Gölyazı

Eski 07-17-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Gölyazı



Marmara Bölgesi’nin güneyinde, Bursa iline bağlı olmasına rağmen adı pek bilinmeyen ama bilenlerin de tarihi, balıkçıları, sıcak kanlı insanları ve doğal yaşamıyla hep hatırladığı günübirlik bir gezinin ideal adresidir Gölyazı (Apolyont)

Bursa'dan 42 Kilometre uzaklıkta, Bursa-İzmir karayolunun 37'inci kilometresinden güneye saptığınızda, yol sizi Ulubat Gölü'ne götürür
Efsaneye göre, Marmara Denizi'nin güneyinde bulunan Odryses Çayı, Bandırma'dan denize dökülürmüş Bugünkü Ulubat Gölü'nün olduğu yerde Apollonia Krallığı, Odryses Çayı'nın bulunduğu yerde de Melde Krallığı kuruluymuş Melde Kralı, Apollonia kralının kızını oğluna istemiş Ancak kız, bu izdivaca gönlü olmadığı için prensle evlenmemiş Apollonia Kralı da kızını korumak için, bir tepe üzerinde saray yaptırarak kızını buraya saklamış Bunun üzerine çileden çıkan Melde Kralı, oğluna istediği kızı alamamaktan dolayı kırılan onurunu onarmak için intikam alma yoluna gitmiş ve Odryses Çayı'nın yolunu değiştirip Apollonia kentinin bulunduğu topraklara akmasını sağlamış Böylece tüm Apollonia toprakları sular altında kalırken prensesin bulundugu sarayın çevresi sularla çevrili birer ada olarak kalmış İşte efsaneye göre Ulubat Gölü de böyle oluşmuş



EKOLOJİK ZENGİNLİK
134 km'lik alanıyla Türkiye sınırları içinde orta büyüklükteki göllerden birisi olan tektonik Ulubat Gölü üzerinde, en büyüğü Halilbey Adası olmak üzere irili ufaklı dokuz adet ada bulunuyor Ekolojik yönden bol besin içeren ve sığ bir göl olan Ulubat Gölü, yüzbinlerce su kuşuna beslenme ve barınma olanağı sağlıyor Göl, bu özelliği nedeniyle “Su Kuşları Bakımından Uluslararası Öneme Sahip Sulak Alanların Korunması” için imzalanan Ramsar Anlaşması'yla koruma altına alınan önemli sulak alanlardandan biri Pek çok göçmen kuşun uğrak yeri olan Ulubat Gölü'nde üreyen kuş türleri hayli geniş bir çeşitlilik gösteriyor Küçük karabatak, alaca balıkçıl, kaşıkçı, küçük akbalıkçıl, erguvani balıkçıl, saz delicesi, bataklık kırlangıcı, mahmuzlu kızkuşu bunlardan bazıları Göl ve çevresi ayrıca göçmen kuşlar için önemli bir geçiş bölgesi Tepeli pelikan, elmabaş patka, tepeli patka, çamurcun, kılkuyruk, gri balıkçıl gibi türler kış aylarını burada geçiriyor
Ulubat Gölü'nün bu ekolojik zenginliği içinde en önemli yeri ise kuşkusuz gölde yetişen tatlı su balıkları alıyor Sazan, İsrail Sazanı ve turna başta olmak üzere 10'u aşkın farklı türde balık avlanan gölde, 1980’li yılların sonuna kadar çıkarılan kerevit çok önemli bir gelir kaynağı iken, o yıllarda gölde bir mantar cinsi nedeniyle kerevit üremesi durmuş durumda Yine de Türkiye'nin halen en zengin tatlı su balıkçılığı alanlarından biri olmayı sürdürüyor Ancak, şimdilerde de göldeki diğer balık türleri, İsrail sazanının çok ve hızlı üremesi sonucu giderek tehdit altına giriyor ve ekolojik dengeyi olumsuz etkiliyor
Ulubat Gölü üzerinde uzanan yarımadada, böylesine güzel bir tabiatın içine kuruludur Gölyazı (Apolyont) Sıcakkanlı güzel insanların yaşadığı Gölyazı sakinlerinin pek çoğu mübadele sırasında Selanik'den gelmiş ve buraya yerleştirilmişler Hemen bütün kasabanın geçim kaynağı çok iyi tahmin edebileceğiniz gibi tatlı su balıkçılığı



