24-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Çanakkale Şehitlerine...



ÇANAKKALE ŞEHİTLERİNE

Şu boğaz harbi nedir? Var mı ki dünya’da eşi?

En kesif orduların yükleniyor dördü beşi

- Tepeden yol bularak geçmek için Marmara’ya -

Kaç donanmayla sarılmış ufacık bir karaya

Ne hayasızca tehaşşüd ki ufuklar kapalı!

Nerde - gösterdiği vahşetle "bu: bir Avrupalı"

Dedirir- yırtıcı, his yoksulu, sırtlan kümesi

Varsa gelmiş, açılıp mahpesi, yahud kafesi!





Eski Dünya, yeni Dünya, bütün akvam-ı beşer

Kaynıyor kum gibi, tufan gibi, mahşer mahşer!

Yedi iklimi cihanın duruyor karşında,

Ostralya'yla beraber bakıyorsun: Kanada!

Çehreler başka, lisanlar, deriler rengarenk;

Sade bir hadise var ortada: vahşetler denk

Kimi Hindu, kimi yamyam, kimi bilmem ne bela

Hani tauna da züldür bu rezil istila

Ah, o yirminci asır yok mu, o mahluk-u asil,

Ne kadar gözdesi mevcut ise hakkıyle sefil

Kustu Mehmetçiğin aylarca durup karşısına,

Döktü karnındaki esrarı hayasızcasına

Maske yırtılmasa hala bize afetti o yüz

Medeniyet denilen kahpe, hakikat, yüzsüz!

Sonra mel'undaki tahribe müvekkel esbab,

Öyle müthiş ki: eder her biri bir mülkü harab




Öteden saikalar parçalıyor afakı;

Beriden zelzeleler kaldırıyor a’makı,

Bomba şimşekleri beyninden inip her siperin,

Sönüyor göğsünün üstünde o arslan neferin

Yerin altında cehennem gibi binlerce lağam,

Atılan her lağamın yaktığı: yüzlerce adam

Ölüm indirmede gökler, ölü püskürmede yer,

O ne müthiş tipidir: savrulur enkaaz-ı beşer

Kafa, göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak, el, ayak

Boşanır sırtlara, vadilere sağnak sağnak

Saçıyor zırha bürünmüş de o namerd eller,

Yıldırım yaylımı tufanlar, alevden seller

Veriyor yangını durmuş da açık sinelere,

Sürü halinde gezerken sayısız tayyare

Top tüfekten daha sık, gülle yağan mermiler

Kahraman orduyu seyret ki bu tehdide güler

Ne çelik tabyalar ister, ne siner hasmından,

Alınır kal'a mı göğsündeki kat kat iman?

Hangi kuvvet onu, haşa, edecek kahrına ram?

Çünkü te'sis-i ilahi o metin istihkam




Sarılır indirilir mevki-i müstahkemler,

Beşerin azmini tevkif edemez sun'-u beşer;

Bu göğüslerse Hüda’nin ebedi serhaddi

"O benim sun'-u bediim onu çiğnetme!" dedi

Asım’ın nesli diyordum ya nesilmiş gerçek,

İşte çiğnetmedi namusunu, çiğnetmiyecek!




Şüheda göğdesi, bir baksana, dağlar, taşlar

O, rüku olmasa, dünyada eğilmez başlar

Yaralanmış temiz alnından uzanmış yatıyor;

Bir hilal uğruna, ya Rab, ne güneşler batıyor!

Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş asker!

Gökten ecdad inerek öpse o pak alnı değer

Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor Tevhid'i

Bedr'in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi

Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın?

"Gömelim gel seni tarihe!" desem, sığmazsın

Herc ü merc ettiğin edvara da yetmez o kitab

Seni ancak ebediyyetler eder istiab

"Bu taşındır" diyerek Kabe' yi diksem başına,

Ruhumun vahyini duysam da geçirsem taşına

Sonra gök kubbeyi alsam da, rida namiyle,

Kanayan lahdine çeksem bütün ecramiyle;

Mor bulutlarla açık türbene çatsam da tavan

Yedi kandilli Süreyya'yı uzatsam oradan;

Sen bu avizenin altında, bürünmüş kanına,

Uzanırken, gece mehtabı getirsem yanına,

Türbedarın gibi ta fecre kadar bekletsem;

Gündüzün fecr ile avizeni lebriz etsem;

Tüllenen mağribi, akşamları sarsam yarana

Yine bir şey yapabildim diyemem hatırana




Sen ki, son ehl-i salibin kırarak savletini,

Şarkın en sevgili Sultanı Salahaddin'i,

Kılıç Arslan gibi iclaline ettin hayran

Sen ki, İslamı kuşatmış, boğuyorken hüsran,

O demir çemberi göğsünde kırıp parçaladın;

Sen ki, ruhunla beraber gezer ecramı adın;

Sen ki asara gömülsen, taşacaksın Heyhat!

Sana gelmez bu ufuklar, seni almaz bu cihat

Ey şehid oğlu şehid, isteme benden makber

Sana aguşunu açmış duruyor Peygamber



Mehmet Akif Ersoy

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »
Konu Araçları Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş Arama
Görünüm Modları


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.