08-05-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Selamlaşma Adabı
SELAMLAŞMA ADABI
Resûlüllah (s a v ) Efendimiz buyuruyorlar ki:
'Binekli olan, yaya yürüyene selâm verir Bir topluluktan birisi selâm verince, diğerlerine de kâfi gelir '
Selâm vermek sünnet, almak ise farzdır Selâm vermenin sünnet oluşu, muhtelif hadîs-i şeriflerle sâbittir Almanın farz oluşu ise, 'Size bir selâm verildiğinde, siz ondan daha güzeli ile (alın) selâmlayın Yahut onu, aynen o selâmla karşılayın' (S Nisâ, 86) meâlindeki âyet-i kerime ile sâbittir
Ebû Hüreyre (r a )'den rivâyet olunan bir hadîs-i şerifte Sevgili Peygamberimiz (s a v ) Efendimiz şöyle buyurmuşlardır: 'Selâmı küçük büyüğe, binekli olan yürüyene, yürüyen oturana ve az olan kalabalık olana verir '
Amru'bnü Atâ (r a )'nın oğlu Muhammed (rh ) anlatıyor:
'Abdullah ibnü Abbas (r anhümâ)'ın yanında oturuyordum Onun huzuruna Yemen halkından bir adam girdi ve 'es-Selâmü aleyküm ve rahmetullâhi ve berakâtüh' diyerek selâm verdi Sonra bir şeyler daha ilâve etti O zamanlar gözleri a'mâ olan İbnü Abbas (r a ):
' Bu kim? diye sordu Oradakiler:
' Bu sana gelen bir Yemenli'dir, diye onu kendisine tanıttılar Bunun üzerine İbnü Abbas (r a ):
' Selâm, bereketle tamamlanır, buyurdu
Yani selâm, 'Ve berakâtüh' sözü ile tamamlanmış olur Bundan başka bir şey ilâve edilmez
Enes ibnü Mâlik (r a ) anlatıyor:
'Ömer ibnü Hattâb (r a )'ı dinledim Bir adam ona selâm verdi O da selâmını aldı Sonra adama:
' Nasılsın? diyerek hâlini-hatırını sordu O da:
' Allâh'a hamdolsun, diye karşılık verdi
Bunun üzerine Hz Ömer (r a ):
' İşte, senden istediğim budur, buyurdu '
Bu sözüyle Hz Ömer (r a ); mü'minin başta akıl, sıhhat-âfiyet nimetleri, İslâm nîmeti ve Ümmet-i Muhammed'den olma nimetlerini kendisine meccânen ihsân eden Teâlâ'ya hamdetmesi, ona şükretmesi gerektiğini anlatmak istedi
(Fazilet Takvimi)
|
|
|