Dağıstan Cumhuriyeti

Eski 07-26-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Dağıstan Cumhuriyeti



Dağıstan CumhuriyetiSiyasi Durumu - Dağıstan Cumhuriyeti Tarihi - Dağıstan Cumhuriyeti Hakkında


Siyasi Durum

Dağıstan, Rusya Federasyonu'na bağlı bir cumhuriyettir 20 Ocak 1921'de Rusya Federatif Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'ne tâbi olarak kurulan Dağıstan Özerk Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nin (SSCB) dağılmasından sonra, halen Dağıstan Cumhuriyeti şeklinde Rusya Federasyonu'na bağlı bulunmaktadır

Rusya Federasyonu'nun Avrupa'daki kesiminin güneyinde yer alan Dağıstan, Büyük Kafkas Dağları'nın kuzey yamacının en doğu ucundan 50300 kilometrekarelik bir alanı kaplar Güney ve batısı Güton dağında 3646 metreye, Bazardyuzu (Pazardüzü) Dağı'nda da 4480 metreye ulaşan Kafkas Dağları'nın ana doruk hattıyla çevrilidir Doğusunda Hazar Denizi, kuzeyinde Kalmuk Özerk Cumhuriyeti, batı ve kuzeybatısında Çeçenistan ve Kuzey Kafkasya, güneybatısında Gürcistan ve güneyinde de Azerbaycan eyr alır

Dağıstan doğudan batıya 200, kuzeyden güneye 400 kilometre kadar bir uzunluğa sahiptir Başkenti Mohaçkale'dir Diğer önemli şehirler Derbent, Kızlar, İzberbaş ve Buynak'tır Coğrafya ve İklim Türkçe Dağ kelimesi ile Farsça -istan ekinin birleşmesinden oluşan ve Dağ ülkesi veya Dağlık Ülke anlamına gelen Dağıstan kavmi değil, coğrafi-topoğrafik mânâ ifade eden bir kavramdır Rusça'da da 'Dağlar Ülkesi' anlamında Strana Gor ifadesi kullanılmaktadır Dağıstan Coğrafi açıdan beş bölgeye ayrılır Birinci bölgede Kafkas Dağları ve Dağıstan iç platosu yer alır Dağlar arasından Hazar Denizi'ne akan Sulak, Samur ve Kurak gibi ırmaklar buralarda derin vadi ve uçurumlar meydana getirmiştir Kafkas Dağları'nın genellikle güneye bakan yamaçlarında yağış çok azdır Bu yüzden bazı bölgelerde bitkisel hayat yoktur

İkinci bölge, birinci bölgenin kuzeyinde yüksekliği 920 m'ye ulaşan ve çıkıntı tepelerinden oluşan ikinci bir dağ kuşağından ibarettir Bu bölge kuzey ve kuzeybatıdan esen rüzgarlar sebebiyle oldukça yağışlı olup, sık ormanlarla kaplıdır Dağlar ile Hazar Denizi arasında kalan dar kıyı düzlüğü üçüncü bölgeyi oluşturur Dar boğazlardan çıkıp yayılan ırmaklar tarafından kesilir Petrol ve doğalgaz yatakları barındıran bu ovanın genişlediği yerde başlayan dördüncü bölge alçak ve bataklık ovalar ile Terek ırmağı deltasından oluşur Deltanın hemen ilerisinde uzun ve kumluk Agragan Yarımadası başlar

Son olarak Terek'in hemen kuzeyinde kumullarla kaplı Nogay Bozkırları beşinci bölgeyi oluşturur Bu bölgenin iklimi ise sıcak ve kuru olup, bitkisel hayat yarı yarıya çöl özellikleri gösterir

Dağıstan'ın başlıca ırmakları Gazi Kumuk, Kara, Avar ve Andi Koysularının birleşmesinden oluşan ve Mohaçkale'nin kuzeyinde Hazar'a kavuşan Sulak, daha kuzeyde Çeçenistan'dan gelen Terek, güneydoğu istikametinde akarak aynı şekilde Hazar'a kavuşan Samur'dur Genellikle dağlara paralel olarak akan bu ırmaklar, 1000 metreye varan derinlikte ve darlıkta kanal ve mecralar oluşturarak, Dağıstan'ın özelliklerinin şekillenmesinde önemli rol oynarlar

