Kadın-Erkek Eşitliği Şartı |
07-16-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Kadın-Erkek Eşitliği ŞartıAVRUPA KADIN – ERKEK E??TL?Ğ? ?ARTI (YEREL YA?AMDA) ??bu ?art, Avrupa’daki yerel ve bölgesel yönetimlerin yetkilerini kullanmak ve ortaklıklar olu?turmak suretiyle vatanda?ları için daha fazla e?itliği hayata geçirme görevini edinmeleri amacıyla hazırlanmı?tır Avrupa Belediyeler ve Bölgeler Konseyi ve ortakları tarafından geli?tirilmi?tir 3 G?R?? Yerel Yaşamda Avrupa Kadın Erkek Eşitliği Şartı Avrupa?daki yerel ve bölgesel yönetimlere hitaben hazırlanmıştır Sözkonusu yönetimler bu şarta imza koymaya, kadın – erkek eşitliği ilkesini hayata geçirmeyi kamusal bir görev kabul etmeye ve kendi yetki alanları dahilinde Şart?ta öne sürülen taahhütleri uygulamaya çağrılmaktadır İmzacı tarafların her biri, sözkonusu taahhütlerin uygulanmasını desteklemek maksadıyla, Eşitlik Eylem Planı geliştirmek üzere çalışmalar yürütecektir Bu Eylem Planları amaca uygun öncelikleri, eylemleri ve kaynakları içermektedir Ayrıca; imzacı tarafların her biri, uygulamada gerçek eşitliğin hayata geçirilmesi için, kendi bölgesindeki tüm kurumlar ve kuruluşlarla etkileşime geçme taahhüdünde bulunmaktadır İşbu Şart Avrupa Belediyeler ve Bölgeler Konseyi?nin aşağıda listesi verilmiş olan bir çok ortakla beraber yürütmüş olduğu bir proje (2005-2006) çerçevesinde hazırlanmıştır Proje; kadın-erkek eşitliği 5 Topluluk Eylem Programı kapsamında, Avrupa Komisyonu tarafından desteklenmiştir Kadın – erkek eşitliği herkes için temel bir hak ve demokrasi için gerekli bir değer niteliğindedir Bu hakkın hayata geçirilmesi için kanunen tanınmasının yanısıra yaşamın her alanında – politik, ekonomik, sosyal ve kültürel – etkili uygulanmasına ihtiyaç vardır Bu hakkın resmen tanındığı sayısız örneğe ve kaydedilen ilerlemeye rağmen günlük yaşamda kadın erkek eşitliği halen gerçekleşmemiştir Kadınlar ve erkekler uygulamada aynı haklardan yararlanamamaktadır Sosyal, politik, ekonomik ve kültürel eşitsizlikler devam etmekte, örneğin ücret eşitsizliği ve politik hayatta yetersiz temsil varlığını korumaktadır Sözkonusu eşitsizlikler ailede, eğitimde, kültürde, medyada, iş dünyasında ve toplumsal örgütlenmede mevcut stereotiplerin üzerine inşa edilmiş olan sosyal kurguların sonucudur Yeni bir yaklaşım benimsemek ve yapısal değişiklikler gerçekleştirmek suretiyle harekete geçilebilecek pek çok alan mevcuttur İnsanlara en yakın yönetişim katmanı olan yerel ve bölgesel yönetimler eşitsizliklerin devamlılığı ve çoğalmalarına karşı mücadelede ve de gerçek manada eşitlikçi bir toplumun geliştirilmesinde en uygun noktayı temsil etmektedirler Bu yönetim yapıları, sahip oldukları yetkinlikler ve farklı aktörlerle kuracakları işbirliği çalışmalarıyla, kadın erkek eşitliği lehine somut eylemler gerçekleştirebilirler Ayrıca; yerindenlik ilkesi kadınların ve erkeklerin eşitlik haklarının uygulanmasında özel bir önem taşımaktadır Sözkonusu ilke tüm