Mimar Sinanın Eserleri |
08-17-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Mimar Sinanın EserleriMimar Sinanın Eserleri Bir birinden değerli eserleriyle Osmanlı tarihinde kalıcı iz bırakan Mimar Sinan Kayseri’nin Ağırnas köyünde doğdu Yavuz Sultan Selim zamanında devşirme olarak İstanbul’a getirildi Zeki, genç ve dinamik olduğu için seçilenler arasındaydı Sinan, At Meydanı’ndaki saraya verilen çocuklar içinde mimarlığa özendi, vatanın bağlarında ve bahçelerinde su yolları yapmak, kemerler meydana getirmek istedi Devrinin mahir ustaları mahiyetinde han, çeşme ve türbe inşaatında çalıştı 1514’te Çaldıran, 1517’de Mısır seferlerine katıldı Kanunî Sultan Süleyman zamanında yeniçeri oldu ve 1521’de Belgrad, 1522’de Rodos seferinde bulunarak atlı sekban oldu 1526’da katıldığı Mohaç Meydan Muharebesinden sonra sırası ile acemi oğlanlar yayabaşılığı, kapı yayabaşılığı ve zenberekçibaşılığa yükseldi 1532’de Alman, 1534’de Tebriz ve Bağdat seferlerinden dönüşte “Haseki” rütbesi aldı Bağdat seferinde Van Kalesi Muhasarasında, göl üzerinde nakliyat yapan kalyonlara top yerleştirdi Korfu, Pulya (1537) ve Moldovya (1538) seferlerine katılan Mimar Sinan, Moldovya (Kara Buğdan) seferinde Prut nehri üzerine onüç günde kurduğu köprü ile Kanunî Sultan Süleyman’ın takdirini kazandı Aynı sene başmimarlığa yükseldi Mimar Sinan, katıldığı seferlerde Suriye, Mısır, Irak, İran, Balkanlar, Viyana’ya kadar Güney Avrupa’yı görüp mimari eserleri inceledi ve kendisi de birçok eser verdi İstanbul’da devrin en meşhur mimarları ile Bayezid Camii’nin ustası Mimar Hayreddin ile tanıştı Bazı Eserleri Sinan’ın mimarbaşılığa getirilmeden evvel yaptığı üç eser dikkat çekicidir Bunlar Halep’de Hüsreviye Külliyesi, Gebze’de Çoban Mustafa Paşa Külliyesi ve İstanbul’da Hürrem Sultan için yapılan Haseki Külliyesi’dir Mimarbaşı olduktan sonra verdiği üç büyük eser, O’nun sanatının gelişmesini gösteren basamaklar gibidir Bunların ilki, Şehzadebaşı Camii ve Külliyesidir Külliyede ayrıca imaret, tabhane (mutfak), kervansaray ve bir sokak ile ayrılmış medrese bulunmaktadır Süleymaniye Camii, Mimar Sinan’ın İstanbul’daki en muhteşem eseridir Yirmiyedi metre çapındaki büyük kubbe, zeminden itibaren tedricen yükselen binanın üzerine gayet nisbetli ve ahenkli bir şekilde oturtulmuştur Sükûnet ve asaleti ifade eden bu sade ve ahenkli görünüşü ile Süleymaniye Camii, olgunlaşmış bir mimariyi temsil etmektedirSekiz ayrı binadan meydana gelen Süleymaniye Camii ve Külliyesi, Fatih’ten sonra şehrin ikinci üniversitesi olmuştur Mimar Sinan’ın en güzel eseri, seksen yaşında yaptığı Edirne Selimiye Camii’dir Selimiye’nin kubbesi, Ayasofya kubbesinden daha yüksek ve derindir 31,50 metre çapındaki kubbe, sekizgen şeklindeki gövde üzerine oturmuştur Üç şerefeli ince minarelerine üç kişi aynı anda birbirini görmeden çıkabilmektedirSinan bu camiin ustalık eseri olduğunu ve bütün sanatını Selimiye’de gösterdiğini belirtmektedir Mimar Sinan, gördüğü bütün eserleri büyük bir dikkatle incelemiş, fakat hiçbirini aynen taklid etmeyip, sanatını devamlı geliştirmiş ve yenilemiştir Eserlerindeki sütunlar, duvarlar ve diğer kısımlar taşıdıkları yüke mukavemet edebilecek miktardan daha kalın değildir Kullandığı bütün mimari unsurlarda bu hesap dikkati çeker Mimar Sinan aynı zamanda bir şehircilik uzmanıdır Yapacağı eserin, önce çevresini tanzim ederdi Yer seçiminde de büyük başarı göstermiş ve eserlerini, çevresine en uygun tarzda yerleştirmiştir Mimar Sinan 92 cami, 52 mescit, 55 medrese, 7 darül-kurra, 20 türbe, 17 imaret, 3 darüşşifa (hastane), 6 su yolu, 10 köprü, 20 kervansaray, 36 saray, 8 mahzen ve 48 de hamam olmak üzere 365 eser vermiştir |
Konu Araçları | Bu Konuda Ara |
Görünüm Modları |
|