Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Genel Kültür & Serbest Forum > Serbest Forum

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
bitki, doğa, eczanesinde, isırgan

Doğa Eczanesinde Bir Bitki: İsırgan

Eski 08-24-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Doğa Eczanesinde Bir Bitki: İsırgan




Dr Atnan UĞUR
Isırgan, yol ve bahçe kenarlarında görülen genellikle ilkbahar aylarında yeşil olarak kalan, temas edildiğinde yakıcı özelliği olan bir bitkidir Isırgan adı Urtica türlerine verilen genel bir ad olmakla birlikte dünya üzerinde 500e yakın ısırgan türü bulunmaktadır Avrupa, Asya, Afrika, Avustralya ve Güney Amerika gibi geniş bir coğrafyada yetişen ısırganın ülkemizde 5 türü bulunmaktadır Genç dalları bir ayırım yapılmadan sebze olarak kullanılan bu bitki, halk dilinde cızgan, dala diken, dalagan, gidişgen gibi çeşitli yöresel isimlerle de bilinmektedir
Türkiyede en çok tanınan üç ısırgan türü, büyük ısırgan, kara ısırgan ve küçük ısırgan olarak adlandırılır
Acı ısırgan da denilen büyük ısırgan (Urtica dioica L) 30150 cm boyunda ve çok yıllık bir türdür Kara ısırgan (U pilulifera L) ise 30100 cm boyunda ve tek yıllık bir türdür Tohumları aktarlarda ısırgan tohumu veya kara ısırgan tohumu adı altında satılmakta ve çeşitli hastalıkların tedavide kullanılmaktadır Tatlı ısırgan da denilen küçük ısırgan (U urens L) 1060 cm boyunda ve yine tek yıllık bir türdür
Isırganlar boyu 150 cmye kadar ulaşabilen ve temas edildiğinde yakıcı özelliği olan, tek veya çok yıllık otsu bitkilerdir Gövdesi dört köşeli ve yakıcı sıvıyı içeren kıl görünümlü borucuklarla kaplıdır Tohumla veya kök parçaları ile çoğalmaktadır Bahar sonlarına doğru çiçeklenen bitkiler AğustosEylül aylarında tohum oluşturmaktadır Sonbahar sonu yapraklarının dökülmesi ile kök parçaları toprak altından çıkartılıp parçalanarak çoğaltmada kullanılabilir
Latince adı Urtica dioica, yakan anlamına gelen uro (bitkinin üzeri dokununca yakan ince tüylerle kaplı olduğundan) ve iki ev anlamına gelen dioica (bitki genellikle erkek veya dişi olarak iki çeşit çiçek verir) kelimelerinden türemiştir Geçmişte bitkinin sert liflerden oluşmuş gövdeleri kumaş üretiminde kullanılmıştır Bronz çağında bu şekilde kullanıldığına dair kalıntılar Danimarkada bulunmuştur
Isırgan antik çağlardan bu yana tedavi edici bir bitki olarak kullanılmaktadır Bilinen bir yan etkisi yoktur Yunan bilgin Dioskorides ve Galen ısırganın idrar söktürücü ve ishal yapıcı etkilerinden ve astım, plörezi (zatülcem) ve karaciğer hastalıklarının tedavisinde kullanımından bahsetmişlerdir Yine Romalı tabiat bilgini Pliny hemostatik (vücut dengeleyici) özelliklerini rapor etmiştir üçüncü yüzyıl hekimleri ısırgan çayını yılan sokmalarına ve akrep ısırmalarına karşı tavsiye ediyorlardı Bu dönemde bazı bitkisel kaynaklı zehirlenmelerde de ısırgan tedavi edici olarak kullanılıyordu Romalı askerler soğuk bölgelerde ısırganları vücutlarına temas ettirerek ısınma amacıyla kullanmışlardır
Geleneksel Afrika tıbbında burun kanamalarında enfiye şeklinde, aybaşı ve iç kanamaların tedavisinde, yanıklarda kullanılmıştır Hindistanda uterin (rahim) kanamalarında, cilt döküntülerinde, egzamalarda ve burun kanamalarında kullanılmaktadır Kuzey Amerika yerlileri antiromatizmal, doğumda yardımcı ve annelerde süt arttırıcı olarak kullanmışlardır Erken dönemde Avrupalı herbalistler ısırgan çayını öksürük ve tüberküloz için tavsiye etmişler ve burun kanamalarında kullanmışlardır
Geleneksel halk reçetelerinde ısırgan; basur, romatizma ve sindirim bozukluklarında kullanılmaktadır Bu amaçla bitki kaynatılarak çay şeklinde içilmekte ya da kavrulmuş bitkiler kahve gibi değerlendirilmektedir Tohumları biraz bal ve su ile kaynatılarak balgam söktürücü olarak kullanılmaktadır Tansiyon düşürücü etkileri de yüzyıllardan beri bilinmektedir Yine kaynatılmış suyu tansiyon ve idrar zorluğu problemlerinde tavsiye edilmektedir Nitekim Almanyada ısırgan için diüretik etkisinden dolayı tıbbi çay lisansı verilmiştir Yapma ilaçlarda romatizmal şikayetlerin azaltılması ve altüriner sistemin iltihaplı hastalıklarının tedavisi için kullanılmaktadır Ayrıca Alman hemopati uzmanları ısırganı kurdeşen, uçuk, egzama, aşırı duyarlılık reaksiyonlarında kullanmaktadırlar