Dağıstan'ın iklimi genel olarak sıcak ve kurudur Alçak kesimlerde ortalama sıcaklık Ocak ayında -3, 6 derece, Temmuz ayında 23 derece dolayındadır Dağıstan'ın kuzey kısmını teşkil eden Sulak-Terek-Kuma düzlüğü en yüksek yeri 26 metreyi geçmeyen ve denize doğru gittikçe alçalan, susuz ve kıraç bir bozkırdan ibarettir Bu sahanın nüfus yoğunluğu çok düşüktür Bu bölgenin sahil boyu bazan su altında kalır Kuma ile Terek arasında bir çok tuz gölü ve bataklık vardır Terek ile Sulak arasında ise, kumsallarda kaybolan Aktaş, Yarıksu, Yamansu ve Aksay çaylarından bu gün ziraatte istifade edilmektedir Sahil boylarına nisbeten sathı biraz yüksek olan kuzeybatı bölgeleri hariç olmak üzere, bu düzlüğün iklimi son derece kurudur Düz, ırmaktan ve ormandan mahrum, yağmursuz ve kuzey rüzgarlarına açık olan daha kuzeydeki bölgede sıcaklık yazın 40, kışın -40 dereceyi bulur Ziraat, Terek boyunda ve sun'i sulama usulü ile güneybatı kısmında yapılır Diğer kısımlarda muhtelif Türk boyları göçebe halinde yaşar ve hayvan beslerler Sahil boyunda ise balıkçılık ile iştigal edilir

Dağıstan tabii zenginliklerle doludur Dağlık bölgenin bitki örtüsü, vadilerde ve kanyonlarda yaprak döken ormanlardan, yüksek tepelerde çam ve huş ağacı ormanlarından ve ağaç sınırının üstünde de Alp çayırlarından oluşur Tepe yamaçlarında yer yer çöl bitkisiyle kesintiye uğrayan sık yaprak döken ormanlar bulunur Alçak yamaçlarda seyrek esmer toprak alanlarıyla bölünen verimli kestane rengi topraklar egemendir Hazar Denizi kıyısında ise tuzlu bataklık toprakları yaygındır


TARKİ KÖYÜNDEKİ KUMUK TÜRKLERİ

ŞEYH ŞAMİL TÜM KAFKASLAR'DA BAĞIMSIZLIK SEMBOLÜDÜR

Halk, çoğunlukla kışın Nogay Bozkırı otlaklarında, yazın ise yüksek dağ otlaklarında yerleşir Tarım ürünlerinden buğday ve mısırın yanı sıra kiraz, kayısı, elma, armut, ayva ve kavun gibi meyveler ile çeşitli sebzeler yetiştirilmektedir Hazar kıyılarında balıkçılık gelişmiştir Maden, deri, ağaç işleri ve yün dokumacılığı, ihracat yapabilecek kadar ileri düzeydedir Bakır, çelik ve gümüş işlemeciliği, ağaç ve deri nakışçılığı ve kiremitçilik meşhur sanatlardır


Ulaşımın gelişmiş olduğu Dağıstan'ın Moskova, Baku, Astrahan ve Gudermes ile demiryolu bağlantısı bulunmaktadır Başlıca liman şehri, Hazar Denizi kıyısındaki başşehir Mahaçkale'dİr Bütün şehirler, düzgün bir karayolu bağlantısına sahiptir

MAHAÇKALE:

Rusya Federasyonuna bağlı Dağıstan özerk Cumhuriyeti'nin başkenti olan Mahaçkale, tarihte ilk olarak Tarki adıyla kuruldu Ruslar 1844'te burada Petrovkoye Kalesi'ni kurunca, şehir de bu adı aldı Kentin adı 1857'de Port Pelrovsk olarak değiştirildi


