Gümüşhane Tortul İlçesi |
08-01-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Gümüşhane Tortul İlçesiOsmanlılar’ın bölgenin fethini tamamlamak amacıyla eski dönemde hizmet etmiş Hıristiyan sipahilerden nasıl yararlandığını açıklamak istersek Trabzon sancağına ait Tapu Tahrir Defterleri’nde bu tür uygulamalara ait kayıtların da bulunduğunu görürüz Kaynağımız olan1486 tarihli BOAMM 828 fetihten 25 yıl sonrasına ait olduğu için fethi takip eden bir-iki nesillik dönem için bazı ipuçları içermekle beraber burada yer alan kayıtların tamamının değerlendirilmesi daha uzun süreli ve geniş kapsamlı bir çalışma ile mümkündür Bu çalışmamızda sadece Torul bölgesinin kayıtlarını inceleyerek tüm Trabzon Sancağı’ndaki uygulamaya açıklık getirmeye çalışacağız Trabzon Sancağı’na ait defterler üzerinde çalışanların fark edeceği gibi Torul Trabzon’un diğer bölgelerine göre özel bir durum arz etmektedir Torul’u Trabzon’a bağlı diğer bölgelerden farklı kılan en önemli neden hiç şüphesiz fethi ile ilgilidir Solak-zâde ve Hoca Sadettin Efendi’nin Osmanlı kroniklerinde Torul’un1479 yılında fethedildiği belirtilmektedir Bu tarih Trabzon’un fethinden 18 yıl sonrasıelimizdeki en eski tapu Tahrir Defteri olan BOAMM 828 ‘in ise 7 yıl öncesidir Bu durum 1486 tarihli BOAMM 828’deki kayıtların konumuz bakımından önemini artırdığı gibi bu kayıtlardan ve diğer kaynaklarda yer alan bilgilerden hareketle Osmanlı kroniklerinde yer alan bilgileri de yeniden değerlendirmemize imkan tanımaktadır Solak-zâde ve Tacü’t-Tevarih’te ismi belirtilmeyen Torul Hakimi’nin Uzun Hasan’la ayakdaş olduğu belirtilerek Fatih’in gönderdiği Hükm-i hümayunla Rum Valisi olan büyük oğlu II Bayezit’in harekete geçtiği vezirleri Rakkas Sinan Bey serdarlığındaki kuvvetleri Torul üzerine gönderdiği anlatılır Torul Beyi gelen kuvvetlerle baş edemeyeceğini anlayıp Erzincan taraflarına kaçarak bölgeyi terk etmiş ve böylece Torul fethedilmişti İbn Kemal ise biraz daha farklı anlatır: İran’dan gelen kervanların Torul bölgesinde soyulması üzerine Rum Valisi Bayezit’ın babasına bölgedeki durumu bildirerek icazet aldıktan sonra Hızır Paşa oğlu Mehmet Paşa serdarlığındaki kuvvetlerle Torul üzerine gittiğini kaleyi kuşattığını ve civarda bulunan iki kale ile birlikte fethettiğini yazar İbn Kemal’in bu kaydına rağmen Torul’un Rakkas Sinan Bey tarafından fethedildiği hususu daha yaygın bir kabul görür Osmanlı kuvvetlerine bizzat komutanı tarafından teslim edildiğini ve buna karşılık devletin hizmetine giren bu şahsa oldukça iyi gelirli bir timar verildiğini göstermektedir |
Konu Araçları | Bu Konuda Ara |
Görünüm Modları |
|