Isırganlar histamin serotonin ve asetil kolin gibi aminleri, formik asit, flavonoidler, uçucu yağlar, tanen, salisilik asit, vitamin A ve C ve musilaj içerirler Bitkinin yakıcı etkisi histamin ve formik asitten kaynaklanmaktadır Isırgan yaprakları yüksek miktarlarda C vitamini içermektedir özellikle potasyum, demir ve kalsiyum içeriği çok yüksektir
Erzurum koşullarında yapılan bir çalışmada küçük ısırganın (Urtica urens L) bazı mikro ve makro mineral madde içerikleri belirlenmiştir Bu çalışmada dikkati çeken bir husus, ıspanağa göre ısırganın, kemik gelişimi ve kaslar için çok önemli olan kalsiyumu yüksek miktarlarda içermesidir
Taze olduğu dönemlerde sürgünlerini pazarlarda bulmak mümkündür çok taze sürgünlerinde ve kurutulmuş bitkilerde yakıcıdalayıcı etkiler görülmez Yapraklarının yakıcı etkisi yapraklar haşlandığında tamamen kaybolur ve çok besleyici bir yiyecek haline gelir Salata şeklinde kullanımı çok yaygındır Ispanak gibi pişirilerek yağda kavrulur sade ya da yumurta ile birlikte tüketilir Yoğurtla servis de yapılmaktadır Bu şekilde hazırlanan yemeğine borana veya borani denir
çay şeklinde, demlenmiş ve aşırı demlenmiş olarak, şampuan ve esans şeklinde kullanımları vardır En önemli özelliği idrar söktürücü (diüretik) olmasıdır Bitkinin genel olarak, yara iyileştirici, müshil, antiseptik, antitümör, yorgunluk, kan şekerini düşürücü, sperm artırıcı, damar genişletici, idrar söktürücü, kansızlığa, egzamaya, prostat problemlerine, kansere, enfeksiyonlara ve yaşlanmaya karşı gibi birçok etkileri bulunmaktadır
Isırganın arterit ve romatizma gibi kronik enflamatuar hastalıkların tedavisi konusundaki etkisi günümüzde de kabul edilmektedir Yapılan bir takım klinik çalışmalar ağrı ve eklem sertliklerini giderdiğini ve klasik antienflamatuar ilaçların etkisini arttırdığını kanıtlanmıştır
Bilinen diğer bazı etkileri ve kullanım alanları:
Diüretik etkisinden dolayı yüksek tansiyonu düşürebilir
Akupunktur tedavisinin etkisini arttırabilir
Isırgan kökleri ile hazırlanan preperatlar prostat hipertrofisi (büyümesi) ve diğer prostat hastalıklarında etkilidir Isırgan, prostat büyümesinde etkin rol oynayan 5alpha reductase enzimini frenleyerek etkili olmaktadır Hafif bir afrodizyak etki de bildirilmiştir
Idrar yolu enfeksiyonlarında ve saman nezlesinde etkilidir ABDde saman nezlesine karşı kapsülleri üretilmiş ve eczanelerde satılmaktadır
Saçları güçlendirir, canlı ve parlak bir görünüm kazanmasını sağlar ve kepeği önler Bu amaçla 19 yüzyıldan beri kullanılmaktadır Bu etkileri sağlamak için 45 gram kuru ısırgan, kaynamakta olan 750 ml suya katılır ve dört dakika daha kaynatılır Soğutulan süzüntü, temizce yıkanmış saçlara sürülür ve yarım saat bekletilir ve daha sonra su ile yıkanılır
Pankreas bezini uyarıcı etkileri nedeniyle kan şekerini düşürür
Içermiş olduğu mineral maddeler ve besleyici özellikleri ile yaraların iyileşmesinde vücudu kuvvetlendirici bir rol oynar Kıl dönmesi probleminde bitkilerin kaynatılarak elde edilmiş lapa şeklindeki kürleri bir tülbende sarılarak yaranın üzerine konur Bu işlem yara iyileşene kadar haftada 23 kez tekrarlanabilir
Ebegümeci ile birlikte kullanıldığında akciğer kanserinde tedavi oranını %3lere kadar çıkarabilmektedir
Hemen herkes tarafından yakıcı özelliği bilinen ısırgan, yukarıda da belirtildiği gibi sağlık ve beslenme açısından çok önemli bir bitki türüdür Herhangi bir rahatsızlığa bağlı olmadan yılda birkaç kez kullanımının yanında salatalardan eksik edilmeyen ısırgan vücutta ve organlarda temizlenmeyi ve yukarıda belirtilen hastalıklara karşı da korunmayı sağlar
Kaynaklar
Turan M, Kordali S, Zengin H, Dursun A, Sezen Y, (2003) Macro and Micro Concent of Some Wild Edible Leaves Consumed in Eastern Anatolia Acta Agric Scand, Sect B, Soil and Plant Sci 53, 129137
Demirhan Erdemir A (2002) Şifalı Bitkiler Doğal Ilaçlarla Geleneksel Tedaviler Alfa Yayınları: 928 Dizi No: 17, Istanbul
Saraçoğlu IA, 2003 Bitkilerdeki Sağlık Mucizesi Antalya
Castleman M, (2001) The New Healing Herbs Rodela Ins USA
- ekolojimagazincom

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »
Konu Araçları Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş Arama
Görünüm Modları


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.