yönetişim seviyelerinde – Avrupa düzeyi, ulusal, bölgesel ve yerel – geçerlidir Avrupa?daki bölgesel ve yerel yönetimlerin çok farklı alanlarda sorumlulukları mevcuttur ve bu sorumlulukların her biri hizmet götürdükleri nüfusun günlük yaşamını eşitliğin geliştirilmesi anlamında uygulamada etkileyecek olumlu bir rol üstlenebilir ve üstlenmelidir Yerel ve bölgesel özerklik ilkeleri ise yerindenlik ilkesiyle yakından bağlantılıdır Avrupa Konseyi?nin 1985 tarihli Yerel Yönetimler Özerklik Şartı Avrupa devletlerinin büyük çoğunluğu tarafından imzalanmış ve onanmıştır Bu Şart?ta aşağıdaki hususlara vurgu 4 yapılmaktadır: “özerk yerel yönetim kavramı yerel makamların, kanunlarla belirtilen sınırlar çerçevesinde, kamu işlerinin önemli bir bölümünü kendi sorumlulukları altında ve yerel nüfusun çıkarları doğrultusunda düzenleme ve yönetme hakkı ve imkanı anlamını taşır” Eşitlik hakkının uygulanması ve geliştirilmesi de yerel yönetimlerin özerkliği kavramının temelinde yer almalıdır Yerel veya bölgesel demokrasi günlük yaşamın en somut alanlarında; toplu konut, güvenlik, toplu taşıma, iş dünyası ya da sağlık gibi; en uygun tercihlerin yapılabilmesine imkan vermelidir Ayrıca; kadınların yerel ve bölgesel politikaların geliştirilmesi ve uygulanmasına tam katılımları onların yaşam deneyimlerinin, becerilerinin ve yaratıcılıklarının da dikkate alınması anlamına gelecektir Eşitliğe dayalı bir toplumda yaşamak istiyorsak yerel ve bölgesel yönetimlerin toplumsal cinsiyet boyutunu politikalarında, örgüt yapılarında ve uygulamalarında tam olarak dikkate almaları temel önem taşımaktadır Gerçek kadın – erkek eşitliği bugünün ve yarının dünyasında ekonomik ve toplumsal başarımız için temel bir meseledir Bu gereklilik sadece Avrupa düzeyinde veya ulusal düzeyde değil, kendi bölgelerimiz, kentlerimiz ve yerel topluluklarımız için de geçerlidir Avrupa Belediyeler ve Bölgeler Konseyi ve bağlı kadınlar komitesi yerel ve bölgesel yönetimlerden temsilciler seçerek, uzun yıllardan beri kadın – erkek eşitliğinin yerel ve bölgesel düzeyde geliştirilmesi maksadıyla faal çalışmalar yürütmüştür 2005 yılında CEMR tarafından Avrupa yerel ve bölgesel yönetimleri için somut bir araç hayata geçirilmiştir: eşitlikçi kent “Eşitlikçi kent” projesi, belirli Avrupa kentlerindeki ve belediyelerindeki iyi uygulamaları saptamak suretiyle yerel ve bölgesel düzeyde kadın – erkek eşitliği politikalarının uygulanması için bir metodoloji ortaya koymaktadır Elinizdeki bu Şart sözkonusu çalışma üzerine inşa edilmiştir Yerel ve bölgesel yönetimlerin toplumsal cinsiyet eşitliğinin geliştirilmesinde oynayabilecekleri etkin rol Uluslararası Yerel Yönetimler Birliği (IULA) tarafından 1998 yılında kabul edilen “Kadın ve Yerel Yönetimler” bildirisinde de vurgulanmıştır Dünya Birleşmiş Kentler ve Yerel Yönetimler Teşkilatı da kadın – erkek eşitliğini temel amaçlarından biri olarak belirlemiştir -ALINTIDIR- |
Konu Araçları | Bu Konuda Ara |
Görünüm Modları |
|