Kent, 1917-1921 arasında Şamilkale olarak isimlendirildi Fakat 1921'den itibaren şehrin adı, Komünist Devrime katılan Dağıstanlı devrimci Mahaç'ın anısına Mahaçkale olarak değiştirildi


GAZİ MUHAMMED'İN 1832'DE 400 MÜCAHİDİ İLE BİRLİKTE RUSLAR TARAFINDAN ŞEHİT EDİLDİĞİ YERGİMRİ'YE 3KMMESAFEDE


Mahaçkale günümüzde, Ukrayna'nın güneyini(kırım), Kuzey Kafkasya ve Transkafkasya'yı Hazar Denizi vasıtasıyla Kazakistan, Türkmenistan ve İran'a bağlayan önemli bir liman kentidir Grozni'den gelen petrol boru hattı Mahaçkale'de son bulur Şehirdeki başlıca sanayi kuruluşları makine, kimya ve dokuma fabrikalarıdır 1991 yılına kadar faal durumda olan fabrikaların büyük bir bölümü, bu tarihten sonra işlemez hale geldi


Şehirde Rusya Bilimler Akademisi'nin bir şubesinin yanı sıra, çeşitli yüksek öğretim kuruluşları bulunmaktadır Geçmişte şehirde yaptırılmış camilerin tamamı Sovyet döneminde ortadan kaldırıldı Şehirdeki tek büyük cami olan Yusuf Bey Camii, üç Türk işadamı tarafından 1991-1995 yılları arasında yaptırılarak, ibadete açıldı Mahaçkale'nin nüfusu 1987 itibarıyla 320 bindir

DERBENT:

Rusya Federasyonu'na bağlı Dağıstan özerk Cumhuriyeti'nin önemli liman kentlerinden olan Derbent, aynı zamanda Özerk Cumhuriyetin en büyük şehirlerinden biridir Hazar Denizi ile Kafkas Dağları'nın birbirine en fazla yaklaştığı dar bir geçitte yer almaktadır


Avrupa'yı Asya'ya bağlayan kervan yolunu korumak üzere, Persler tarafından 5'inci yüzyılda bir 'kale-kent olarak kurulan Derbent, Pompei'nin Milattan Önce 64'te yaptığı bir sefer sırasında Roma hakimiyeti altına alındı 728'de Müslüman Arapların hakimiyetine giren şehir, bu dönemde bir sanat ve ticaret merkezi olarak gelişti Daha sonra Hazar Türklerinin akınlarına uğradı Bununla birlikte uzun süre, Müslüman dünyasının bir sınır kalesi olarak kaldı


Derbent, 1220'de Tatar Türklerinin, ardından da Moğolların hakimiyetine geçti Bu dönemde kente Temir (Demir) Kapı' adı verildi 16'ıncı yüzyıl başında Safevilerin eline geçen Derbent, 1578'deÖzdemiroğlu Osman Paşa tarafından fethedilerek, Osmanlı topraklarına katıldı 1606'da yeniden İranlılara geçen şehir 1735 ve 1796'da geçici olarak; 1813'te de kesin olarak Rusların eline geçti Derbent, 1921'e kadar Dağıstan'ın idare merkezi oldu

DAĞISTAN'I FETHETMEK İÇİN GELEN ANCAK ŞEHİT DÜŞEN SAHABELERE AİT OLDUĞU SÖYLENEN KIRKLAR MEZARI

Derbent'teki pek çok tarihi kalıntı arasında 5'inci yüzyılda kurulan kalenin kalıntıları ile 8'inci yüzyıla ait bir cami önem taşımaktadır Geniş üzüm bağları ve meyve bahçelerine sahip şehirde yün eğirme, şarapçılık, konservecilik ve balıkçılık gelişmiştir Şehirde, çeşitli öğretim kuruluşlarının yanında Türkler tarafından 1993'te kurulanUluslararası Doğu Üniversitesi ve Türk Koleji debulunmaktadır1999 itibarıyla Derbent'in nüfusu 150 bin civarındadır




Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »
Konu Araçları Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş Arama
Görünüm Modları


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.