Perge Antik Şehir | Antalya |
08-04-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Perge Antik Şehir | AntalyaPerge - Antik Şehir Perge, Antalya'nın 18 km doğusunda, Aksu Bucağı'nın sınırları içindedir Kilikya–Pisidia ticaret yolunun üstünde yer aldığı için önemli bir Pamphylia şehridir Antalya'nın 18 km doğusunda, Aksu Bucağı sınırları içindedir Şehir kapısında bulunan bir kitabeye göre Perge'nin troia savaşından sonra Amphilokhos, Mopsos ve Kalkhas tarafından kurulmuştur 1986 yılında Boğazköy'de (Hititlerin başkenti Hattuşa) gün ışığına çıkan tunç tabletten Perge'nin Parha adıyla Hitit döneminde mevcut olduğu öğrenilmiştir Bununla beraber Perge MÖ 333'de Büyük İskender'in gelişine değin tarih sahnesinde görülmemiştir MÖ 3 yüzyılda Selenkosların egemenliğine girmiş, daha sonra da Bergama Krallığı topraklarına dahil olmuştur Bergama Krallığının vasiyetle Roma'ya kalışı ile Roma egemenliği altına girmiştir Roma yönetiminde, özellikle milattan sonraki ilk üç yüzyıl büyük bir gelişme gösteren kentle kalıntılar daha çok bu dönemi yansıtır Bizans egemenliğinde ise Sillyon ile tek bir metropollük olmuştur Hıristiyan dünyası için önemli bir merkez olan Perge'ye St Paul iki defa gelmiştir Perge, şehir planının ana hatlarını biri kuzey-güney, diğeri doğu-batı doğrultusunda iki ana cadde oluşturur Kuzey-güney caddesinin ortasındaki su kanalı sıcak yaz günlerinde serinleme ve temizlik için antik şehircilik açısından bulunmuş en sağlıklı çözümdür Aynı cadde üzerindeki dört adet mermer sütun ise üzerlerindeki kabartmalardan dolayı özel önem taşır - Kazılar sonucu oluşan bugünkü yerleşimde ilk ulaşılan kalıntı, yaklaşık 12000 kişi kapasitesindeki anıtsal tiyatro binasıdır - Gerek mimari, gerekse heykel buluntularının mükemmelliği, Perge'nin heykeltraşlık konusunda kendine özgü çizgilere sahip bir ekol kent olduğunu vurgular Tiyatronun kuzeyinde Anadolu'nun en iyi korunagelmiş stadyumlarından biri yer alır Diğer Roma dönemi yapıları ise; ortasında yuvarlak bir tapınağın yer aldığı dikdörtgen planlı alışveriş merkezi, agora, birçok değişik planlı mekanlarıyla şehrin diğer sosyal merkezi hamam ile anıtsal çeşmelerdir Şehrin baş tanrıçası, kökleri Anadolu ana tanrıçasından gelen Artemis'tir Adına inşa edilen ve birçok tarihçinin sözünü ettiği tapınak hala bulunamadığından tüm gizlerini de korumaktadır İlk kazıların 1946 yılında İstanbul Üniversitesi tarafından başlatıldığı Perge'de önemli kalıntılar şunlardır:
Havuz Hamam Anıtsal Çesme Agora Helenistik Kapı Helenistik Kapı Girişi Roma Kapısı |
Perge Antik Şehir | Antalya |
08-04-2012 | #2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Perge Antik Şehir | AntalyaPerge Tiyatrosu Perge tiyatrosunda Roma ve Grek mimari özellikleri bir arada görülmektedir Tonozlarla tasinan diazoma, auditoriumun üst kesimini çeviren sütunlu galeri ve yüksek sahne binasi Roma mimari özellikleri gösterir Buna karsin bir yamaç üzerine insa edilmis olmasi, üstü açik paradoslar ve at nali biçimli auditorium ve orkestra ise Grek özelligidir Yaklasik 15000 kisi kapasiteli olan tiyatroya diazomanin iki yaninda bulunan kapilar ve paradoslardan geçilerek girilebilmekteydi 2 yüzyilin ikinci yarisinda insa edilmis olan sahne iki katliydi ve oldukça zengin biçimde bezeliydi Gladyatör ve vahsi hayvan dövüsleri yapiliyor olmasi nedeniyle auditoriumun en alt sirasina orkestrayi çevreleyen korkuluklar eklenmistir Bir arsitrav yazitinda Marcus Plancius Rutlius Varus isimli Pergeli bir senatörün tiyatro insaatinda finansör oldugu bilgileri vardir Baska bir yazitta Tacitus döneminde (272 - 76); orkestra ve sahnedeki degisikliklere isaret eder Sahne binasinin Dionysos ile ilgili frizi Antoninler (117-193);, Kentauromakhia ve Gigantomakhia frizleri Gallienus (260-268); dönemi özellikleri göstermektedirler Yapinin son seklini almasi Nero döneminden (54 - 68); Tacitus dönemine kadar devam eden süreç içinde gerçeklesmistir Perge'ye hayat veren Su Perge'nin şimdiye dek ortaya çıkarılan görkemli Roma Dönemi yapılarını ve bunları süsleyen zengin heykeltraşlık eserlerini yapan pergeliler'in en önemli gelir kaynağı tarım idi Tarım için gerekli olan su yeterliydi ve bu su aynı zamanda kente hayat veriyordu İki ayrı koldan, kenarında kurulduğu Kestros (Aksu) ile daha batıdan akan Katarrhaktes'den (Düdensu) kanal ve kemerlerle kente getirilen su, akropolün eteğindeki Anıtsal Çeşme'ye ulaşmakta ve bu çeşmeyi süsleyen nehir tanrısı "Kestros" un heykelinin altından "Sütunlu cadde" boyunca uzanan kanala akmaktaydı Kentin ortasından bir nehir gibi akan su, kullanım kolaylığı sağladığı gibi, bol güneşli kenti, sıcaklarda serinletmekte ve iki tarafı sütunlu caddeye eşsiz bir görünüm kazandırmaktaydı Perge Evleri Bir atriumun etrafındaki mekanlardan oluşur Bazı kısımları iki katlı olan bu evlerin kapıları, kuzey veya güneydeki yollara açılır Kapının yanında hela yer alır Su Perge’de evlere de hayat verir Kuyular, sarnıçlar toplanan, yalaklar ve çeşmeler dağıtılan suyun varlığını gösterir Döşeme altındaki kanallar da fazla ve atık suyun dışarıya dökülmesini sağlar Tören salonu, oturma ve yemek odaları, atriumu, mutfağı ve helasıyla Perge evleri bugünkü haliyle MS 3yy’dan MS 6yy’a kadar iskan edilmiş olup, Anadolu’da Roma geleneğini devam ettiren özellikler taşır Kaynak: Tarihten Günümüze Anadolu’da Konut ve Yerleşme Hamam Hipodrom Helenistik Kapı |
Konu Araçları | Bu Konuda Ara |
Görünüm Modları |
|