EKOLOJİK ZENGİNLİK
134 km'lik alanıyla Türkiye sınırları içinde orta büyüklükteki göllerden birisi olan tektonik Ulubat Gölü üzerinde, en büyüğü Halilbey Adası olmak üzere irili ufaklı dokuz adet ada bulunuyor Ekolojik yönden bol besin içeren ve sığ bir göl olan Ulubat Gölü, yüzbinlerce su kuşuna beslenme ve barınma olanağı sağlıyor Göl, bu özelliği nedeniyle “Su Kuşları Bakımından Uluslararası Öneme Sahip Sulak Alanların Korunması” için imzalanan Ramsar Anlaşması'yla koruma altına alınan önemli sulak alanlardandan biri Pek çok göçmen kuşun uğrak yeri olan Ulubat Gölü'nde üreyen kuş türleri hayli geniş bir çeşitlilik gösteriyor Küçük karabatak, alaca balıkçıl, kaşıkçı, küçük akbalıkçıl, erguvani balıkçıl, saz delicesi, bataklık kırlangıcı, mahmuzlu kızkuşu bunlardan bazıları Göl ve çevresi ayrıca göçmen kuşlar için önemli bir geçiş bölgesi Tepeli pelikan, elmabaş patka, tepeli patka, çamurcun, kılkuyruk, gri balıkçıl gibi türler kış aylarını burada geçiriyor
Ulubat Gölü'nün bu ekolojik zenginliği içinde en önemli yeri ise kuşkusuz gölde yetişen tatlı su balıkları alıyor Sazan, İsrail Sazanı ve turna başta olmak üzere 10'u aşkın farklı türde balık avlanan gölde, 1980’li yılların sonuna kadar çıkarılan kerevit çok önemli bir gelir kaynağı iken, o yıllarda gölde bir mantar cinsi nedeniyle kerevit üremesi durmuş durumda Yine de Türkiye'nin halen en zengin tatlı su balıkçılığı alanlarından biri olmayı sürdürüyor Ancak, şimdilerde de göldeki diğer balık türleri, İsrail sazanının çok ve hızlı üremesi sonucu giderek tehdit altına giriyor ve ekolojik dengeyi olumsuz etkiliyor
Ulubat Gölü üzerinde uzanan yarımadada, böylesine güzel bir tabiatın içine kuruludur Gölyazı (Apolyont) Sıcakkanlı güzel insanların yaşadığı Gölyazı sakinlerinin pek çoğu mübadele sırasında Selanik'den gelmiş ve buraya yerleştirilmişler Hemen bütün kasabanın geçim kaynağı çok iyi tahmin edebileceğiniz gibi tatlı su balıkçılığı




TÜM AİLE BALIK AVINDA
Her sabah gün doğumuyla birlikte balığa çıkan gölyazı sakinleri, bu ekmek parası kavgasını ailecek yaparlar Neredeyse bütün yarım adayı çevreleyen karaya çekilmiş sıra sıra dizili kayıklar, sabahın ilk ışıklarıyla gölün verimli sularına açılırlar tek tek Eşleriyle birlikte ağ atarlar ve yine birlikte çekerler kısmetlerini gölün tatlı sularından Üstelik kadınlar, balık avında erkekleri çoktan sollamış

BALIK MEZATI
Gölyazı'da görülmeye değer bir başka şey ise açık alanda yapılan balık mezatıdır Avdan dönen balıkçılar, ağlardan leğenlere boşalttıkları yüzlerce balıkla her gün sabah saat 1100 'de mezata yetişirler Pek çoğu halâ canlı olan balıklar orta yerde hoplayıp zıplarken açık arttırmayla alıcı bulur Avlanan tüm balıklar, yarım saat içinde satılırken yaşanan heyecan ve atmosfer görülmeye değer Mezat sonrasında ertesi gün için hazırlıklar başlar artık; ağlar onarılır, düğümler açılır, kayık motoru gözden geçirilir Ve sonrasında işler bittiğinde, balıkçılar için kasabanın meydanındaki çınar ağaçları altında demli bir çay içme vakti gelmiştir artık

AĞLAYAN ÇINAR
Yarımadaya girer girmez kasabanın meydanı çıkar karşınıza Meydandaki çınar ağaçları sizi selamlarcasına uzatır kollarını Bu çınarların en önemlisi ise “Ağlayan Çınar”dır 740 yaşındaki ağaç, “anıt - ağaç” olarak özel koruma altında Haftanın bazı günlerinde gövdesinden akan kırmızıya yakın sıvı, ağacın “Ağlayan Çınar” adını almasının nedenini de açıklıyor
Gölyazı’nın sıcakkanlı balıkçılarıyla sohbet etmek, onları, eşleriyle birlikte balığa çıkarlarken kıyıdan uğurlamak için yarımada çevresinde kısa bir gezinti yapıyorum 1 saatten daha az sürüyor bu yürüyüş Üstelik bu gezinti boyunca Gölyazı'nın (Apolyont) tarihi dokusunu ve klarını da görme imkanı buluyorum

APOLYONT KALINTILARI
MÖ 5 yüzyıla kadar uzanıyor Gölyazı'nın tarihi Uzun bir süre Bergama Krallığı hakimiyetinde kalan antik kent Apolyont, Roma devrinde Edremit'e (Adramytterion) bağlanmış MS 3 yüzyıldaki savaşlarla tahrip olan antik kent, Hıristiyanlığın yayılmasıyla birlikte yeniden bölgesel bir önem kazanmış 14 yüzyılda Osmanlı egemenliğine katılan Gölyazı (Apolyont), bugünkü sınırları olan yarımada üzerinde yerleşmiştir
Antik kentin bazı kları yüzeyde görülmekle birlikte buluntuların önemli bir kısmı Bursa Arkeoloji Müzesi'nde sergileniyor Ulubat Gölü'ndeki adalardan biri olan Kız Adası'nda duvar kları görülebilen Apollon Tapınağı bulunuyor Gölyazı'nın girişinde yer alan bir başka tarihi eser olan ve 19 yy'da inşaa edilen Hagios Georgios Rum Kilisesi ise üzerine düşen bir yıldırım sonucunda bir harabeye dönmüş olarak duruyor
Gölyazı'yı gezmek, buradaki güzel insanlarla sohbet etmek için 6 saat ayırmak yetiyor ama Ulubat Gölü üzerinde gün doğumunu ve balıkçıların sabahın erken satlerinde başlayan av serüvenini izlemek için bu süreyi biraz daha uzatmak gerekiyor Bir de kasabanın sakinlerinden kiralanan sandalla gezip günbatımını seyre dalarsa insan, işte o zaman Gölyazı'nın ruhuyla tanışıyor Öyle ki, göldeki balıkları bile kıskanıyor insan…


Yazı ve foto: YAVUZ SARIYILDIZ
skylife dergisinden

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »
Konu Araçları Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş Arama
Görünüm Modları


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.